'Sicil affından yaklaşık 1 milyon 550 bin esnafımız yararlanacak'

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Cumhurbaşkanlığı sistemini de içeren anayasa değişikliğine yönelik, "Nereden bakarsanız bakın, hangi kimlikle bakarsanız bakın bu asla ve asla rejim değişikliği değildir. Rejimin, Cumhuriyetin nitelikleri açık açık belirlenmiştir, kuruluş felsefesindeki ilkeler belirlenmiştir. Bununla alakalı hiçbir değişiklik yok. Yönetimsel sistemle ilgili bir değişiklik var. Bizim rejimin değiştirilmesiyle ilgili bir gündemimiz ve gayemiz yok." dedi.

Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan Tüfenkci, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Tüfenkci, Cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin Anayasa değişikliği teklifinin görüşmelerine ilişkin soru üzerine, Meclisin dün ve bugün sabaha kadar çalıştığını, ancak bazı istenmeyen görüntülerin yaşandığını belirtti. "Görüşmeler, ana muhalefet partisi CHP'nin akıl almaz tutumu ve sürekli gerilim üretmeye yönelik stratejisi, Meclisi çalıştırmaktan çok, çalıştırmama üzerine kurguladığı Anayasa görüşmelerinde sürekli tahrik edici ve hakaret edici tutumlarıyla başladı." diyen Tüfenkci, diğer grupların ise büyük bir olgunlukla demokratik teamüllerin ve Meclis iç tüzüğünün işlemesi noktasında azami gayret gösterdiklerini söyledi.

CHP milletvekillerinin organize olarak 5'inci maddenin görüşülmesi sırasında kürsünün etrafını ve başkanlık divanının önünü işgal ederek oylamanın ve görüşmenin yapılmaması noktasında fiili bir durum oluşturduklarını anlatan Tüfenkci, kürsüden ana muhalefeti uzaklaştırma sırasında arbede yaşandığını ifade etti. Tüfenkci, şunları kaydetti:

"Milletvekillerine yakışmayacak şekilde, o milletten aldığı yetkiyi, demokratik teamüller içinde o kürsüde kullanması gereken ve her fırsatta kürsü dokunulmazlığından bahsedenler, o gün kürsüyü yok etmek için çalıştılar. Gerçekten ne kadar samimi olduklarını gösterdiler. Millet onları görevlerini yapsın diye gönderiyor. Millet onları ergen psikolojisi içinde üniversite öğrencileri gibi "şu bölümü işgal ettik" diye değil, hissiyatlarına tercüman olsunlar, aldıkları veya temsil ettikleri kesimin haklarını orada savunsunlar diye gönderdiler. Ama onlar Türkiye'yi germe, belki başka yerlere mesaj verme, belki de toplumu germe adına dün gece o talihsiz anı Meclise yaşattılar. 15 Temmuz'da Meclisimiz bombalandı, o bombalayanların amacı Meclisi çalıştırmamaktı. Dün gece de bu sefer milletvekilleri tarafından tahrip edildi, işgal edildi, kürsüler söküldü, mikrofonlar kırıldı. Milletimiz ibretle bu olayı gördü. Biz Türkiye olarak kardeşliği, birliği beraberliği öne çıkarmamız gerekirken, Mecliste bu olgunlukta hareket etmemiz gerekirken, iç tüzüğe uygun olarak görev yapmamız gerekirken, iç tüzüğü de bütün teamülleri de bir kenara bırakarak, sokak kabadayısı gibi koltukları ve kürsüleri işgal ederseniz, o zaman hesabını millete vermekte zorlanırsınız."

- "En son sözü millet söyleyecek"

Anayasa değişikliğinin millete gideceğini ve milletin en son sözü söyleyeceğini vurgulayan Tüfenkci, "Son sözü söyleyen milletse, milletin iradesine saygı duymak gerekiyor." dedi.

CHP'nin neyi amaçladığını anlamadıklarını, anayasa değişikliği noktasında herkesin iradesinin açık olduğunu dile getiren Tüfenkci, bu değişikliği MHP ile ortak uzlaşma neticesinde Meclise getirdiklerini söyledi.

Tüfenkci, CHP milletvekillerinin yaptığının akla mantığa uymadığını, demokratik bir eylem olmadığını belirterek, herkesin görüşünü kürsüde serbestçe ifade edebildiğini, bunun da milletvekili dokunulmazlığının esası olduğunu söyledi. Milletvekillerinin kürsünün dokunulmazlığını koruma gibi bir görevi olduğuna işaret eden Tüfenkci, "Millet, yasama faaliyetlerini yerine getirsin, kendi düşüncelerini dile getirsin diye o yetkiyi verir. Onun dışında hiçbir şekilde 'şu terör eylemine bulaşsın' veya 'şu şiddeti kullansın' veya gençler gibi, üniversite öğrencileri gibi bir psikoloji içinde kürsüyü işgal etme, başkanlık divanını işgale etme, şu eylemi yapma gibi bir görevi asla ve asla vermiyorlar. Yapanı da hoş karşılamıyorlar." şeklinde konuştu.

- "Asla rejim değişikliği değil"

Tüfenkci, Cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin anayasa değişikliğine yönelik eleştirilerin doğru olmadığını ifade ederek, "Nereden bakarsanız bakın, hangi kimlikle bakarsanız bakın, bu asla ve asla rejim değişikliği değildir. Rejimin, Cumhuriyetin nitelikleri açık açık belirlenmiştir. Kuruluş felsefesindeki ilkeler belirlenmiştir. Bununla alakalı hiçbir değişiklik yok. Yönetimsel sistemle ilgili bir değişiklik var. Bizim rejimin değiştirilmesiyle ilgili bir gündemimiz ve gayemiz yok." dedi.

Söz konusu anayasa değişikliği ile Türkiye'nin ekonomiyi daha sağlam temeller üzerine oturtacağına dikkati çeken Tüfenkci, "Daha hızlı karar alabilen, hareket edebilen, mümkün olduğu kadar bürokratik kademeleri azaltan, adımlayarak değil de koşarak hareket eden Türkiye'ye ihtiyacımız var. Bu sistem Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşma noktasında da ciddi anlamda görev ifa edecek." değerlendirmesinde bulundu.

- "Meclisten geçmeyecek gibi bir endişemiz yok"

Tüfenkci, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin anayasa değişikliğinin Meclisten geçmemesi durumunda parlamentonun yenilenmesi gerektiği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine de CHP'nin baştan beri Meclis görüşmelerini gerilim stratejisi üzerine kurduğunu, toplumun bu noktada bu oyuna düşmeyeceğini söyledi.

Türkiye'nin bu demokratik olgunlukta olduğunu, oyunu sandıkta kullanacağını belirten Tüfenkci, şöyle devam etti:

"Gider hakkını, oyunu sandıkta kullanır, sözünü sandıkta söyler. Bu beyhude bir çalışma. Biz Meclisten geçeceğini umut ediyoruz, Meclisin şu tablosunu gördükten sonra geçmeyecek gibi endişemiz yok doğrusu. Geçmezse oturulur ona göre düşünülür ve karar verilir, bundan sonra nasıl adım atılabilir diye, ama şu anda öyle bir tablo ortada görünmüyor. Bundan sonraki adım millette. Millet ne derse başımız gözümüz üzerine. Şu ortaya çıkan tablo, 5 maddenin ortaya çıkardığı sonuç bize şunu gösteriyor; inşallah kazaya belaya maruz kalmadan bu düzenleme meclisten geçer

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, sicil affına ilişkin yasa tasarısının yaklaşık 12 milyon 500 bin kişiyi ilgilendirdiğini belirterek, "Bunu sadece işletmeler, sanayicilerimize yönelik diye düşünmememiz lazım. Özellikle kredi kartı kullanıcıları, bireysel kredi kullananlar da dahil olmak üzere kredilerde sorun yaşayanlar, 6 ay içinde ya borcunun tamamını ya da çeklerini, senetlerini ödedikleri halde 5 yıldan önce kara listeden çıkamıyorlardı. Bu durumda olanlar veya borcunu yeniden yapılandıranlar bu haktan faydalanacaklar. Sicil affından yaklaşık 1 milyon 500 bin ile 1 milyon 600 bin arasında esnafımızın yararlanacağını düşünüyoruz." dedi.

Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan Tüfenkci, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Esnaf Ahilik Sigortası Fonu'nun kaç kişiyi kapsayacağı ve fon aracılığıyla esnafa kredi kullandırılıp kullandırılmayacağı hakkında bilgi veren Tüfenkci, özellikle esnaf kesiminin yanı sıra tüccar ve sanayicilerin zaman zaman istemedikleri durumlarla karşı karşıya kalabildiklerini söyledi.

İşini kaybeden işçilerin belirli bir süre İşsizlik Fonu'ndan maaş aldıklarını anımsatan Tüfenkci, "Biz, 'Niye esnafımıza da böyle bir fon oluşturmayalım?' dedik. Tabandaki kesim, esnaf odaları, TESK Başkanı ve yönetim kuruluyla yapmış olduğumuz istişareler sonucunda böyle bir yapıya ihtiyaç olduğu ifade edildi. Başbakanımıza da ilettiğimizde kendisi talimatlandırdı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızla beraber bunu çalıştık ve belli bir aşamaya getirdik." diye konuştu.

Düzenlemenin esnaf ve sanatkarların yanı sıra Bağ-Kur primi yatıran 4B kapsamındaki çalışanları da kapsadığını dile getiren Tüfenkci, "İşsizlik Fonu'nda işveren ve işçi 3 pay ödüyor ama biz esnafın durumunu dikkate alarak '2 pay ödesin, bir pay devlet ödesin' formülü üzerine inşa ettik. Netice itibarıyla iflas eden, iş yerini şu veya bu nedenle kapatanların bu fondan yararlanmasını istedik." ifadelerini kullandı.

Fonun adını "Esnaf Ahilik Fonu" olarak belirlediklerini kaydeden Tüfenkci, ahiliğin kardeşlik ve yardımlaşma anlamını taşıdığını belirtti.

Fona aktarılacak tutarla ilgili de konuşan Tüfenkci, "Cüzi bir miktar ödeyecekler. Şu anki rakamlarla ayda 35 lira. Devlet de 15 liranın üzerinde koyacak." dedi.

Fondan kredi vermeyi düşünmediklerinin altını çizen Tüfenkci, kredi verilebilmesi için başka bir fonun oluşturulması gerektiğini söyledi.

Esnaf Ahilik Fonu'nun ciddi anlamda işlev görebilmesi için bu fondan kredi kullandırmamanın önemine işaret eden Tüfenkci, "Şu anda TESKOMB aracılığıyla veya başka mekanizmalarla bu kredileri kullandırıyoruz." şeklinde konuştu.

Tüfenkci, mesleklerin geliştirilmesi, yeni mesleklerin önünün açılması, esnafın eğitimi, sektörlerin geliştirilmesi adına fon gelirinin belli bir kısmından esnafı faydalandıracaklarını bildirdi.

- "Sicil affı düzenlemesi 12 milyon 500 bin kişiyi ilgilendiriyor"

Sicil affına ilişkin yasa tasarısı hakkında da değerlendirmelerde bulunan Tüfenkci, tasarının yaklaşık 12 milyon 500 bin kişiyi ilgilendirdiğini belirtti. Tüfenkci, "Bunu sadece işletmeler, sanayicilerimize yönelik diye düşünmememiz lazım. Özellikle kredi kartı kullanıcıları, bireysel kredi kullananlar da dahil olmak üzere kredilerde sorun yaşayanlar, 6 ay içinde ya borcunun tamamını ya da çeklerini, senetlerini ödedikleri halde 5 yıldan önce kara listeden çıkamıyorlardı. Bu durumda olanlar veya borcunu yeniden yapılandıranlar bu haktan faydalanacaklar." ifadelerini kullandı.

İşletme sahiplerinin beyaz bir sayfa açarak, yeni kredi imkanlarıyla beraber, işlerine ivme kazandırma veya yeni iş yeri açma fırsatını yakalayacaklarını dile getiren Tüfenkci, "Sicil affından yaklaşık 1 milyon 500 ile 1 milyon 600 bin arasında esnafımızın yararlanacağını düşünüyoruz." diye konuştu.

- "İkinci el araç ticareti yönetmeliğini bu yılın ilk çeyreğinde yayımlayacağız"

İkinci el motorlu kara taşıtlarının ticaretine ilişkin yönetmelik taslağına ilişkin de bilgi veren Tüfenkci, "Taslağın son aşamasına geldik. İnşallah bu yılın ilk çeyreğinde yayımlayacağız." dedi.

Tüfenkci, yönetmelikle tüketicilerin, ikinci el araç alıp satanların ve bu satışlara aracılık edenlerin niteliklerini belirlemenin yanı sıra güvenli ticaretin yapılmasını sağlamayı ve ticarete aracılık edenlerin, komisyonlarını kafalarına göre değil belli oranlar dahilinde almalarını sağlamayı amaçladıklarını söyledi.

İkinci el araçlara ilişkin garanti konusunda da çalışmaların sürdürüldüğünü dile getiren Tüfenkci, söz konusu piyasada dolandırıcılık olayları ile ilgili şikayetler aldıklarını, bunların önlenmesi açısından da yönetmeliğin hayata geçirilmesinin önemli olduğunu belirtti.