YÖK'e kızmanın yararı yok

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 23 Şubat 2007 06:59, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

YÖK bu ülkede bilimsel düşünceyi ortadan yok etmeyi amaçlayan bir örgüt gibi çalıştı uzun süre. Ama eğer Başbakan'ın dediği doğruysa ve bu kez YÖK yeni tıp fakültesi açılmasını engellemişse, varoluşunun ilk olumlu işini yapmıştır bence

Başbakan Erdoğan, yeni tıp fakülteleri açılmasını istemiş. YÖK'ten ?yeni tıp fakülteleri açamayız' cevabını alınca da çok kızmış. ?Ne demek açamayız? Açacaksın... Senin görevin bu' demiş.

Başbakan kusurumuza bakmasın ama hep daha fazla fakülte açılmasını sağlamak YÖK'ün asıl işi değildir. Bunu siyasiler ister, YÖK de çaresiz kaldığı zaman bu talebe uymak zorunda kalır. Aslına bakarsanız YÖK'ün asıl vazifesi, var olan fakültelerde ve yeni açılacaklarda belirli bir kalite düzeyini sağlamak olmalıydı. Fakat YÖK kurulduğundan beri, kalitenin artması bir yana üniversitelerde istikrarlı bir kalite kayboluşuna yol açtı.

Başbakan dahil, tüm siyasilerin isteği durmadan yeni fakülte açılmasıdır. Çünkü fakültenin açıldığı şehire canlılık getireceği düşünülür ve bu da aslında iyi bir seçim yatırımı olarak algılanır. Ancak bu hızla gidilirse üniversiteler yakında birçok şehir ile kasabada bulunan ve işe yaramayan, kullanılmayan havaalanlarına benzeyecek. Ortada bir üniversite binası ve tabelası olacak ama, işte o kadar...

Üniversite olabilmesi için, akademisyenler, iyi bir akademik program ve belirli kalitenin üzerinde öğrenciler gerekmektedir. Bazı zamanlarda bir üniversitenin var olabilmesi için bu da yetmeyebilir. Üniversitenin olabilmesi için bulunduğu şehir ya da kasabada belirli bir düzeyin altında olmayan sosyal ve kültürel yaşam da gerekir.

Üniversite gençliği sadece ders okuyarak bilgili, birikimli olamaz. Çünkü üniversite kampusünde ve bulunulan şehirde yaşayacağı sosyal ve kültürel yaşamın da oluşmasına katkısı büyük olur. İş olsun diye açılan fakültelerimiz kasaba meydanlarının ortasında üzerlerinde bir tabeladan ibarettir. Onların kampusü filan yoktur. Kampus yandaki kahvehaneden ibarettir. Sosyal yaşam da katiyen yoktur. Sonra o üniversitelerde utanmadan insanlara diploma filan verirler. Bu diploma bir tek erkeklerin işine yarar. Askerliklerini er olarak yapmazlar, evlenmek istediğinde de anneleri çocuklarını ?bizimki üniversite bitirmiştir' diye tanıtır. Kız ise başlık parasını artırır, oğlan ise fazla başlık vermeden kız almanın yolunu açar. Bu üniversite filan değildir tabii... Bunlar anaokulu kalitesinde bile değillerdir.

YÖK ilk kurulduğunda ve biz solcu hocaları tasfiye ettikten sonra üniversiteleri öyle kalitesiz, ne idüğü belirsiz insanlarla doldurdular ki; en kaliteli üniversitelerimizin bile kalitesi düşürüldü.

YÖK bu ülkede bilimsel düşünceyi ortadan yok etmeyi amaçlayan bir örgüt gibi çalıştı uzun süre. Ama eğer Başbakan'ın dediği doğruysa ve bu kez YÖK yeni tıp fakültesi açılmasını engellemişse, varoluşunun ilk olumlu işini yapmıştır bence. Başbakan acaba YÖK işlere el attıktan sonra bu memlekette tıp eğitiminin ne kadar berbatlaştığının farkında mıdır? Eğer tıp belirli bir düzeyi hâlâ daha koruyabiliyorsa, bu belirli yaşın üzerindeki doktorlar ve hocalar sayesindedir. Bu aşamada yeni tıp fakültesi açılması, ileride iğne yapmayı bile bilmeyen imam kılıklı doktorların eline kalmamız anlamına gelecektir. Başbakan unutmasın ki; YÖK gibi kurullar emirle hareket etmek zorunda değillerdir. Her kurul RTÜK gibi davranmak zorunda değildir. Bu kadar demokrasiye de Başbakan katlanmayı öğrenmeli. Bunun yerine ?Açacaksın... Aç' diye kızmanın ne anlamı ne de yararı vardır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber