Türkiye'de en çok sevilen iş 'Masa başı iş'

OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, 'Masa başı iş terimi Türkiye’de çok yaygın ve çok sevilen bir iştir. Türkiye’de masa başı iş eşittir hiçbir şey yapmamaktır' dedi.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Mayıs 2014 14:51, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Türkiye'de en çok sevilen iş 'Masa başı iş'

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, "Masa başı iş terimi Türkiye'de çok yaygın ve çok sevilen bir iştir. Türkiye'de masa başı iş eşittir hiçbir şey yapmamaktır" dedi.OMÜ ve TÜBİTAK tarafından "Sağlık Bilimleri Alanında Proje Hazırlama, Yazma ve Yürütme Eğitimi" düzenlendi. OMTEL Hotel'de düzenlenen eğitime OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan ve öğretim üyeleri katıldı.

Eğitim hakkında bilgi veren OMÜ Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Etkinlik Koordinatörü Prof. Dr. Erdal Ağar, "Bu program TÜBİTAK tarafından desteklenen en az doktora yeterlilik sınavından geçmiş ve akademik kariyerlerin herhangi birinde olan akademisyenlere yönelik düzenlenen bir programdır. Samsun'da ilk kez sağlık bilimleri alanında böyle bir program oluyor" diye konuştu.

"MASA BAŞI AKADEMİSYENLİK YAŞAM HAKKI BULAMAYACAK"

Türkiye'de en çok sevilen işin 'masa başı iş' olduğunu belirten OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, "Akademisyenlikte işsizlik söz konusu olduğu için birçok kişi iş başvurusuna gelir. Bizim alabileceğimiz taşeron işçidir. İş başvurulara gelenlere sorarız, 'ne yapabilirsin' diye. Bize 'ne iş olsa yaparız' diye cevap verirler. Bir süre sonra da işe aldığımız zaman birkaç ay sonra eğer torpilde bulmuş ise, 'acaba bir masa başı işe geçebilir mi?' diyenler olur. 'Masa başı iş' terimi Türkiye'de çok yaygın ve çok sevilen bir iştir. Türkiye'de masa başı iş eşittir hiçbir şey yapmamaktır. Hiçbir sorumluluk almamak, hiçbir şey yapmamaktır.

'Masa başı akademisyenlik' de artık bundan sonra Türkiye'de yaşam hakkı bulamayacak diye düşünüyorum. Kadro garantisi ve akademik özgürlük olarak da 'ben istediğim saatte gelir, istediğim saatte giderim, istersem dersimi anlatırım, istersem anlatmam' şeklinde akademik özgürlüğünü anlarsak Türkiye'de ne bir bilim ne de güzel bir meslek sahibi insanlar çıkartamayız" şeklinde konuştu.

Proje başvurularında Süleyman Demirel Üniversitesi'nin ön sıralarda yer aldığının altını çizen Akan şunları kaydetti: "Orada bir yazım ekibi gelişmiş, özellikle de eğitim projelerinde. Genelde kabul oranı yüzde 20 ile 30 arasındadır. Biz OMÜ olarak 15 proje vermiş isek, bizim kabul edilecek proje sayımız 3 ya da 4'tür. Bu projelerde alacağımız destek 70 bin, 80 bin ya da 100 bin ise yıllık alacağımız destek ise 300 bindir. Ama buraya 60 proje verirsek muhtemelen 12 projemiz destek görecektir. 100 proje verirsek belki 30 projemiz destek görür."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber