Yargıtay'ın iki eski daire başkanı tapusuz villa yaptırdı, yargı iki farklı karar verdi!!!

Yargıtay'ın iki eski daire başkanı, Marmaris'teki ?Hakimler Tepesi'ne tapusuz villa yaptırdı. Villa sahiplerinin tapu talebi için açtıkları davada, Yargıtay'ın iki dairesi, iki farklı karar verdi

MARMARİS'TE itilaflı bir arazide, denize nazır villaların bulunduğu mevki, ?Hakimler Tepesi' olarak adlandırılıyor. Sit alanı olduğu bildirilen bu bölgedeki villaların Yargıtay'dan emekli olan bazı hakimlere ait olması ise ayrıca dikkat çekiyor. Kamuoyunda ?Hisarönü Davası' olarak bilinen bu arazi ile ilgili itilaflı dosyalar halen Yargıtay'da görüşülüyor. Üstelik davası süren arazide villa yaptıran eski hakim eşlerinin tapu almak için yaptıkları başvuruya, Yargıtay 1'inci ve 20'nci Hukuk Daireleri'nden birbiriyle zıt iki farklı karar çıktı.

İki ayrı dava iki ayrı karar

Yargıtay 3'ncü Ceza Dairesi eski Başkanı Necip Deda'nın eşi Meral Deda adına, Hisarönü Köyü'nde 600 metrekare arsa, Köy İhtiyar Heyeti'nin kararıyla satın alındı. Diğer yandan Yargıtay 19'ncu Hukuk Dairesi eski Başkanı Cengiz Kostakoğlu'nun eşi Gönül Kostakoğlu adına yine aynı köy ihtiyar heyetinden bir arsa satın alındı. Daha sonra Meral Deda, arazisinin tapusuz olduğunu belirterek Marmaris Asliye Hukuk Mahkemesi'ne tapu tescil davası açtı. Mahkemenin kararı, Yargıtay 8'nci Dairesi tarafından Hakim Şükrü Özdemir başkanlığındaki toplantıda onandı ve Deda tapuyu aldı.

Deda aleyhine açılan ?Tapu iptal davası' görüşülmek üzere Yargıtay Birinci Dairesi'ne gönderildi. Fakat burada da dosya onandı ve tapu kesinleşti. Aynı şekilde Gönül Kostakoğlu da tapu tescil davası açtı. Marmaris Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararı, Yargıtay 20'nci Hukuk Dairesi'ne gönderildi. Ancak Yargıtay'da yapılan incelemede ilgili arazinin Hazine mülkiyetinde bulunduğu, dolayısıyla köy ihtiyar heyetinin satış yetkisi olmadığı; kaldı ki yerin zaten tapulu olduğu için tapu tescil davası açılamayacağı belirtilerek mahkemenin kararı bozuldu.

Mahkemelerin kriteri ne?

Böylelikle Gönül Kostakoğlu tapuyu alamadı. Arazinin resmi sahibi olduğunu öne süren ve konuyla ilgili davası halen süren Şerefli Ailesi'nin avukatları, kararla ilgili görüşlerini şöyle açıkladı: ?Dolayısıyla Yargıtay 1'nci ve 20'nci Hukuk Daireleri arasında ciddi çelişki olduğu ortaya çıkıyor. 20'nci Hukuk Dairesi'nin kararını Anayasa Mahkemesi'ne dayandırması ise 1'nci Daire'nin tapu tahsisi onaylarken neyi kriter aldığı sorusunu akla getiriyor.'

Hisarönü davası nedir?

Osmanlı Padişahı 3'ncü Selim'in annesi Mihrişah Valide Sultan'ın çeşitli hayır işleri için vakfettiği Marmaris'teki 70 bin dönümlük arazi, asırlarca vakıf adına, Marmarisli Şerefli Ailesi'nce yönetildi. Çoğunluğu orman olan vakıf arazisini işleten aile, o dönem her biri birer çiftlik olan bu günkü köylere Denizli, İç Anadolu ve Aydın'dan aileleri ile birlikte işçiler getirterek çalıştırdı.

Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk döneminde yapılan bir düzenleme ile bu arazilerin, işletenlerine bedeli karşılığı satılmasına karar verildi. Hisarönü, Çamlı ve Karacasöğüt köylerindeki Mihrişah Valide Sultan Vakfı'na ait araziler de bu kapsamda satışa çıkarıldı ve Şerefli Ailesi araziyi satın aldı. 1978'de yörede kadastro işlemlerinin başlaması sonucu Şerefli Ailesi, arazinin kendi tapulu mülkleri olduğunu öne sürmesi ile birlikte köylüler ile anlaşmazlığı düştü. Köylüler karşı dava açtı. Hala da sürüyor.

star