AB ile kadın işçilerin doğum izinleri 14 haftaya çıkacak
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) girişi sürecinde, her alanda uyum çalışmaları
sürerken, Türk kadınları, AB'nin, çalışan ve hamile kadın konusunda işverenlere
getirdiği yükümlülüklerin, kadın istihdamını daha da azaltmasından endişe ediyor.
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) Genel Müdürlüğü verilerine
göre, Türkiye'de kadınların işgücüne katılma oranı 1990'da yüzde 34,1 civarındayken,
2002'de yüzde 26,9'a düştü. Bu yılın ilk 6 ayında da kadın istihdamı, geçen
yılın aynı dönemine göre yüzde 13.8 azaldı.
Kentsel yerlerde kadın istihdamının toplam istihdam içindeki payı yüzde 19.2
iken, bu oran, kırsal yerlerde yüzde 32.1 olarak gerçekleşti. Türkiye'de halen
istihdam edilen kadınların yüzde .1'i tarım sektöründe çalışıyor. Tarım sektöründeki
kadınların yüzde 83.3'ünü ise ücretsiz aile işçileri oluşturuyor.
Adana İş Kadınları Derneği (İŞKAD) Başkanı Yasemin Yılmaz, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Türkiye'de kadın istihdamının temel sorun olduğu bir dönemde, AB'nin
kadınlara tanıdığı hakların, kaygıları da beraberinde getirdiğini belirtti.
Yılmaz, kadının Türkiye'de her zaman ucuz emek olarak görüldüğünü, emek yoğun
iş kollarında çalıştırılmalarına rağmen erkeklerden daha düşük ücret aldıklarını
belirterek, şunları söyledi:
''İş piyasasında, iş ve mesleklerin kadın işleri ve erkek işleri olarak ayrılmasından
dolayı, kadınlar ancak geleneksel kadın mesleklerinde yoğunlaşıyor. Kadınlar,
daha düşük statülü ve ücretli işlerde çalışmaya zorlanıyor. Maden, jeoloji ve
jeofizik mühendisliği gibi alanlarda eğitim alanların, bu mesleklerle ilgisiz
işlerde çalışmak zorunda kaldıklarına tanık oluyoruz.'' Yasemin Yılmaz, işverenlerin,
kadın işçilerin evlilik halinde işten ayrılabilmeleri, doğum izni kullanmaları
gibi çeşitli gerekçelerle kadın eleman almaktan kaçındıklarına dikkati çekerek,
''Bu nedenle AB'nin çalışan ve hamile kadın konusunda işverenlere getirdiği
yükümlülüklerin, kadın istihdamını daha da azaltmasından endişe ediyoruz'' dedi.
AB NE İSTİYOR, BİZ NE YAPIYORUZ?
İŞKAD Başkanı Yılmaz, AB'nin, çalışan ve hamile kadın konusunda son derece duyarlı
mevzuata sahip olduğunu, ancak Türkiye'deki işverenlerin bunu kabullenmelerinin
kolay olmayacağını belirtti.
AB'ye üyelik sürecinde, halen 6 hafta olan ücretli doğum izninin 14 haftaya
çıkacağını, annenin çocuğu 8 yaşına gelinceye kadar, belirli sürelerde ebeveyn
izni alabileceğini belirterek, şunları kaydetti:
''İşveren, hamile ve yeni doğum yapmış kadın için tehlike unsuru doğuran nedenleri
bulup, iyileştirmek durumunda. Hamile ve yeni doğum yapmış kadınlar, hiçbir
şart altında tehlike oluşturabilecek işlerde, hijyen olmayan ortamlarda çalıştırılamaz.
Oysa Türkiye'de hamile ve yeni doğum yapmış gibi ayırım yok.'' Yılmaz, AB mevzuatının
üstlenilmesiyle, işe alma ve çalışma koşullarında kadın-erkek eşitliği sağlanacağını
belirterek, ''Aslında Türk mevzuatında da bu var, ancak sorun uygulamada yaşanıyor''
dedi.
İŞKAD Başkanı Yılmaz, AB'ye girişin, kadın işgücünü olumsuz etkilememesi için kadın örgütleriyle platform kurabileceklerini belirterek, ''İşverenler, mevcut durumda bile kadın işçi çalıştırmak istemezken, AB'ye üyelikte bu sorunun büyümemesi için işyerlerine (kadın kotası) getirilmeli'' dedi.
aa