Sağlık Bakanlığı: Anne ölümlerinin azalması sevindirici

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Nisan 2010 14:11, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, anne ölümlerinin yapılan başarılı çalışmalarla azaldığını açıkladı. Türkiye'de anne ölüm oranının 2009'da yüz binde 18,6 olarak gerçekleştiğini ifade eden Köse, Bursa'da bu oranın yüz binde 16,8 olduğunu kaydetti.

Bursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından anne ölümlerinin azaltılmasına yönelik olarak Dörtçelik Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde toplantı düzenlendi. Toplantıya, Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, il sağlık müdür yardımcıları, şube müdürleri, grup başkanları, Bursa'daki tüm hastanelerin başhekimleri, başhemşireleri ve kadın doğum uzmanları katıldı.

Toplantıda koruyucu hekimliğin temeli olan gebe ve bebek takiplerini ele aldıklarını söyleyen Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, "Bütün hastane ve konuyla ilgili hekimleri, özellikle de aile hekimlerini gebe ve bebekleri izlemeleri konusunu sıkı takibe alacağız. Bebek ve gebe takiplerinde taviz vermeyeceğiz. Doğum hizmeti veren özel ve kamu hastanelerinin doğumhaneleriyle ilgili fiziki problemlerini biliyoruz. Bütün doğumhaneleri bakanlığın istediği ölçülere getirmek için çalışıyoruz." dedi.

Bursa'daki devlet hastanelerinin hasta sevki ve yatak durumlarını 112 Acil Servisi üzerinden takip ettikleri, ancak özel hastanelerde bu sıkıntıyı çözemediklerini anlatan Akan, mutlaka kendilerine yatak sayılarının bildirilmesini istedi.

Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse ise anne ölümünün, gebelikten loğusalığa kadar geçen süreyi kapsadığını söyledi. Köse, anne ölümlerinin sağlık göstergesinin yanında sosyal, eğitim ve ekonomik gösterge olduğunu da belirtti. Anne ölümünün, 15 ile 49 yaş içerisinde fizyolojik bir olay sebebiyle bir kadının hayatını kaybetmesi olduğunu ifade eden Dr. Rıfat Köse, bu durumun ağırlıklı olarak loğusalık döneminde yaşandığını, en riskli dönemin ise 18 yaş altı ile 34 yaş üstü olduğunu kaydetti.

Köse, Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda önemli çalışmalar yaptığını, oranı yüz binde 18'lere çektiğini dile getirdi. Bunda sağlık personelinin gösterdiği özverili çalışmanın büyük payı olduğunu, ancak bunun da yeterli görülmemesini isteyen Köse, başlattıkları 'anne ölümlerini önleme programıyla 2014 yılına kadar ölüm oranını yüz binde 10'un altına çekmeyi ve bölgeler arasındaki farkı gidermeyi hedeflediklerini kaydetti.

HEDEF BİR TEK ANNENİN DAHİ ÖLMEMESİ

"Gerçek hedefimiz ise önlenebilir sebeplerle bir tek annenin dahi ölmemesidir." diyen Köse, gerekli hizmetlerin artırılmasının, bütün doğumların hastanelerde yapılmasının ve klinik protokollerin yaygınlaştırılmasının önemli olduğunu söyledi. Aynı sebeplerden anne ölümlerinin yaşanmaması için konuyu her yönüyle takip ettiklerini ifade eden Köse, bunun için Sağlık Bakanlığı bünyesinde 'anne ölümleri ön inceleme ve merkez inceleme komisyonlarının oluşturulduğunu dile getirdi.

Türkiye'de anne ölümleriyle ilgili ilk çalışmanın 1974 yılında yapıldığını, 30 yıldır ise ciddi bir çalışmanın olmadığını dile getiren Köse, "En son çalışma ise 2005 yılında gerçekleştirildi. O dönemde anne ölümlerinde dünya ortalaması yüz binde 400 iken, Türkiye'de oran yüz binde 29'dur. Ülkemizin de bulunduğu yüksek orta gelirli ülkelerdeki anne ölüm oranının yüz binde 91 olduğunu düşünürsek, ülkemizin iyi olduğunu söyleyebiliriz." diye konuştu.

Anne ölümleriyle ilgili rakamsal bilgiler de sunan Köse, şu bilgileri verdi: "2007 yılında ülkemizde 283 anne ölümü gerçekleşirken, oranı yüz binde 21,3 seviyesindedir. 2008 yılında 256, 2009 yılında ise 243 anne ölümü yaşanmış, oranı ise yüz binde 18,6'dır. Bursa'da ise 2007 yılında 4 tane anne ölümü gerçekleşirken, oranı yüz binde 10'dur. 2008 yılında ise 5 tane anne ölümü yaşanırken, oranı yüz binde 12,2'dir. 2009 yılında da 7 tane anne ölümü olmuş, oranı yüz binde 16,8'dir. Bu yıl ise 4 tane anne ölümü yaşanmıştır. Bursa'daki anne ölüm oranlarının Türkiye ortalamasının altında olması da sevindiricidir. Gelişmişlik düzeyine bakıldığında Bursa'daki oranların artık tek haneli rakamlara düşmesi gerekir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber