Hukuki açıdan, Bakanların istifası kabule bağlı mıdır?

İçişleri Bakanlığı'nda çalışan bir memurun dahi kamu görevinden çekilmesi kamu hizmetlerinin selameti açısından onaya tabi iken, kıyasen Bakan için de aynı sürecin söz konusu olması gerektiğini söyleyebiliriz.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 13 Nisan 2020 14:19, Son Güncelleme : 13 Nisan 2020 14:26
Hukuki açıdan, Bakanların istifası kabule bağlı mıdır?

Av. Çağrı Ünsal

Dün akşam saatlerinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun twitter üzerinden istifa beyanı açıklaması gündeme düştü ve istifa ile birlikte yaşanan süreç, ardından bir dizi tartışma yarattı.

Soylu'nun istifa ettiğini duyurmasından yaklaşık 2 saat sonra Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından açıklama yapıldı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın istifayı kabul etmediği duyuruldu.

Bugün de Süleyman Soylu yeniden açıklama yaparak "yola devam" mesajı verdi.

Ancak twitter üzerinden yapılan istifa açıklaması bazı tartışmalara yol açtı. Tartışmaların özü ise "istifa kabule bağlı mıdır?" sorusu üzerinden çıkıyor.

Bir bakanın istifa beyanı Cumhurbaşkanının kabulüne bağlı mıdır?

Cumhurbaşkanının bir Bakanın istifasını reddetme yetkisi bulunmakta mıdır?

Cumhurbaşkanı her ne kadar istifayı reddetmişse de Bakan Soylu'nun istifa etmiş mi sayılması gerekmektedir? TBMM'deki yemini hükümsüz mü kalmıştır?

Siyasi saikle yapılan tartışmalar konunun bambaşka bir boyutu. Elbette tartışma yoruma açıktır ancak en azından "istifa niteliği gereği tek taraflı irade beyanıdır" gibi soyut açıklamaların hukuken doğru olmadığını belirtmek gerekir.

Biz konu tamamen hukuki açıdan ele alındığında, istifanın kabule bağlı olması gerektiğini söyleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Peki neden?

Kamu hizmetlerinde süreklilik esastır ve kamu hizmetlerinde aksama yaşanmaması idare hukukunun temel amaçlarından birisidir.

Süreklilik ilkesi ve kamu hizmetlerinde aksama yaşanmaması amaçlarına bağlı olarak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda bir memurun istifasının geçerlilik kazanması, yerine atama yapılmış olmasına veya atamaya yetkili amirin onayına bağlıdır. Nitekim 657 sayılı Kanun 94.maddesi uyarınca devlet memuru, bağlı olduğu kuruma yazılı dilekçe ile başvurarak devlet memurluğundan çekilme isteğinde bulunabilecektir. Dikkat edilirse Kanun, dilekçe ile devlet memurluğundan "çekilir" dememektedir. "Çekilme isteğinde bulunmaktan" bahsedilmektedir.

Elbette bir Bakanın 657 sayılı Kanuna tabi olduğunu söylemiyoruz. Ancak..

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu lağvedildi. Bakanlar, artık "Cumhurbaşkanlığı Kabinesi" olarak addediliyor ve Anayasamızın 104. Maddesine göre Bakanlar Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor ve Bakanların görevine Cumhurbaşkanı son veriyor.
Anayasada yer alan ilgili madde şu şekildedir: "Cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları atar ve görevlerine son verir."

Yeni sistemde Bakanların Meclis dışından, yani milletvekili olmama şartı da bulunduğunu göz önüne aldığımızda, Bakanlıkların da 657 sayılı Kanuna tabi kamu kadroları gibi "seçilmiş" değil "atanmış" kamusal statüler olduğu açık.

İçişleri Bakanlığı'nda çalışan bir memurun dahi kamu görevinden çekilmesi kamu hizmetlerinin selameti açısından onaya tabi iken, kıyasen Bakan için de aynı sürecin söz konusu olması gerektiğini söyleyebiliriz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber