CHP olağanüstü toplandı/ Video

CHP Parti Meclisi kritik toplantısını tamamladı. Toplantı sonunda Parti Sözcüsü Haluk Koç, İmralı süreci konusundaki dört çekinceyi saniyeler içinde açıkladı.CHP'nin İmralı sürecindeki çekinceleri şöyle: Başbakan süreci samimiyetle yürütmeli, süreçte yasallık gözetilmeli, şeffaf şekilde gerçekleştirilmeli, süreç gizli ajandaya, yani Başkanlık sistemine bağlanmamalı.

Haber Giriş : 16 Mart 2013 16:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

CHP Parti Meclisi kritik toplantısının ardından CHP, sürece destek vermek için şartlarını açıkladı. Parti sözcüsü Haluk Koç, bu şartları dört maddede özetledi.

CHP Parti Meclisi'nin oy birliği ile kabul ettiği bu dört "çekince" şöyle:

* SAMİMİYET: Süreç, samimi şekilde yürütülmeli. İniş çıkışlara yer verilmemeli. Amaç gerçekten Kürt sorununa çözüm olmalı.

* SÜRECİN YASALLIĞI: CHP, İmralı sürecinde mevcut yasaların "suç saydığı" eylemlerin yer aldığına inanıyor. Bunun en somut örneği MİT'in durumu. Genel Başkan Kılıçdaroğlu da İmralı ile görüşmeleri sürdüren MİT'in yasası uyarınca böyle bir görevi olmadığını daha önce açıklamıştı. MİT'in görüşmeleri gerçekleştirmesi için kanun gereğince ancak Milli Güvenlik Kurulu tarafından yetkilendirilmesi gerekiyor. Böyle bir yetkinin verilip verilmediği ise kamuoyuna hiç açıklanmadı.

Yine BDP'li vekillerin süreç çerçevesinde Kandil'de yaptıkları görüşmeler, bunların kamuoyuna aktarılması da mevcut Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suç unsurları içeriyor CHP'ye göre. Dolayısıyla ana muhalefet süreçte "yasallığa önem verilmesini" çekincelerinin en başına koyacak gibi.

Nitekim, sürecin yasallığı konusunda bizzat sürecin içinde yer alan BDP'nin de çekinceleri var. BDP parti sözcüleri de çeşitli vesilelerle bunu dile getirdiler.

CHP'liler özellikle BDP Eş Başkanlarından Gültan Kışanak'ın dün yabancı basınla yaptığı toplantıda dile getirdiği, "sürecin yasallığı için TBMM'nin de dahil edilmesi" isteğine vurgu yapıyorlar. Benzer bir vurgu, İmralı'da BDP'lilerin Öcalan'la yaptıkları görüşmelerin sızan tutanaklarında da yer almıştı.

* ŞEFFAFLIK: CHP'nin bir başka çekincesi, sürecin şeffaflığı konusunda. Görüşmeler konusunda henüz hükümet tarafından muhalefete herhangi bir bilgilendirme yapılmadı. Bu çerçevede CHP'liler, görüşmelere "destek olmak" ya da "karşı çıkmak" için ellerinde içeriğe ilişkin "resmi veri" olmadığını vurguluyorlar. Ve Parti Meclisi'nden de bilgilendirme yapılıp, CHP yönetimi ikna edilmeden, sürece destek kararı çıkamayacağı belirtiliyor.

* GİZLİ AJANDA: Sürece sıcak yaklaşan ya da karşı çıkan CHP'lilerin tümünü en çok rahatsız eden konu ise görüşme sürecinin "siyasi bir gizli ajandaya" bağlanma ihtimali. Gizli ajanda ifadesi ile Türkiye'de mevcut parlamenter sistemin değiştirilmesi ifade ediliyor. Sürecin, Türkiye'yi başkanlık sistemine taşıyacak bir unsur olarak siyaseten kullanılması ihtimali, CHP'de en büyük rahatsızlık konusu. Nitekim Parti Meclisi toplantısından da bu konuya vurgu yapılması kararının çıkması bekleniyor.


EVRİN GÜVENDİK

CHP Parti Meclisi bugün İmralı ve anayasa çalışmaları gündemiyle toplanacak. 4 Mart'ta yapılan toplantıya CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Müslüm Gürses'in cenazesi nedeniyle katılmaması üzerine bazı PM üyeleri, gündemin kritik maddeleri İmralı ve anayasa çalışmalarının değerlendirilmesi için olağanüstü PM toplantısı istemiş ve bu yönde verilen önergenin kabulüyle de toplantı kararı alınmıştı. CHP lideri ise olağanüstü PM için toplantı tarihini 16 Mart olarak belirlerken CHP PM'de bazı üyelerin gerek İmralı süreciyle ilgili hükümete verilen kredi gerekse de anayasa çalışmaları nedeniyle eleştirilerde bulunması bekleniyor. Bazı PM üyeleri yapılan son toplantıda AK Parti'ye İmralı süreciyle ilgili kredi açılmasına tepki göstermiş ve "Kredi açtığımız için kamuoyunda Öcalan'la devletin görüşmesine destek veriyormuşuz gibi bir algı var. Bu süreçte yaşanacak her türlü sorundan biz de olumsuz etkileniriz. Hükümete karşı net bir tavır ortaya koymalıyız" değerlendirmesinde bulunmuştu. PM üyesi İzmir Milletvekili Oğuz Oyan da PM'ye sunduğu 12 maddelik deklarasyonda, Kılıçdaroğlu'na "krediyi geri çek" çağrısında bulunmuştu. CHP PM'nin bugün yapılacak toplantısında da özellikle ulusalcı isimlerin Kılıçdaroğlu ve ekibinin gerek İmralı gerekse de anayasa sürecinde izlediği politikalara ilişkin eleştirmesi bekleniyor.

CEZAEVİ RAPORU

CHP Cezaevi Komisyonu üyesi milletvekilleri Veli Ağbaba, Özgür Özel ve Nurettin Demir, 28 cezaevinde bini aşkın tutuklu ve hükümlüyle yapılan görüşme sonucu hazırlanan raporu açıkladı. Ağbaba, Silivri Cezaevi'nde bir mafya liderinin özel görüşme odası olduğunu belirterek "Vekilimiz Mustafa Balbay'ı ziyaret için gittiğimizde yanlışlıkla bu odaya gittik. Özel antetli kağıdı, kendi ismine başlıklı zarfı, kalemi, özel koltuğu, altın kaplama mektup açacağı vardı" dedi. CHP'lilerin bahsettiği mafya liderinin Sedat Peker olduğu öğrenildi. Raporda ise şu tespitler yer aldı:

Cezaevlerinin nüfusu, 130 bini aşmış ve cezaevleri tutuklu ve mahkûmu ile Kilis'in, Tunceli'nin, Ardahan'ın ve Bayburt'un nüfusundan fazla. Yani 81'inci vilayet Düzce, 82'nci vilayet hapishaneler.

Silivri 1 nolu cezaevinde mahkûmlara günlük 50 litre (110 saniyede doluyor) su veriliyor.

Bazı cezaevlerinde mahkumlar üst üste ve hatta nöbetleşe uyuyor.

F tipi hapishanelerde, hapishaneye ilk girişte çıplak arama yapılıyor.

Mahpuslar ailelerine uzak hapishanelerde tutuluyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber