'Okulda namaz baskısı' haberleri, 'Alevi öğrencilere baskı' boyutuna taşındı.

Bazı gazetelerin manşetini süsleyen 'okulda namaz baskısı' yapıldığı yönündeki haberlerin yalan olduğunun anlaşılması üzerine iddialar yön değiştirdi.

Milli Eğitim ve sivil toplum örgütlerinin yaptığı araştırmalar ve aksi açıklamalarına rağmen sütunlarına gerçekleri taşımayan gazetelerden bazıları, olayı 'Alevi öğrencilere baskı' boyutuna taşıdı. Söz konusu gazeteleri, son olarak, haberlerine konu olan kız öğrenciler yalanladı.

Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi'nde din baskısı gördükleri gerekçesiyle okul değiştirdikleri iddia edilen öğrencilerden H.D. ve G.D., arkadaşları S.Ç. ile haberlerde yer alan pansiyonda hiç kalmadıklarını kabul ederek, öğretmenlerinden de dini baskı görmediklerini itiraf etti. Kendilerine baskı yaptığı iddia edilen pansiyon müdür yardımcısı Özlem Y.'yi tanımadıklarını ifade eden öğrenciler, Anadolu Kız Meslek Lisesi'nden baskı nedeniyle ayrıldıkları yönündeki haberlerin düzmece olduğunu söyledi. Öğrenciler, haberin yapıldığı gün köylerine Anadolu Meslek Lisesi'ndeki bir öğretmenin gazeteci ile geldiğini anlattı. Konunun abartıldığını ve artık gündeme gelmek istemediklerini ifade eden öğrenciler, "Okuduğumuz bölümleri sevmiyorduk. Bu nedenle okulumuzu değiştirmek istedik. Olay bundan ibaret. Ama basına farklı yansıdı." dedi. H.D.'nin ağabeyi Cem D., kardeşinin hiçbir baskıya maruz kalmadığını ifade etti. Yalan haberlere tepki gösteren Cem D., "Kardeşim okuduğu bölümü beğenmediğinden ve maddi durumlardan dolayı Anadolu Kız Meslek Lisesi'nden kaydını aldırarak Aydınca Lisesi'ne getirdik. Dinî baskı diye bir şey yok." diye konuştu. Ş.D.'nin müdür yardımcısı Özlem Y. tarafından dinî baskı gördüğü iddiaları, valiliğin açıklaması ile yalanlanmıştı.

Öte yandan pansiyonda öğrenim gören 170 öğrenciden şimdiye kadar il milli eğitim müdürlüğü ve Amasya Valiliği'ne dinî baskı iddiasıyla ilgili hiçbir şikâyet dilekçesi gelmediği bildirildi

Yalan haberler yargıya taşınıyor

Eğitim- Bir-Sen Amasya Şubesi, 'Okulda namaz baskısı yapılıyor' şeklindeki yalan haberlere sert tepki gösterdi.

Bazı gazetelerin 'okulda namaz baskısı' iddialarından yola çıkarak yalan haberde ısrar etmesi Amasyalıları çileden çıkardı.

Amasya Baro Başkanı Adnan Hasip Yalçın, hiç kimsenin insanların arasına nifak sokmaya hakkı olmadığını söyledi. Yalçın, "Amasya, Alevi'si Sünni'siyle kaynaşmış bir ildir. Yıllar önce bazı yerlerde olaylar yaşandı, ama ilimiz bu oyunlara gelmedi." dedi. Haberdeki ifadelerin kendisine ait olmadığını duyuran ve yalan haberin peşine düşen Türk Eğitim-Sen Amasya Şube Başkanı Kamil Terzi'den sonra, Amasya Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Şahin Gümüş de yalanlara tepki gösterdi. Eğitim camiasına yapılan çirkin iftirayı nefretle kınadıklarını belirten Gümüş, 'dinî baskı haberlerinin tamamen düzmece olduğunu ve haberin 'üzüm yemekten ziyade bağcıyı dövmek' niyetiyle yapıldğının altını çizdi. Gümüş, "Gerek sendikamızın yaptığı, gerekse resmi kanallarca gerçekleştirilen incelemelerde anlatılanların gerçek dışı olması olayın iftira boyutunun apaçık delilidir. Birlik ve beraberliğimizin perçinlenmesi gereken bu günlerde ayrılık tohumlarının ekilmemesini istiyoruz. Sendika olarak yalan haberleri yargıya taşıyacağız." dedi. Hukuki Araştırmalar Derneği Amasya Temsilcisi Avukat Nuri Eken ise inanç, fikir ve mezhep farklılıklarının yeniden çatışma sebebi haline getirilmeye çalışıldığına dikkat çekti.

MİLLİYET, AMASYA'DA DİNİ BASKI İDDİALARINI MERCEK ALTINA ALDI

'Notlarımız düşer diye konuşmadık'

Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi'nden kayıtlarını aldıran öğrenciler, "Notumuz düşmesin diye baskılarda sustuk. Oruç tutuyormuş gibi yaptık" diye konuştular

Önder Yılmaz - Amasya

Milliyet, Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi ile liseye bağlı öğrenci yurdunda dini baskı uygulandığı iddialarını mercek altına aldı. Okuldan kaydını almak zorunda kaldığını söyleyen kızlardan Ş.D.'nin babası Cafer D., "Biz Aleviyiz, orucumuz farklıdır. Bunu bildiğim için yurt sorumlusu Hakime Hanım'a 'Bizim kız hastadır, ameliyat oldu, oruç tutamaz' dedim. Bana 'Nesi var, neresinden ameliyat oldu?' deyince 'guatrdan' dedim. 'Olsun, bir şey olmaz, tutar tutar' dedi. Kızımı o okuldan almak zorunda kaldım" diye konuştu.

Anadolu Kız Meslek Lisesi'nden düz lise olan Aydınca Lisesi'ne nakil yaptıran kız öğrenciler Ş.Ç., H.D., G.D. ve Ş.D., Böke köyünde yaşıyor. Kızlardan Ş.D. OKS'den aldığı puanla Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi'ne yerleştirildi. Aynı zamanda akraba olan Ş.Ç., H.D. ve G.D. ise sınavı kazanamayınca aynı lisenin normal bölümüne kayıt yaptırdı. Ş.D., lisenin yatılı pansiyonunda 20 Eylül'den itibaren kalmaya başlarken, Ş.Ç., H.D. ve G.D. ise Amasya'da akrabalarının yanına yerleşti.

'Teneffüslerde öğüt'

Okulların açılışının Ramazan'a denk gelmesi 4 genç kızı beklemedikleri zorluklarla karşı karşıya bıraktı. Kızlardan H.D. yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Okulda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Ahmet Aydın, teneffüslerde bize 'Namaz kılıyor musunuz? Namaz kılın, örtünün, oruç tutun' derdi. Biz de bir şey diyemezdik. Susardık. Öğrencilerin çoğu zaten okula kapalı geliyorlardı" diye konuştu. Ş.Ç. de, "Bizim sınıfta da aynı şeyleri söylüyordu. Ayrıca arkadaşlarımız sürekli, 'Siz niye oruç tutmuyorsunuz, niye namaz kılmıyorsunuz' diye soruyorlardı. Onlara Alevi olduğumuzu söylemek istemedim. Çünkü korktum. Notlarımın düşeceğini zannettim" dedi. G.D. ise düşüncelerini, "Ben de notumu etkilemesin diye sustum. Sanki oruç tutuyormuş gibi yapıyordum" diye anlattı.

'Bir hafta sonra ayrıldım'

OKS'yi kazandığı için okulun yatılı bölümüne girmeye hak kazanan Ş.D., 20 Eylül'de girdiği yurttan 27 Eylül'de ayrıldığını belirterek nedenlerini şöyle anlattı:

"Ramazan ayı idi, gece 03.30'da sahura kalkıp akşam yemeğini akşam 19.00'da yiyorduk. Ben oruç tutmuyordum. Öğle yemeği olmadığı için evden aldığım para iki günde bitti. Babamdan istiyordum. Yatakhanede üzerinde 'dinlenme odası' yazılı halı döşeli, kanepesi olan bir oda vardı. Arkadaşlarım orada namaz kılıyordu. Bana da 'Sen niye kılmıyorsun? Gel sen de kıl, örtün' diyorlardı. Ben de 'Kılmıyorum? size ne' dedim. Benim kaldığım zaman yurt sorumlusu Hakime S. idi."

4 kız öğrenci kaydını aldırdıkları Aydınca Lisesi'ndeki durumlarına ilişkin soruya, "Biz burada rahat ve mutluyuz" yanıtını verirken, Ş.D., "Namaz kılıp oruç tutmamızı isteyen yok. Burada çok daha rahat ediyoruz" dedi.

'Ameliyatlı dedim ama...'

Ş.D.'nin babası Cafer D. de Alevi olduklarını hatırlatarak, okul yatılı olmasına rağmen kızının yurda bir hafta geç yerleştirildiğini söyledi. Cafer D., "Ramazana denk gelmişti. Biz Aleviyiz ve orucumuz farklıdır. Bunu bildiğim için yurt sorumlusu Hakime Hanım'a 'Bizim kız hastadır ameliyat oldu, oruç tutamaz' dedim. Bana 'Nesi var, neresinde ameliyat oldu' deyince 'guatrdan' dedim. 'Olsun bir şey olmaz, tutar tutar' dedi. Alevi olduğumuzu söylememek için başka mazeret bulamadım. Kızımız sıkıntı çekmesin diye böyle yaptım. Ama kızım 'rahat değilim' deyince naklini aldım. Gerekçe olarak da İstanbul'a taşınacağımızı sözledim, getirip Aydınca'ya kayıt yaptırdım" dedi.

Diğer öğrenci velileri de kızlarının naklini okulda gördükleri dini baskılardan dolayı başka okula yaptıklarını söyledi.