Yargı mensubunun FETÖ ile iltisak ve irtibatının tespitinde STV-Dijitürk bağlantısı

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun kararını hukuka uygun bulan Daire kararını onadı.

Haber Giriş : 16 Ağustos 2022 13:30, Son Güncelleme : 05 Ağustos 2022 10:31
Yargı mensubunun FETÖ ile iltisak ve irtibatının tespitinde STV-Dijitürk bağlantısı

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun kararını hukuka uygun bulan Daire kararını onadı.

YARSAV üyeliği FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur kabul edildi

Daire kararında bir ayrıntı ise hayli dikkat çekici: STV-Dijitürk bağlantısı

Danıştay 5. Dairesince, yargı mensubunun iltisak ve irtibatının tespitinde öncelikle davacının ... ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dahil olması gösterilmiştir.

Ayrıca, davacının örgüte müzahir STV grubu kanalların Digitürk Platformundan çıkarıldığı tarihten kısa bir süre sonra Digitürk aboneliğini sonlandırmasına ilişkin durumun, davacının anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olarak değerlendirilmesi dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiştir.

T.C.

DANIŞTAY

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2020/3231

Karar No: 2022/109

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...

VEKİLİ: Av. ...

KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu

VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU:

Danıştay Beşinci Dairesinin 26/02/2020 tarih ve E:2016/10875, K:2020/1614 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:

667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin aynı Kurulun ... tarih ve ... sayılı kararının iptali ile bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının meslekten çıkarılmasına karar verildiği tarihten itibaren işleyecek faiziyle ödenmesi, özlük haklarının iadesine karar verilmesi ve 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 3. maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğundan bahisle iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurulması istenilmiştir.

Daire kararının özeti:

Danıştay Beşinci Dairesinin 26/02/2020 tarih ve E:2016/10875, K:2020/1614 sayılı kararıyla;

Davalı idarenin usule ilişkin itirazları ve davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası yerinde görülmemiş,

"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,

Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;

Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucunda anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,

ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı"nın incelenmesinden, davacının ... ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dahil olduğunun anlaşıldığı,

Diğer hususlar yönünden, davacının örgüte müzahir STV grubu kanalların Digitürk Platformundan çıkarıldığı tarihten kısa bir süre sonra Digitürk aboneliğini sonlandırmasına ilişkin durumun, davacının anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olarak değerlendirildiği belirtilerek,

Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,

Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden, davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesine karar verilmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davacı tarafından, Anayasa'nın 140. maddesi uyarınca hakim ve savcıların görevlerine son verilmesine ilişkin düzenlemelerin kanunda yapılması gerektiğine ilişkin emredici hüküm karşısında, davalı idarece OHAL KHK'si esas alınarak tesis edilen dava konusu kararın Anayasa'ya aykırı olduğu ve hukuk devleti ilkesinin ihlali sonucunu doğurduğu, dava konusu işlemde kişiselleştirme yapılmadığından suç ve cezaların şahsiliği ilkesinin ihlal edildiği, 667 sayılı KHK ile öngörülen tedbirin ceza hukuku anlamında bir ceza olması nedeniyle söz konusu KHK'nin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki olaylara uygulanması gerektiğinden, dava konusu kararın suç ve cezaların yasallığı ilkesine aykırı olduğu, görevi süresince tarafsızlığını ve bağımsızlığını kaybettiğine yönelik herhangi bir tespitin olmadığı, ByLock programının herkes tarafından indirilebilen açık bir program olduğu, anılan programı yüklenmediği ve kullanmadığı, söz konusu programa ilişkin elde edilen delillerin hakkında usulüne uygun verilmiş bir Mahkeme kararına dayanmaması nedeniyle hukuka aykırı olarak elde edildiği ve yargılamada dikkate alınamayacağı, ByLock programını kullandığı iddiasının teknik verilerle tespit edilerek her türlü şüpheden uzak şekilde ortaya konulması gerektiği, bu durumun ise ancak bilirkişi incelemesiyle mümkün olduğu, Digiturk aboneliğini iptal etme tasarrufunun örgüt üyeliği faaliyeti olarak değerlendirilemeyeceği iddialarıyla kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;

"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,

b) Hukuka aykırı karar verilmesi,

c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddine,

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 26/02/2020 tarih ve E:2016/10875, K:2020/1614 sayılı kararının ONANMASINA,

3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,

4. Kesin olarak, 20/01/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber