Hilal Kaplan: Acil çıkış kapısının gösterilmesini bekliyoruz!

Sabah Gazetesi köşe yazarlarından Hilal Kaplan bugünkü yazısında Ukrayna - Rus savaşıyla birlikte Dünyanın bir çok yerinde ve ülkemizde yaşanan gıda arzı sıkıntısını ele aldı. Kaplan, 'Devlet'in üzerine düşeni yaptığı ancak bunun piyasalarda karşılık görmediğini' belirtti.

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 13 Nisan 2022 09:15, Son Güncelleme : 13 Nisan 2022 09:29
Hilal Kaplan: Acil çıkış kapısının gösterilmesini bekliyoruz!

Kaplan, yazısında Rusya - Ukrayna savaşının tarım ve gıda açısından çok stratejik bir önemi olduğunu, bu iki ülkenin savaşta olması tüm dünyada gıda sıkıntısına yol açtığını dile getirdi. Üreticiyi de tüketiciyi de cendereye alan fasit bir daire içindeyiz; 'acil çıkış kapısı'nın gösterilmesini bekliyoruz' dedi.

Kaplan'ın Gıda güvenliği ile ilgili yazısı şu şekilde

Petrolü kontrol eden, ülkeleri yönetir. Gıdayı kontrol eden, halkları yönetir."

Küreselcilerin belki de en saygı duyduğu isimlerin başında gelen Henry Kissinger'a ait bu sözü bugünlerde hatırlamamak mümkün mü?

ABD Başkanı Biden'ın açık açık Amerikan halkına "Ukrayna'daki savaştan ötürü gıda kıtlığı bekleyin", Hollanda Başbakanı'nın "Felaket bir enflasyon geliyor, hazırlıklı olun" dediği bir dönemden geçiyoruz.

Ya da Fransız Cumhurbaşkanı Macron'un seçime iki hafta kala bazı gıda maddelerini kısıtlı ve karneyle satılabileceğini duyurduğu bir vasattayız. Hatta dahasını söyleyeyim; mevcut durum için Birleşmiş Milletler Gıda Programı Direktörü David Beasley, "Böyle bir şeyin mümkün olacağını düşünmezdik" demiş. Ne kadar da rahatlatıcı, değil mi?

Yaptırımlar, ithalat yasakları, enerji piyasalarına müdahale, arz zincirinde kopuş derken sonunda kıtlık ihtimaline tüm dünyayı hazır hale getirdiler. Üstelik böylesi küresel bir sorunun sebebi olarak gösterdikleri ve toplamda dünya buğday üretiminin % 16'sına tekabül eden iki ülke arasındaki savaşa her gün odun taşırken yapıyorlar bunu.
Dünya ayçiçeği yağı üretiminin yarısını tek başına karşılayan ülkenin Ukrayna olduğunu da savaşa dek bilmeyen varsa, artık öğrenmiştir.

Mevcut durumda Tarım Bakanlığı, ülkenin milli güvenliğini Savunma Bakanlığı kadar ilgilendiren bir konumda bulunuyor. Keza alacağı önlemler ve Adalet Bakanlığı ile istişareli olarak uygulayacağı yaptırımlarla Ticaret Bakanlığı da...

Özellikle olası gıda ihracatı kısıtları, fiyatları keyfi artırdığı düşünülen zincir marketlere dair kamuoyunun beklediği cezai düzenlemeler ve Hal Yasası konusunda nasıl bir yol izleneceği merak ediliyor.

Yumurtadan akaryakıta her hayati kalemde fiyatlar artarken kepçeyle zam yapanlar, küresel piyasalar biraz normalleşse ya da devlet KDV indirimi dahi yapsa çay kaşığı kadar bile fiyat düşürmüyorlar. Bu gidişe bir an önce denmesi gerekiyor.

Devletin doğalgazın % 80'ini sübvanse ettiği, bazı ürünlerde gümrük vergisini sıfırladığı, üzerine düşen yükü çektiği ama bunun piyasada karşılığını göremediği büyük bir haksızlıklar silsilesi aldı başını gidiyor. Bundan ötürü önce halk, sonra da devlet yara alıyor.

Üreticiyi de tüketiciyi de cendereye alan fasit bir daire içindeyiz; "acil çıkış kapısı"nın gösterilmesini bekliyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber