Olumsuz personele 'olumsuz sicil vermemek' iyi çalışan personele haksızlıktır

Meslek Yüksek Okulunda öğretim görevlisi olarak görev yapan davacı tarafından, olumsuz olarak düzenlenen 2012/2013 yılı sicil raporunun iptali için açılan dava sonuçlandı.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 23 Ocak 2022 00:10, Son Güncelleme : 26 Aralık 2022 14:22
Olumsuz personele 'olumsuz sicil vermemek' iyi çalışan personele haksızlıktır

İşlemi hukuka uygun bulan ilk derece mahkemesinin ısrar kararı ONANDI.

Görev bilincinde ve sorumluluğunda hareket edenler korunmalıdır

Davacıya verilen kınama cezasının gerekçesini oluşturan yazı ile görevlendirilmesine rağmen görev yerine gitmemek fiilinin aslında 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 4. ve 5. maddelerinde sayılan ilkelerle bağdaşmadığı, bu ilkeleri benimseyen bir öğretim görevlisinin kendisine verilen göreve riayet ederek mesleğinin gerektirdiği şekilde davranmak zorunda olduğu, öte yandan görev bilincinde ve sorumluluğunda hareket etmeyen kişilerin almış oldukları disiplin cezalarının sicil raporlarının olumsuz olarak doldurulmasına engel teşkil etmesi durumunda, görevinin getirdiği sorumlulukları yerine getiren, hiç disiplin cezası almamış kişilerle aynı sicil notuna sahip olması sonucunu doğuracaktır.

Danıştay 8. Daire: Sübuta ermemiştir.

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 4. ve 5. maddelerinde belirtilen ilkeleri gerçekleştirmedeki tutumu, öğretim, araştırma ve uygulama yeteneği gibi hususlarda yetersiz olduğunun somut bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerekmesine rağmen, sicil raporunun olumsuz doldurulmasına gerekçe olarak gösterilen hususların sübuta ermediğinin görüldüğü, bu nedenle, davacı hakkında düzenlenen 2012/2013 dönemi sicil raporunda hukuka uygunluk görülmediği gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararını bozmuştu.


T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2021/3379
Karar No: 2022/668

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : .
KARŞI TARAF (DAVALI) : . Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLLERİ : Av. ., Av. .

İSTEMİN KONUSU:

.İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi . Meslek Yüksek Okulunda öğretim görevlisi olarak görev yapan davacı tarafından, olumsuz olarak düzenlenen 2012/2013 yılı sicil raporunun iptali ile 4303,54-TL manevi tazminatın ödenmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

. İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla;

Sicil raporu ekinde yer alan gerekçelerde, sicilin olumsuz olarak doldurulmasının sebeplerinden biri olarak, özürsüz olarak iki gün göreve gelmemek eyleminden dolayı davacının aldığı kınama cezasının gösterildiği, ayrıca ilgilinin göreve atandığı tarihten itibaren başta yönetim olmak üzere, akademik ve idari personel ile uyumsuz davranışlar sergilediğinin, Kurumun huzurla işleyişini ve personelin motivasyonunu düşüren davranışlarında ısrar ettiğinin belirtildiği, tüm bu gerekçelerin davacı hakkında doldurulan sicilin olumsuz olarak belirlenmesi için yeterli olduğu sonucuna ulaşıldığı ve bu nedenle, 2012-2013 yılı sicil raporunda hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı,

Davaya konu sicil raporunun hukuka ve mevzuata uygun olarak doldurulması nedeniyle, davacı tarafından uğranıldığı ileri sürülen manevi zararın tazmini amacıyla talep edilen 4.303,54 TL tutarındaki manevi tazminat isteminin de reddi gerektiği; gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Daire kararının özeti:

Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/10/2019 tarih ve E:2015/8587, K:2019/8714 sayılı kararıyla;

Davacıya isnat edilen eylemlerden, sadece aldığı disiplin cezasının yargı kararıyla kesinleştiğinin görüldüğü, disiplin cezalarının, sicil raporları doldurulurken sicil amirinin kanaatini etkileyeceği hususunda tartışma olmamakla birlikte, tek başına olumsuz sicilin gerekçesi olamayacağı; davacının, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 4. ve 5. maddelerinde belirtilen ilkeleri gerçekleştirmedeki tutumu, öğretim, araştırma ve uygulama yeteneği gibi hususlarda yetersiz olduğunun somut bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerekmesine rağmen, sicil raporunun olumsuz doldurulmasına gerekçe olarak gösterilen hususların sübuta ermediğinin görüldüğü, bu nedenle, davacı hakkında düzenlenen 2012/2013 dönemi sicil raporunda hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılarak,
. İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti:

.. İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla; davacıya verilen kınama cezasının gerekçesini oluşturan yazı ile görevlendirilmesine rağmen görev yerine gitmemek fiilinin aslında 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 4. ve 5. maddelerinde sayılan ilkelerle bağdaşmadığı, bu ilkeleri benimseyen bir öğretim görevlisinin kendisine verilen göreve riayet ederek mesleğinin gerektirdiği şekilde davranmak zorunda olduğu, öte yandan görev bilincinde ve sorumluluğunda hareket etmeyen kişilerin almış oldukları disiplin cezalarının sicil raporlarının olumsuz olarak doldurulmasına engel teşkil etmesi durumunda, görevinin getirdiği sorumlulukları yerine getiren, hiç disiplin cezası almamış kişilerle aynı sicil notuna sahip olması sonucunu doğuracağı gerekçesi eklenmek suretiyle davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davacı tarafından, tarafına verilen kınama cezasının, kesinleşmeden dava konusu işleme dayanak yapıldığı, sicil raporunun olumsuz doldurulmasına gerekçe olarak gösterilen hususların sübuta ermediği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ .'NUN DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Sekizinci Daire kararı doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması"
sebeplerinden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin . İdare Mahkemesinin temyize konu . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
X- . İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının, Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/10/2019 tarih ve E:2015/8587, K:2019/8714 sayılı kararında yer alan gerekçe doğrultusunda bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber