'Kur ve faiz tam bir testereye döndü'

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, düşük kur- yüksek faizin sanayici ve ihracatçıyı oldukça sıkıntıya soktuğunu belirtirken, ''dış ticaret içerisinde kur ve faiz, artık bir makas değil tam bir testere'' dedi.

Bakan Tüzmen, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Hartum'da uçakta gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı.

Gazetecilerin kur faiz enflasyon üçlüsüne ilişkin soruları üzerine Tüzmen, Türk ihracatçısının çok zorlu şartlara rağmen, ihracat artışını sağladığını, sanayicinin de aynı şekilde son derece yüksek faiz ve aşırı değerli Türk lirası ortamında, dünya ile rekabet etmeye çalıştığını söyledi.

Böyle bir ortamda, mecburen dışarıdan ara malı ithalatının arttığına işaret eden Tüzmen, ara malı ithalatının da sanayiciyi üreticiyi sıkıntıya soktuğunu ifade etti.

Bakan Tüzmen, ''Türkiye bir taraftan ihracat ithalatını dengelemeye çalışırken, 60-67 milyar dolarlık dış ticaret açığı verirken, bunun 35 milyar doları doğru hidrokarbon petrol doğal gaz ithalatı nedeniyle artarken, kalan kısmındaki artışı azaltabilmemiz için kendi ara malımızı kullanmamızı lazım. Enflasyon aşağıya doğru çekilirken sanayinin ihracatın aşağıya doğru çekilmemesi lazım, bunun çekilmeyeceği politikaları da koymak zorundayız'' diye konuştu.

-''TESTERE İKİ YÖNDEN DE KESİYOR''-

Bir gazetecinin ''faiz indiriminin kur üzerinde olumlu etki yaratacağına inanıyor musunuz'' şeklindeki sorusu üzerine Bakan Tüzmen, faiz indiriminin ihracatta 'ikincil sıkıntıları' önlemesi açısından önemli olduğunu söyledi.

Kur-faiz makasına dönük bir başka soruya karşılık Bakan Tüzmen, dış ticaret içerisinde kur ve faizin artık bir makas olmadığı , tam bir '' testere'' olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:

''Bu kur-faiz testeresi, makas değil artık o eskidendi. Bu makası falan geçti, bunun adı kur- faiz testeresidir. İttiğiniz zaman da kesiyor, çektiğiniz zaman da kesiyor. Bakın bu iki ağızlı bir testere, aşırı değerli Türk lirası testerenin birinci vuruşudur. Ara malı ithalatını artırıyor, birinci kesmeyi yapıyor. Geriye doğru çekerken faizde ikinci kesmeyi yapıyor, ihracatçı uygun kredi bulamıyor. Rekabetçiliğimiz açısından araştırmaya geliştirmeye, eğitime daha fazla pay ayırma, yeni nesil ihracatçı sanayici yetiştirme açısından sıkıntılarımız var şimdi herkes feryat ediyor. Bu ihracatçı nereden kredi kullanacak bunlar birbirine paraleldir. Ama önemli değil, biz bunu da halleder yolumuza devam ederiz.''

-''ŞOK FAİZ İNDİRİMİ FAYDA SAĞLAR MI'' SORUSU

Bir gazetecinin ''şok bir (faiz) indirimin sanayicilerin içinde bulanacağı çıkmazı aşmasında faydalı olacağına inanıyor musunuz'' şeklindeki soruya ''tabii herkesin bir yoğurt yiyişi var, ben şunu üzülerek öğrendim. Benim 4 sene evvel söylediklerim, maalesef bugün herkes tarafından desteklenmeye başladı halbuki bizim o zaman söylediğimiz 1,7 YTL'lerden dolar fiyatı 1,6 YTL'lere doğru inişi sırasında sesli şekilde gündeme getirilseydi, o zaman bu şuuru, bilgi birikimini hep beraber paylaşabilseydik o zaman da yararlı olurdu, o zaman da bu şekilde faizlerin çok yüksek oluğu bir ortamla karşılaşmazdık'' diye konuştu.

Bunların hepsinin birbirini etkileyen ve tetikleyen sonuçlar olduğunu ifade eden Bakan Tüzmen, bu konuda kendilerinin yaptığı duyuruların, ikazların çok kulak arkasında kaldığını söyledi.

Bakan Tüzmen, bu kadar zaman içerisinde o çalışmaları azar azar yaparak, çok daha rahat sonuç alınabileceğine, şu anda birdenbire bu kadar güçlü müdahaleler yapılması da söz konusu olmadığı bir noktaya kayıldığını belirtirken, ''O zamanki etkisi, az bir çabayla çok daha büyük etkisi doğuracakken, bugün artık çok daha büyük çaba gösterilmesi ama etkinin de az olması sonucunu doğuruyor. Dolar kurunun değeri konusunda müdahaleler etkili şekilde yapılabilmiş olsaydı, bugün bu sıkıntılarla karşılaşmak durumunda kalkmazdık'' dedi.

-''FAİZ İNDİRİMİNE BAHANE ARARSANIZ ÇOK''-

''Kuzey Irak'a bir sınır ötesi operasyon gündemde iken, faiz indiriminin doğru olup olmadığına'' ilişkin soruya karşılık da Tüzmen, bu konuda bahane aranmak istenirse, çok fazla bulunabileceğini söyledi ve konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Her zaman bir bahane oldu yani her zaman bir bahane olur. Daha önce de Cumhurbaşkanlığı seçimleri, o dönem Cumhurbaşkanlığı ile ilgili yasanın Anayasa Mahkemesinden tekrar dönmesi, seçim döneminin başlatılması, genel seçimler, bundan sonra Cumhurbaşkanlığı seçimleri, ondan sonra referandum? Yani siz bahane üretmek istediğiniz zaman sonsuz bahane üretebilirsiniz. Madem bu (Irak) faiz indirimiyle ilgili olarak bir engeller olarak ortada duruyor, o zaman niye yapmadığınız her şey düzgünken ilaha böyle bir bahane mi beklenmesi lazım.''

-ELEKTRİKTE ZAM KONUSU-

Sanayinin önemli bir girdisi olan ''elektriğe zam konusunu nasıl değerlendirdiğinin'' sorulması üzerine Bakan Tüzmen, Türkiye'nin çeşitli açmazları bulunduğunu, yaklaşık 5 senedir elektriğe zam yapılmadığını ama bu süreçte petrol fiyatlarının yaklaşık 18 dolarlardan 100 dolar seviyesine doğru seyrettiğini anlattı.

Türk sanayicisinin ihracatçısının rekabet avantajının artırılması için girdi maliyetlerinin aşağıya doğru çekilmesi gerektiğini her zaman söylediğini vurgulayan Tüzmen, ancak Türkiye'nin gelir- gider dengesini de iyi düşünmek zorunda olduklarını ve bu dengenin elverdiği ölçüde çalışma yapılması gerektiğini kaydetti.

-LİBYA'DAKİ MÜTEAHHİTLİK ALACAKLARI-

Libyadan müteahhitlik işlerinden alacaklara dönük soru üzerine de, alacakları tahsil etme noktasında çok önemli gelişmeler sağladıklarını ifade eden Tüzmen, önümüzdeki dönem içinde bunları da huzura kavuşturarak, sıkıntıların aşılacağını söyledi.

Tüzmen, Libya'nın artan petrol ve doğal gaz gelirleri nedeniyle Türk firmalarına alt ve üst yapı yatırımları açısından cazip bir yatırım alanı oluştuğunu sözlerine ekledi.