Çiçek: Protestolar tadında bırakılmalı

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Taksim Gezi Parkı'nda başlayan ve daha sonra diğer illere de yansıyan olayları, "Bu işi bu noktada bırakmaya, tadında bırakmaya, varsa herkesin beklentisi, talebi, bunu yasalar çerçevesinde, usulüne uygun olarak ortaya koymaya ve taleplerimizi ortaya koyarken başkalarını rahatsız edecek, başkalarının hakkını, hukukunu ortadan kaldıracak üzücü olaylara da sebebiyet vermememiz gerekiyor" diye değerlendirdi.

Çiçek, Uluslararası Türkçe Olimpiyatları'na katılan öğrencileri kabulünün ardından gazetecilerin Gezi Parkı'ndaki olaylara ilişkin sorularını yanıtladı.

"Son günlerde, maalesef 1980 öncesi yaşadığımız ve hepimizi üzen olaylara benzer tarzda bir kısım gelişmeler yaşanmaktadır" diyen Çiçek, olaylardan sonra yaptığı açıklamada, herkesi sağduyuya ve soğukkanlı davranmaya davet ettiğini anımsattı. Çiçek, bugün, bu yöndeki talep, beklenti ve çağrısını bir kez daha tekrar ettiğini ifate etti.

Çiçek, bu tip olaylara çok iyiniyetle katılanlar bulunabileceği gibi bu olayları kendi düşünceleri, siyasetleri ve beklentileri için kullanmaya çalışan grupların da olabileceğini, geçmiş tecrübelerden bildiklerini söyledi. Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Maalesef o dönem sağduyu yeteri kadar egemen olamadığı için hepimizi üzen, şimdi her yıl anmaya çalıştığımız bir kısım üzücü gelişmeler de yaşandı. Elbette toplumların hayatında zaman zaman sıkıntılı dönemler olur. Bu sıkıntılı dönemleri aşmanın birinci yolu, geçmişte yaşanan tecrübelerden gerekli dersleri çıkarmaktır. Taksim olaylarını hatırlıyoruz, o olayların halen toplumda nasıl derin bir travma ortaya çıkardığını da bugün çok daha iyi anlıyoruz. Bunun dışında da bir çok toplumsal olaylarda, pek çok vatandaşımız, insanımız, gencimiz hayatını kaybetti, hepimizi büyük bir üzüntüye sevk etti. Bunlar bize ders olması gerekir.

Elbette bir toplumda, hükümetlerin, devletin politikalarını beğenmeyen olabilir. Bunu protesto etmek isteyenler olabilir. Bunun yolu kamu düzenini bozmadan, yasalar çerçevesinde gerekli tepkiyi ortaya koymalarıdır. Bir taraftan tepki ortaya konulurken başkalarının hakkını, hukukunu gözardı eden, onların malına, canına zarar veren bir kısım davranışlar, hak talep etmenin yolu ve yöntemi haline gelirse, o takdirde bundan hepimiz zarar görürüz. Onun için olup bitenleri hepimizin, büyük bir sorumluluk duygusu içinde, sağduyuyla ve soğukkanlı şekilde değerlendirmesi, analiz etmesi ve bundan gerekli dersi, hep beraber çıkarmış olmamız gerekir. Aksi takdirde işi tadında bırakamazsak, taleplerimizi, beklentilerimizi, protestolarımızı, hukuk çerçevesinde ortaya koymadığımız takdirde bunun, bizi hangi sonuçlara götüreceğini, Türkiye defaatle yaşamıştır. Bu tecrübelerden, acılardan gerekli dersleri çıkarmamış oluruz. Bundan da en önce hepimiz zarar görürüz. Bu işi bu noktada bırakmaya, tadında bırakmaya, varsa herkesin beklentisi, talebi, bunu yasalar çerçevesinde, usulüne uygun olarak ortaya koymaya ve taleplerimizi ortaya koyarken başkalarını rahatsız edecek, başkalarının hakkını, hukukunu ortadan kaldıracak üzücü olaylara da sebebiyet vermememiz gerekiyor."