Peygamberin Gülleri Buralarda Yatıyor
Cennetü'l Mualla, Cennetü'l-Bakî ve Uhud şehitlerinin medfun bulunduğu kabristanlıklar, Peygamberimiz (sav) için çok şey ifade ederdi. Çünkü, Alemlerin Efendisi'nin en sevgilileri buralarda yatmaktadır.
-
Cennetü'l Mualla, Cennetü'l-Bakî ve Uhud şehitlerinin medfun bulunduğu kabristanlıklar, Peygamberimiz (sav) için çok şey ifade ederdi. Çünkü, Alemlerin Efendisi'nin en sevgilileri buralarda yatmaktadır.
-
CENNETÜL MUALLA'DA YATAN PEYGAMBER YAKINLARI
İslamiyetten önceki dönemlerdede Mekke'nin mezarlığı olan Cennetül Mualla, Kabe-i Şerife yaklaşık 2 Km. mesafede olup Cin Mescidi'nin yanındadır. -
Cennetül Mualla'da Peygamber Efendimizin dedesi Abdülmuttalip, Amcası Ebu Talip, Zevceleri Hz. Hatice Validemiz, oğulları Kasım, Abdullah ve Sahabiden Abdullah b. Zübeyir'in kabirleri yer almaktadır.
-
Osmanlı Devleti zamanında bu mübarek kabirler kubbeli türbeler şeklinde yapılmış iken Suud Yönetimi zamanında bunların hepsi yıkılarak düz bir alan haline getirilmiştir.
-
Günümüzde Mekke'de vefat eden tüm müslümanlar (Mekke'de Hac ve Ümre için bulunan müslümanlar dahil olmak üzere) Cennetül Mualla'ya defnedilmektedir.
-
Mekke'ye hac ve umre ziyaretine gelen Müslümanlar kabristanlığı ziyaret ederek burada yatmakta olan Peygamber yakınları için dua etmektedir.
-
Hazreti Hatice ve Peygamber Efendimizin dedesi Abdülmuttalip'in kabirlerinin bulunduğu bölüm kapalı tutulmaktadır.
-
Cennetül Mualla bugünkü hali...
-
Cennetül Mualla'nın etrafını çevreleyen gökdelenler dikkat çekerken bugün de kabristanlığa defin işlemleri yapılmaktadır.
-
Cennetül Mualla'ya kadın ziyaretçilerin girişine izin verilmiyor.
-
Cennetül Mualla'ın eski fotoğraflarında Osmanlı tarafından yapılan türbeler dikkat çekiyor.
-
CENNETÜL BAKİ KABRİSTANLIĞI
-
Hz. Peygamber (s.a.v.) zamanında Medine İslâm devletinin gerçekleşmesinden sonra kurulan bir mezarlıktır.
-
Cennet'ül Baki, Mescid-i Nebevi'de Peygamber(sav), Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer'in kabirlerini selamladıktan sonra çıkış kapısının tam karşısına düşer.
-
Kaynaklarda burada 10.000 civarında sahabenin medfun bulunduğu ifade edilmektedir.
-
Buna el-Bakî', Cennetü'l-Bakî, Bakî'u'l-Garkad isimleri de verilmiştir. Fakat genellikle kısaca el- Bakî' denilmektedir.
-
El-Bakî mezarlığı İslâm tarihi boyunca önemli şahsiyetlerin defnedildiği bir mezarlık olmuştur.
-
Bu mezarlığa ilk defnedilen sahabî, İslâm'ın Medine'de yayılmasında büyük emeği geçen ve İslâm'da ilk defa müslümanlara cuma namazı kıldıran Es'ad b. Zürare oldu.
-
Başka bir kanaate göre el-Bakî'ye ilk defa Osman b. Maz'un defnedilmiştir.
-
Peygamberimizin muhterem eşleri Hazreti Aişe ve kızı Hz. Fâtıma da burada medfundurlar.
-
İslam'ın 3. Halifesi Hz. Osman, Peygamberimizin amcası Hz. Abbas, cennet ile müjdelenen 10 sahabiden biri olan Abdurrahman bin Avf, Müslümanlığı seçen yedinci kişi olan Sa'd bin Ebi Vakkas, Maliki mezhebinin kurucusu İmam Malik Hazretleri, Peygamberimizin süt annesi Halime, halası Safiye, başta Hz. Ayşe validemiz olmak üzere Peygamberimizin zevceleri ve kızları, Peygamberimizin torunu ve Hz Ali'nin oğlu Hz. Hasan ve daha niceleri burada yatmaktadır.
-
Osmanlılar döneminde Cennetül Baki'de, Peygamberimizin yakınları ve diğer sahabeler için türbeler yapılmıştı.
-
Cennet'ül Baki'nin 1900'lü yıllarda çekilmiş fotoğraflarında bu türbeler çok net bir şekilde görülmektedir.
-
Suudî ailesinin Hicaz'a hakim olmasından sonra burada bulunan mezarlar tamamen düz bir satıh haline getirilmiş ve içine girilip ziyaret yapılması yasaklanmıştır.
-
El-Bakî Medine'nin dışında bulunmaktadır ve yeri bizzat Hz. Muhammed sav tarafından seçilmiştir.
-
İlk sakini, Osman bin Maz oldu ve peygamberimiz Hz. Muhammed, cenazenin defninden sonra, mezarın baş ve uçlarına yanından getirdiği ilk taşı koyarak, "Bu ahirete ilk gidenimizdir" dedi.
-
Peygamber Efendimiz sık sık Baki Mezarlığını ziyaret eder ve orada medfun bulunan mü'minler için dua ederdi.
-
Cennetu'l Baki' Mezarlığı, Mescid-i Nebevî'nin karşısındadır ve toprağı, Efendimiz (s.a.)'in zevceleri, evlâdlari ve ashabın seçkinlerinin mübarek, nurlu bedenlerine son mekân olmuştur.
-
Üçüncü halife Hz. Osman Zinnureyn, başlangıçta cennetu'l Baki dışında bir mevkiye defnedilmişken, zamanımızda mezarlık onun kabrini de içine alacak şekilde genişletilmiştir.
-
Mescid-i Nebevi'nin doğu tarafında bulunan Baki Mezarlığını ziyaret etmek müstehaptır. Peygamber Efendimizi görme şerefine nail olan, sesini duyan, onunla namaz kılan ve İslâmiyet uğrunda hiçbir fedakârlıktan çekinmeyen on bin civarında sahabe bu mezarlığa defnedilmiştir.
-
Hz. Abbas, Hz. Aişe, Hz. Fatıma, Sad b. Ebi Vakkas, Hz. Hasan gibi sahabe ile İmam-ı Malik gibi Tabiundan bir çok büyük zevat burada bulunmaktadır.
-
Hz. Peygamber (s.a.), "Bizim su Bakiyyu'l-urkad mezarlığına her kim defnedilirse kıyamet günü ona şehâdet ve şefaat ederiz." buyurmuştur.
-
Mezarlığın içerisine girmek şart olmamakla birlikte kapısı açık olduğunda içeri girilerek; kapalı olduğunda dışardan ziyaret edilebilir. Ziyarette orada yatanlara selâm verilir ve dua edilir.
-
Mescid-i Haram tarafındaki girişte hemen sağ tarafta belli belirsiz iki mezardan birisi Hz. Fatımat-üz Zehra validemize aitken, solundaki ise Efendimizin amcası Hz. Abbas'a ait.Fotoğrafta görülen çember içindeki alan...
-
Hemen doğusunda ise Hz. Ali'nin oğlu, Hz. Hüseyin, Hz. Hüseyin'in oğlu Zeynel Abidin Zeynel Abidin'in oğlu Muhammed Bakır (ra) ve onun oğlu Caferi Sadık'ın kabirleri var.
-
Efendimizin kızları Zeynep Rukiye ve Ümmü Gülsüm'ün kabirleri ise Hz. Abbas'ın kabirinin sonunda yer alıyor.
-
Peygamber Efendimizin kızlarına ait mezarların sol kısmında yani kuzeyinde ise Hz. Aişe, Sıddıka, Hafsa, Sevde, Zeynep binti Cahş, Ümmü Habibe Ümmü Seleme, Cuveyriye ve Safiye validemiz medfun bulunuyorlar.
-
Giriş kapısının önündeki patikayı takip edip mezarlığın ortasına vardığımızda diğer mezarlara göre çevrilmiş ve biriketlerle dikdörtgen bir mezarı gösteren yapı ise, Hz. Osman Bin Affan Efendimize ait.
-
Giriş kapısının solunda ise Abdulmuttalib'in kızları yani Efendimizin halaları Safiye, Atika ve Ümmü Benun yer almaktadır.
-
Daha ilerisinde (doğusunda) 18 aylıkken vefat eden Efendimizin oğlu İbrahim yatmakta.
-
Buranın hemen önünde az ilerisinde iki yol ayırımında ise Şeyhül Kurra Nafi ve Maliki mezhebinin kurucusu İmam Malik medfun.
-
Bunların solundaki iki dikdörtgeni andıran bölümde ise Efendimizin süt kardeşi Süfyan Bin Harise ve Hz. Ali'nin kardeşi Akil (ra) yatıyor.
-
Ve daha nice şehidler, gaziler, sahabiler, veliler bu baki cennet kentinin sakinleri olarak bu kabristanlıkta yer almaktadır.
-
Bunlar arasında Uhud savaşında şehit düşenlerin bir bölümü de bulunmaktadır.
-
Kabirler arasında, Peygamberimizin 'ölümü ile arşı titreten sahabi' diye tanımladığı Saad B. Muaz da yer almaktadır.
-
Ziyaret sırasında ziyaretçilerin her hareketi Suudi görevliler tarafından dikkatlice takip edilirken bu kabristanda da kadınların ziyaretine izin verilmiyor.
-
Mescid-i Nebevi'nin hemen yanı başında yüksek ve kalın demir korkuluklarla koruma altına alınan binlerce sahabenin medfun olduğu Cennetü'l-Baki kabristanı sabah namazından sonra ve ikindi namazı sonrası kısa bir süreliğine ziyarete açılıyor.
-
Kabirlerde sadece baş tarafını gösteren taşlar var ve kabirlerin kime ait olduklarına dair hiç bir bilgi ve numara yer almıyor.
-
Peygamberin mescidinin hemen karşısındaki Cennetül Baki Kabristanlığı'nın genel görünümü....
-
UHUD ŞEHİTLİĞİ
Hicretin 3. yılında, Uhud dağının güneyindeki alanda, Mekke müşrikleriyle Müslümanlar arasında, cereyan eden savaşta şehid düşen, ashab-ı kiramın kabirleri burada bulunmaktadır. Bunlar arasında Peygamber Efendimizin amcası ve İslâm ordusunun en yiğit kahramanlarından Şehitlerin Efendisi Hz. Hamza da var. Bu kabirleri ziyaret etmek müstehabdır. Allah Resûlü (s.a.v), Uhud şehitlerini ziyaret ederdi. Hz. Fatma (r.a) da Uhud'da şehit olan amcası Hz. Hamza (r.a)'yı sık sık ziyaret ederdi. -
Uhud Dağı, Medinenin kuzeyinde, üç mil uzaklıkta, kırmızıya çalan rengiyle ve cazip şekliyle görenlere ferahlık veren, sevimli bir dağdır. Resulü Ekrem Medine-i Münevvere'ye her gelişinde, Uhud Dağı'nı görünce neşelenir ve bu neşe yüzünden okunurdu.
-
Hz. Peygamberimiz (s.a.v.) bu dağı çok severlerdi. İmam-ı Buhari ve Muslimin, rivayet ettikleri bir hadis-i şerifte Rasulullah Efendimiz "Bu dağ bizi, biz de onu severiz. O cennet kapılarından bir kapının üzerine asılacaktır." buyurmuşlardır.
-
Sahih olan bir rivayete göre: Bir gün Hz. Peygamber, Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman R.A. bu dağın üzerinde bulundukları sırada dağ sallanmaya başlamıştır. Hz. Peygamber, dağa seslenerek "Ey Uhud yerinde dur senin üzerinde, bir nebi, bir sıddık ikide şehid var." demişlerdir.
-
İşte bu sevimli mübarek dağın güney eteklerinde o meşhur Uhud Savaşı cereyan etmiş, Ashabdan 70 kişi bu savaşta şehadet şerbetini içmişlerdi.
-
Bunların arasında Allahın Arslanı Rasulullahın (sav) amcası ve süt kardeşi olan, Hz. Hamza bin Abdülmuttalip, hala zadesi Abdullah b.Cahş ve Medine'ye ilk muallim olarak gönderilen Mus'ab b. Umeyr bulunuyordu.