Hafta sonu tatillerinin yıllık izin süresinden sayılması hukuki mi?

657 sayılı Kanunda memurun yıllık izin gün sayısı hizmeti 10 yıla kadar olanlar için 20 gün, 10 yıldan fazla olanlar için 30 gün olarak belirlenmiştir. Diğer taraftan memurun haftalık çalışma süresi ise Cumartesi ve Pazar günleri tatil olmak kaydıyla 40 saattir. Mevzuatta açık bir hüküm olmamakla birlikte yerleşik uygulamada memurun yıllık izin gün sayısına izin süresi içinde kalan hafta sonu tatil günleri de dahil edilmektedir.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 30 Nisan 2024 10:36, Son Güncelleme : 29 Nisan 2024 09:08
Hafta sonu tatillerinin yıllık izin süresinden sayılması hukuki mi?

Memurlar genellikle 5 gün, 12 gün veya 19 gün şeklinde yıllık izin talebinde bulunmakta, iznin başlangıcının Pazartesi, bitişinin ise Cuma gününe denk gelmesine özen göstermektedir. Bunun temelinde yıllık izinlerde iş günü esasının uygulanmaması Cumartesi ve Pazar günlerinin de izin gün sayısına dahil edilmesi yatmaktadır. Bu yöntemle 5 gün izin alan memur 9 gün, 12 gün izin alan memur 16 gün, 19 gün izin alan memur 23 gün izin kullanmış olmaktadır. 12 gün izin kullanan memurun 2, 19 gün izin kullanan memurun 4 günü tatil olduğu halde yıllık izin içinde eriyip gitmektedir. Yıllık izin süresi içinde kalan hafta sonlarının izin gün sayısına dahil edilmesinin hukuki bir temeli var mı, yoksa yerleşik bir uygulama mı olduğunu bu yazımızda değerlendirmek istiyoruz.

Anayasanın 50. maddesinde dinlenmenin çalışanların hakkı olduğu, ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartlarının kanunla düzenleneceği belirtilmektedir. Bu hükme uygun olarak Devlet Memurları Kanunu'nda Devlet memurlarının hakları sayılırken 23. madde ile izin hakkına da yer verilmiştir.

657 sayılı Kanunun 102. maddesine göre Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gün olup, nadiren uygulansa da zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilmektedir.

Mezkür Kanunun 103. maddesinde ise, "Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izliyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer.

Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara, hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin verilmez.

Hizmetleri sırasında radyoaktif ışınlarla çalışan personele, her yıl yıllık izinlerine ilaveten bir aylık sağlık izni verilir." hükümleri yer almaktadır.

Konuyla ilgili diğer önemli düzenlemelere Kanunun 99 ve 101. maddelerinde yer verilmiştir. Buna göre memurların haftalık çalışma süresi Cumartesi ve Pazar günleri tatil olmak üzere genel olarak 40 saat olarak belirlenmiştir. Kanunun 101. maddesinde günün yirmidört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan Devlet memurlarının çalışma saat ve şekillerini belirleme konusunda kurumlara yetki verilmiştir.

2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 3. maddesinde hafta tatili Pazar günü olarak belirlenmiş, bu tatilin 35 saatten az olmamak üzere Cumartesi günü en geç saat 13.00'ten itibaren başlayacağı hüküm altına alınmıştır.

Memurların yıllık izin süresine hak kazanmaları ve izin kullanımına ilişkin olarak geçmişte 62, 140 ve 154 Seri Numaralı Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğleri yürürlüğe konulmuştur. Gerek yukarıda yer verdiğimiz Kanun hükümleri gerekse de bahsi geçen Tebliğlerde izin gün sayısının iş günü olarak uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bir tespit veya değerlendirmeye yer verilmemiştir.

Devlet Personel Başkanlığı kapatılmadan önce 2016 yılında vermiş olduğu bir görüşünde yıllık izin süresi içinde kalan Cumartesi ve Pazar günlerinin yıllık izne dahil edileceğini değerlendirmiş, ancak izin süresi içinde kalan kalan ulusal bayram ve genel tatil günleri ile idari izinlerin mesai günlerine denk gelen kısmının yıllık izne dahil edilmeyeceğini belirtmiştir. Bu görüşü incelediğimizde yapılan değerlendirmelerin açık bir hukuki dayanağı olmadığını yoruma dayalı olduğunu görmekteyiz. Ulusal bayram ve genel tatil günleri ile idari izinli kabul edilen günler mesai günü değil, bu makul bir yaklaşım ancak Cumartesi ve Pazar günü de mesai günü olmadığı halde neden yıllık izne dahil ediliyor sorusunun cevabını mülga Başkanlığın görüşünde bulamıyoruz.

İşçilerde durum farklı olup 4857 sayılı İş Kanunu'nda bu konuya ilişkin açık bir düzenleme yapılmıştır. Kanunun 56. maddesinde "Yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz." denilmektedir. Bu hüküm uyarınca gerek kamuda gerekse özel sektörde çalışan işçiler iş günü hesabıyla yıllık izin kullanabilmekte, memurla kıyasladığımızda aynı tarihler arasında örneğin memur 19 gün izin kullanırken işçiler 15 gün izin kullanmış sayılmaktadır.

Sonuç olarak yıllık izin kullanan memurların izin süresi içinde kalan Cumartesi ve Pazar günlerinin yıllık izne dahil edilmesinin yasal bir dayanaktan ziyade bir teamül olarak uygulandığını, bu konudaki görüşlerin tutarlılığı bulunmadığını anlıyoruz. Cumartesi ve Pazar günleri mesai günü olmaması noktasında idari izin, ulusal bayram ve genel tatil günleri ile aynı nitelikte olduğu halde suni bir farklılık oluşturularak konunun çalışanların aleyhine olacak şekilde yorumlanmasının uygun olmadığını, memurların yıllık izinlerinin de mesai günü esas alınarak verilmesinin önünde bir engel bulunmadığını değerlendirmekteyiz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber