KESK Şube başkanı: Namaza değil cemaatlere eleman devşirilmesine karşıyız
Aşağıdaki yazı "Haber Gönder" ile memurlar.net'e iletilmiştir.
2007?2008 Eğitim öğretim yılı başında Tepebağ Lisesinde zemin katta öğrencilerin namaz kılması için bir odanın özel olarak düzenlendiği ve özellikle öğlenci devrede bulunan öğrencilerin bu odada namaz kıldıkları şube başkanımız tarafından tespit edilmiştir.
Okul Müdürü Ahmet TAŞ'a bu ?mescidin? okul bünyesinde bulunmaması gerektiği şube başkanımız tarafından sözlü olarak defalarca iletilmesine rağmen herhangi bir girişimde bulunulmamış, ayrıca şube başkanımıza ?Ben de ne zaman orayı görüp benimle konuşmaya geleceksin diye merak ediyordum? gibi bir yaklaşımda bulunmuştur.
Şube başkanımız aynı okulda görev yapmasından kaynaklı olarak sorunu iyi niyet çerçevesinde diyalog yoluyla çözme gayreti göstermişse de sorun bilinçli olarak zamana yayılarak geçiştirilmek istenmiştir. Bunun üzerine, okulumuzda görev yapan ve yaşça büyük öğretmen arkadaşlarımız devreye konulmuş okul müdürü Ahmet TAŞ ile görüşmeleri sağlanmış, okulda böyle bir yerin açık olmaması gerektiği bu öğretmen arkadaşlarca da aktarılmış olmasına rağmen mescit yeri açık tutulmuştur. Benzer rahatsızlıkları beden eğitimi öğretmenlerimiz de belirtmiş olmasına rağmen uyarılar dikkate alınmamıştır.
Şube başkanımız tarafından İl Milli Eğitim Müdürümüz cep telefonu ile aranarak okul adı verilmeden ?bazı liselerde öğrencilerin okul içerisinde namaz kılması? ile ilgili durum aktarılmıştır. Aynı ay içerisinde Sayın Valimizin Okulu ziyareti sırasında da bu mescidin faaliyet halinde olmasına rağmen, bu bölümün gizlenmesi düşündürücüdür.
Okul içerisinde iyi niyet çerçevesinde bu sorunu çözme gayreti gösterilirken, öğrenciler tarafından namaz kılınırken çekilen cep telefonu görüntüleri şube başkanımıza, DHA (Doğan Haber Ajansı) tarafından sendika şube başkanı olma sıfatıyla iletilmiş ve yorum yapması istenmiştir.
Gazeteye verilen demeç ise aynen şu şekildedir; "Okul yönetimi ve Milli Eğitim yetkililerine konu sözlü olarak intikal ettirilmiş, okulda mescit açılması mevcut yasalara göre bir skandaldır. ?Yetkililer bu konuda uyarılmış, gereğinin yapılması istenmiştir. Ancak uyarılar dikkate alınmamış, öğrenciler vakit namazlarını ders aralarında kılmaya devam etmişlerdir. Olayı kendi gözleriyle gördüğü de bu açıklama sırasında belirtilmiştir.?
Ne Cuma namazı kılındığı, ne de Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeninin namaz kıldırdığı ile ilgili bir açıklama şube başkanımız tarafından yapılmamıştır.
Olayın basına intikal etmesinin ardından yerel bir TV'nin 19.45'deki haber kanalına canlı yayına katılan şube başkanımız, Anayasa ve yönetmelikler neyi emrediyorsa onun uygulanmasını ifade ettiği sırada, telefonla Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Haydar KELEŞ devreye girmiştir. Kendisi okulda çok amaçlı toplantı salonunda öğrencilerin namaz kıldığını ve kılabileceğini bunu da 1977 yılında okulda ibadeti serbest bırakan genelgenin hâlâ yürürlükte olduğunu ifade ederek kamuoyu önünde savunması, aslında kendi cephesinde olayı daha çıkılmaz hale getirmiştir.
Bu haberlerin basına yansımasının ardından yaşanan olaylar ise daha düşündürücüdür.
İnternette konuyla ilgili çıkan haberlerin altında yapılan yorumlarda hiç hak etmediğimiz değerlendirmelere ve çirkinlikler maruz kaldığımızı gördük. Aynı saldırıdan ilimiz Valisi' de nasibini almış durumdadır.
İşte bunlardan bir kaçı;
Yorumlar
http://www.memurlar.net/haber/91686/
el insaf sayın valim adını ne koyuyorsun bu soruşturmanın % 99 u müslümnan bir ülkede kilise yapılmamış sonucta havra yapılmamış ve kimlere bu Allahın evi dediğimiz insanın yaratıcısdı ile buluştuğu bu yerin açılmasını ne diye irdeliyorsunuz el insaf yeter zaten bizleri bu şekilde parçalayıp bizi bize düşürmye çaılışanları memnun etmeyin lütfen
31 Ekim 2007 10:52 mehmet0106
Valinin yaptığıda eğitimsen lilerin yaptığı densizliktir.Bu iş kökten çözülmeli.Bu
düpedüz din düşmanlığıdır.Siz asıl okullarda bedeva bira dağıtan özellikle festivallerde
hertürlü rezaleti yapan üniveristelere bakın.Milletin dini ile uğraşmayın çok
ayıp çok.Bunun adı laiklik falan değil tamamen müslümanlığa karşı olmaktır.Yazıklar
olsun...
Olayın basına ve kamuoyuna intikal etmesinin ardından kapatılan mescitten dolayı; şube başkanımız bazı basın yayın kuruluşları, internet siteleri ve kişiler tarafından hedef gösterilmektedir. Okul içerisinde de bazı öğrenciler tarafından neden kapattırdınız gibi suçlamalara maruz kalmaktadır.
Ayrıca, yerel bir TV'ye telefonla bağlanan Memur Sen İl Temsilcisi ve Tepebağ
Lisesi öğretmeni Mehmet DEMİRCİ bir suçlu psikolojisi mantığı ile mevcut durum
ile ilgili yorum ve konuşma yapması gerekirken, şube başkanımıza ve sendikamıza
dönük asılsız suçlamalarda bulunmuştur. Ortada var olan bir gerçekliği
sulandırarak kamuoyunu yanıltma gayreti içerisine girmiştir.
Sayın Mehmet DEMİRCİ olayın açığa çıkarılmasının ardından bilimsel, laik bir
eğitimin tarafı olduğunu deklare etmesi gerekirken, bizleri problem çıkarmakla,
provokatörlükle, memleketin hayrına işlerle uğraşmamakla suçlamaktadır.
Eğitim-Sen, eğitimin bilimsel, demokratik, laik, parasız bir biçimde olması mücadelesi vermektedir. Eğitim Sen insanların inanç ve ibadetleri ile uğraşmaz. Yapılan tamamen saptırmadır. Bu arkadaşlar Eğitim Sen'i din düşmanı göstererek asıl işlevlerini unutturmaya çalışıyorlar. Yıllardır oynadıkları oyunu tekrarlamaktan başka bir şey değildir bu durum.
Değerli Basın;
Olaya Adana Valiliği tarafından el konulmuştur. İnceleme başlatılmıştır. Birilerinin
iddia ettiği gibi sorun kesinlikle namaz kılmak değildir. Sorun bir lisenin
henüz reşit olmayan öğrencilerini cemaatlere kazandırma ve mevcut
kulluk anlayışını sürdürme sorunudur. Yoksa Adana'nın her yerinde olduğu
gibi Tepebağ'da da camiler vardır. İsteyen namazını kılabilir. Hatta okullarımızda
ve kamu kurumlarında çalışan ve namazlarını kılan üyelerimiz de mevcuttur. Bizim
buna itirazımız yoktur. Olamaz da. Ancak liselerimizin ve diğer okullarımızın
öğrencilerini bazı cemaatlere eleman devşirme yeri olarak kullanmasını kabullenmemiz
mümkün değildir.
Saygılarımızla.
Sonuç olarak; Tepebağ Lisesinde mescit açılması ve diğer konularla ilgili yaşanan
süreç yukarıda ifade ettiğimiz biçimiyle bir seyir izlemiştir. 01.11.2007
Eğitim Sen Adana Şube Yönetim Kurulu Adına
Halil KARA
Şube Sekreteri