Bakan Ergün: 1990'lı yıllar Türkiye'nin kayıp yıllarıydı
Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün, bugün Türkiye'nin en önemli meselesinin terör sorunu olduğunu belirterek, ''Türkiye bunu da bertaraf edecektir'' dedi.
Partisinin Kocaeli teşkilatınca bir restorantta düzenlenen İl Danışma Meclisi toplantısında konuşan Ergün, 1990'lı yılların Türkiye'nin kayıp yılları olduğunu, Türkiye'nin bu yıllarda her açıdan çok kaybının bulunduğunu söyledi.
Bakan Ergün, 1990'lı yılların bir anlamda Türkiye açısından 20. yüzyılın özeti gibi olduğunu, 21. yüzyıla girerken AK Parti'nin doğmasının önemli olduğunu vurgulayarak, ''Geçmişte çekilen sıkıntılar, parti kapatmalar, darbe teşebbüsleri, 28 Şubatlar, siyasi yasaklamalar, genel başkanlarının hapse girmesi, ömür boyu siyaset yapamaz hale getirilmek istenmesi, AK Parti kurulur kurulmaz kapatma davaları açılması gibi gelişmeler, aslında 21. yüzyılda çok önemli bir siyasi hareketin doğacak olmasının sancılarıdır'' diye konuştu.
Sancılı dönemin ardından Türkiye'nin önünün 10 yılda açıldığını dile getiren Ergün, çok büyük dönüşüm yaşandığını belirtti.
Bakan Ergün, Türkiye'nin bir dönüşüme tabi tutulduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
''Bazı zamanlar zahmetli oldu, o zahmetli zamanları hep birlikte yaşadık. Parlamento, Cumhurbaşkanı seçemez duruma geldi. Yargı, asker, siyasetin bir kanadı, işbirliği içinde Türkiye'yi kilitlemeye çalıştılar. Partimize yine kapatma davası açıldı, hem de yüzde 47 oy almamızın ardından. Çünkü biz milletten aldığımız destekle Türkiye'yi dönüştürmek istiyoruz, Türkiye'nin yeni yasalara, yeni anayasaya ihtiyacı var. Bunları parlamentoya getirmek istiyoruz, 'Hayır yapamazsınız...' Niye- Bir grup, darbe dahil olmak üzere her türlü teşebbüste bulunma cüretini gösterebiliyor. Tüm bunlarla mücadele edildi, en nihayetinde herkesin kanatları biraz suya değdi, başı öne eğilenler, süngüsü düşenler oldu 12 Eylül referandumuyla. Millet yüzde 58, anayasadaki köklü reformlara 'evet' deyince herkes yelkenleri suya indirmiş oldu. Ondan sonra Türkiye'nin önü daha da açıldı. Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıl boyunca 2023 yılına kadar ki gelişme ve değişim planlarını yapma ve hayata geçirme fırsatı ortaya çıkmış oldu.''
Hep ileriye baktıklarını anlatan Ergün, bundan sonra Türkiye'de kimsenin yanlış iş yapmayı aklından geçirmemesi gerektiğini bildirdi.
Ergün, memleket için iyi bir şey yapmak isteyenlerin fikirlerini söylemesi gerektiğini dile getirerek, demokrasi içinde her kese bir yol ve imkanın bulunduğunu ifade etti.
Türkiye'nin artık ''siyasi istikrar'' diye bir endişesi kalmadığına dikkati çeken Ergün, koalisyonlar, darbeler, muhtıralar döneminin kapandığını, siyasi istikrarsızlığın kaynağı olan unsurların önemli oranda bertaraf edildiğini söyledi.
-Ekonomik istikrar-
Bakan Ergün, ekonomik istikrarı bozacak unsurların bertaraf edildiğini, bütçe açıkları, kamu harcamalarının kontrol altında olduğuna vurgu yapan Ergün, enflasyon ve faizlerin dizginlenerek ülkenin makro ekonomik dengelerinin kurulduğunu kaydetti.
Bu kaygıları artık taşımadıklarına işaret eden Ergün, ''Şimdi diyorlar ki 'Cari açık var'. Evet var. Bunu önlemenin de yolu var, önlüyoruz. 'Özel sektörün borcu artmış' diyorlar, şirketler gidip yurt dışından borç alıyorlarmış. Evet, iyi bir şey. Eskiden şirketlerimize yurt dışından hazine, devlet garantisi olmadan bir Allah'ın kulu bir lira kredi vermezdi. Eğer bir Türk şirketi yurt dışından bir bankadan yatırım yapmak için kredi bulabiliyorsa, bu o şirketin kişisel itibarının var olduğu anlamına gelir'' dedi.
Bakan Ergün, Türkiye'nin geleceğe odaklanarak 2023 hedeflerini gerçekleştireceğini anlatarak, Türkiye'nin ihracatını 500 milyar dolara, üretimini de 2 trilyon dolara çıkararak dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi haline geleceğini bildirdi.
Türkiye'nin bu hedef doğrultusunda üretim yapısını değiştireceğini, daha yüksek katmadeğerli, daha ileri teknolojili ürünler üretmeye başlayacağını vurgulayan Ergün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Türkiye'de 10 yıl önce düşük teknolojili ürünler üretiyorduk. Şimdi orta teknolojili ürünler ağırlıklı üretiyoruz, 10 yıl içinde ileri teknolojili ürünler üreten ve bunları satan bir ülke olacağız. Şu anda yaptığımız ihracatın ortalama değeri, kilosu 1,5, 2 dolar, Almanya'nın 7-8 dolar. Geçen gün kendi gözlem uydumuzu yaptık ve fırlatılmak üzere Çin'e gönderdik. 10 yıl içinde kendimiz fırlatma imkanlarına sahip olacağız. Bu uydu 500 kilo, bu uyduyu satın alsaydık 250 milyon liraya almış olacaktık. Satsaydık, 250 milyon liraya satardık. Kilosu 500 bin liraya geliyor. Kilosu 1,5 dolara sattığımız ürünlerden, kilosu 500 bin liraya sattığımız ürünler noktasına transfer ediyoruz. Çünkü onun içinde bilgi, yüksek teknoloji ve katmadeğer var.''
-Terör meselesi-
Ergün, Türkiye'nin yükselen bir değer olarak ayağındaki son prangasının terör meselesi olduğuna dikkati çekerek, ''Türkiye'nin ilerleyişini yavaşlatan son pranga budur, bunu da atlatacaktır'' dedi.
Kimsenin, terörle bir yere varılamayacağını ve bir amacın elde edilemeyeceğini görmesi gerektiğini belirten Ergün, terörün amacının, bir takım şeyleri elde etmek değil, tamamen Türkiye'yi taciz etmek ve ilerlemesini yavaşlatmak olduğunu kaydetti.
''Vatandaşların problemlerinin çözümü için terör yapılmaz'' diyen Ergün, ''Bunun yeri parlamento, demokrasi, hukuk, insan hakları, özgürlük alanını genişletmektir. Bu artık başkasının elinde oyuncak haline gelmiş olan bir mekanizmaya dönüşmüştür. Bu da bertaraf olacaktır. Bugün Türkiye'nin başını ağrıtan en önemli mesele budur ve Türkiye bunu da bertaraf edecektir'' ifadesini kullandı.
Ergün, terör sorununun çözülmesiyle Türkiye'nin 2023 hedeflerine giderken hızının artacağına inandığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
''Daha hızlı ilerleyen bir Türkiye'yi görme imkanımız olacak ama her şeye rağmen Türkiye 2023 hedeflerine varacaktır. 21. yüzyılın hemen başında AK Parti ile başlayan süreç, 2023 yılında yepyeni bir evreye varmış olacak, Türkiye yüksek gelir düzeyine ulaşan, ileri teknolojili, yüksek katmadeğerli ürünler üreten bir ekonomiye sahip olacak. Siyasi istikrarını, güven ortamını da pekiştirdiğinde artık yeni bir hedef daha var, 2071.''
Bakan Ergün, 2023'ün bir ara durak ve önemli bir geçiş noktası olduğunu dile getirerek, o geçiş noktasının hedeflerinin bugün gerçekleştirilmeye çalışıldığını ifade etti.
Konuşmaların ardından Bakan Ergün, AK Parti Kocaeli İl Başkanı Mahmut Civelek ve Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, AK Parti'ye üye olan ve aralarında kapanan HAS Parti'nin de yöneticilerinin bulunduğu 60 kişiye rozetlerini taktı.