İşte Organları Çürüten Besinler!

Beynimiz tüm vücudu yöneten ve yönlendiren en önemli organların başında geliyor. Sağlığını ise tükettiğimiz besinlerden alıyor. Yanlış yapılmış beslenme tercihleri ise başta beyin olmak üzere tüm sağlığımızı kötü yönde etkilediği gibi ilerleyen yaşlarda çeşitli hastalıklara da davetiye çıkarıyor. Peki hangi besinler asla tüketilmemeli ve organların çürümesine neden olan besinler neler?

Vücudunuz için besin değeri sunmazken aynı zamanda kötü etkileyen gıdalar, önemli bir ayrıntı olarak öne çıkıyor. Bazı durumlarda ciddi sağlık risklerine zemin hazırlayacak tehlike barındıran bu gıdaların bir listesini sizler için hazırladık. İşte o besinler

BEYNİMİZ ENERJİ KAYNAĞI OLARAK GLİKOZU KULLANIR Beynimizin, enerji kaynağı olarak karbonhidratları ve glikozu kullandığını vurgulayan Uzm. Dr. Demirbağ, "Unlu mamuller, baklagiller, patates, tatlılar, şekerler, muz, elma, karbonhidrat bakımından zengin besinlerdir" dedi.

Alzheimer hastalarının beyninde nörofibriler ve amiloid plaklar saptandığını belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Bengi Bahar Demirbağ, "Bu iki madde, nöron dediğimiz beyin hücresini yok eder. Bu maddelerin oluşumunda ise oksidatif maddeler (hazır ve işlenmiş gıdalar) rol oynar.

Oksidatif gıdaların fazla tüketilmesi nedeniyle, insülin direncinin yol açtığı enerji metabolizmasındaki bozulma da beyin hücrelerini olumsuz etkiler" dedi. İYİ BESLENME BEYİN FONKSİYONLARININ GÜÇLENMESİNE KATKI SAĞLAR

Beslenmenin önemine dikkat çeken Uzm. Dr. Demirbağ, "Beslenmenin kalp damar hastalıkları, obezite, diyabet, kanserdeki rolü çok iyi bilinmesine karşın beyin fonksiyonlarının iyileştirilmesi için beslenmenin düzenlenmesi oldukça yeni bir konudur ama artık brain food (beyin gıdası) veya mood food (ruh haline iyi gelen yiyecekler) kavramları vardır" dedi.

HAZIR VE İŞLENMİŞ GIDALAR ALZHEİMERE NEDEN OLABİLİR
Alzheimer hastalığının öğrenme, hafıza ve diğer bilişsel aktivitelerde ilerleyici kayıp ile karakterize bir hastalık olduğunu belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Bengi Bahar Demirbağ, "Alzheimer hastalarının beyninde nörofibriler ve amiloid plaklar saptanmıştır.

Bu iki madde nöron dediğimiz beyin hücresini yok eder, bu maddelerin oluşumunda oksidatif maddeler (hazır ve işlenmiş gıdaların yol açtığı maddeler) rol oynar. Oksidatif gıdaların fazla tüketilmesi nedeniyle insülin direncinin yol açtığı enerji metabolizmasındaki bozulma da beyin hücrelerini olumsuz etkiler" diye konuştu.

KARBONHİDRAT DEĞERİ YÜKSEK BESİNLERE DİKKAT
Besinlerin sadece ihtiyacımız olan enerjiyi karşılamakla kalmadığını, bilişsel fonksiyonlarımızı da etkilediğini söyleyen Uzm. Dr. Demirbağ, "Pasta, börek, tatlı gibi karbonhidrat değeri yüksek besinler; stres hormonları olan adrenalin ve epinefrinde dalgalanmaya yol açabilir. Koenzim Q10 ve Omega-3 barındıran balık ise nöronal hasarlanma ile savaşır" ifadelerini kullandı.

Bol sebze ve meyve tüketiminin serotonin sentezini artırdığının altını çizen Uzm. Dr. Demirbağ, şu bilgileri paylaştı: "Serotonin, bir nörotransmitter görevi gören ve insan vücudu tarafından üretilebilen bir kimyasaldır.

Beyin ve ruh sağlığımız için vazgeçilmez bir moleküldür. Kuruyemişlerden özellikle susam, kaju ve ceviz triptofandan zengin olduğu için serotonin sentezinde oldukça önemli rol oynar."

SÜT İÇERMEYEN KAHVE KREMASI Uzman Diyetisyen Julie Andrews, hidrojen yağları içeren bu ürünün, özellikle sıvı formuyla karaciğere zarar verebilen yüksek fruktozlu mısır şurubu ile sindirim sorunları ve birçok soruna neden olabilir.

Üstelik içindeki yapay tatlandırıcılar, birçok farklı sorunu da beraberinde getiriyor. Bu nedenle bu alternatif yerine sade kahve içmeyi veya yulaf, badem ve hindistan cevizi sütü gibi seçenekleri değerlendirebilirsiniz.

AZ YAĞLI FISTIK EZMESİ Fıstık ezmeleri, aslında içeriğindeki "doymamış yağlar" ile oldukça faydalı. Fakat diyetisyenler, yağı azaltılmış fıstık ezmesi tüketilmesinin faydalı değil aksine zararlı olduğu konusunda uyarıyor. Tüketilen miktarın kalp sağlığına uygun miktarını almanızı engellemesiyle birlikte aynı zamanda ekstra şeker ve katkı maddesi tüketmenize de neden olabileceğini dile getiriyor.

Genellikle yağı azaltılmış fıstık ezmesine bu yağı telafi etmek için bu ilavelerin yapıldığına dair uyarıda bulunuluyor.

Fıstık ezmesi alırken dikkat etmeniz gereken en önemli şey nedir? Doğal olmalı ve etiketinde yalnızca üç bileşen bulunmalıdır: yer fıstığı, yağ ve belki biraz tuz

BEYAZ UN İÇEREN KAHVALTILIK GEVREKLER
Sabahları kısa sürede hazırlanabilen bu gevrekler beyaz unla yapıldığında düşündüğünüzden daha zararlı hale gelebiliyor. Diyetisyen Andrews, bu tür tahılların beslenme açısından düşük ve rafine karbonhidrat bakımından yüksek olduğunu, bunun da sizi tok tutmak yerine kan şekerinde ani yükseliş ve düşüşlere neden olabileceğinin altını çiziyor.

Bu durum ise; gün içerisinde halsizliğe, ruh hali değişimlerine ve ani açlıklara neden olabilir. Bunun yerine tam buğday unuyla yapılmış bir seçeneği tercih edebilirsiniz.

SALAM Sandviçten kahvaltılara kadar birçok noktada tüketilen bu ürün, hipertansiyon ve kalp hastalığı da dahil olmak üzere birçok sorunla bağlantılı olduğu düşünülüyor.

Ayrıca doymuş yağ oranının yüksek olması, sağlığa önemli zararlar veren enflamatuar (iltihap) bileşiklere dönüşebilen sodyum nitritler içeriyor.

JELATİN Jelatin içeren tatlılar, vücuda zararlı olduğu bilinen yapay tatlandırıcılar ve şeker yönünden zengin.

Ayrıca Diyetisyen Kearney , bunların ayrıca kanserojen olarak bilinen yapay renkleri ve hiperaktiviteyle bağlantılı bir bileşen olan Red #40 adlı bir kimyasala sahip olduğunu söylüyor.

Son yıllarda yapılan çalışmalar; beyinde sinir dokularının iltihaplanması (kronik nöroenflamasyon) sonucu Alzheimer hastalığına yatkınlığın arttığını, bunun ana nedenlerinden birinin de yanlış beslenme olduğunu göstermiştir.

Özellikle hazır ve paketli ürünler, kızartılmış yiyecekler Alzheimer hastalığını tetikleyebilir" açıklamasında bulundu.

Beyin fonksiyonlarının güçlenmesine yardımcı durumlara da değinen Uzm. Dr. Demirbağ, şunları söyledi: "Yapılan çalışmalarda orta zincirli yağ asitlerinden zengin diyetin keton cisimlerini artırdığı, açlık ve tokluk metabolizmasında etkili olduğu, bağışıklık sistemini güçlendirdiği, insülin direncini düşürerek glukoz metabolizmasını etkilediği ve beyin fonksiyonlarında olumlu etkilerinin olduğu bulunmuştur.