'Derslerde başarı beslenmeye bağlı'
Yeni öğretim yılının başlamasına çok az kaldığı şu günlerde, yüksek öğrenimini bulundukları şehrin dışında yapmak zorunda kalan gençlerin en büyük problemlerinden biri de beslenme.
Üniversite öğrencileri, hem ucuz hem de doyurucu beslenmenin yollarını arıyor. Beslenme, derslerindeki başarıyı da etkiliyor.
Üniversite gençleri, kampüsteki öğrenci yemekhaneleri ya da yurtlarda yemek ihtiyaçlarını karşılarken bazıları da ayaküstü yiyeceklerle karın doyurmaya çalışıyor. Kampüslerin yakınında açılan ve ucuz yemek imkanı sağlayan lokantalar ise bu noktada öğrencilerin imdadına yetişiyor.
Gıda mühendisi istihdam etmenin zorunlu olduğu yemek şirketleriyle anlaşmalı olan bu lokantalar özellikle şehirdışından gelen gençlerin uğrak noktası halinde.
Üniversite çevresinde bulunan ve tabldot usulü hizmet veren bu lokantalarda, 4 çeşit yemeğe 2-3 YTL ödenerek karın doyurulabiliyor.
Kampüs içindeki kafeteryalardaysa içinde sandviç, patates kızartması ve içecek bulunan bir menü 3-4 YTL arasında satılıyor. Öğrenci yemekhanesinde ise bir haftalık yemek fişi 9 YTL.
Dönem başlarında ödenen harçların bir bölümünün aktarıldığı bu yemekhanelerde hem ucuz hem doyurucu yemek imkanı sunuluyor. Beslenme için birçok seçeneği bulunan öğrencilerin, doyurucu olduğu kadar besin değeri yüksek gıdaları alması gerekiyor.
Gün boyu zihin faaliyetinde bulunan üniversite öğrencilerinin günlük beslenmelerini temel besin gruplarıyla tamamlaması gerektiği belirten Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Baş Diyetisyeni Gülay Okay, kanserojen etkisi sebebiyle yanmış gıdalardan ve alevde pişen fastfoodlardan uzak durmaları tavsiyesinde bulunuyor.
Yemekhane yemeklerinin besin değerlerinin düzenlenip özendirilmesi gerektiğini söyleyen Okay, "Kampüs içindeki kafeteryalarda, sağlıklı ve besin değeri yüksek yiyecekler satılmalıdır. Öğrencilere sağlıklı yiyecek seçenekleri sunulmalıdır. Mesela hamburger yerine mercimekli köfte ve fırında yapılmış sebzeli börekler paketli olarak satılabilir. Obezite ve diyabet, çağımızın dengesiz beslenmeden kaynaklanan en tehlikeli hastalıklarından biridir. Bundan korunmak için gençler sağlıklı beslenme hakkında bilinçlendirilmelidir." diyor.
Güne zinde başlamak ve ders başarısını sağlamak için kahvaltının atlanmaması gerektiğini vurgulayan Gülay Okay, kahvaltının kalsiyum bakımından zengin olması gerektiğini belirterek, bu öğünü atlamanın hafıza fonksiyonunu azaltarak dikkat dağılmasına yol açtığının altını çiziyor.
Gençlerin beslenmesindeki posa eksikliğinin kolon kanserine yakalanma riskini arttırdığını da vurgulayan diyetisyen Okay, "Posa eksikliğinin önüne geçmek için günde en az sekiz porsiyon sebze meyve yenmelidir. Ayrıca akşama kadar devam eden derslerde mutlaka ara öğünlere başvurulmalı, konsantrasyonu arttırdığı ve kan şekerini dengelediği için meyve, süt ya da ayran içilmelidir. Bol sıvı içme alışkanlığı olmalı, kola ve gazoz gibi asitliler yerine süt, ayran, bitki çayı ve maden suyu tercih edilmelidir." şeklinde konuşuyor.