Bahar yorgunu musunuz?

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 01 Nisan 2008 13:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Nem ve buharlaşmayla birlikte havadaki elektrik yükünün bahar yorgunluğuna neden olduğu belirtildi.

Bursa Yüksek İhtisas Hastanesi (YİH) İç Hastalıkları Klinik Şefi Doç. Dr. Sedat Demir, yaptığı açıklamada, "Bahar yorgunluğu" olarak bilinen durumun havadaki nem ve iyon dengesinin değişmesiyle ortaya çıktığını söyledi. Baharın gelmesiyle birlikte güneşin daha etkin olmaya başladığını, bunun da havadaki nem miktarını artırdığını anlatan Demir, bu durumun ise havadaki elektrik yükünün değişmesi anlamına geldiğini belirterek,

"Elektrik yükündeki değişim sadece insanları değil doğadaki tüm varlıkları etkiliyor" dedi.

Demir, havada pozitif ve negatif olmak üzere iki türlü iyon bulunduğunu dile getirerek, "Havadaki pozitif iyonlar arttıkça insanlar kendilerini daha zinde ve mutlu hissediyorlar. Negatiflerin artması ise bahar yorgunluğu denilen belirtilerin ortaya çıkmasına neden oluyor" diye konuştu.

"Şehirliler daha çok hissediyor"

Havadaki basınç değişikliklerinin de bahar yorgunluğunu tetiklediğini ifade eden Demir, şunları söyledi: "Şehirler ve kırsal alanlar arasında bu anlamda fark var. Şehirlerde hava kirliliğinin yoğun olması, taşıtların egzozları ve sanayi atıkları,

havadaki negatif iyon yükünün artmasına neden oluyor. Bu nedenle şehirlerde yaşayan insanlar bahar yorgunluğunu daha yoğun hissediyorlar. Kırsal kesimlerde yaşayanlarda bunun etkileri daha hafif şekilde görülüyor."

Doç. Dr. Demir, bahar aylarında havadaki nem ve iyon değişikliklerinin solunum yollarında ödeme, dolayısıyla akciğerlere giden oksijen miktarında ciddi azalmaya neden olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Bunun sonucunda organizma kendini koruyabilmek, beyin gibi hayati

organlara giden oksijeni artırabilmek için diğer organlara giden kan miktarını azaltıyor. Yani diğer organlara giden damarlarda büzülmeye yol açarak, onlara giden kanı azaltıyor. Bunun sonucunda metabolizmayı düzenleyen en önemli hormonların salgılandığı tiroit dokusuna giden kan azalıyor, hormon salgılanımı azalıyor. Cilt damarlarında daralma meydana geliyor, bunun sonucunda da cilt kuruluğu, saçlarda dökülme oluyor. Kalp

damarlarındaki daralma da özellikle yüksek tansiyon hastalarında ani tansiyon yükselmelerine ve hatta kalp krizlerine kadar giden

rahatsızlara yol açıyor. Oksijenlenme azlığı, aşırı halsizlik ve

yorgunluk, isteksizlik, baş dönmeleri, dengesizlikler, genel yorgunluk hali, kişinin sabahları uykudan kalkmakta zorlanması, yaygın kas ağrıları, hazımsızlık, aşırı sinirlilik hali ve cinsel isteksizliğe neden oluyor. Bu belirtilerin tümü de bahar yorgunluğu olarak adlandırılıyor.",

Beslenme ve sporun önemi

Bahar aylarında hastaların en sık kas ve baş ağrılarıyla, çabuk yorulma şikayetleriyle kendilerine başvurduklarına değinen Demir, bahar yorgunluğundan korunmak için bol sebze-meyve yenilmesi, B, C vitaminleri ile potasyum yönünden zengin gıdalarla beslenilmesi, ayrıca günde 2-2.5 litre su içilmesi ve düzenli spor yapılması gerektiğini bildirdi. Sedat Demir, bahar yorgunluğunun bazı ciddi rahatsızlıkları maskelemesinin söz konusu olabildiğini belirterek, belirtilerin birkaç günden fazla sürmesi halinde mutlaka doktora başvurulması gerektiğini

sözlerine ekledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber