Tarımın tüm kaynakları doğru kullanılabiliyor mu?

Tarımsal üretimimizin gelecek dönemlerde yeterli olması için neler yapılmalıdır? Bu kritik süreçte tarımın tüm kaynaklarını doğru kullanabilmek için atılması gereken adımlar nelerdir? Atıl durumdaki tarım uzmanlarından bölge teşkilatlarını güçlendirmede faydalanılabilir mi?

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 17 Nisan 2020 09:56, Son Güncelleme : 17 Nisan 2020 09:58
Tarımın tüm kaynakları doğru kullanılabiliyor mu?

Güvenilir gıdanın, dengeli ve yeterli beslenmenin sağlıklı yaşamak için ne kadar önemli olduğunu, artık yaşayarak öğrenmiş bulunuyoruz.

Tarımsal üretimde sürekliliği sağlamanın, tüm kaynakları doğru kullanmanın ve bunun için de iyi organize olmanın ne kadar değerli ve gerekli olduğunu birebir yaşayıyoruz. Bu durum yerli üretimin, yerli tohumun, üretimde daha az kimyevi gübre kullanımının, suyu ve enerjiyi israf etmeden ve yerinde kullanmanın, nitelikli üretim planlaması yapmanın, destekleri isabetli dağıtmanın, kısacası eldeki tarımsal potansiyeli günün şartlarına göre harekete geçirmenin kıymetini daha net ortaya çıkarmış bulunuyor. Tarımı ve tarımsal üretimi yönetmenin, yaşanan salgın sorunundan dolayı son derece hassaslaştığı kritik bir süreçten geçiyoruz. "Salgın hastalık" gerçeği, bu süreçte bize gücün ve başarının; dayanışmadan, kişisel hesaplardan arınmışlıktan, iyi organize olmaktan, alınan kararlara uymaktan, liyakatli ve pratik davranmaktan, birlik ve beraberlikten geçtiğini öğretmekdedir. Tarım camiası da bu kritik süreci yönetirken organizeyi ve dayanışmayı en iyi şekilde sağlayacak kapasitededir. Özellikle Tarım Orman Bakanlığı'nın aldığı kararların tutarlılığı, şeffaflığı ve takibi, tarımsal sivil örgütler ve tarım sektörünün de bu kararlara ve uygulamalara koşulsuz destek vermesi önemlidir.

Bakanlık bu kritik dönemde aldığı tedbirlerle süreci iyi idare ediyor

Tarımsal desteklerin fazla gecikmeden ödenmesi, 21 İl'e tohum dağıtımı desteğinin gerçekleşmesi, Tarım Orman Bakanlığının, Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıklarla ilk andan itibaren koordineli hareket etmesi, Bakanlık bünyesinde Covid19 virüs değerlendirme ve takip çalışmalarını yürütmek üzere bir "Çalışma Grubu" oluşturulması ve aktif bir şekilde çalışması, gıda işletmelerindeki gıda çalışanlarının genel şartlara ve hijyen kurallarınarına sıkı sıkıya uymaları konusunda tedbirleri sıkılaştırması, bu kritik dönemde alınan tedbirlere ve yapılan uygulamlara yönelik bilgilendirme ve takiplerin sürekli bir şekilde yapılması, tarımsal üretimin aksatılmadan yürütülmesi için ek tedbirlerin alınması, üretim ve gıda arzının sağlanmasında önemli bir görev üstlenen tarım çalışanlarının ve mevsimlik tarım işçilerinin, koronavirüs nedeniyle hijyen ve koruyucu malzemelere erişimi ile nakil ve barınma koşullarının ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi gibi bir çok konuda süreç bazı eksikliklere ve aksaklıklara rağmen iyi idare ediliyor. Ancak özellikle tarımsal üretimin ve gıda ihtiyacının gelecekteki durumu için, tarımsal faaliyetlerin, ekim dikim işlemlerinin daha sıkı takibinini yapılması, iyi organize edilmesi ve bunun sürekli hale getirilmesi, bu alanda karşılaşılacak sorunlara hazırlıklı olunması her zaman önemlidir.

Tarım Orman Bakanlığı isterse daha iyisini yapabilir

- Tarımsal destekler şu anda çiftçinin can simididir. Dolayısıyla tarımsal üretimin de can simididir. Tarımsal üretimin önümüzdeki dönemde ihtiyacı yeterince karşılayabilmesi için tarımsal desteklerin çok yönlü güçlendirilmesi gereklidir.

- Belli sayıda ilde tohum dağıtımı çok etkili olmuştur. Tohum dağıtım işlemi 81 İl'e yaygınlaştırılmalıdır. Bu konuda tarım firmaları ve tarım birlikleri de bakanlığın klavuzluğunda elini taşın altına koymalıdır.

- Önümüzdeki dönemde ülke genelinde ciddi bir istahdam sorunu yaşanabilir. Bu istihdam sorununu çözmeye en yatkın sektör tarım sektörü olacaktır. Özellikle endüstriye yönelik tarımsal üretim bu manda gündeme alınmalıdır. Endüstri bitkileri içerisinde yer alan yağ bitkileri üretimi, hem bitkisel yağ açığımızı kapatma ve hemde yağ bitkileri sanyisinin istihdama yönelik katkısı düşünülerek yağ bitkileri üretimi artırılabilir. Ayrıca şeker pancarı ve patates gibi endüstri bitkilerinin üretiminde, üretimin geçekleşmesinde rol alacak çalışanların ve şeker pancarı üretiminin bağlı olduğu sanyinin istihdama katkısı düşünüldüğünde ek bir planlama yapılabilir.

- Şeker fabrikalarının üretim kapasitesinin artırılması ve böylece şeker pancarı kotlarının genişletilmesi bu sektörün canlanmasına katkıda bulunacak ve ek üretimle birlikte ek istihdam sağlayacaktır. Bu ve benzeri çalışmalar bir çok tarımsal üretim için düşünülebilir.

- İçinde yaşadığımız süreç bölgesel tarım teşkilatlarının güçlendirilmesi gerektiğini göstermektedir. Bunun için uzun zamandır tarımda görmezden gelinen, yok sayılan, sayıları 500 civarında olan ve atıl durumda bulunan Tarım Orman Uzamanları bölge ve il teşkilatlarında görevlendirilerek tecrübelerinden faydalanılabilir.

- Tarımın merkez teşkilatında, sınavı kazanarak uzmanlığı hak etmiş olanların haricindeki tarım uzmanlarının hemen hepsinin hiçbir şekilde değerlendirilmediği bilinen bir gerçektir. Ayrı bir bakanlık kuracak kadar sayıları çoğalan bu emektar gurubu, devlet öncelikle gönüllülük esasına göre illerde ve bölgelerde değerlendirebilir. Ankara merkezli, üst düzey bürokratlık yapmış ve üst düzey maaş alan yaklaşık 500 nitelikli tarım insanını atıl bir ömre mahkum etmektense, bu insanları kendi istekleri doğrultusunda, kendi illerinde bölgesel tarım projelerinde değerlendirmek daha doğru bir yaklaşım olabilir.

- Şimdilik Ankara'da üst kademede "salgın hastalık" nedeniyle kriz yönetimi iyi gidiyor gibi görünüyor ama bütünlük açısından kırsalında aynı paralelde yönetilmesi önemlidir. Bu uzmanların illerde gönüllü olarak görevlendirilmesi teklifi, sınırlıda olsa tarımın kırsal ayağında fayda sağlayabilir.

- Yerel tohum geliştirme ve ıslah çalışmalarının hızlandırılması; bu alanda, özellikle Enstitülerde, her bitki çalışma gurubunun tüm diğer ıslah çalışmalarının ve projelerinin yanında en az bir tane de yerel tohum ıslahı ve geliştime projesinin olması sağlanmalıdır. Bunun için tohum gen bankasının daha aktif kullanılması mümkündür.

- Tarımsal Sivil Toplum kuruluşları ve tarımsal üretimin ticari aktörleri devletin aldığı kararları uygulamada imkanlarını zorlayarak destek olmalıdır. Bu manada çiftçi ve üye ödemelerini ve aidatlarını bir süreliğine almamalıdır. Tarımsal Sivil Toplum kuruluşları bunu kamuoyuna ilan etmelidir.

- Tarımda kamu personeli ve özel sektör çalışanları arazi çalışmaları haricinde, uzaktan çalışma sistemine genel olarak uymakta ve bu kriz dönemi için iyi bir deneme süreci geçirmektedir. Ancak merkezi kurumlarda uzaktan çalışma sistemi hala yeterince düzene girmiş değildir. Tarımda belli kurumlarda ve merkezi yönetimde çokta gerekli olmayan bazı yoğunlaşmalar biraz daha seyrekleştirilebilir. Böylece bu süreç için birbirine temas imkanı biraz daha azaltılmış olur.

Tarımsal üretimde herhangi bir aksaklık yaşamamak ve önümüzdeki dönemlerde ihtiyacı karşılayacak yeterli gıdayı temin edebilmek için organizeyi doğru yaparak, dayanışmayı yaygınlaştırarak, kapasiteyi doğru kullanarak, günün koşullarına uygun planlama ve uygulamalarla, bu süreci daha az kayıp ve daha fazla karla, yeni bir tarımsal sistem boyutuna yönelerek geçirebiliriz.

M. Murat GÜN

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber