Türkçenin öğretimi araştırmaları

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 18 Nisan 2008 17:24, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Kırıkkale Üniversitesi öğretim üyesi ve Türk Dil Kurumu çalışma grubu üyesi Yrd. Doç. Dr. Mesiha Tosunoğlu, "ilköğretim okulundaki yazma ve okuma öğretiminin değerlendirilmesine ilişkin" yapılan araştırmada, ilk okuma-yazma öğrenimini tamamlayan 1. sınıf öğrencilerinin okuma hızlarının çok yavaş olduğunun belirlendiğini bildirdi.

Türk Dil Kurumu (TDK), "Örgün Öğretim Kurumlarında Türkçenin Öğretimi Araştırmaları" konulu toplantı düzenledi. TDK Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın'ın da katıldığı, kurumun Konferans Salonu'nda yapılan toplantıda konuşan Kırıkkale Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Tosunoğlu, okuma ve yazmanın bütün öğretim etkinlikleri için geçerli olduğunu belirterek, bireylere bu iki becerinin doğru kazandırılması gerektiğini söyledi.

Tosunoğlu, TDK'daki çalışma grubuyla "2005 İlköğretim Türkçe Dersi Öğretim Programına Göre Yapılan İlk Okuma ve Yazma Öğretiminin Okuma ve Yazma Becerileri Açısından Değerlendirilmesi" isimli bir araştırma yaptıklarını, bu çalışmayla ilkokuldaki yazma ve okuma öğretimini değerlendirmeye çalıştıklarını belirtti.

Araştırmanın, 2005 ilköğretim Türkçe dersi öğretim programının uygulandığı ve "ses temelli cümle yöntemiyle" ilk okuma-yazma çalışmalarının yürütüldüğü okulların 1. sınıflarında eğitim gören bin öğrenci üzerinde yapıldığını belirten Tosunoğlu, araştırmanın Adana, Adıyaman, Aksaray, Amasya, Ankara, Çorum, Kayseri, Kırıkkale ve Van'daki okullarda gerçekleştirildiğini kaydetti.

"OKUMA HIZI ÇOK YAVAŞ"

Araştırmada, okuma süresinin değerlendirildiğini belirten Tosunoğlu, buna ilişkin şu bilgileri verdi:

"İlk okuma ve yazma öğrenimini tamamlayan 1. sınıf öğrencileri 65 kelimelik bir metni ortalama 90-100 saniye aralığında okumaktadırlar. Bu bulgu, bir kelimenin ortalama 1.5 saniyede okunduğunu göstermektedir.

Ancak örneklem öbeğinde, 65 kelimelik bir metni en hızlı 32 saniyede en yavaş 3 bin saniyede okuyan öğrencilerin olması dikkat çekici bir bulgudur. Bu durum okuma hızının çok yavaş olduğunu açıkça göstermektedir."

Tosunoğlu, araştırmada okuma esnasında öğrencilerin göz hareketlerinin, hecelenen kelime sayılarının, yazma süresinin ve yazının özelliğinin de incelendiğini söyledi.

Örneklem öbeğinde, bitişik-eğik yazma konusunun da değerlendirildiğini belirten Tosunoğlu, şöyle devam etti:

"Bitişik eğik yazıdaki eğikliği sağlayamayan öğrencilerin oranı yüzde 65.7'dir. Harflerin yazılışı da incelenmiştir. Örneklem öbeğindeki öğrencilerin yüzde 60.9'u harfleri bitişik-eğik yazım kurallarına uygun yazamamaktadır. Harfleri doğru yazanların oranı yüzde 39.1'dir. Bu bulgu, ilk okuma-yazma öğrenimi sonunda 1. sınıf öğrencilerinin bitişik-eğik yazıyı kurallarına uygun yazamadıklarını göstermektedir."

Tosunoğlu, "noktalama işaretlerinin doğru kullanımının da oldukça düşük" olduğunu bildirdi.

"BİTİŞİK-EĞİK YAZI KULLANIMINDA ISRARCI OLUNMAMALI"

Tosunoğlu, araştırmanın sonuçlarına ilişkin şu tespitlerde bulundu:

"Ses temelli cümle yöntemi ve bitişik-eğik yazı ile yapılan ilk okuma ve yazma öğretimi sonunda 1. sınıf öğrencileri okuma becerisi kazanmaktadırlar. Ancak bu yöntemle öğrencilerin çoğu heceleyerek okumaktadır. Öğrencilerin okuma hızı düşüktür. Okurken uygun göz hareketleri yapmamaktadırlar.

Bu öğretim sonucunda 1. sınıf öğrencileri yazma becerisi kazanmaktadırlar. Öğrenciler uygun süre verilirse doğru yazabiliyorlar, hızlı yazamıyorlar. Bitişik-eğik yazının gereği olan eğikliği gerçekleştiremiyorlar."

Tosunoğlu, bu araştırma sonuçlarına göre, "bitişik eğik yazı kullanımında ısrarcı olunmaması, öğrencilerin bireysel özellikleri ve farklılıklarına uygun olan değişik yazı kullanımlarının esas alınması" önerisinde bulundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber