Genç kişi ile yaşlı kişinin evlenmesi sosyal güvenlikte engel teşkil eder mi?

Bazı evlilikler genç yaşta olanlarla ileri yaşlarda olanlar arasında da gerçekleşebilmektedir. Bu durum kadın ve erkek olarak fark etmemekte, 5434 ve 5510 kapsamındakiler için şartlar farklı olmaktadır.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 22 Temmuz 2024 00:10, Son Güncelleme : 19 Temmuz 2024 11:11
Genç kişi ile yaşlı kişinin evlenmesi sosyal güvenlikte engel teşkil eder mi?

Detaylar/Değerlendirmeler:

Yaşlı kişilerle evlenen genç kişilere, ölüm halinde dul aylığı bağlanır mı?

Bazı evlilikler, genç yaşta olanlarla ileri yaşlarda olanlar arasında da gerçekleşebilmektedir. Bu evlilikler bazen yardım amaçlı olmakla, bazen de hem yardım amaçlı hem de maddi amaçlı da olabilmektedir. Ancak, evlilik işlemleri hangi niyetle olursa olsun sosyal güvenlik hukuku düzenlemelerinde bu evliliklerde ölüm halinde genç dul eşe aylık bağlanmasına engel bir hüküm bulunmamaktadır.
5434 sayılı Kanun kurallarına göre:

5434 sayılı Kanunda evliliklerde 30 yaş farkı olması halinde eşlerden birinin ölümü halinde dul aylığı bağlanması için özel şartlar aranmaktadır. Bu şart özellikle yaşlı olan eşlerin evlendikleri eşlerinden 30 veya daha büyük ise ölüm halinde genç dul eşe yarı nispette dul aylığı bağlanmaktadır.

Aylığın tam olarak bağlanma şartı olarak da, evlenmelerinin ölüm tarihinden en az 10 yıl önce yapılmış olması veya bu evlenmeleri neticesinde çocuklarının olmuş olması gerektiği belirlenmiştir.

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununda bulunan hüküm şu şekildedir.

"Madde 71 - İştirakçi karı veya koca eşinden 30 yaş veya daha büyük ise ölümünde eşine yarı nispetinde aylık bağlanır. Ancak, evlenme akdi en az 10 yıl evvel yapılmış veya çocukları olmuş ise bu indirme yapılmaz. Emekli olduktan sonra evlenenler hakkında dahi aynı hükümler uygulanır."

Hükmün Yorumu:

Bu hüküm özellikle ileri yaştaki emeklilerin, ölümleri halinde maaşlarının başka birine aktarılması için yapılan hülle evlilikler nedeniyle konulan bir hüküm olarak görünmektedir. Bir anlamda dul aylığı bağlanması için evli eşler arasında azami 30 yaş farkının önemli olması, bazı haksız kazançların önüne geçilmesi olduğunu söylememiz doğru olacaktır. Bu hükmün iptali için açılan dava da Anayasa Mahkemesince reddedilmiştir. Yani bu hüküm 2008 yılı Ekim ayından önceki memurların vefatları halinde dul eşleri hakkında uygulanmaya devam edilmektedir.

Emeklilik olaylarında çok ilginç uygulamalar yaşanabilmektedir. Örneğin, 80 yaşında emekli bir memur kendisinden 30 veya daha küçük yaşlarda bir kişiyle evlenebilmektedir. Emekli memur vefat edince de, vefat eden memurdan evli eşin dul aylığı alması durumu oluşabilmektedir. Maddenin bu gibi durumların önüne geçmek düşüncesiyle hazırlanmış olduğunu tahmin ediyoruz.
Hükmün uygulanma şekli:

-Memur karı veya memur kocalar evlendikleri eşlerin yaşı ile kendi yaşları arasında 30 yaş veya daha fazla bir fark ise bu memur vefat ederse hayatta olan eşine bağlanacak aylık oranı yarı oranda olur. Yani normal yaş farkı çok yüksek olmayan durumlarda vefat eden eşin aylığını alan dul eşe % 75 oranında aylık bağlanırken, böyle yaş farkının fazla olması durumunda ise % 37,5 oranında aylık bağlanmaktadır.

-Şayet böyle büyük yaş farkı olan evlilikler memurun vefatından en az 10 yıl evvel yapılmış olması veya bu evlilik neticesinde çocuklarının olması halinde aylık oranı % 75 olur, bir indirim olmaz.

5510 sayılı Kanun kurallarına göre:

Bugün için tüm hizmetleri memurluk olmasa da, 2008 öncesi işçi, esnaf gibi hizmetleri olup bu tarihten sonra memurluğa başlamış kişiler de bulunmaktadır. Bu durumdaki kişilere aylık bağlanma şartlarında 5510 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.

Örnek olarak; 2008 yılı Ekim ayına kadar işçi, esnaf statüsünde çalışıp bu tarihten sonra memurluğa geçen, başlayan kişiler hakkında emeklilik yaş ve hizmet dışında, kendilerine, hak sahiplerine aylık bağlanmasında aranılacak şartlarda 5510 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.

2008 yılı Ekim ayında yürürlüğünü devam ettiren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda böyle evliliklerde ölüm aylığı bağlanması için özel şartlar bulunmamakta, bağlanacak ölüm aylığı oranını değiştirecek herhangi bir hüküm de bulunmamaktadır.

5510 sayılı Kanun hükümlerinde dul eşlere aylık bağlanmasında herhangi özel bir şart bulunmaz. Sadece aylık bağlanma oranı olarak % 50 veya % 75 oranında bir farklılık bulunur. Şayet, dul eş bir yerde çalışmıyorsa veya kendi çalışmaları nedeniyle aylık bağlanmamış ise aylık oranı % 75 olmakta, diğer halde ise % 50 olmaktadır.

Belirtilen durumlar dışında 5510 sayılı Kanunda dul eşlerin doğum yaşları açısından herhangi bir özel şart olmadığından, 5510"a tabi memurların kendi yaşlarından daha düşük veya daha yüksek kişilerle (20, 25, 30,35 yaş vb. gibi) yapılan resmi evliliklerde, memurun vefatında kalan eşe dul aylığı/hak sahipliği aylığı bağlanmasını engellememektedir.
Sonuç bağlamında;

5434 sayılı Kanunun Madde 71 hükmü, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlük tarihi öncesi (2008 yılı Ekim ayı başı öncesi) devlet memurluğu hizmetleri bulunanlar hakkında geçerli olmaktadır.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun esas maddelerinde, aynı şekilde bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durum, "2008 yılı Ekim ayı başından sonra ilk defa devlet memurluğu hizmetine giren kişilerin evliliklerinde 30 yaş farkının olup olmadığına bakmadan vefat eden eşten dolayı aylık alınabilir" anlamına gelmektedir.

Bugün için tüm hizmetleri memurluk olmasa da, 2008 öncesi işçi, esnaf gibi hizmetleri olup bu tarihten sonra memurluğa başlamış kişiler de bulunmaktadır. Bu durumdaki kişilere aylık bağlanma şartlarında 5510 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.

Örnek olarak; 2008 yılı Ekim ayına kadar işçi, esnaf statüsünde çalışıp bu tarihten sonra memurluğa geçen, başlayan kişiler hakkında emeklilik yaş ve hizmet dışında, kendilerine, hak sahiplerine aylık bağlanmasında aranılacak şartlarda 5510 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.

5510 sayılı Kanun hükümlerinde dul eşlere aylık bağlanmasında herhangi özel bir şart bulunmaz. Sadece aylık bağlanma oranı olarak % 50 veya % 75 oranında bir farklılık bulunur.

Şayet, dul eş bir yerde çalışmıyorsa veya kendi çalışmaları nedeniyle aylık bağlanmamış ise aylık oranı % 75 olmakta, diğer halde ise % 50 olmaktadır.

Sonuç bağlamında; yukarıda belirtilen durumlar dışında 5510 sayılı Kanunda dul eşlerin doğum yaşları açısından herhangi bir özel şart olmadığından, 5510'a tabi memurların kendi yaşlarından daha düşük veya daha yüksek kişilerle (20, 25, 30,35 yaş vb. gibi) yapılan resmi evliliklerde, memurun vefatında kalan eşe dul aylığı/hak sahipliği aylığı bağlanmasını engellemez.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber