'Sosyal medya cephesi'nde tek elden mücadele şart

Terör örgütü sempatizanları, Zeytin Dalı Harekatı'yla birlikte başladıkları kara propagandayı sürdürüyor. Ödül almış fotoğrafları bile yalanlarına alet eden örgüt yanlıları, bu kez 'NATO hava sahasını Türkiye'ye kapatacak' propagandasını yapmaya başladı. Uzmanlar, manipülasyona karşı dünyayı bilgilendirecek iletişim merkezi kurulmasını öneriyor

Kaynak : Karar
Haber Giriş : 06 Şubat 2018 08:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Sosyal medya cephesi'nde tek elden mücadele şart

Terör örgütü PYD/PKK, Zeytin Dalı Harekatı'ndan sonra "siviller hedef alınıyor" yalanına başvurdu. Sosyal medyada sahte fotoğraf ve açıklamalarla yapılan propagandalar Türkiye karşıtları tarafından kullanılıyor. Uluslararası alanda kamuoyu oluşturmak için sahte fotoğraf ve videolar ile 'siviller öldürülüyor' yalanını yayan örgüt, zorla silah altına aldığı çocuk ve gençleri de sürekli 'gönüllü katılıyorlar' diye duyuruyor. Son olarak YPG'nin örgütteki çözülmeyi önlemek için yeni bir yalana daha başvurduğu ortaya çıktı. Teröristlere, ağır kayıplar verilen TSK bombardımanlarından sonra 'Suriye hava sahası NATO tarafından Türkiye'ye kapatılacak' şeklinde propaganda yapıldığı öğrenildi. Peki uluslararası kamuyonu aldatmaya yönelik bu propagandalar nasıl engellenebilir? Siyaset ve iletişim uzmanları, bu konunun dış kamuoyuna tek elden aktarılması gerektiğine dikkati çekiyor.

TERÖRİST GÖRMÜYORLAR

Kamu Diplomasisi Koordinatörü Ali Osman Öztürk, Fırat Kalkanı'nın IŞİD'e karşı bir mücadele olduğunu kabul eden uluslararası medyanın, terör örgütü olarak görmek istemedikleri PYD/YPG'ye karşı Türkiye'nin haklı mücadelesinin karşısında yer aldığını belirterek "Hangi doğruyu, hangi gerçeği yüzlerine vurursak vuralım 'DEAŞ'la mücadele eden birilerine karşı Türkiye'nin tavrı' olarak bu harekatı lanse ediyorlar. Buradaki temel sorun, uluslararası medyanın ve batının, PYD'yi terör örgütü olarak görmemesi" dedi.

ANINDA CEVAP VERİLMELİ

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Haluk Alkan da Türkiye'nin Afrin operasyonu sırasında aynı zamanda sosyal medya ve uluslararası medyaya karşı da bir mücadele verdiğini belirtti. Alkan, Türkiye'nin imajı konusunda uluslararası arenada çalışan kurumların bulunduğunu hatırlatarak, sosyal medya ve diğer kanallar yoluyla örgüt tarafından yapılan kara propagandaya anında cevap verecek mekanizmaların hızla geliştirilmesi gerektiğini dile getirdi.

İLETİŞİM POLİTİKASI LAZIM

Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Romya Bilgin de terör örgütlerinin propagandalarının iç kamuoyuna iyi bir şekilde anlatıldığını ama dış kamuoyuna anlatılması esnasında bazı sorunlar yaşandığını aktardı. Bilgin "Bu propagandaları dış kamuoyuna tek elden tek kanaldan aktarmalıyız. Zaten yapılıyor ama bu defa tüm kurumlar koordine edilip özellikle yerel medya görevi yapan ve uluslararası haberler de yayınlayan medya organlarına iletilmeli. Ayrıca görseller de kullanılmalı. Bu açıdan, Türkiye'nin bir stratejik iletişim politikası geliştirmesi gerekiyor" diye konuştu.

"Afrin'i kurtarın" etiketiyle paylaşılan 3 küçük çocuğun yıkık bir duvar arkasına saklandığı fotoğraf, İran'da Gazze'deki duruma dikkat çekmek için hazırlanan bir afişe ait.

449 KİŞİYE PAYLAŞIM GÖZALTISI

İçişleri Bakanlığı, Zeytin Dalı Harekatı'na yönelik harekat başlangıcından itibaren sosyal medyadan terör propagandası yapan 449 şahıs ile protesto eylemlerine katılan 124 şahsın gözaltına alındığını açıkladı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber