Darbe girişimi faaliyetlerini tez çalışması diyerek gizlemişler

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin 73 jandarma personeli ile terör örgütünün jandarma yapılanmasında sözde "abilik" yaptığı belirtilen 19 sivil olmak üzere 92 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, girisim gunu Harp Akademilerinden subayların Il Jandarma Komutanlıgı'na gelerek Albay Gurcan Sercan ve yardımcısı Yarbay Birol Abbas ile gorustukleri, şüphelilerin darbe girisimine hazırlık olarak degerlendirilen bu faaliyetlerini "tez çalısması" olarak adlandırarak gizledikleri belirtildi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 04 Temmuz 2017 17:52, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Darbe girişimi faaliyetlerini tez çalışması diyerek gizlemişler

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin eski İstanbul İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Gürcan Sercan'ın da aralarında bulunduğu 73 jandarma personeli ile terör örgütünün jandarma yapılanmasında sözde "abilik" yaptığı belirtilen 19 sivil olmak üzere 92 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, girisim gunu Harp Akademilerinden gelen subayların Sercan ve yardımcısı Yarbay Birol Abbas ile gorustukleri, şüphelilerin darbe girisimine hazırlık olarak degerlendirilen bu faaliyetlerini "tez çalısması" olarak adlandırarak gizledikleri belirtildi.

İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Can Tuncay tarafından hazırlanan 841 sayfalık iddianamede, darbe girisimi ve oncesinde, olay yeri inceleme raporları, kamera goruntuleri tespit tutanakları, tanık beyanları, supheli ifadelerinin incelemesi neticesinde İl Jandarma Komutanlıgı ve bağlı birliklerinde yürütülen eylem ve faaliyetlere yer verildi.

Darbe girisiminin jandarma ayagının koordinasyon merkezi olarak Il Jandarma Komutanlıgının kullanıldıgı, Il Jandarma Komutanı ve yardımcıları olan ust rutbeli bir kısım subaylar tarafından hazırlık ve eylemlerin yonetilip koordine edildiginin anlaşıldığı aktarılan iddianamede, olay tarihinde Il Jandarma Komutanı olan supheli Kurmay Albay Gurcan Sercan'ın darbeci kanat tarafından hazırlanan sozde "Sıkıyonetim Atama Listesinde" normalde Tuggeneral rutbesiyle gorev yapılan "Istanbul Jandarma Bölge Komutanı" olarak atandıgı anlatıldı.

İddianamede, Sercan'ın 14 Temmuz'da 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlıgı'nda Ankara'dan gelen askerlerin koordinesinde duzenlenen 2. Darbe Koordinasyon Toplantısına katıldıgı, toplantı akabinde darbe koordinatorlerinden olan 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuggenaral Mehmet Nail Yiğit ile 14 Temmuz 15.50 sıralarında Ataturk Havalimanı Jandarma Koruma Boluk Komutanlıgı'na geldigi, havalimanına ait krokiyi inceleyerek havalimanı ana giris noktasının, kontrol kulelerinin, terminal binasının ve devlet konuk evinin yerlerini tespit ederek kesif yaptıkları vurgulandı.

- Darbe girişimi öncesi faaliyetlere, "tez çalışması" kamuflajı

Girisim gunu Harp Akademilerinden subayların Il Jandarma Komutanlıgı'na gelerek Albay Gurcan Sercan ve yardımcısı Yarbay Birol Abbas ile gorustukleri ifade edilen iddianamede, şüphelilerin darbe girisimine hazırlık olarak degerlendirilen bu faaliyetlerini "tez çalısması" olarak adlandırarak gizledikleri belirtildi.

İddianamede, Jandarma KOM Sube Muduru olan supheli Yarbay Birol Abbas'ın 13 Temmuz'da mahiyetindeki personeline "Ola ki ben sizi gece gorev var diye cagırırsam sadece 3 tane uzun dipcikli MP5 ve 3'er adet şarjor alın'' diyerek hazırlıklara basladıgı belirtildi.

- İl Jandarma Komutanından "kamera kayıtlarının bulunduğu harddiskleri bana getirin" talimatı

İddianamede, yaklasık 10 aydır Istanbul Il Jandarma Komutanlıgı bunyesinde bulunan Muhabere Entegre ve Bilisim Sistemleri (MEBS) Şube Mudurlugu'nde gorev yapan jandarma astsubay Mehmet Demirçubuk'un kollukca alınan ifadesinde "16 Temmuz'da alayda nobetci olmasından dolayı saat 09.00 sıralarında nobeti teslim aldıgını, tam saatini hatırlamadıgı ogle saatinden once bulundugu MEBS subeye Alay Komutanı Gurcan Sercan'ın geldigini, daha once Sercan'ı MEBS Sube katında hic gormedigini, iceri girdiginde o anda yanında bulunan uzman Necati Oner ve uzman Volkan Yılmaz'ın yanında 'Kamera kayıtları nerede tutuluyor' diye sordugunu, 'Kayıtlar nizamiyede tutuluyor' dedigini, 'Burada başka herhangi bir kamera kaydı veya bu kayıtların yedeği tutulmuyor mu?' diyerek sorduğu" beyanında bulunduğu aktarıldı.

İfadesinde Albay Haydar Yalın'ın da kendisine "Kamera kayıtlarının nerede tutulduğunu ve bu kayıtların şifresini kim biliyor?" sorusunu sorduğunu belirten Demirçubuk'un şunları söylediği kaydedildi:

"Saat 16.00 sıralarında dahiliden Gurcan Sercan'ın koruması Can Sertman aradı, ancak sebeke olmadıgı icin telefonum kapandı. Habercilerden biri alay komutanın beni çağırdığını söyleyince makamına gittim. Albay Sercan 'Nizamiyedeki kamera kayıtlarının bulunduğu 2 harddiski acilen söküp bana getir' dedi. Kendisine kamera kayıtlarının sokülmesi halinde yerine yeni harddiskler takılması gerektigini soyledim. 'Sen şimdilik git acilen o 2 harddiski söküp getir, yenilerini daha sonra takarsın.' dedi. Sökmüş olduğum biri 2 terabyte biri 500 gigabyte 2 harddiski bizzat makamında kendisine teslim ettim."

İddianamede Albay Gurcan Sercan'ın harddiskleri Albay Haydar Yalın'a verdiginin anlaşıldığı, goruntulerin yer aldıgı harddisklerin bulunamadığı, Sercan ve Yalın tarafından görüntülerin imha edildiğinin değerlendirildiği aktarıldı.

- Vali Şahin ve Emniyet Müdürü Çalışkan'ın bot talebi yerine getirilmedi

Şüpheli Albay Sercan'ın darbe girişimi gecesi 24.00 sıralarında FETÖ tarafından sıkıyönetim komutanı olarak belirlenen eski 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Erdal Oztürk'ün emir subayı binbaşı Ahmet Güzel ile 2-3 dakika gorusme yaptıgı anlatılan iddianamede, Sercan'ın 16 Temmuz saat 00.30'da koruma aracı ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne gittigi, Zincirlikuyu'ya vardıklarında polisin kopruye gecis noktalarını kapattıgını gordukleri, Il Emniyet Muduru'nu arayarak polis barikatlarından gecmelerinin saglandıgı, kopruye ulastıkları, koprude yogun bir kargasanın oldugunu gordukleri, supheli Gurcan Sercan'ın bu esnada Il Emniyet Muduru'nun yanındayken bile surekli telefon ile oynadıgı, "Biz buraya neden geldik ki?" seklinde soylendigi anlatıldı.

İddianamede, Sercan'ın 03.00 sıralarında "Biz artık buradan gidelim" dedigi, ancak yollar kapalı oldugundan gidemedikleri, daha sonra supheli Sercan'ın telefon ile Sahil Guvenlik'ten bot ayarlaması icin supheli Haydar Yalın ile gorustugu, kopruden ayrılarak Uskudar sahiline indikleri, buradan koruması Uzman Cavus Can Sertman ile birlikte Gurcan Sercan'ın askeriyeye ait olan ve Albay Haydar Yalın aracılıgı ile Sahil Guvenlik Komutanlıgı'ndan ayarlanan bota binerek Istinye sahiline gectikleri, buradan iki arac ile birlikte kendisine baglı Jandarma Istihbarat Sube Muduru olan supheli Yarbay Nurettin Cakmak ve Yüzbaşı Sadık Tatar'ın karsılayarak aldıkları, koruma ve soforlerin bir araca rutbelilerin diger bir araca bindigi aktarıldı.

Darbe sorusturmaları kapsamında tutuklu bulunan, olay tarihinde Sahil Guvenlik Marmara ve Bogazlar Komutanı olan Kurmay Albay Yavuz Geçim'in Il Jandarma Komutanı olan supheli Gurcan Sercan'ı aldırmak icin bot gonderdigi belirtilen iddianamede, ancak aynı sekilde kendisinden talepte bulunan Istanbul Valisi Vasip Şahin ve Emniyet Muduru'nun bot talebini yerine getirmediginin tespit edildiği kaydedildi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber