Hayalsiz öğrenciler!...

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 18 Nisan 2005 11:56, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Meslek liseleriyle ilgili bilimsel bir araştırma, bu okullara giden öğrencilerin geleceğe yönelik bütün hayallerinin kaybolduğunu gösteriyor. ?Ne düşünüyorlar, kendilerini nasıl tanımlıyorlar?? sorularına cevap arayan raporun ayrıntılarını sunuyoruz... 28 Şubat sürecinin en büyük mağdurlarından olan meslek lisesi öğrencilerinin üniversiteye girişleriyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Hükümet eşitlik ilkesinin gereği olarak, sınavlara girişte uygulanan katsayı sisteminin değiştirilmesini istiyor.

Buna karşılık YÖK ve bu kurum gibi düşünenler imam hatip liselerini bahane ederek, yüzbinlerce öğrencinin mağduriyetine göz yumuyor. Yukarıda kim haklı kim haksız kavgası verilirken, aşağıda, öğrencilerin dünyasında büyük bir hayal kırıklığı ve umutsuzluk yaşanıyor. 12 ilde saha çalışması yapılarak hazırlanan bir eğitim raporu, meslek lisesi öğrencilerinin psikolojik olarak çöktüğünü gösteriyor. Çünkü öğrencilerin büyük çoğunluğu okullarını sevmediklerini ve imkan verilse bir daha aynı okulda okumak istemediklerini belirtiyor. Yarın kaygısını daha fazla hissediyor, kendilerine yapılan haksızlığa isyan ediyorlar. Raporun ayrıntıları imam hatiple özdeşleşen meslek liselerindeki öğrencilerin ruh halini gözler önüne seriyor.

Üç danışmanın raporu

Raporu hazırlayanlar şimdiye kadar siyasi alanda boy göstermiş isimler. Ömer Kayır, Şükrü Karaca ve Yılmaz Şenyüz farklı siyasî kimlikler taşıyor. Bu üç isim geçmişte Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve Devlet Bahçeli'ye danışmanlık yapmış, yakın çalışma arkadaşları. Kayır, şu anda Başbakanlık müşavirliği yapıyor. Şenyüz, iktidarları zamanında Türkeş ve Bahçeli'ye danışmanlık yapmış. Karaca ise halihazırda DYP'nin seçim kampanyasında görevli. Üçü de çalışmalarının siyasî nitelik taşımadığının, problemin kendisinde birleştiklerinin altını çiziyor. Son beş yılda meslek liselerinin geldiği noktayı gösteren raporları ise, özü itibarıyla öğrencilerin okulları hakkındaki ?samimi? düşüncelerine ışık tutuyor. 2002 Haziran?2004 Şubat tarihleri arasında yapılan araştırmalar sonucu hazırlanan rapor öğrencilerin büyük kısmının okulundan memnun olmadığını gösteriyor. Nedeni ise okulların onları hayata hazır hale getirememesi. Kalitesiz eğitimin sonucu sanayiye yeterli ve nitelikli ara eleman yetiştirme işlevini yerine getiremez hale geldiler. Daha da önemlisi üniversiteye girişlerinin zorlaştırılmasıyla birlikte talep her yıl azaldı. 5 yıl önce düz liselere giren öğrenci bir milyonken şimdi iki milyonu buluyor. 914 bin olan meslek lisesi öğrenci sayısı ise 984 binde kaldı. Rapora göre, meslek liselerinin içinde diğerlerine nazaran halinden memnun olanlar sadece imam?hatipler. En çok şikayetçi olanlar ise ise kız teknik liseleri.

Büyükşhirlerde araştırma yapıldı

Ömer Kayır, araştırmayı sanayinin kuvvetli olduğu büyükşehirlerde yaptıklarını, taşrada görüntünün çok daha vahim olduğunu söylüyor; ?Öğrenciler tahmin edemeyeceğiniz kadar umutsuz. Okullarda görünmeyen bir trajedi yaşanıyor. Çocuklar toplumdan izole edilmiş, kendilerini ikinci sınıf vatandaş gibi hissediyorlar. Üniversiteyi kafalarından zaten silmişler. Ufukları ve ümitleri yok.? Kayır, meslek liselilerin hayata 10?0 geriden başladığını belirterek; ?Bu okullar ekonomik alt yapıya eleman yetiştiriyor ama KİT ve KOBİ'lere teknik liselerden bir tornacı bile işe alınmıyor. Çünkü işinin ehli insan yetişmiyor. Sanayicilerin buralardaki teknolojinin yenilenmesine destek vermesi gerekiyor. İyi yetiştirilirlerse bu okullardan yetişen çocukların ekmeği elinde? diye konuşuyor.

Araştırmacılar gezdikleri okullarda öğretmen yetersizliği ve müfredatın çağdışı oluşunu da tespit etmiş. Kayır, ?Okullar ilk açıldığında hangi müfredat kullanılıyorsa aynısı uygulanıyor. Öğrencilere otuz yıl önceki teknolojik düzeyle hitap ediliyor? diyor. Okulların istihdam oluşturan yarı işletme niteliğine sahip olmayışları da öğrencilerin yetişmesi açısından bir noksanlık olarak ifade ediliyor. Öğretmen yetiştirmede meslek yüksek okullarının çektiği sıkıntı ise zayıf eğitim veren meslek liselerinden kaynaklanıyor.

Yüzde 80'i haksızlık yapıldığını düşünüyor

Beş ayrı araştırmadan meydana gelen 160 sayfalık raporda, ?öğrencilerin hayata başlamadan kaybettiklerine inandıkları? sonucu ortaya çıkarılmış. Bu okullarda okumayı istememe ve geldiğine pişman olma oranı da hayli yüksek. Öğrencilerin yarıdan fazlası, okullarını ailenin teşviki ya da baskısıyla seçmiş. Üçte ikisi ilköğretimde hiçbir mesleki yönlendirme almamış. Halen öğrencilerin yüzde 80'i, üniversiteye girişte kendilerine büyük bir haksızlık yapıldığını düşünüyor. Aynı oranda, ?devletin okullarını ihmal ettiği kanaati? yaygın. Kendileri için en büyük sorunu üniversiteye girişte ayırıma tabi tutulmak olarak görüyorlar. İş bulma kaygısı ise daha arka planda. Mezuniyetlerine birkaç ay kalmış son sınıf öğrencilerinin yüzde 50'si kendilerini bir işte çalışmaya hazır görmüyor. Kız teknik liseleri hariç son 5 yılda liselere öğrenci talebinde ciddi bir düşüş yaşanıyor. Kız?tekniklere ilginin artması, çocuklarını imam?hatip lisesine göndermeyen muhafazakâr ailelerin etkisi olarak değerlendirilmiş. Okullarını hem mesleğe hem de üniversiteye hazırlanmada yeterli görenler ise sadece imam?hatipliler.

Rapora bilimsel destek

Rapora göre, kız teknik liselerindeki öğretmenler, en önemli sorunu eğitimde kullanılan malzeme eksikliği ve sınıfların kalabalık oluşu şeklinde değerlendirirken, erkek teknikte durum öğrenci kalitesinin düşüklüğüne dönüşüyor. Karaca, Şenyüz ve Kayır, raporlarını Ankara Üniversitesi'nden Dr. Erol Yavuz, Selçuk Alp, Derya Dönmez ve Veysel Alp'in hazırladığı akademik tezlerle desteklemiş. Bu tezlerde, öğrenci kalitesizliğinin meslek yüksek okullarındaki kaliteyi de aşağı çektiği ifade ediliyor. Meslek lisesi mezunları fen ve matematik alanlarında yetersiz görülüyor; hatta temel matematik kurallarını bile bilmeyenler var.

Hayalleri yok

Öğrencilerin psikolojilerindeki bozukluk her ayrıntının önüne geçmiş durumda. Öğrenciler seslerini duyurabilmek için birlik kurdular, yetkililerle görüştüler, internette forumlar açtılar ama onlar için henüz iyileştirme adımları atılmadı. Gelinen nokta, şimdiye kadar genç zihinlerde oluşan tahribatı engellemeye yetmedi. Gençlerin sorunlarıyla ilgilenen ergen psikoloğu Orhan Gümüşel, öğrencilerin uygulama sonrasında yaşadıklarını şöyle tanımlıyor; ?Meslek liseli gençlerin yaşadığı doğal bir hayal kırıklığı ve öğrenilmiş bir çaresizlik. Hayal kırıklığı çok üst düzeyde olduğu için umutsuzluk savunma reaksiyonuna, okulu reddetmeye varıyor, motivasyonları düşüyor. Bunun sonucunda okulu bırakabilirler, depresyona yatkınlık, psikolojik kökenli rahatsızlıklar görülebilir. Hayatta hedef koyma, buna uygun strateji geliştirme işlevselliği azalır. Amaçsız, toplumla çatışma modunda, anlayışsız ve öfkeli bireyler yaratır? diyor.

BİR DAHA MI ASLA...

Türkiye'nin 12 ilinde (İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Trabzon, Denizli, Bursa, Erzurum, Antakya, Samsun, Gaziantep ve Adana) toplam 67 okulda 4325 kişinin katıldığı anket, erkek teknikte 1006, kız teknikte 1004, ticaret?turizmde 974 ve din eğitimi okullarında 977 son sınıf öğrencisi ile gerçekleştirildi. ?Öğrencilerinin büyük çoğunluğu yeni bir olanak tanınsa bu okulları tercih etmeyeceklerini söylüyor. Kendilerine yeni bir olanak tanınsa, erkek teknik lisesi öğrencilerinin yüzde 57,4'ü, kız teknik liselilerin yüzde 57,7'si, turizm ve ticaret öğrencilerinin yüzde 58,6'sı, imam hatip liselilerin yüzde 18,6'sı bu okullarda okumayacaklarını belirtiyor. Son sınıf öğrencilerinin yüzde 69,9'u, okullarını tercih etmeden önce meslekleri hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığını söylüyor. Öğrenciler, devam ettikleri liselerin mesleği öğretmediğine, üniversiteye hazırlamadığına, sosyalleştiremediğine ve yabancı dil kazandırmadığına inanıyor. yüzde 20'si okullarını mesleğe hazırlamada tam yetersiz görürken, yüzde 53,9'u kısmen yeterli diyor. yüzde 56,8'i okulları üniversiteye hazırlamada yetersiz bulurken, tam yeterli görenlerin oranı yüzde 6,9 gibi düşük oranda. Öğrencilerin önemli bir bölümü (yüzde 35,7), okullarını hem mesleğe hem de üniversiteye hazırlamada yetersiz buluyor. Ayrıca sosyalleşmelerine ve yabancı dil öğrenmelerine (yüzde 57,5) de katkıda bulunmadığına inanıyorlar. Öğrencilerin yüzde 41,8'i okullarında meslekleriyle ilgili laboratuvar, atölye, işlik, araç gereç ve benzeri olanakları yetersiz görürken, yüzde 15,1'i de bu olanakları aşırı yetersiz görüyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber