ÖSS kaygınızı çocuğunuza hissettirmeyin

Haber Giriş : 08 Şubat 2005 11:16, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS) hazırlanan öğrencinin anne babasının çok kaygılı olmasının çocukta başarısızlığa yol açacağına dikkat çeken uzmanlar, ailenin bu konuda duyduğu kaygıyı çocuklarına hissettirmemesini istiyor.

Sivas Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Çetin Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ÖSS'ye hazırlanan öğrencilerin ailelerinin genellikle bu dönemde kendi hayatlarındaki sıkıntılarından dolayı eleştirici ve sabırsız olabildiklerini belirterek, bu yüzden ailelerin çocuğu zorladıklarını ve onun iyi yanlarından ziyade yetersiz yanlarına yoğunlaşabildiklerini söyledi.

Bunun ise çocukta kendine güvensizliğe ve kaygıya dolayısıyla da başarısızlığa yol açtığını kaydeden Özdemir, ''Anne-babalar sınavlara hazırlanan çocuklarını olumsuz eleştirilerle boğmamalı, daha başarılı olduklarını düşündükleri arkadaşlarıyla kıyaslamamalı ve onları hiçbir zaman aşağılayıcı tavır ve davranışlarda bulunmamalılar. Çocuğun iyi yanlarını görerek ona güven vermeliler'' diye konuştu.

KAYGILANSAN DA BELLİ ETME

Bu dönemde anne-babanın çok kaygılı olmasının çocuğun da çok kaygılanmasına neden olacağına dikkat çeken Özdemir, ''Bu durum çocuğun performansını ortaya koymasını engeller ve başarısızlığa sebep olur. Öncelikle anne-baba, kendi kaygısını çocuğa hissettirmemelidir. Anne-baba çocuğa güvenmeli ki, çocuk da kendine güvensin'' dedi.

Anne-babaların çocuk üzerinde gerçekçi olmayan beklentilere girmesinin yanlış olduğunu da vurgulayan Özdemir, şu önerilerde bulundu:

''Ailenin, çocuğun potansiyelinin üzerinde olan beklentilerini ona yansıtması, çocukta kaygı ve başarısız olma korkusunu geliştirir. Çocuktan başarılı olması konusunda kapasitesinin üzerinde beklenti içinde olmak ve onun kişilik değerinin sadece başarısıyla ölçülmesi en büyük kaygı kaynaklarının başında gelmektedir. Yüksek kaygı ise başarısızlık için zemin hazırlamaktadır. Aileler çocuğunu iyi tanımalı, ondan yapabileceğinin fazlasını beklememelidir. Önemli olan çocuğun kendi içinde en iyisini yapmasıdır.''

''ANNE-BABA MODEL OLMALI''

Ebeveynlerin bu dönemde çocuklarına en doğru şekilde model olmalarını da isteyen Özdemir, ''Aileler zamanı etkili kullanma, okuma, sorumluluklarını yerine getirme gibi konularda çocuklarına model olmalıdır. Anne-babanın bir taraftan çocuğunun çok fazla televizyon izlemesine, gezmesine kızarken, diğer taraftan da zamanlarını hep bu şekilde geçirmemesi gerekir'' dedi.

Ailenin çocukların sınavlara hazırlanmasında üzerlerine düşen görevleri ellerinden geldiğince yerine getirmesi gerektiğini ifade eden Özdemir, şöyle devam etti:

''Aile sağladığı imkanları da çocuğunun başına kakmamalıdır. (Neyin eksik... biz senin gibiyken...) gibi konuşmalar yapmak son derece yanlıştır. Aile çocuğa sürekli (çalış) demek yerine, (neler yaptın? nasıl gidiyor?...) tarzında yaklaşımlarda bulunmalıdır. Aile planlı programlı olursa, çocuk da bu şekilde olur. Bu dönemde ailenin yapacağı en önemli ve etkili yaklaşım çocuğa karşı anlayışlı olmak, sorunlarını dinlemek ve ilgilenmek, sorunlarını çözerken ona yardımcı olmaktır. Sonuç ne olursa olsun, çocuğunun yanında olacaklarını onlara hissettirmek büyük önem taşır.''

milliyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber