Memur, sallanırken düşmemeye çalışıyor

Haber Giriş : 01 Eylül 2006 09:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

DEVLET memurlarının sayıları iki milyon civarında. Maaşları ile geçimlerini sağladıkları, bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri ile birlikte toplamda on milyon kişiyi buluyor. Toplu görüşmelerin yapılmasıyla hükümetin 2007 yılı enflasyon hedefi olan yüzde dörtlük yıllık zam teklifi üzerine tepkiler çoğaldı. Esasen 2006 yılı enflasyon farklarının ödenmesinde bile anlaşma sağlanamadı. Anlaşmazlık nedeni ile memurlar sokağa döküldü. Eylemler devam edeceğe benziyor.
Maaşlar çok düşük ve farklı

KURUMLAR arası farklı tazminat, ek çalışma gibi nedenlerden dolayı zaten memur maaşlarında farklılıklar görülüyor. Tazminat gibi ek ödemeleri bulunmayan kurumlarda maaşlar 600-700 YTL civarında. Tazminat alan kurumlarda ise maşlar 150-200 YTL arasında daha fazla. Yargı mensuplarının maaşlarının iyileştirilmesi neticesinde diğer kesimlerin beklentileri de arttı. Öğretmen, mühendis, müfettişler gibi kesimler artış umutlarını devam ettiriyorlar. Esas beklenti her zaman refah artışından nasibini alamayan genel idare hizmetleri sınıfında görev yapanlarda.

Üç sosyal güvenlik kurumunun birleştirilerek tek çatıda toplanması neticesinde tek kurum olan personel arasında bile hala ödemelerde farklılıklar bulunuyor. Bir taraftan eski mevzuata göre işlerini devam ettirmek, diğer taraftan ise yeni mevzuata uyum sürecinde yoğun olarak çalışmalarını sürdüren yeni sosyal güvenlik kurumu personelinin ücretlerindeki farklılık da bir an önce giderilmeli.

Sendikalar farklı görüşte

TOPLU görüşmelerde taraf olan memur sendikalarının taleplerinin farklı olması da anlaşmazlığa farklı bir boyut kazandırdı. Görüşmeler başlamadan önce kendi aralarında anlaşma sağlayarak hükümet ile masaya oturmuş olsaydılar elleri daha güçlü olacaktı. Görüşmelerin ortasında bazı sendikaların masadan çekilmesi durumu iyice karıştırdı. Böylece görüşmelerden somut sonuçlar alınamadı. Kamu çalışanlarının haklı talepleri olan memurları açlık sınırından kurtarmak en gerçekçi çözüm gibi görünüyor. Açlık sınırının 1020 YTL civarında olduğu düşünülürse memur maaşlarının neredeyse bu sınırın yarısında olması memurları açlığa terk etmek ve sosyal yaşamın gereklerinden faydalanmaktan mahrum bırakmak anlamına geliyor.

2006 enflasyon farkı da ödenmeli

MEMURLAR 2007 pazarlığının yanında 2006'da verilen yüzde 5 artışın bugüne kadar ortaya çıkan enflasyondan az olması nedeni ile oluşan mağduriyetlerinin de giderilmesini istiyorlar. Bu konuda da sendikalar kendi aralarında farklı görüş bildirmekle birlikte hükümet kanadından da farklı görüşler ortaya atılıyor. Esasen enflasyon farklarının ödenmesi konusunda memur hükümetin vicdanına bırakılmış durumda. Bakanlar Kurulu'ndan bu konularda somut açıklamalar yapılmaması durumunda 2007 yılı bütçe rakamlarının belirginleşmesi ile birlikte artış oranları netleşecek.

Görüşmeler ister sonuçlansın, ister sonuçlanmasın sendikalar kendi aralarında uzlaşma sağlayamasalar bile sonuçta görev hükümete düşüyor. Bizim temennimiz açlık sınırının 1020 YTL civarında olduğu günümüzde öncelikle memurlarımızın 2006 yılı enflasyon farklarının ödenerek mağduriyetlerinin giderilmesi. Ayrıca 2007 yılı için ailesini insanca yaşatacak, çocuğunu bir defa dahi olsun sinemaya götürebilecek, sosyal hayat içerisinde kendisine bir yer bulabilecek bir ücret alabilmelerinin sağlanması. Kısacası sallanırken düşmemeye çalışmak yerine hiç sallanmadan sağlam bir şekilde ayakta durabilmeli.

arif şimşek/tercüman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber