Başdenetçi saygın ve tarafsız olmalı

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 16 Eylül 2010 08:34, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Referandumda kabul edilen anayasa değişikliği paketinde, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyetleri incelemek üzere Kamu Denetçiliği Kurumu kurulacağı ve kurumun başındaki başdenetçinin de TBMM tarafından seçileceği hükmü yer aldı.?Nitelikleri ise kanunda belirtilecek. Uzmanlara göre, başdenetçinin tarafsızlığı ve saygınlığı önemli olacak

GÖKÇER TAHİNCİOĞLU Ankara GÜVEN ÖZALP Brüksel

Referandumda kabul edilen anayasa değişikliği paketinin 8. maddesiyle, anayasanın 74. maddesine eklenen düzenlemeye göre, herkes bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahip olacak. TBMM Başkanlığı'na bağlı olarak kurulacak Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceleyecek. Kamu başdenetçisi, TBMM tarafından gizli oyla 4 yıl için seçilecek. İlk iki oylamada 367 oy aranacak. Bu oyu alan aday olmazsa, üçüncü turda salt çoğunlukla başdenetçi seçilecek. Kamu Başdenetçiliği'nin çalışmaları kanunla düzenlenecek.

Başdenetçinin nitelikleri

Avrupa'da ?ombudsmanlık? olarak bilinen sistem, Türkiye'de de yaşama geçecek. Ak Parti, daha önce 2006'da Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması için kanun çıkartmış ancak Anayasa Mahkemesi kanunu iptal etmişti.

Bunun üzerine, anayasa paketine Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması da alındı. Ancak pakette, kurumu yönetecek başdenetçinin hangi nitelikleri taşıması gerektiği belirtilmedi ve bunun kanunla düzenleneceği vurgulandı. Buna karşılık, başdenetçiyi TBMM'nin seçeceği, anayasal hüküm haline geldi.

Uzmanlar, başdenetçinin hangi vasıfları taşıması ve kurumun nasıl çalışması gerektiği konusunda şunları söyledi:

Tarafsızlığı önemli

Eski AİHM Yargıcı, Milliyet yazarı Rıza Türmen: Anayasa paketinde, bu konudaki seçim yöntemi dışında hemen her şey, kanuna bırakılmış. Kanuna bırakılmayan bir şey var, tarafsız olmayacağı... Çünkü TBMM tarafından, siyasi iradenin görüşü doğrultusunda başdenetçi seçilecek. Nasıl seçileceği belirtiliyor ama niteliklerinin ne olacağı belirtilmiyor. Ombdusmanlık aslında çok popüler. Avrupa'da birçok ülkede var. İsveç'te başlayıp Kuzey ülkelerinde uygulanan bir kurum. Bunun nedeni Kuzey ülkelerinde Danıştay'ın olmaması. Yani orada buna ihtiyaç vardı devletle idare arasındaki ihtilafları çözmek için. Güneydeki ülkelerde ise hepsinde kuvvetli bir Danıştay var. Bireyle devlet arasındaki ihtilaflara zaten Danıştay bakıyor. Bu nedenle güneydeki ombudsmanların yetkileri çok daha az. Fransa'da mesela son derece belirsiz ve popüler değil. Bizde de Danıştay olduğu için nasıl uygulanacak, ne kadar işlevi olacak, uygulama gösterecek.

Başdenetçi tarafsız, saygı duyulan, toplumun itibar ettiği bir kişi olmalıdır. Hukukçu olması şart değil, yargı organı değil çünkü bu kurum. Ancak kişinin verdiği güvence kuruma saygınlık katacaktır. Ombudsman kararları yargıya gitmeye de engel değil. O şikâyetinizi alacak ilgili makamlara iletecek, arabuluculuk yapmaya çalışacak. İstenilen çözüm olmazsa sonra yargıya gidebilirsiniz. Ancak başdenetçinin tarafsız bir isim olması gereklidir.

Saygın bir kişi olmalı

Eski Adalet Bakanı, Prof. Dr. Hikmet Sami Türk: Ombdusmanlık yani başdenetçilik konusundaki ilk yasal çalışmalar benim bakanlığım dönemimde başlatıldı. Ancak bizim hükümet döneminde çıkartılamadı. Sonraki hükümetin yaptığı yasal düzenleme ise Anayasa Mahkemesi'nden döndü. Bu nedenle, kurumu anayasaya koymak zorunluluk haline gelmişti. Kamu denetçiliği bir yargı organı değildir. Arabuluculuk fonksiyonu vardır yargıdan farklı olarak. Başvurusu son derece basittir, harç yatırmak da gerekmez. Kısa süre içerisinde kişilerle idarenin mutabık kalabileceği bir çözüm üretmektir amacı. 100'e yakın demokratik ülkede bu kurum bulunuyor. Başdenetçinin hukukçu olma zorunluluğu yoktur. Seçilecek kişinin niteliklerinin anayasada belirtilmemesi, kanuna bırakılması, esnek tutulduğunu gösteriyor bu konunun. Saygın, uzlaştırıcı, geçmişinde sıkıntı olmayan, tarafsız görüntü veren bir kişi olması gerekiyor.

İptal edilen kanun neydi?

Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Kamu Denetçiliği Kanunu'nda, başdenetçi ve denetçi olmanın şartları şöyle sıralanmıştı:

-Türk vatandaşı olmak.

-Seçimin yapıldığı tarihte başdenetçi için 50, denetçi için 40 yaşını doldurmuş olmak.

-Dört yıllık eğitim veren hukuk, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler, iktisat ve işletme fakültelerinden veya bunlara denkliği kabul edilmiş yabancı öğretim kurumlarından mezun olmak.

-Mesleği ile ilgili olarak kamu kurum veya kuruluşlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına kayıtlı olarak ya da özel sektörde en az on yıl çalışmış olmak.

-Kamu haklarından yasaklı olmamak.

Özürlülük engel

-Görevini devamlı yapmasına engel olabilecek vücut veya akıl hastalığı veya vücut sakatlığı ile özürlü bulunmamak.

-Başvuru sırasında herhangi bir siyasi partiye üye olmamak. (Başvurudan önce üye olunması, engel bir hal olarak sayılmamış)

- Kasten işlenen bir suçtan dolayı altı ay veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliği ile ilgili ya da yüz kızartıcı bir suç işlememek.

Avrupa'da ombudsmanlık

İlk 1809'da İsveç'te çıktı

Avrupa'daki uygulamaların ortak yönlerine bakıldığında Türkiye'nin ombudsmanı belirlerken dikkat etmesi gereken unsurlar da kendiliğinden ortaya çıkıyor: Bağımsızlık, tarafsızlık, saygınlık ve medyayla aktif ilişki...

Avrupa Birliği'nin ısrarlı talepleri sonucunda son Anayasa değişiklik paketinde yer alan ombudsmanlıkla ilgili soru işaretlerinin yoğunlaştığı konulardan birini ?baş ombudsmanın? taşıması gereken özellikler oluşturuyor. Pakette bu özelliklerin ne olduğuna vurgu yapılmasa da Avrupa'daki uygulamaların ortak yönlerine bakıldığında Türkiye'nin ombudsmanı belirlerken dikkat etmesi gereken unsurlar da kendiliğinden ortaya çıkıyor:

-Bağımsızlık Ombudsmanın sahip olması gereken olmazsa olmaz özelliklerin başında bağımsızlık geliyor. Tarafsızlığına saygı duyulması için parlamento ve diğer üst düzey siyasi kurumlardan bağımsız hareket etmesi gerekiyor. Ombudsmanın, siyasi ve diğer nitelikli sonuçlardan çekinmeksizin gerçekleri arayacak bir yaklaşım sergilemesi bekleniyor.

-Tarafsızlık: Ombudsmanın siyasi partilerle ilişkisinin en alt düzeyde olması ve her türlü partizanlıktan uzak kalması gerekiyor.

-Saygınlık: Ombudsman, ?yüksek standartlara? sahip, yasama, yürütme, yargı ve kamuoyu önünde saygın bir kişilik olmalı. Kişilik bakımından olgunluk, göreve bağlılık, dürüstlük ve her koşul altında tarafsızlığını koruyabilmek ombudsmanlara yönelik ortak beklentileri oluşturuyor. Kamuoyunu harekete geçirebilecek ve yönetim seviyesinde etkili olabilecek bir ismin belirlenmesi önem taşıyor.

- Medyayla ilişki: Medyayla aktif ilişki içinde olması beklenir.

1809'dan beri var

Ombudsmanlığın en köklü olduğu ve ilk kez ortaya çıktığı ülke İsveç. 1809'dan bu yana yürürlükte olan ombudsmanlık kurumunun üyeleri parlamento tarafından belirleniyor. Dört yıllığına seçilen ombudsmanın tekrar seçilmesinin önünde herhangi bir engel yok. İsveç'te bir kuruluşa verilen en geniş denetim alanına sahip olan ombudsman sadece kendisini seçen parlamentoya karşı sorumlu. Emir ve direktif verme yetkisi olmayan ombudsman ancak önerilerde bulunabiliyor. İsveç'te ombudsmana başvurmak için herhangi bir ehliyet şartı aranmıyor. Şikâyetleri yazılı ve sözlü olarak kabul eden ombudsman, doğrudan ya da şikâyet üzerine harekete geçme yetkisine sahip. Ombudsman ancak parlamento tarafından görevden alınabiliyor.

İNGİLTERE: Parlamento Komiseri adıyla faaliyet gösteriyor. Hükümetin önerisiyle Kraliçe tarafından atanıyor. Yetkisi çok geniş değil ve şikâyetleri doğrudan değil Avam Kamarası üyeleri üzerinden alıyor. Sadece hukuki çözüm önerisi yapıyor ancak zorlamada bulunamıyor. Bununla birlikte devlet kurumları ombudsmanın tavsiyelerini genellikle yerine getiriyor.

FRANSA: Altı yıllığına Bakanlar Kurulu kararıyla atanan ombudsman, ?medyatör? adıyla görev yapıyor. Doğrudan başvuru alamayan medyatör, ikinci kez seçilme hakkına da sahip değil. Yetki alanı çok geniş olan medyatör bir çeşit barıştırıcı rolü üstlenir. Ele aldığı konularla ilgili yıllık rapor hazırlayıp bunları cumhurbaşkanına ve parlamentoya sunuyor.

AB OMBUDSMANI: AB kurumlarına yönelik şikâyetleri kabul eder. AB vatandaşı ya da bir AB ülkesinde ikamet eden herkes şikâyette bulunabilir. Avrupa Parlamentosu tarafından seçilir.

Görev yelpazesi çok geniş

Devlete karşı halkın avukatı konumunda bulunan Avrupa'daki ombudsmanlar genelde her konuya bakabilecek bir görev tanımına sahipler. Halkın devletle ilgili bir sorun nedeniyle yargıya başvurmadan uğrayacağı ilk durak ombudsman oluyor.

Avrupa'daki ombudsmanların ele aldıkları konulardan birkaçına bakıldığında görev yelpazesinin ne kadar geniş olduğu rahatça görülüyor.

Örneğin İspanya ve Avrupa Yatırım Bankası tarafından finanse edilen Barcelona hızlı tren hattı projesi bir İspanyol vatandaşı tarafından çevreye zarar verdiği gerekçesiyle ombudsmana şikâyet ediliyor.

Ombudsman yaptığı incelemede, projenin belli etapları için çevresel etki değerlendirmesi yapılmadığını tespit ediyor ve bunu yetkililerin dikkatine sunarak gerekli adımların atılmasını sağlıyor.

İsveç'teki bir başka örnekte Müslüman bir kadın eteği uzun diye işten çıkarılıyor. Şikâyet üzerine devreye giren ombudsman, etnik ayrımcılık yaptığı gerekçesiyle ilgili şirket hakkında yüksek tazminat talebiyle dava açıyor.

Avrupa Birliği Ombudsman'ı, otomobillerin gaz salımıyla ilgili belgeleri Komisyon'dan talep ediyor. Komisyon, belgeleri vereceğini açıklamasına karşın bunu yapmıyor. Bunun üzerine ombudsman bir basın bildirisi yayımlayarak, şeffaflık ve adil çalışma ilkelerini ihlal ettiği ve AB'nin imajını zedelediğini belirttiği Komisyon'u halka şikâyet ediyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber