Yasak ithalatı kesmedi nehrin yatağı değişti

Taksit yasağının esnetilmesi konuşulurken Bimeks'in babaoğul patronları Murat ve Ahmed Akgiray; aradan geçen 1.5 yılda yasağın ithalatı kesmediğini operatörlerin satışa devam ettiğini söylüyor. Yani, "Sadece nehrin akışı değişti" diyorlar

Kaynak : Habertürk
Haber Giriş : 20 Eylül 2015 17:27, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Yasak ithalatı kesmedi nehrin yatağı değişti

Meltem ERSOY

Şubat 2014'te yürürlüğe giren cep telefonunda taksit yasağının esnetilme ihtimali gündemi meşgul ediyor. Bu konuda BDDK ve bakanlardan gelen açıklamalar farklı olsa da, masada böyle bir ihtimal olduğu kesin. 1.5 yılını dolduran yasak piyasayı ve oyuncuları nasıl etkiledi, Bimeks'in Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akgiray (M.A.) ve Başkan Yardımcısı oğlu Ahmed Akgiray (A.A.) ile konuştuk. Aslında teknoloji ürünleri, kur artışı, ithalat, taksit gibi pek çok gündem maddesinin odağındaki sektör. Biz de Akgiraylar ile sektöre ve Bimeks'e dair pek çok konuya değindik:

Taksit sınırlaması esneyebilir, 1.5 yıllık dönemin bilançosunu nasıl yapıyorsunuz?

A.A.: Biz o kısıtlamadan 4-5 ay sonra adetsel olarak zaten kısıtlama dönemi öncesine gelmiştik. İlk başta bir şok etkisi oldu, tak diye kesildi. Ama mayıs haziran ayına gelindiğinde satışlar kaldığı yerden devam etmeye başlamıştı.

M.A.: Biz geçen sene taksit kısıtı olmasaydı telefon satışlarında yüzde 35-40 büyüyecektik, yüzde 25 büyüdük. Nereye gitti aradaki fark? İthalat kesilmedi, ithalat yapılmadı diyemeyiz. Operatörlere gitti.

Pazar yapısı nasıl değişti? Operatörler aracılığıyla yapılan satışlar pazarın ne kadarına ulaştı?

A.A.: Yüzde 70-75'ine ulaştı.

M.A.: Geçen yılın ilk 6 ayıyla bu yılın ilk 6 ayı karşılaştırıldığında cepte pazar yüzde 26 büyümüş, teknoloji marketler olarak yüzde 17-18'lerde büyümüşüz. Operatörler ve marketler yüzde 27.4 büyümüş. Sadece operatörlerdeki büyüme muhtemelen yüzde 40 civarı diye tahmin ediyoruz. Onları kesmeleri lazım, tüketimi azaltmak ya da ithalata çözüm almak istiyorlarsa.

A.A.: Bir tanesiyle toplantıdaydık, onlara da söyledim: nehrin doğal akışını, yatağını alıp başka tarafa doğru yönlendirdiler. Biz tüketicinin kanun yoluyla, vergiyle yönlendirilmesine taraftar değiliz.

'YENİ İFLAS EDEN ALIŞKANLIKLARINI PAT DİYE KESEMEZ'

Tüketici elektroniği pazarı bu yılı nasıl geçiriyor?

M.A.: İlk 6 ayda büyümemiz yüzde 40 oldu TL bazında. Toplam pazar büyüdü, sadece fiyat artışlarından kaynaklanmadı bu. Talep de arttı. Satış birimi de hacmi de arttı. Tüketici güveni bu kadar düşmüş olmasaydı daha da çok artacaktı. Yıl sonunda tüketici elektroniği pazarı 33 milyar TL'den 36 milyar TL'ye çıkacak. Bunun teknoloji perakendeciler tarafından yapılan kısmı 8.2 milyar TL'den 9 milyar TL'ye çıkacak. Bizim pazar payımız da yüzde 15'den yüzde 16.6'ye çıkacak.

Seçim, terör, kur, düşen tüketici güveninin olduğu bir ortamda tüketici nasıl 'Ben cep telefonu almaya devam edeyim' diyebiliyor sizce?

M.A.: Siz hiç yeni iflas etmiş birini gördünüz mü? Üzerinden süre geçmiş olanı demiyorum, yeni iflas etmiş biri eski hayat alışkanlıklarını devam ettirmek istiyor. Almak birçok insan için hayatta en çok keyif aldığı iş. Hep imkanlarını zorluyor insanlar. Yapamadıkları zaman borca da batıyor. İnsanların ne kadar harcadığından ziyade ne kadar borçlu olduğuna bakmak lazım. Tüketici almak istiyor, 'Gerçekten bunu alacak gücüm var mı?' diye düşünmüyor. Cep telefonu artık bir keyfi değil, neredeyse temel ihtiyaç olarak gördüğü bir şey oldu. İnsanlar öyle hissettikten sonra size 'Yok öyle değil' deseniz ne yazar.

'FİKRİMİ SÖYLEYİNCE HERKES SUSUYOR'

2 yıl önce NASA'da çalışırken Türkiye'ye Bimeks için döndünüz. Babanızla görüş ayrılığını hangi konularda yaşıyorsunuz?

A.A.: Ben daha tezcanlı olabiliyorum, ama babamı aklına yatmayan şeye ikna edemezsiniz, zorlamaktan ziyade ikna etmeye çalışabilirsiniz. Bana gelince, bu iki senede sorumluluğum arttı. Son 7-8 aydır satış bana bağlandı. Ben laboratuvar alışkanlığından geldiğim için deneme yanılmaya daha açığım. Bana bağlı olarak çalışan insanlarda beni en çok zorlayan bir çeşit ezber olması. Merkezdeki arkadaşın mağazaya bakışında da olabilir bu, fikir söyleme noktasında da. İlk başta toplantıda şunu fark ettim, ben fikrimi beyan ediyorum, sessizlik oluyor. Benim en çok zorlamak istediğim şey 'Daha geniş bakın, deneyin, deneme fikirlerden vazgeçmeyin'. Bu algıyı yerleştirmek en çok uğraştığım şey.

'BATILI ŞİRKETLERDEN DAHA VERİMLİYİZ'

M.A.: Electroworld'ü alınca gördük ki, biz çok daha fazla verimli ve kurumsal davranmayı öğrenmişiz onlardan. Bir de şu var: orta vadede, yani 5 ila 10 yılda gelişmekte olan ülkeler ve Türkiye daha iyi yere gelecek. Yıllık devrilmeler olabilir. Ama orta vadede iyileşeceğiz. Eninde sonunda büyüme olacak. Bu süreçte de öğrendik, öğreniyoruz. Mikrobu almışız biz aşıyla, o yüzden daha dayanıklı olabiliyoruz. Türkiye'deki şirketler 10 yıl sonra çok daha iyi yerde olacak.

'TABİRİ CAİZSE FAZLA ŞİŞMİŞTİK'

Murat Akgiray, 1.5 yıldır beklentilerin, tüketici güveninin aşağı gittiğini hatırlatarak, "Dövizin biraz yukarı çıkması lazımdı. Fazla zenginleşmiştik, şişmiştik tabiri caizse" diyor. Akgiray, "Tüketici odaklı bir şirketin sahibi olarak 'Fazla aldık, şiştik' sözleri özeleştiri mi?" sorusuna "Evet teknoloji ürünü için de geçerli bu sözlerim. Olduğumuzdan fazla zengin hissettik kendimizi" diye yanıt veriyor.

'KUR ZAMMI BİR ANDA GELMEZSE SİNDİRİLİYOR'

Kurdan ne kadar etkilenip fiyata ne kadar yansıtıyorsunuz?

M.A.: Döviz riski Türkiye'den çıkalı epey oldu bence. Eskiden bizim ticaretimizin yüzde 90'ı dövizleydi, şimdi yüzde 15 kadar. Dolayısıyla döviz hareketlerinin doğrudan doğruya bir etkisi yok. Eskiden fiyatları dövizle her gün güncellerdik. Şimdi dövizle aradığımız ürün o kadar azaldı ki... Ama ithalatçıda dövizin maliyeti var.

İthalatçı size gelmiyor mu?

M.A.: Oluyor zaman zaman. Zaten zam da yapıyorlar, ama bir anda olmayınca yönetebiliyorsunuz, sindirebiliyorsunuz.

A.A.: Ne kadar işlenmişse döviz o kadar arkadan geliyor. Bugün kullandığınız ıPhone'un çipi 6 ay önce alınmış, onun malzemesi bir 6 ay daha önce alınmış. Fiyatta modellerin de etkisi var, çok kolay değil ne kadarının nereden kaynaklandığı.

'CİZRE'DE MAĞAZADAN ZORLA VAZGEÇİRDİK'

Güneydoğu'daki mağazalarınız olaylardan nasıl etkilendi?

M.A.: Şaşırtıcı biçimde çok da fazla etkilenmedi. Gösteriler olunca kapanıyor tabii mağazalar. Cizre'de 2 ay önce franchise isteyen vardı, biz riskli gördük, ağırdan aldık. Ama çok ısrarcı çıktı, hep istedi, ta ki geçen haftalarda artık olaylar çığrından çıkıncaya kadar. Ama adamı resmen zorla vazgeçirdik.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber