Deşişen yasa polislere olumsuz etki mi yaptı?

Haber Giriş : 28 Eylül 2007 14:07, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TİHV:"DEĞİŞEN POLİS VAZİFE VE SELAHİYETLERİ KANUNU PERVASIZLIK GETİRDİ"

-Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), 14 Haziran'da yürürlüğe giren Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair yasanın güvenlik güçlerinin tutumlarında sertleşmeye neden olduğunu belirterek, hükümeti yasayı değiştirmeye çağırdı

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Yavuz Önen, 14 Haziran'da yürürlüğe giren Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair 5681 sayılı Yasa'nın güvenlik güçlerinin tutumlarında sertleşmeye neden olduğunu belirterek, hükümeti yasayı değiştirmeye çağırdı

Önen yaptığı yazılı açıklamada, 5681 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği günden 16.09.2007 tarihine kadar geçen yaklaşık üç aylık süre içersinde sadece TİHV İzmir Temsilciliği'ne işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı iddiasıyla 7'si siyasi, 9'u adli gerekçeler ile gözaltına alınan toplam 16 kişinin başvuru yaptığını belirtti .

Güvenlik güçlerinin keyfi müdahelelerinde artış olduğunu ve başta işkence ile kötü muamele olmak üzere hak ihlallerinin yoğunluk kazandığını önesüren Önen, şu ifadelere yer verdi:

?Bu kişiler, güvenlik güçlerinin suç araştırması, kimlik sorma, yada gösterilere müdahale etme gibi gerekçelerle ?görev' ve ?yetkilerini' kullanması nedeniyle gözaltına alınmışlardır. Ancak güvenlik görevlileri, görev ve yetkilerini kullanırlarken söz konusu kişiler, gerek gözaltına alınma sırasında, gerekse gözaltı mekanlarında aşağılama, hakaret, ağır kaba dayak, biber gazı sıkma, cinsel taciz, saç çekme, işkenceye tanıklık ettirme, yakınlarının yanında işkence yapma gibi uygulamalara maruz kalmışlardır?.

Önen, kamu düzeninin bozulmasına engel olmak amacıyla çıkarılan yasanın, keyfi biçimde kullanımının, mevcut anayasanın bazı maddelerinin ihlal edilmesine yol açtığını ifade etti.

5681 sayılı Yasa'nın içeriği ve çıkarılış biçimi yanı sıra vahim sonuçlarına ve eleştirilere gösterilen duyarsızlığın, yeni Anayasa'nın nasıl bir içeriğe sahip olacağının da göstergesi olduğunu görüşünü savunan Önen şöyle konuştu:

?İşkence ve kötü muamele, salt Anayasa değişiklikleri ile çözülecek bir sorun değildir. Mevcut Anayasa'nın tüm yetersizliklerine karşın, 5681 sayılı Yasa gibi yasaları çıkarmamak; BM İşkenceye Karşı Sözleşmenin Seçmeli Protokolü'nü onaylayarak resmi ya da gayri resmi her türlü gözaltı yerini ulusal ve uluslararası mekanizmalar aracılığıyla ziyarete ve denetime açmak gibi önlemler bile işkence ve kötü muameleyi önlemek mümkün. Yeter ki, bunları yapabilecek inandırıcı bir istek ve kararlılığa sahip olunsun. Dolayısıyla böylesi bir istek ve kararlılığın bir göstergesi olarak 5681 sayılı Yasa'nın değiştirilmesi için yeni Hükümeti ve TBMM'yi göreve çağırıyoruz"

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber