Şimşek: Türkiye'nin istikrarı hedef alındı

Şimşek, partisinin İl Kadın Kolları Başkanlığınca Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde düzenlenen değerlendirme programında yaptığı konuşmada, Türk Hava Yollarının (THY) çalışanlarına yönelik toplantıya katılmak için Antalya'ya geldiğini söyledi.

THY'nin son 10 yılda önemli gelişmeler kaydettiğini anlatan Şimşek, 10 yıl önce THY'nin kar etmeyen, dünya havacılık sektöründe ön planda yer almayan havayolu şirketi olduğunu anlattı.

AK Parti hükümetleriyle resmin değiştiğini, THY çalışanlarının 10 binden 40 bine çıktığını, Avrupa'nın ikinci en büyük havayolu şirketi konumuna ulaştığına dikkati çeken Şimşek, THY'nin başarı hikayesinin Türkiye'nin son 10 yıllık durumunu özetlediğini vurguladı.

Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada ekonomik aktör olma yolunda mesafe katettiğine değinen Şimşek, bu gelişmelerin dünyanın dikkatini çektiğini kaydetti.

İlerlemeden rahatsız olanların Türkiye'yi birtakım olayların içine sürüklemeye çalıştığına işaret eden Şimşek, Gezi olaylarının altında çok büyük projeler olduğunu dile getirdi.

- "Türkiye'nin istikrarı hedef alındı"

Şimşek, 30 milyon yolcu kapasiteli İstanbul Atatürk Havalimanı'nın 50 milyon kişi tarafından kullandığını, kapasitenin yetersiz hale geldiğini ifade etti.

Şimşek, hükümet olarak üçüncü havalimanı için adım attıklarını ancak son soruşturmada değişik gerekçelerle projede yer alan iş adamlarına yönelik tedbir kararı alındığını hatırlattı.

Tedbir kararları kaldırılmadığı takdirde havalimanı inşaatının tehlikeye gireceğine, krediye erişim için bu tür davaların önemli engeller oluşturduğuna işaret eden Şimşek, şöyle konuştu:

"Aslında yüzeyin altına indiğiniz zaman, komplo teorilerine inanmasanız da Türkiye'nin istikrarının, ekonomisinin önemli ölçüde hedef alındığını, hedefin aslında bu olduğunu görmek mümkün. Türkiye, gerçekten AK Parti hükümetleriyle, sizlerin sahadaki çalışmalarıyla geleceğe ilişkin çok iddialı bir konuma geldi. 2002'de Türkiye, topladığı vergi gelirlerinin yüzde 86'sını borcun faizine ödüyordu. Düşünün, bütün çalışanlardan, şirketlerden, tüketenlerden 70 milyon vatandaştan toplanan vergilerin yüzde 86'sı iç ve dış borcun faizine gidiyordu, altyapıya, sağlığa, eğitime bir şey kalmıyordu. Ülke uçurumun eşiğindeydi, fiili durum böyleydi."

AK Parti ile kötü resmin kökten değiştiğini anlatan Şimşek, beşeri sermayeye, çocukların geleceğine yatırım yaptıklarını aktardı.

Bugün vergi gelirlerinin yüzde 23'ünün eğitime gittiğini belirten Şimşek, Türkiye'nin 50 yıllık geleceğini şekillendirdiklerini söyledi.

Türkiye'nin bugüne 25 yaş üstü nüfusun ortalama 6,5 yıllık eğitim düzeyiyle ulaştığını vurgulayan Şimşek, bu konuda bir mucize gerçekleştirildiğini anlattı.

Son 10 yılda mevcut siyasi iktidarla büyük çıkış yakaladığına işaret eden Şimşek, AK Parti döneminden önce hükümetlerin ortalama ömrünün 15 ila 17 ay olduğunu, uzun vadeli projelerin hayata geçirilemediğini anımsattı.

- "Rahatsız olanlar var"

Adnan Menderes ve Turgut Özal'ın ardından en uzun istikrarın AK Parti hükümetine nasip olduğunu dile getiren Şimşek, "Türkiye, ne çektiyse siyasi istikrarsızlıktan çekti. Türkiye, ilk defa güçlü temelleriyle geleceğe güvenle bakmaya başlamıştır. Bu da demek ki ciddi ölçüde içeride ve dışarıda bazı kesimlere rahatsızlık veriyor" şeklinde konuştu.

Bölgesindeki karmaşık etnik problemleri demokrasiyle, temel hak ve özgürlüklerle, kardeşlik hukuku içinde çözen tek ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Şimşek, son olayların çözüm süreci sırasında başladığına işaret etti.

Şimşek, şunları söyledi:

"Türkiye, artık kaynaklarını terörle mücadeleyle heba etmiyor. Ülkenin geleceğine, beşeri sermayesine, sağlığına, altyapısına, araştırma geliştirmeye harcıyor. Bunlar çok önemli konular. Bunlar olurken birden Türkiye karışıyor. Siyasi istikrara yönelik çok ciddi bir tehdit sözkonusu oluyor. Bu konuda hepimize büyük iş düşüyor. Önümüzdeki yerel seçimlerde, cumhurbaşkanlığı, parlamento seçimlerinde hepimizin çok çalışıp, partimize ve dolayısıyla hükümetimize güçlü vatandaş desteğini sağlamamız gerekiyor. Türkiye'nin geleceği açısından kritik dönemdeyiz."

Türkiye'nin bugün temellerinin sağlam olduğunu, vergi gelirlerinin yüzde 15'inin faize, yüzde 85'inin ise millete gittiğine dikkati çeken Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tüm bu olup bitenlere rağmen Türkiye'de bir banka batmadı, kurtarmak için sizlerin parasını harcamadık. Dünyanın her ülkesinde bankalar battı. Biz durumu iyileştirdik. Hala sorunlarımız var ama bu sorunları çözecek hem irade var hem de program var ve uygulanıyorlar. Bu nedenle biz bunu da aşarız ama sahadaki çalışmalar çok çok önemli çünkü bu sorunları aşmamızın tek yolu, milletin ortaya tekrar güçlü irade koymasıdır. Bu sorunlar köklü şekilde aşılır."

- "Cemaate gönül vermiş samimi insanlarla problemimiz yok"

Son operasyona ilişkin 23 Aralık'ta açıklanan iddianamelerin gerçeği yansıtmadığını savunan Şimşek, "Özelleştirme kapsamında termik santrallerin bir şirkete ihalesiz verildiği belirtiliyor. Külliyen yalan. AK Parti döneminde yaptığımız bütün ihaleler televizyon önünde canlı yayınlanmıştır, herkese açık olmuştur, kapalı odalar falan yoktur" değerlendirmesinde bulundu.

İstanbul Etiler'deki polis okulu arsasının bir iş adamına ihalesiz verildiğinin iddia edildiğini hatırlatan Şimşek, bunu da yalanladı.

Bu iki olayın operasyonun siyasi olduğunu net ortaya koyduğunu vurgulayan Maliye Bakanı Şimşek, şunları dile getirdi:

"İddianameye bakıldığında, operasyonun siyasi olduğunu net olarak ortaya koyuyor. Yargının da ne kadar siyasallaştığının açık göstergesidir. Bunları aşmanın tek yolu, tekrar milli iradenin güçlü şekilde bunları tecelli etmesidir. Bizim cemaate gönül vermiş, samimi insanlarla hiçbir problemimiz yok, olamaz da. Bizim problemimiz, siyasi operasyona kalkışanlarladır, milli iradeye karşı sabotaj içinde olanlara yöneliktir. Bu da temel hakkımızdır."

- Olaylara reformlarla tepki verilecek

Kamuoyunda bu tür olayların ekonomiye yansıyıp yansımadığının merak edildiğini ifade eden Şimşek, belirsizliklerin olumsuzluk oluşturduğunu kaydetti.

Türkiye'nin temellerinin sağlam, kamu maliyesinin hiçbir dönemde olmadığı kadar güçlü olduğunu vurgulayan Şimşek, şunları ifade etti:

"Bu tür olaylara daha çok reform yaparak tepki vereceğiz. Daha fazla yatırım olayını iyileştireceğiz, yargının siyasallaşmasının önüne geçmeye yönelik daha şeffaf bir siyaset, toplum için adımlar atacağız. Bizim böyle bir belirsizlik dönemini, böylesine bir operasyonu aslında fırsata çevirip, ülkemizde daha çok reform yaparak, ülkemizin önünü açacak şekilde adımlar atmamız söz konusu. Kötümserliğe kapılmayalım. Türkiye bunu atlatır, geçici etkilenmeler tabii ki söz konusu. Ben inanıyorum ki milli irade sandıkta tecelli edince bunların hepsi geride kalır, Türkiye, güçlü ve hızlı şeklide çıkış dönemine girecektir."

- "Araştırma ve geliştirmeye büyük önem verdik"

Şimşek, araştırma ve geliştirmeye (Ar-Ge) büyük önem verdiklerini, bilgi ve teknolojiye yönelik ürünler geliştirdiklerini kaydetti.

Savunma sanayisinde Türkiye'nin çok iyi konuma ulaştığını anlatan Şimşek, "Türkiye, 2002 yılında savunma sanayisinde yüzde 75'ini ithal ediyordu, bugün bu oranı yüzde 45'e indirmiş durumda hatta Türkiye, birçok teknoloji açısından ihracatçı konuma gelmeye başladı. Çalışmalarımızın meyvelerini yeni yeni almaya başladık. Bu da rahatsızlık veriyordur. Onun için daha çok çalışmamız lazım, daha çok rahatsızlık vermemiz gerekiyor. Başka alternatifimiz yok" ifadelerini kullandı.

Son anketlerde AK Parti'ye yönelik büyük teveccüh görüldüğüne değinen Şimşek, tüm olup bitenlerin siyasi operasyon olduğuna dair vatandaşların güçlü algısı bulunduğunu vurguladı.

Milletin algısının oyunu bozmak adına önemli olduğunu dile getiren Şimşek, irade sandığa yansıdığında mevcut sorunların hepsinin rahatça aşılacağını, Türkiye'nin güçlü şekilde yoluna devam edeceğini sözlerine ekledi.