Her on çocuktan birinin dikkati eksik

Kaynak : Bugün
Haber Giriş : 15 Ağustos 2007 13:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Çocuk Psikiyatri Uzmanı Dr. Yasemen Işık Taner dikkat eksikliği ve hiperaktivite hastalığı ile daha çok erkek çocuklarında karşılaştıklarını belirterek, ''Hastalığa dünya genelinde 10 erkek çocuğun birinde rastlanıyor" dedi.

Dr. Yasemen Işık Taner, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun sık görülen yıkıcı davranış bozukluğu olduğunu söyledi. Taner, dikkat eksikliği ve hiperaktivite hastalığı ile daha çok erkek çocuklarında karşılaştıklarını belirterek, ''Hastalık, dünya genelinde yaklaşık 10 erkek çocuğun birinde, genel toplumda da ergen ve çocuklarda yüzde 5-10 arasında görülüyor'' dedi. Hastalığın, 7 yaşından önce başladığını ve bu kişilerin yarısında bozukluğun erişkinlik döneminde de devam ettiğini ifade eden Taner, her yüz erişkinden 4'ünde dikkat eksikliği ve hiperaktivite ile karşılaşıldığını kaydetti. Taner, hastalığın, ''dikkat eksikliği'', ''hiperaktivite'' ve ''dürtüsellik'' olmak üzere 3 alt grupta belirtisi olduğunu söyledi.

İNCE İŞLERİ SEVMİYORLAR

Hastalığın, kendini öncelikle dikkat eksikliği ile gösterebileceğini anlatan Taner, ''Çocukların dikkatini sürdürmede sıkıntısı oluyor, ince dikkat isteyen işlere dikkatlerini veremiyorlar'' diye konuştu. Taner, çocukların, dikkat eksikliğine bağlı olarak, sınavlarda ve verilen ev ödevlerinde çok fazla hata yaptıklarını belirterek, ''Çocukların, öğrenmede genelde bir sıkıntıları olmuyor ancak öğrendiklerini çok çabuk unutuyorlar. Sıklıkla yönergeleri takip edemiyorlar, verilen ödevleri bitiremiyorlar. Konuştuğunuzda, sizi dinlemiyorlar gibi gözüküyorlar, görev ve aktivitelerini organize etmekte güçlük çekiyorlar'' dedi.

DEVAMLI KIPIR KIPIRSA

Çocuğun devamlı kıpır kıpır olmasının hiperaktivite belirtisi olduğunu dile getiren Taner, şunları söyledi: ''Sınıf gibi oturulması gereken yerlerde oturamama, sınıf içinde çöpe bir şey atma bahanesiyle kalkma, arkadaşlarıyla konuşma, onları rahatsız etme, yerinde kıpırdanma, silgi kalem düşürerek onları almak için hareket etme, düz duvara tırmanıyor ve motor takılmış gibi davranma, çok ve yüksek sesle konuşma, sessiz oyun oynayamama gibi eylemler hiperaktivitenin en önemli göstergeleridir.'' Taner, dürtüsellik boyutunda ise çocuğun sırasını beklemekte güçlük çektiğini belirterek, ''Soru sorulduğunda, daha soru tamamlanmadan cevap vermeye çalışma, diğer insanların konuşmalarında araya girme ve oyunlarını kesme gibi belirtiler görülür'' diye konuştu.

AİLENİN SUÇU YOK

Taner, dikkat eksikliği ve hiperaktivite hastalığının, ailenin hatalı davranış biçimi sonucu ortaya çıkmadığını, daha çok genetik ve organik bir bozukluk olduğunu kaydetti. Dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin, tümör ve epilepsi gibi kendini çok rahat gösterilebilen bir hastalık olmadığını anlatan Taner, ''Muhtemelen beynin oluşması sırasında bir takım mikro anormalliklerden kaynaklanan bir bozukluk'' dedi.

AİLEYE PSİKO EĞİTİM

Hastalığın, mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini belirten Taner, ''Tedavi edilmediğinde, ilerleyen yaşlarda yalan söyleme, başkasının parasını alma, okuldan kaçma, kavgalara karışma, trafik kazası yapma, sık iş ve eş değiştirme, yasalara karşı çıkma, depresyon ve kaygı bozukluğu gibi problemlerle karşılaşılabilir'' dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber