Davutoğlu'ndan, TÜSiAD'a vesayet uyarısı

Başbakan Ahmet Davutoğlu, başta TÜSİAD ve muhalefet partileri olmak üzere herkesi kutuplaştırıcı dil kullanmaktan kaçınmaya, vesayete karşı durmaya çağırdı.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı kokteyline katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, işadamlarına hitap etti. Toplantının hayırlara vesile olmasını dileyen Davutoğlu, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran Symes ve TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan'ı tebrik etti. Konuşmasında bölgede yaşanan siyasi-ekonomik krizlere değinen Başbakan, Türkiye'nin bu gelişmelerden etkilenmemesini demokratik gelenek ve siyasi istikrara bağladı. Konuşmasında iş dünyasını ve muhalefeti demokrasiye sahip çıkmaya vesayete karşı durmaya çağırdı. Başbakan Davutoğlu şunları kaydetti:

BÜYÜK GÜÇ KAYNAĞI

Böyle bir kritik evrede eğer bir halk yüzde 85 katılımla, fevç fevç sandıklara gitmişse ve yine bu seçim sonrasında eğer yüzde 97,5 gibi bir temsil oranına ulaşan bir Meclis oluşmuşsa ve bunun içinden yüzde 49,5'luk bir siyasi istikrar müjdeleyen bir destek ortaya çıkmışsa, bundan daha büyük bir güç kaynağı yoktur. Yüzde 49,5'luk bir iktidar ağır bir sorumluluk kadar aynı zamanda büyük bir güç kaynağı.

DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKIN

Buradan şunu ifade etmek istiyorum, sadece siyasiler değil, sivil toplum da demokrasiye sahip çıkacak. Bizim en büyük gücümüz insanımızsa, insanımızın en büyük dayanağı da demokrasimizdir. Hep beraber demokrasiye ve demokrasinin dayandığı hak ve özgürlüklere sahip çıkma sorumluluğumuz var. Kim ne niteliğiyle gelirse gelsin, vesayete karşı omuz omuza durma sorumluluğumuz var.

Evet, yüzde 49,5 oy aldık, çok güçlü bir kamuoyu ve halk desteğiyle önümüzdeki dört yıl için size istikrarı vaat edebiliyoruz ama emin olunuz ki bize oy versin vermesin yüzde 100'ün, 78 milyonun hükümeti olarak her vatandaşımızın sesine kulak vereceğiz. Kimse yüzde 49,5, yüzde 50,5 karşıtlığına dayalı kutuplaştırıcı bir siyaseti önümüze koyamaz. Bu şekilde bir yaklaşım içinde muhalefete de yaptığım çağrıyı hep beraber bütün topluma buradan özellikle de sivil toplumumuza sizin üzerinizden yapmak istiyorum. O zaman geliniz kutuplaştırıcı bir dilden kaçınalım. Kim demokrasimizi vesayet altına almak istiyorsa ona karşı omuz omuza verelim, kim hesap vermeyeceği bir gücü kullanmaya kalkıyorsa ona karşı omuz omuza verelim. Hesap vermeden ve halkın önüne çıkmadan elde edilecek gücün hiçbir meşruiyeti olamaz

DARBELERİ HATIRLATTI

Gerektiğinde eleştirileceğiz. Sorular sorulacak. Bu doğal, demokrasiler bunun için var. Sivil toplumun da siyasete, katılımcı bir ruhla katılmasını bekliyoruz. Ama aynı sivil toplumdan 12 Eylül'de, 28 Şubat'ta, 27 Nisan e-muhtırasında yaşadıklarımızın aksine, kim seçilmiş bir iktidara muhtıra vermeye kalkarsa kim halka hesap verecek olanlara halktan önce hesap sormaya kalkarsa onlara karşı da sesinizi aynı ölçüde yükseltmenizi istiyorum.

Türkiye'ye şantaj yapılamaz

Başbakan'ın gündeminde Rusya ile yaşanan uçak krizine de değindi. Rusya'nın attığı adımlara karşı gerekli tedbirlerin alınacağını belirten Başbakan şunları kaydetti: 12 yılda Türkiye Rusya ilişkileri güç kazandı. Ancak bu ilişki ne kadar önemliyse bu ilişkiyi korumak bizim için ne kadar hayatiyse. Türkiye'nin sınır güvenliğini korumak da bizim için o kadar önemlidir. Burada hedef Rusya federasyonu değildir. Suriye'deki durum Rusya'dan daha çok bizi tehdit ediyor. Ülkemizin güvenliği söz konusu olduğunda üzerimize düşeni yaparız. Sınır güvenliği ulusal meselemizdir pazarlık yapmayız. Türkiye'nin DAEŞ'ten petrol aldığı iddiaları akılla izanla izah edilmesi mümkün değildir.

GELİN MASADA KONUŞALIM

Rusya ile temas haline geçmeye çalıştık. Son günlerde yükselen söylem gerilimin, düşmesini istiyoruz. Gelin bütün sorunları masada konuşalım.Ekonomik yaptırımlarla ilişkilerin doğasını bozmayalım. İşadamlarını hedef alınması evrensel hukuka sığmaz. İki ülke arasındaki konularda iş adamlarını cezalandırmak uluslararası normlara sığmaz.Bir Türk'e her şey yapılır da şantaj yapılamaz.

HER TÜRLÜ TEDBİR DÜŞÜNÜLDÜ

Bu tür yaptırımlardan kim zarar görürse telafi edecek redbirlerimiz hazır. Rus yaptırımlarından kim zarar görürse, biz telafi edeceğiz.Her türlü tedbirler düşünüldü ve hazırlandı. Atılması gereken adımları planladık, gerekirse atarız. Sabırla ve soğukkanlılıkla bu krizi yöneteceğiz. Türkiye'ye yatırım yapan kim olursa olsun, Türk yatırımcı olarak görüşecektir. Haksız muameleyi görmeyeceklerdir.

GERİLİMİN DÜŞMESİNİ İSTİYORUZ

Son günlerde yükselen, söylem geriliminin düşmesini temenni ediyoruz. Türkiye'ye dönük olarak ortaya atılan ithamlar, 'Türkiye'nin, DEAŞ'tan petrol aldığı' iddiasına da giden ithamların, akılla, izanla, ortadaki gerçeklikle izah edilmesi mümkün değildir. Aksine, Rusya da çok iyi biliyor ki ve en üst düzeyde de kendilerine anlatıldı ki Türkiye, DEAŞ'ı sınır bölgelerinden uzaklaştırmak için son dönemde yoğun bir çaba içindedir. Buradan hareketle Türkiye-Rusya ilişkilerinin eskiden olduğu gibi en iyi şekilde sürmesi konusunda güçlü bir siyasi iradeye sahip olduğumuzu ifade etmek isterim. Sınırlarımızı korumak noktasında ne kadar güçlü bir siyasi irade konusuna sahipsek, komşularımızla iyi ilişkiler geliştirmek konusunda da o kadar güçlü iradeye sahibiz.

Doğu'ya yatırım yapın

Toplantıda iş dünyasının beklentilerine de değinen Başbakan Ahmet Davutoğlu yatırım ortamının iyileştirilmesi yönünde ki talepleri hatırlattı. Davutoğlu, "Sizlerin tercihlerini de göz önünde tutarak yatırım ortamının iyileştirilmesi için ne gerekiyorsa yapacağız" dedi. Davutoğlu ilk 100 günde vaat ettiklerini gerçekleştireceklerini dile getirerek asgari ücretin artışında doğan maliyeti iş dünyasına yansıtmayacakları bir çalışma içinde olduklarını söyledi. Davutoğlu," Özellikle KOBİ'lerin üzerinde yük olmayacak" diye konuştu. Davutoğlu yatırımların ve reformların artması ve iyileştirilmesi için Başbakan yardımcılığı kurduklarını hatırlatarak," İstihtam ve iş gücü tesis edilmesine yönelik çalışmalar yapacagız. Kamu maliyesinde ciddi reformlar gerçekleştireceğiz. Bu çerçevede ekonomi ve iş dünyasının taleplerini bire bir farkında oldugumuz için gereğini yapacağız" değerlendirmesini yaptı. Başbakan Davutoğlu iş dünyasından da taleplerinin olduğunu belirterek,"Sizlerin de özellikle terörden muzdarip olan Doğu ve Güneydoğu illerine yatırım yapmanızı özellikle beklemekteyim" dedi. CAHİT