Demokrasi şehidinin öğretmen eşinden 'vatan dersi'

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına yapılan saldırıda şehit olan Emniyet Müdürü Dursun Acar'ın öğretmen eşi Özgül Acar, eşinin acısını öğrencileri dindiriyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 22 Kasım 2016 11:29, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59
Demokrasi şehidinin öğretmen eşinden 'vatan dersi'

- Sınıf öğretmeni Acar:

- "İnşallah güzel bir nesil yetiştireceğim. Bize o kötü geceyi, kötü günleri yaşatanlar en doğru şekilde yetiştirilmeyen bir nesildi. Böyle kara geceyi tekrar yaşamamak adına özellikle sınıf öğretmenlerinin yapması gereken, bu benim yaptığım, parlak güzel bir gelecek için parlak bir nesil yetiştirmek"

İZMİR (AA) - HALİL ŞAHİN - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına yapılan saldırıda şehit olan Emniyet Müdürü Dursun Acar'ın öğretmen eşi Özgül Acar, 1. sınıftaki öğrencilerine kocasını örnek göstererek vatan, millet, devlet ve bayrak sevgisini aşılıyor.

Çocuk sevgisi nedeniyle öğretmenliği tercih eden Acar (38), 16 yıllık meslek yaşantısında Bursa, Iğdır, Kocaeli, Ardahan'da görev yaptı. Kocaeli'nde 2012 yılında arkadaşı aracılığıyla tanıştığı Dursun Acar (44) ile evlenen Acar, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimini, 3 yaşındaki kızıyla Özel Harekat Daire Başkanlığı yakınındaki polis lojmanlarında yaşadı.

Eşini, FETÖ'nün Özel Harekat Daire Başkanlığına düzenlediği saldırıda kaybeden Acar, o geceyi çok yakından yaşayanlardan biri. Özgül öğretmen, eşinin acısına rağmen, ülkesine bağlı, vatanını, devletini seven nesiller yetiştirmek için hiç izin kullanmadan görevine döndü.

Acısını bağrına basan Acar, eşinin kızıyla parkta oynadığı ve memleketinin türküsünü söylediği anların olduğu videoları izleyerek hasretini dindirmeye çalışıyor.

Özgül Acar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 Temmuz gecesi eşinin görevi başında olmasının darbe girişiminin seyrini değiştirdiğini anlattı.

"İyi ki eşim nöbetçiymiş" diyen Acar, eşinin silah, mühimmat, araç - gereç alımı, gibi işleri takip ettiğini aktararak, "O kara gecede yapılması gereken çok önemli bir hamleyi yapmış, fabrikada Güneydoğu'ya gönderilmek üzere hazır bekletilen üzerinde uçaksavarı bulunan 'Ejder' adlı 10 zırhlı aracın Ankara sokaklarına çıkarılmasını sağlamıştı. Araçlarla ilgili en geniş bilgiye sahip şube müdürü oydu, bu yüzden iyi ki o nöbetçiymiş o gece. Bu hamleyi yapabilmesi belki de darbenin gidişatını, o gece Ankara'nın kaderini değiştiren bir olay oldu, yaşanabilecek büyük kayıpların önüne geçti." dedi.

16 Temmuz'da tatile çıkacaklarını, bu nedenle olay gecesi evde kızı Elifnaz ile (3) bavul hazırladığını anlatan Acar, ilk olarak İstanbul'da köprüde yaşanları gördüğünü ifade etti.

Yaklaşık 4 yıldır ailecek tatile gidemediklerini vurgulayan Acar, şöyle konuştu:

"Ne olduğunu anlayamadan ilk patlama oldu. Daha önce doğuda da görev yaptığımız halde öyle bir sıkıntıyla karşı karşıya kalmamıştık. Eşimi aradım hemen ama telefonu cevap vermedi. Daha sonra bana ulaştığında bunun bir darbe girişimi olduğunu, kadınları, çocukları toplayıp güvenli bir yere geçmem gerektiğini söyledi. Bir süre sonra yeniden konuştuk ve 'en güvenli yer ev, camdan uzakta olun' dedi. 'Bir gün şehit olursam dimdik ayakta duracaksın, asla yıkılmayacaksın, bana bunu yapanları sevindirmeyeceksin' derdi. Sözümü tuttum."

- Dursun Acar'lar yetiştiriyor

Derslerinde vatan, bayrak, devlet ve millet sevgisinin önemini vurgulayan Acar, vatan için gerektiğinde canın feda edileceğini şehit eşini örnek göstererek anlatıyor.

Acar, üzerinde "önce vatan" yazan eşinin fotoğraflarını öğrencilerine göstererek, "Hepimizden, her şeyden önce vatan. Elifnaz'ın da babası öyle dedi ve vatan için şehit oldu." ifadeleriyle konunun hayati önem taşıdığını dile getiriyor.

Eylül ayında öğretmenlerin okullarına döndüğünü ifade eden Acar, kendisine "isterseniz izin kullanabilirsiniz" denmesine rağmen bunu kabul etmeyerek, tüm öğretmenlerle birlikte okuluna döndüğünü söyledi.

Acar, görevini yapabilecek güçte olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

"Ülke bu haldeyken bencillik edip izin kullanmak doğdur değil. Ülke bu haldeyken herkesin normalde çalıştığında çok daha fazla çalışması gerekiyordu. Bu yüzden hiç izin kullanmadım. 1 Eylül itibarıyla görevimin başındaydım. İnşallah güzel bir nesil yetiştireceğim. Bize o kötü geceyi, kötü günleri yaşatanlar en doğru şekilde yetiştirilmeyen bir nesildi. Böyle kara geceyi tekrar yaşamamak adına özellikle sınıf öğretmenlerinin yapması gereken, bu benim yaptığım, parlak güzel bir gelecek için parlak bir nesil yetiştirmek. Bunun için sorumluluk büyük, yapılması gereken iş mühim."

- 24 Kasım'da Erdoğan'ın misafiri

Özgül Acar, 24 Kasım Öğretmen Günü dolayısıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından düzenlenen etkinliğe davet edildiğini belirterek, şehit eşinin annesi ve emekli öğretmen babası ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gideceğini söyledi.

Törende bir konuşma yapacağını aktaran Acar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Orada da 'mühim olan vatandır, gerisi teferruattır' sözlerimi tekrarlayacağım. Ben Özgül öğretmen olarak şu ana kadar nasıl yaptıysam bundan sonra da üzerime düşeni hatta fazlasını yapmak için elimden geleni yapacağım. Tüm öğretmenlerin aynı duyarlılıkla vatanına, bayrağına, özgürlüğüne, Türkiye Cumhuriyeti devletine sahip çıkacak, onu en üst mertebelere eriştirecek çağdaş bir nesil yetiştirmek için elinden geleni, hatta fazlasını yapması lazım."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber