Tuzsuz hayatın tadı yok

İstinye Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, tuzun faydaları ve kullanımına ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Tuzun insan vücudunda mutlaka bulunması gerektiğini aktaran Elmacıoğlu "Tuz beslenmede insan yaşamında olmazsa olmaz bir mineraldir. Çünkü tuz insan vücudunda plazma dediğimiz sıvının içerisinde bulunmak zorunda. Bulunmak zorunda ki organizmanın asit ve baz dengesini sağlayabilsin. Tuzu her gün tüketmek zorundayız. Bugün tüketmezseniz yarına bir şey olmaz ama ishal, mide bulantısı, uzun süreli beslenmeye bağlı gastrointestinal (mide bağırsak) sistem hastalıklarında kaybedilen tuzu yerine koymak gerekir. Çünkü tuz kaybedildiği zaman sinir sisteminin çalışması, sinir impuslarının, emirlerin iletilmesi, kasların hareketi mümkün olmaz. Tuz kaybında hayati bir risk söz konusu olabilir" dedi. Türkiye'de insanların günlük 15 gramdan 12 gramlara kadar düşen tuz tüketme oranının aslında 6 gram olması gerektiğini dile getiren Elmacıoğlu "Günde 6 gram tuz alırsak ihtiyacımızı karşılarız. Bunu sadece tuz olarak ekmeye gerek yok. Bugün sebze ve meyveler tuz konusunda organizmama sodyumu sağlar, tuzu yemeklere ekersek sodyum klorür; meyve ve sebzeden alırsak sodyum, her ikisi de ihtiyacımızı karşılar" ifadelerini kullandı.

YAŞAM KALITESI DE ONU IYI AYARLAMAYA BAĞLI

Yaşam kalitesi için tuzu iyi ayarlamak gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu "Toplumda iki türlü yapı var, bazı insanlar tuza karşı duyarlı yani tuzu azalttığı zaman tansiyonu normale dönüyor daha iyi klinik geri dönüm alabiliyor. Bazı insanlar ise tuza karşı duyarsız; onlarda ne kadar tuzu azaltırsanız azaltın mutlaka hekimin vereceği bir yüksek tansiyon tedavisiyle hem tuzu azaltacak hem de tedavisine devam edecek. Bunlar çok hassas konular, yaşam kalitesi demek tuzu iyi ayarlamak demektir" diye konuştu.