Boynukara: Paralel yapı orduda da kumpasla terfileri etkiledi

Adalet Bakanlığı Yüksek Müşaviri ve AK Parti Adıyaman Milletvekili Adayı Adnan Boynukara; 24 TV'de Fadime Özkan'ın sunduğu Yüz Yüze programına konuk oldu.

PARALEL YAPI YÜZÜNDEN "DARBECİLERLE YÜZLEŞEBİLDİK" DİYEMİYORUZ

Türkiye'nin darbecilerle yüzleşme fırsatını paralel yapı yüzünden kaçırdığını, darbecilerin yargılanması esnasında paralel yapının toptancı bir anlayışla davalara olan güveni sarstığını ifade eden Boynukara, dönemin Adalet Bakanı harekete geçirmeden Ergenekon davasının gerekçeli kararını bile UYAP'a yüklemediklerini söyledi.

Boynukara şunları söyledi:

Bir gerçeğin altını çizmek lazım. Türkiye'nin darbeci anlayışla yüzleşmesine ilişkin yargılama süreçlerini bu yapı içinden çıkılmaz bir hale getirdi. Ve darbecilerle yüzleşme hakkımızı ortadan kaldırdı. Yargılama süreçlerinde haklı haksız ayrımı yapmadan herkesi bir torbaya koydular, suçlar arasında tasnife gitmeden herkese eşit oranda ceza verdiler ve sonuçta milletin yargıya olan güveninde erozyona neden oldular. Bu yargılama süreçleri konusunda ciddi bir güven bunalımı oluştu, bunun sonucunda da biz "darbecilerle yüzleştik" diyemedik.

Bakın Ergenekon yargılamasında aylarca gerekçeli kararı yazmadılar. Ne zaman ki, dönemin Adalet Bakanı "ben bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunacağım" dedi, 16 bin 700 sayfalık gerekçeli kararı Bakan'ın açıklamasından birkaç dakika sonra UYAP'a yüklediler. Demek ki aslında gerekçeli kararı yazmışlar. Ama siyasal bir kaos oluşması için bekliyorlar.

SUÇ İŞLEYENİ TERFİ ETTİRMEK İÇİN RAKİP GÖRÜLEN PERSONELİ ÇOK KOLAY HARCARLAR

Öte yandan, paralel yapının yargı ve emniyette olduğu gibi ordunun da içine sızdığını, çoğu personele büyük haksızlıklar yapıldığını belirten Adnan Boynukara, kendi adamlarını terfi ettirebilmek için, rakip gördükleri personeli çok kolay iftiralarla harcayabildiklerini söyledi.

Adnan Boynukara sözlerini şöyle sürdürdü:

Burada da aslında yaptıkları şey şu, HSYK seçimleri sırasında da birçok örnek ortaya çıktı, ordu içinde önlerini kesmek istedikleri insanlar üzerinden bir denklem kurdular, onların önünü kestiler, ilerlemelerini engellediler ve bununla birlikte de bazı insanların önünü açtılar.

Yargı ve güvenlik bürokrasisinin terfi süreçleri daha spesifik, daha özel terfi süreçleridir. Dolayısıyla kişiler hakkındaki en ufak şikayetler, isimsiz mektuplar, ihbarlar... Bunların hepsi dikkate alınıyor. Ordu o anlamda çok titiz davranıyor.

Mesela, bir kişiden bahsedeyim. Çok parlak bir isim olduğu söylenirdi askerler tarafından. Çok alt düzeydeki bir kişinin yaptığı yanlış bir işlemden hareketle zincirleme usulüyle en üstteki kişiye kadar bir dosya oluşturuldu. Soruşturma dosyası. Ve o kişi yargının karşısına çıkarıldı. Tam o sırada Yüksek Askeri Şura toplantıları vardı. O kişi şura gündeminden çıktı.

KUMPAS SONUCU TERFİ ALAN GENERAL KİM? MİT TIRLARININ DURDURULMASINDA GÖREV ALAN PAŞA MI?

Onun yerine başka bir isim getirildi ve o isim terfi ettirildi. Tabi sonra berat etti, dosyası düştü, suçsuz olduğu Yargıtay tarafından da onandı ama Şura dışında kalmış oldu. General olacaktı ama olamadı.

Fadime Özkan: Peki onun yerine gelen kişi paralel yapıya hizmet anlamında bir suç işledi mi?

Boynukara: Ona ilişkin aslında kısa bir internet taraması yapılırsa, google taraması yapılırsa kim olduğu ve neler yaptığı net bir şekilde görülür.

Fadime Özkan: Yani Adana'da MİT tırlarının durdurulma operasyonunda görev alan paşadan mı bahsediyoruz?

Boynukara: Yani ona ilişkin şeyler devam ediyor. Ama bir bakmakta fayda var. Öyle olduğu konuşuldu. Tam o mekanizmayı bilmem ama ona ilişkin ciddi kuşkular var.