TAGEM Gn. Müdürü, müdürü ne yapıyor biliyor mu?

Aşağıdaki yazı, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne bağlı bir Enstitü'de yaşanan mobbing'e ilişkin bilgiler içermektedir. Yazı, memurlar.net tarafından uygun bulunarak yayıma alınmıştır.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, kendine en yakın birimi olan bir Enstitü'de müdür vekilinin göreve getirildiğinden bu güne kadar personele uyguladığı mobbing, mevzuata uymayan yönetim şekline ve etik olmayan davranışlarına ne zaman dur diyecek?

Türkiye'nin tek referans laboratuvarı olan bu enstitüde çalışanların proje üretmek ve referans laboratuvar olarak özel laboratuvarlara örnek olacak çalışmalar gerçekleştirmesi beklenen enstitüde müdür vekilinin nelerle meşgul olduğunu özetleyelim....

Konya İstasyonu'nunda Mühendis olarak çalışırken Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne mühendis olarak atanan Dr. A. Ö., Enstitü'ye müdür vekili olarak görevlendirdiği 2013 yılı başından buyana çalışanlarla agresif ilişkileri ve uyguladığı mobbingler nedeniyle bir çok personel emekliliğini istemiş, yine bir kısım personel de enstitüden ayrılarak Bakanlığın başka birimlerine naklen gitmiştir. Özellikle yetişmiş teknik personelin enstitüden ayrılma gerekçeleri ilgili genel müdürlükçe tetkike değer bir konu değil midir?

Müdür vekilinin ilk icraatı çalışma katında bulunan ve bütün personelce kullanılan umumi WC'yi kendine tahsis ederek tabelasını "WC SPECİAL" olarak değiştirmek olmuştur. Genel Müdür, Enstitü Müdür Vekilini ziyaret ettiğinde kullanabilir:)

Yine müdür vekili, Konya'da ikamet ettiğinden her gün Yüksek Hızlı Trenle(YHT) gidiş-geliş yapmaktadır. Bu nedenle mesaisi sabah 11.00'de başlayıp öğleden sonra 16.00'da bitmektedir. Adına düzenlenmiş YHT biletleri bunu gösterecektir. Mesaiye her gün geç gelip erken gitmenin suç olup olmadığı için 657'nin disiplin cezaları bölümüne bakılabilir.

Hizmet araçlarından birini kendine makam arabası olarak tahsis etmiş, sabah Ankara Garından kendini aldırıp öğleden sonra yine aynı araçla kendini gara bırakmaktadır. Bunun suç olup olmadığı için Taşıt Kanununa bakılabilir.

Müdür Vekili Doktor, Doçent olacağı kitaplarını dahi, Enstitü Kütüphanesine alıyorum diye, Enstitü kaynaklarından aldırmaktadır.

Bir ara kendine Bakanlığın Yenimahalle Kampüsünde Lojman tahsis ettirdi, lojmana kamu kaynaklarıyla çeki düzen verildi, eşyalarını yerleştirdi hiç oturmadan lojmanı boşaltı... Neden acaba?

Genellikle müdür vekiliyle yapılan toplantılar sonrası personelden en az biri hastaneye kendini atıyor veya 112 Acil Enstitünün kapısına yanaşıyor. Sayın Genel Müdür bu durumun normal olduğunu düşünüyorsa diyecek bir şey yok...

Bütün bunlardan Genel Müdürün haberi yoksa, artık haberi var. Yukarıda sayılan hususlarla ilgili bilgi ve belgeler Enstitüde mevcuttur. Kamuoyu nezdinde Kurumların daha fazla yıpratılmaması için konular bunlarla sınırlı tutulmuştur. Devletin kaynakları doğru kişilere emanet edilmelidir. Sınırlı kamu kaynakları, çalışanların enerjisi, kişisel kaprisler ve cehalete değil ülkenin kalkınmasına harcanması gerekir. Bundan en başta yöneticiler sorumludur.

Asla kamu yönetimiyle bağdaşmayan ve normal ruh haliyle olamayacak bu davranış ve tutumlara sahip bir Enstitü Müdür Vekili her halde Genel Müdürlüğe, Bakanlığa epey iş açacaktır. Yukarıda sayılan hususların, devletin ilgili birimlerince dikkate alınarak incelenmesini bekliyoruz.