Uzun tutukluluktan herkese tahliye yolu açık

Balbay'ın tahliyesinin emsal olup olmayacağı konusunda yargı çevrelerinin nabzı yoklandı. Ortak görüş: Uzun tutukluluk süresi nedeniyle Anayasa Mahkemesi'ne başvuran herkese eşitlik ilkesi gereği tahliye yolu açık.

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 12 Aralık 2013 11:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Uzun tutukluluktan herkese tahliye yolu açık

İLHAN TOPRAK

Anayasa Mahkemesi'nin CHP'li Mustafa Balbay hakkında 'uzun tutuklulukla ilgili hak ihlali' kararını yargı çevreleri yorumladı. Ortak görüş, kararın, eşitlik ilkesi gereği diğer tutuklu sanıklar için de geçerli olması gerektiği yönünde. Yargı çevreleri ayrıca yargı sisteminin en önemli sorunlarından birinin cezaya dönüşen uzun tutukluluk olduğunu belirtti.

YÜKSEK MAHKEME'DEN DÖNDÜ

Yargı çevreleri, Türk yargı sistemine yönelik eleştirilerini de sıraladı. Yüksek Mahkeme'nin tutuklu yargılamaların cezaya dönüşmesini engellemek için aslında 6 ay önce harekete geçti. AYM, geçtiğimiz temmuz ayının ilk haftasında tutukluluk süresinin 10 yıl olmasının önünü açan Terörle Mücadele Kanunu'ndaki maddeyi iptal etti. Bu konuda yeni yasal bir düzenleme yapması için 1 yıl süre veren AYM, Meclis'in bu konuda yeni bir düzenleme yapmaması durumunda terör ve devlete karşı işlenen suçlarda da azami tutukluluk süresi 5 yıl olacak.

SAVUNMA HAKKINI ENGELLİYOR

Yerel mahkeme karar verse dahi Yargıtay tarafından onanmamış olan dava sonuçlanmamış oluyor. Yerel mahkemelerin gördüğü ceza davalarının büyük çoğunluğu Yargıtay tarafından bozuluyor. İnsanlar tutuklu değilse dışarıdan davasını takip ediyor. Ama tutukluysa bunu yapamıyor. Ulaşması gereken delillere ve tanıklara ulaşamıyor. Uzun tutukluluk savunma hakkının engellenmesi anlamına geliyor. İnsanların hukukunu korumakla görevli olan devletin uzun tutuklulukla cezaya dönüşen yargılamalara karşı bir önlem almaması Anayasa ve insan haklarına aykırı olarak görülüyor.

MAHKEMELER ZAMANI KULLANIYOR

Anayasa ve insan hakları evrensel beyannamesine de aykırı olan uzun tutukluluk yargılama yapan mahkemelerin işini kolaylaştırıyor. Mahkeme heyeti bir istisna olması gereken tutuklamayı çok çabuk verebiliyor. Bunu da yargılamalarla uzattığında yargı sistemi üzerindeki iş yoğunluğu her geçen gün daha da artarak devam ediyor. Tutukluluk süresinin kısalması mahkemelerin daha hızlı karar vermesi anlamına geliyor.

HAKİMLER HİSLERİNİ YANSITIYOR

Tutuklama kararının çok çabuk verilmesinde etkili bir diğer etken ise hakimlerin zaman zaman gösterdikleri hissi tavırlar oluyor. Adli mahkemelerde zaman zaman sanıklarla hissi davranışlar nedeniyle çatışmaya girip tarafsızlığını yitirebiliyor. Bunun sonucunda insanları uzun süre tutuklu bırakıyor ve ağır cezalar veriyorlar. Bu kararlar her ne kadar Yargıtay'dan dönse de insanların yaşadıkları mağduriyetler giderilemiyor. Kişi hürriyetinin tahdit edildiği tek uygulama olan tutuklama konusunda mahkemeler çok çabuk tutuklama kararı verebiliyor. Hakimlerin tutuklama gerekçelerini dayandırdıkları CMK'nın 100. Maddesi yanlış yorumlanarak istisna durum genel hale getiriliyor.

Ağabeylerine soruyorlar

Hakim ve savcıların mesleki hata ve yanlışlıkları Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca inceleniyor. Ancak kendileri de hakim ve savcı olan kurul üyeleri, meslektaşlarının lehine karar verebiliyorlar. Hakimlerin bazıları karar verirken kanun yerine Ankara'daki ağabeylerine soruyorlar. Kanunlarda mağdur lehine hükümler olmasına rağmen bazı hakimlerin Ankara'daki ağabeylerine sorarak karar verdikleri biliniyor. Hakim veya savcılarla sanıklar çatışınca bir üst mahkemeye, HSYK'ya şikayet ediliyor. Ama HSYK meslektaşlarını koruyarak hızla soruşturup mağdurlar aleyhine karar veriyor.

Zihinsel dönüşüm gerekiyor

Eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, yargılamaların esas itibariyle tutuksuz yapılması gerektiğinin anayasal bir zorunluluk olduğunu söyledi. Balbay kararını da değerlendiren Türk, bunun tüm seçilmiş kişiler için geçerli olduğunu belirtti.

Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem ise tutukluluk sürelerinin uzun tutulması ile ilgili cezaya dönüşen durumun AYM tarafından da görüldüğünü söyledi. Hükümetin bu gerekli yasal düzenlemeleri yaptığının altını çizen Erdem şunları kaydetti: 'Problem yargısal uygulamalarda oluyor. Yargı mensuplarının zihinsel değişimini beklemek mi gerekiyor bunu bilmiyorum.'

Emekli Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel de AYM kararının seçilmiş ve makul tutukluluk süresini aşmış tüm seçilmişler için geçerli olduğunu söyledi.

Karar herkes için emsal niteliğinde

Hukukçular uzun tutukluluk süresine ilişkin tahliye kararının sadece seçilmişler için değil, vatandaşlar için de emsal olacağı görüşünü taşıyor. Tutukluluğun fiili infaz haline getirildiğini belirten Dicle Üniversitesi (DÜ) Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, kararın BDP'li milletvekilleri için de uygulanması gereken bir karar olduğuna işaret etti. Batman Baro Başkanı Ahmet Sevim de 'Bu, Türkiye'de ilk defa uzun tutukluluk süresini ciddi bir sorun olarak gören ve bu konuda karar veren bir yaklaşım olması açısından önemli. Karar herkes için emsal niteliğinde' diyerek, kararın BDP'li milletvekilleri için de geçerli olduğunu belirtti. Uzun tutuklulukların 'Masumiyet Karinesini' yok ettiğine vurgu yapan Cavit Öztürk de kararın Anayasa'nın eşilik ilkesi gereği sadece milletvekillerine değil, benzer durumdaki herkes için emsal teşkil etmesi gerektiğini söyledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber