Bakanı Çelik öğretmenleri uyardı:Umarım karşıma dayakçı öğretmen çıkmaz

Haber Giriş : 03 Temmuz 2004 00:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Celik, dayağın özellikle eğitimde ve yaşamın hiçbir dayakçı öğretmenler konusunda ``Umarım böyle bir öğretmen benim karşıma çıkmaz`` dedi.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi`nde Açık İlköğöretim ve Liseler arasında `şiir, öykü ve resim` dallarında dereceye giren öğrenciler için düzenlenen törene katıldı. Çelik konuşmasında, eğitim alanında yaptıkları çalışmaları anlattıktan sonra eğitimde ödüllendirmenin önemine değindi. Marifetin iltifata tabi olduğunu kaydeden Çelik, buna karşın dayağın bir yöntem olamayacağını söyledi. Çelik, oysaki Türkiye`de yaşamın her sürecinde dayağın bir yöntem olarak kullanıldığını belirterek, ``Dayak olayı Türkiye`de sorgulanması gereken bir olaydır. Niye böyledir. Şöyle; çocuk büyümeye başlar anne-babadan dayak yer, sonra okula gider öğretmenden yer sonra liseye üniversiteye gider toplumsal olaya katılır polisten dayak yer, cezaevine gider gardiyandan dayak yer. Sonra askere gider komutandan dayak yer. Şimde olacak şey mi bu. Biz dayak atan ve dayak yiyen bir toplum olmaktan ne zaman çıkacağız`` diye konuştu.

Çelik, konuşmasında özellikle öğretmenlerin dayağı bir yöntem olarak kullanmaması gerektiğine dikkat çekerek, ``Ben öğretmenlerimize hep söylüyorum. `Canım bir kulağını çekmekle ne çıkar veya cetvelle parmaklarına üç kere vurmakla ne çıkar` Çok şey çıkar. Umarım ki böyle bir öğretmen benim karşıma çıkmaz`` dedi. Çelik, disiplinle despotizmin farklı uygulama yöntemleri olduğunu anlatarak, ``Disiplinli bir eğitim yapmak da despotluk anlamına gelmez. Biz halk olarak genellikle uç`ları severiz. `deveye sormuşlar. İnişten mi hoşlanırsın yokuştan mı? Devede Düzün canı mı çıktı demiş. Düz varken niye iniş veya yokuş.` Bugün alınması gereken tedbir bu`` diye konuştu.

Çelik, sınıflarda ciddiyet içerisinde eğitimin yapılacağını `Canım çocuktur. Canı istediğini yapsın` şeklinde bir anlayışın da olamayacağını belirterek, bunların farklı şeyler olduğunu, okullarda nizam ve intizama dikkat edileceğini söyledi. Çocuklara sevecen, anne-baba şevkatiyle yaklaşmanın meseleyi gevşek tutmak anlamına gelmeyeceğinin altını çizen Çelik, disiplinli olmakla despot olmanın farklı konular olduğunu anlattı.

netgazete

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber