Kat karşılığı daire alanlar vergisini nasıl ödeyecek?

Kaynak : Vatan
Haber Giriş : 09 Eylül 2007 13:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Kat karşılığı alınan daireler 4 yıl geçmeden satılırsa elde edilen kazanç vergilendiriliyor.

Kat karşılığı alınan daireler 4 yıl geçmeden satılırsa elde edilen kazanç vergilendiriliyor. Teslim tarihi 1 Ocak 2007'den sonra olan gayrimenkullerde ise vergi muafiyeti 5'inci yılın sonunda başlıyor.

Gelir Vergisi Kanunu uygulamasında, gayrimenkul satışından elde edilen kazanç, kazancın elde ediliş biçimine göre ya ticari kazanç ya da diğer kazanç ve irat olarak vergilendiriliyor.

Gelir Vergisi Kanunu'nda ticari kazanç; her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar olarak tanımlanmış, ayrıca gayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleri ile devamlı olarak uğraşanların bu işlerden elde ettikleri gelirlerin ticari kazanç olduğu belirtilmiştir.

Aynı kanunun 'değer artışı kazançları' başlıklı mükerrer 80. maddesinde, sayılan mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan getirilerin de değer artışı kazancı olduğu ifade edilmiştir.

Gayrimenkul alım-satımı, şekli ve maddi şartları ile kurulmuş bir ticari organizasyon içinde yapıldığında, alım-satımın ticari faaliyetin unsuru sayılacağı açıktır. Ticari organizasyonun şekli ve maddi unsurları ile açıkça belli olmadığı hallerde, faaliyetin devamlılık kasıt ve niyeti ile yapıldığını belirleyen objektif ölçü, muamelenin çokluğudur. Muamelenin çokluğu, gayrimenkullerin aynı takvim yılı içerisinde birden fazla defada veya takip eden birden fazla takvim yılında art arda satılmasıdır.

Genel olarak şahsi ihtiyaç veya servetin korunması amacı ile alınan gayrimenkullerin elden çıkarılmasından doğan kazançların, Gelir Vergisi Kanunu'nun değer artışı kazançlarını düzenleyen mükerrer 80. maddesi hükümleri çerçevesinde vergilendirilmesi gerekir. Burada alım-satım işlemlerindeki amaç, kazanç elde etme değil, bir ihtiyacın giderilmesi veya servetin korunmasıdır.

Öte yandan, arsa sahibinin arsası üzerine kat karşılığı inşaat yapılması gayrimenkulun vasfını değiştireceği gibi, inşaat sonucu, arsa sahibine teslim edilen daire niteliğindeki gayrimenkulün bağımsız bölümlerinin tapuya tescil veya fiilen teslim alınma tarihinin yeni bir iktisap (edinme) olarak dikkate alınması gerekir.

Daireyi alanın yükümlülüğü

Bu hüküm ve açıklamalara göre, kat karşılığı müteahhite verilen arsanın üzerine inşa edilerek arsa sahibine verilen dairelerin; ?iktisap tarihi? olarak, Medeni Kanun'un 704. maddesine göre taşınmaz mülkiyetinin konusuna giren arazinin mülkiyetinin kazanılması tescille doğacağından, tapuya tescil tarihinin esas alınması gerekir. Ancak, dairelerin fiili teslim tarihinin tapuya tescil tarihinden daha önceki bir tarih olduğunun tespiti halinde, dairelerin fiili teslim tarihi esas alınacaktır.

Söz konusu dairelerin; tamamının iktisap tarihinden itibaren 4 yılı doldurmadan önce (1 Ocak 2007 tarihinden sonra 5 yıl), topluca bir defada aynı kişiye satılmasından elde edilen kazanç, ?değer artışı kazancı? olarak vergilendirilecek, dört yılı (1 Ocak 2007 tarihinden sonra 5 yıl) aştığı taktirde ise vergilendirilmeyecektir.

Diğer taraftan teslim edilen arsa karşılığında alınan dairelerin aynı yıl içerisinde birden fazla defada veya takip eden birden fazla yılda art arda satıldığının tespiti halinde ise ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirme yapılacaktır.

Bağ-Kur kaydı olmayanın sigortası 2000 yılında başlıyor

SORU: 2 Mayıs 1955 doğumluyum. 1 Ocak 1978 tarihinden 15 Eylül 1982 tarihine kadar Beyoğlu Vergi Dairesi'nde mükelleftim. Yalnız bu süre içersinde Bağ-Kur'a kayıt olmadım ve prim yatırmadım. 15 Kasım 1989 tarihinden 31 Aralık 2004 tarihine kadar asgari ücretten, 31 Aralık 2004 tarihinden de bugüne kadar bin 750 YTL ücret üzerinden SSK'ya prim ödemekteyim. Öğrenmek istediğim, geriye dönük Beyoğlu Vergi Dairesi'ne mükellefliğimden Bağ-Kur'a mahkeme açarak veya başka bir yoldan nasıl hak kazanırım, ödeyeceğim prim ve ceza ne kadar olur?

Muzaffer BAŞAR

CEVAP: Bağ-Kur Yasası'na göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde, 4 Ekim 2000 tarihine kadar Bağ-Kur'a kayıt ve tescilini yaptırmamış olanların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 4 Ekim 2000 tarihinden itibaren başlamaktadır. Bu nedenle okurumuzun 4 Ekim 2000 öncesinde Bağ-Kur kaydı olmadığı için 1978-1982 dönemini borçlanması mümkün olmayacaktır.

İşten ayrılan kullanmadığı iznin parasını isteyebilir

İŞ Kanunu'na göre, işçinin işyerine giriş tarihinden itibaren deneme süresi de dahil olmak üzere, 1 çalışma yılını tamamlaması halinde, ertesi yıl içinde yıllık ücretli izne hak kazanmaktadır. Çalışanların Anayasa'dan ve İş Kanunu'ndan doğan bu haklarından vazgeçmeleri mümkün olmadığı gibi, sözleşmelerde bu yönde hükümler de konulamaz.

Yıllık iznin, hak edildiği tarihten itibaren bir yıl içinde kullanılması gerekiyor. Ancak, bazen işlerin yoğunluğu nedeniyle işçi hak kazanmasına rağmen yıllık ücretli izni kullanmamakta veya işveren tarafından o yıl içinde kullandırılmamaktadır.

İşçi daha sonraki bir tarihte izin kullanmak istemesi halinde veya işten ayrıldığında kullanmadığı izinlerin parasını talep edebilmektedir. Yıl içinde kullanılmayan izinlerin yanması söz konusu olmayıp, izleyen yıllarda kullanılması mümkündür.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber