Bakan Eroğlu: Ankara'nın Ocak ayına kadar suyu var

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 07 Eylül 2007 18:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Ankara'nın su sorununun çözümü için Kesikköprü Barajı Projesi'nin başlatıldığını belirterek, ?Ankara'nın Ocak ayına kadar yetecek kadar suyu var. Ocak ayına kadar başta Kesikköprü olmak üzere diğer barajların yapımı da tamamlanak. Ankara'nın suyu akıyor, akmaya devam edecek? dedi.

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, muhabirlerle tanışma toplantısı düzenledi. Toplantıda Bakanlığına ilişkin bilgi veren Eroğlu, daha önce nüfusu 100 binin üzerindeki yerleşim yerlerine içme ve sanayi suyu verme ile yetkili olan Devlet Su İşleri'nin (DSİ) çıkarılan yasa ile artık köyler hariç tüm il ve ilçelere su hizmeti verebildiklerini hatırlattı.

DSİ Genel Müdürlüğü döneminde 10 milyon yurttaşa su götürdüklerini belirten Eroğlu, ?Bundan sonraki hedefimizi tek bir yerleşim yerinin su sorununu çözmek yerine bölgesel çözümler üreteceğiz. Bunun faydası çok büyük. Tek tek çözdüğünüz zaman her bir yerleşim alanı için ayrı ayrı yatırım gerekiyordu. Bölgesel yatırımların çok büyük ekonomik faydası var. Bölgesel yatırımla maliyet altıda bir düşüyor? dedi.

-2040 YILINDA HERŞEY GARANTİ ALTINDA OLACAK-

Eroğlu, ?Başbakanın talimatıyla 2023 yılına kadar ülkemizin su sorunlarını çözeceğiz. Bu amaçla kendimize ilk adamı olarak 2010 yılını koyduk. Projelerimiz 30 ve 40 yıllık öngörülü projeler olacak. 2023 yılında ülkemizin su sorununu giderilmesi olacak. Ayrıca, 2023 yılına kadar diğer yedek projelerimizi de tamamlamış olacağız. Böylece 2040 yılına kadar her şeyi garanti altına almış olacağız? diye konuştu.

Hidroelektrik barajlarının beşte birinin kullanıldığının altını çizen Eroğlu, üretim kapasitesini artırmak amacıyla özel sektör yatırımlarının önünü açtıklarını dile getirdi.

Özel sektöre hidroelektrik santrali donanımına yatırım yapmaya çağıran Eroğlu, ?Başta türbin olmak üzere hidroelektrik santrallerinin donanımlarını imal edecek fabrikalar kurulmalıdır. Çünkü çok büyük potansiyeller var? dedi.

Türkiye'deki su potansiyelinin yüzde 75'inin tarımsal sulamada kullanıldığına dikkat çeken Eroğlu, bu oranının çok yüksek olduğunu vurguladı.

-ANKARA'NIN SUYU AKMAYA DEVAM EDECEK-

Toplantı sonrasında gazetecilerin Ankara'nın su sıkıntısı ile ilgili sorularını yanıtlayan Eroğlu, ?Ankara için acil bir durum vardı. Bu acil durumu gidermek amacıyla Ankara'ya 125 kilometre mesafedeki Kesikköprü Barajından İvedik İçme Suyu Arıtma tesisine su veriliyor. Çamlıdere barajında da yaklaşık 150 milyon metreküplük su var. Ankara'nın Ocak ayına yetecek kadar suyu var. Ocak ayına kadar da başta Kesikköprü olmak üzere diğer barajlarında yapımı tamamlanacak. Bu sırada da Ekim gibi yağmurların başlamasını bekliyoruz. Ankara'nın suyu akıyor, akmaya devam edecek? diye konuştu.

-EROĞULU'NDAN SU HESABI-

Eroğlu, eleştirilen ?Türkiye'de ihtiyacın 10 katı kadar su var? açıklamasıyla ilgili de şunları dile getirdi:

?Türkiye'de yaklaşık olarak yıllık 500 milyon ile 1 milyar metreküplük yağış var. Net yıllık kullanılabilir su miktarımız ise 112 milyar metreküptür. Bakın şu anda var demiyoruz, kullanılabilir diyoruz. Barajları, göletleri ve yatırımları yaptığımız zaman kullanabileceğimiz miktar. Küreseli ısınma nedeniyle yaşanan kuraklığı da göz önünde bulundurduğumuzda bu miktar 90 milyar metreküpe düşer. Türkiye'de kişi başına günlük 250 litre tüketildiğini hesaplarsak 250 çarpı 365 çarpı 70 milyon yaklaşık 7 milyar metreküplük tüketim gerçekleşir. İçme suyu kullanılabilir miktarının da 70 milyar metre küp olduğunu göz önünde bulundurursak demek ki 10 katı suyumuz var. Bizim sulama sistemlerimizde gerçekleştireceğimiz yüzde 15'lik bir tasarruf Türkiye'nin bir yıllık su ihtiyacını karşılıyor. Yatırımlar yapıldığı taktirde, belediyeler su kayıplarını önlediği taktirde yeni barajlar kazanmış gibi oluruz.?

-"BİR TAŞLA ÜÇ KUŞ VURUYORUZ"-

Havzalar arası ile ilgili su aktarma açıklamasının yanlış anlaşıldığını belirten Eroğlu, fazla suyu diğer havzalara aktarmaktan bahsettiğini söyledi. Suyu temin etmek için suyun biriktirilmesinin şart olduğunun altını çizen Eroğlu, ?Türkiye'nin yarı kurak bir iklimi var. Sürekli yağış alan Avrupa ülkelerindeki bakanın işi kolay? dedi.

Eroğlu, GAP'tan sonra en büyük proje olan Konya Ovası Sulama Projesi (KOP) kapsamında Mavi Tünel ile bir taşla üç kuş vurduklarını söyledi. Eroğlu, hem yeraltı sularını kurumaktan kurtaracaklarını hem enerji üreteceklerini hem de taşkınları önleyeceklerini kaydetti.

-SU YATIRIMLARINDA YİD DÖNEMİ BAŞLAYACAK-

Ankara'da gerekli olan barajların yapıldığına dikkat çeken Eroğlu, yapılacak başka baraj olmadığını söyledi. Eroğlu, Sakarya Nehri

üzerinde bulunan Doğanözü Barajı'nın sulama amaçlı yapılabileceğini vurgulayarak, sulama yatırımlarında Yap-işlet-Devret (YİD) modelini uygulayabileceklerini dile getirdi. Eroğlu, suyun tek çatı altında toplanacağını kaydetti.

-"BÜTÜN YANGINLAR KONTROL ALTINA ALINDI"-

Ormancılıkla ilgili önemli çalışmaların yapıldığının söyleyen Eroğlu, ağaçlandırma ve erozyonun kontrolü ile ilgili Başbakan Recep Erdoğan'ın daha sonra önemli bir mesaj vereceğini açıkladı. Eroğlu, konuyla ilgili bir de genelge hazırlandığını bildirdi. Türkiye'de yanan orman alanlarının yurt dışına oranla son derece düşük olduğunu savunan Eroğlu, bütün orman yangınlarının kontrol altına alındığını bildirdi. Eroğlu, orman yangınlarında komşu ülkelerle ortak çalışma yapılması gerektiğini vurguladı.

-ÇEVREYİ KORUMAK İÇİN 60 MİLYAR EURO GEREKİYOR-

Katı atık konusunda kesin kararlı olduklarını ifade eden Eroğlu, şunları söyledi:

?Katı atıklar konusunda yeni hedefler belirledik. Bütün belediyelerde ortaklaşa katı atık tesisleri ve yakma tankları kuracağız. Hedefimiz 2013 yılı. Özellikle tıbbı atıkların toplanması ve yakılmasında ayrı hassasiyet göstereceğiz. Atık suların arıtılması yatırımları maliyetleri çok yüksek. Çevre koruma ile alakalı tüm yatırımları hesap ettiğimiz zaman 60 milyar euro gerekiyor. Bunu da planlayacağız. Bununla ilgili hedeflerimiz 2023 olarak belirledik. Bu konuda öncelik sıralaması yaparak ciddi adımlar atacağız. Milli parklar, özel çevre alanları gibi hassas bölgeler ilk önceliğimiz, ikinci önceliğimiz ise içme suyu havzalarının kirlenmesini engellemek olacak.?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber