Yargıtay: Hukuka aykırı telefon dinleme delil değil

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, cep telefonu görüşmelerinden elde edilen delillere dayanılarak Sedat Peker'in avukatı Çağatay Özdemir'den rüşvet aldığı iddia edilen eski Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Ömer Güner Sazak hakkında, ''hukuka aykırı delil elde edildiği'' gerekçesiyle verilen beraat kararını onadı.

Eski Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Ömer Güner Sazak'ın, Sedat Peker'in avukatı Çağatay Özdemir ile telefon görüşmelerinden elde edilen delillere dayanılarak, ''rüşvet almak suçunu'' işlediği iddiasıyla hakkında dava açılması istenmişti.

Avukat Özdemir'in, ''çek tahsilatı anlaşmazlığı yaşadığı Yusuf Altay ve 3 kişi hakkında gasp ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından dava açılması, bu kişilerin tutuklanması'' istemiyle Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Sazak ile yakın diyaloğa girdiği iddia edilmişti. Özdemir'in cep telefonu kayıtlarına göre, bu işler karşılığında Sazak'ın, ''lojman mutfak balkonunun PVC ile kapatılması, panjurların tamiratı ve ailesiyle yaptığı tatilin masraflarını karşılattığı, Altınoluk'ta bir ev vaadi aldığı'' ileri sürülmüştü.

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, kararında Sazak hakkındaki iddiaların telefonu dinlenen avukat Özdemir'in görüşmelerinden elde edilen bilgilere dayandırıldığı, ancak, Sazak'ın telefonunun dinlenilmediği belirtilmişti.

Teknik takip yapıldığı dönemde yürürlükte olan Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'na göre soruşturma ve kovuşturma organlarının hukuka aykırı şekilde elde ettikleri delillerin hükme esas alınamayacağı ifade edilen kararda, avukat Özdemir'in konuşmalarına dolaylı olarak ''takılan'' savcı Sazak'ın başka kişilerle menfaat ilişkisi içinde olduğuna dair başka delil bulunmadığı kaydedilmişti.

Kararda, Sazak'a yönelik ''rüşvet alma'' suçunun dayanağı yapılan telefon dinlemelerinin hukuka aykırı delil niteliğinde olduğu belirtilerek, Sazak'ın beraatine karar verilmişti.

Edinilen bilgiye göre, katılan vekili ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, kararı temyiz etti.

Başsavcılığın tebliğnamesinde, Sazak'ın ''rüşvet almak'' suçunu işlediğinin sabit olduğunu belirtilerek, daire kararının bozulması istendi.

Temyiz istemlerini görüşen Yargıtay Ceza Genel Kurulu, dairenin kararını oyçokluğuyla onadı.