OECD 'Türkiye'de hayat nasıl?' diye sordu
OECD verilerinde, Türkiye, gençlerin okula aç gitmesi ve hiçbir alanda yer almaması konusunda lider olurken, gelir eşitsizliğinde de üst sıralarda yer alarak yaşam memnuniyeti verilerinde görülüyor. OECD'nin "Hayat nasıl?" sorusuna, Türkiye'de katılanlar geleneksel şekilde "yuvarlanıp gidiyoruz" yanıtını verdi.
Ekonomi Gazetesi'den Özder Şeyda Uyanık'ın haberine göre; Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD-Organisation for Economic Co-operation and Development) "How's Life?(Hayat nasıl?)" başlıklı araştırmasını OECD üye ülkelerinde sosyoekonomik gelişmeleri gözler önüne seriyor.
Araştırma, OECD ülkelerinde yaşayan insanların hayatlarının daha iyiye gidip gitmediğini ve ilerlemenin sürdürülebilir, kapsayıcı olup olmadığını değerlendiriyor. 6.'sı yayımlanan verilerde, ülkelerin mevcut refah seviyeleri, eşitsizlikler ve gelecekteki refah beklentileri için 80'den fazla göstergeden elde edilen en son veriler görülüyor.
Kovid-19 salgınını sonrasında dünyada yaşanan geçim maliyeti krizinin etkisini anlamak amacıyla 2019'dan bu yana yaşanan gelişmeleri karşılaştıran verilerde Türkiye'nin yeri dikkat çekiyor.
Türkiye hangi verilerde göze çarpıyor?
Gelir eşitsizliği
2010 yılından bu yana gelir eşitsizliğini azaltmada kaydedilen ilerlemenin OECD
ülkeleri genelinde 2019 sonrasında durakladığı görülüyor. Gelir dağılımının
en üst yüzde 20'sinin ortalama (eşdeğer) hanehalkı kullanılabilir gelirinin,
en alt yüzde 20'sinin ortalama gelirine oranı yani en yüksek yüzde 20'lik gelir
grubuyla en düşük yüzde 20'lik gelir grubunun karşılaştırmasında Türkiye'de
değişim yüksek olmazken, en yüksek ülkelerin içinde yer alıyor.
Meksika bu konuda 2010 yılından sonra önemli bir gelişme kat ederken, Estonya ve Almanya'da gelir adaletinin bozulması en 2019-2022 arasında en yüksek seviyede olurken, Türkiye de onların ardından 3. sırada geliyor.
Reel ücretlerde değişim
2019'dan bu yana, yıllık reel ücretler OECD ülkelerinin yaklaşık üçte birinde
artarken, yaklaşık beşte birinde ise azalış gösteriyor. Tam zamanlı çalışan
kişi başına ortalama yıllık reel brüt ücretlerin satınalma gücü paritesine göre
dolar üzerinden değişimlerinde Türkiye 2010 sonrasında yükseliş gösterse de
en düşük kalan ülkelerin içinde yer alıyor.
Tabloda SGP'ne (PPP) göre, reel ücretlerin en düşük olduğu ülke Meksika olurken, 2019-2022 arasında en büyük iyileşme ABD'de, en çok kötüleşme de Çek Cumhuriyeti'nde görülüyor.
Konut maliyetleri
OECD'ye göre, düşük gelirli haneler, gelirlerinin büyük bir kısmını konut maliyetlerine
ayırdıklarından bu alandaki değişimlere karşı savunmasız kalıyor. Gıda, sağlık
ve eğitim gibi diğer temel mal ve hizmetlere harcamaları sınırlayan konut harcamaları,
OECD ülkeleri genelinde, 2022'de gelir dağılımının en alttaki yüzde 40'lık gelir
grubunun neredeyse beşte biri, harcanabilir gelirlerinin yüzde 40'ından fazlasını
konuta (kira ve ipotek maliyetlerine) harcadı. "Konut maliyeti aşırı yükü"
OECD ortalamasında 2010 ile 2019 arasında sınırlı iyileşirken, 2019-2022 arasında
tersine döndü. Düşük gelirli hanelerin yaklaşık yüzde 20'si 2022'de konut maliyetleri
nedeniyle aşırı yüklenirken, Türkiye'de de 2010'dan 2019'a görünüm kötüleşti
ve 2022'de de iyileşme göstermedi.
Geçim derdi
OECD ülkelerinde, finansal zorlukları olan kişilerin payında orta vadede güçlü
düşüşler görülüyor. Ancak ilerlemenin son yıllarda durduğu da göze çarpıyor.
Türkiye için tablo daha farklı oluyor. Geçimini sağlamakta zorluk çeken veya
çok zorluk çeken kişilerin yüzdesine bakıldığında Türkiye'de 2010'dan 2019'a
iyileşme görülürken, 2023'e dek yeniden kötüleşiyor ve son 4 yılda geçimini
sağlamakta zorlananların en çok arttığı ülkelerde başı çekiyor.
Gençler aç kalıyor
2022'de OECD ülkelerindeki 15 yaşındaki öğrencilerin yüzde 8'i, geçmiş 30 gün
içinde, yiyecek satın almak için yeterli parası olmadığı için haftada en az
bir gün yemek yemediklerini bildirdi. Gıda güvensizliği, öğrencilerin yalnızca
fiziksel sağlıklarını değil, aynı zamanda okul performanslarını, eğitim fırsatlarını
ve genel yaşam kalitelerini de olumsuz etkiliyor.
Yeterli parası olmadığı için son 30 gün içinde haftada en az bir gün yemek yemediğini bildiren 15 yaşındaki öğrencilerin yüzdesinde Türkiye ilk sıra geliyor ve neredeyse 5 öğrenciden biri aç kaldığını belirtiyor.
"Hiçbir yerde olmayan gençler"
10 yıllık bir düşüşün ardından, istihdam, eğitim veya öğretimde olmayan gençlerin
oranı OECD ülkelerinin beşte birinde artarken, "istihdam, eğitim veya öğretimde
olmayan gençlerin (15-24 yaş) yüzdesi (NEET)" Türkiye'de en yüksek oranda oluyor.
Son 4 yılda da bu durumun değişim göstermediği görülüyor.
Yaşam memnuniyeti
OECD'de ortalama yaşam memnuniyeti, 0'dan (hiç memnun değil) 10'a (tamamen memnun)
kadar bir ölçekte, 2013 ile 2018 arasında iyileşirken, Kovid-19 pandemisinin
başlangıcından bu yana ilerlemenin durduğu görülüyor. 2018'den bu yana, yaşam
memnuniyeti 12 OECD ülkesinde sabit kalırken, 11'inde kötüleşti ve 6 ülkede
iyileşme gösterdi. Türkiye, memnuniyetin en düşük olduğu ülkelerin başında gelirken,
kötüleşme göstermeye de devam ediyor.
Endişeliyiz
2022-23'te OECD nüfusunun yüzde 36'sı çok fazla endişe yaşadığını bildirdi.
Endişe duyguları son on yılda olumsuz bir trendde olurken, 2008-10 ile 2017-19
arasında, çok fazla endişe yaşayan nüfusun payı OECD ortalaması için arttı.
Bu ortalama eğilim 2017-19 ile 2022-23 arasında devam etti. Türkiye ise endişe
duygusunun son yıllarda en çok arttığı ülke oluyor.
Birbirimize güvenmiyoruz
2023'te 18 OECD ülkesinde diğer insanlara duyulan ortalama güven, esasen 2013
ve 2018 değerlerinde kaldı. 2023'te ortalama kişilerarası güven puanı için OECD
ortalaması 0'dan (kimseye güvenmezsiniz) 10'a (çoğu insana güvenilebilir) kadar
bir ölçekte 6,1'di.
Türkiye'de güven duygusunun 2018 yıllarında en düşük seviyelere indiği görülürken, OECD ülkeleri içinde en düşük seviyede olmasına karşın son 4-5 yılda en büyük iyileşmeyi gösterdiği de dikkatlerden kaçmıyor.
Yöneticilere güvenmek konusunda kararsızız
Pandemi öncesi seviyelerle karşılaştırıldığında, hükümete güven OECD ülkelerinin
üçte birinde iyileşirken, diğer üçte birinde ise azalma gösterdi. Türkiye'de
2017-2019 aralığında güven duygusu artarken, 2022-23 yıllarında yeniden geriliyor.
Yolsuzluk algısı
Son yıllarda, OECD ülkeleri genelinde kamu sektörü yolsuzluğuna ilişkin algılarda
çok az ilerleme kaydedilirken, Transparency International'ın Yolsuzluk Algısı
Endeksi'ndeki uzmanların ve iş insanlarının değerlendirmelerine göre, 2023'te
kamu sektöründe algılanan yolsuzluğun OECD ortalama seviyesi 0'dan (çok yolsuzluk)
100'e (yolsuzluğun tamamen yokluğu) kadar bir ölçekte 66 oldu. 2019-23 döneminde,
hiçbir OECD ülkesi algılanan kamu sektörü bütünlüğünü önemli ölçüde iyileştirmeyi
başaramadı. Türkiye de bu tabloda sürekli gerileme göstermesi ve en düşük puanlı
ülkeler arasında yer alması dikkat çekiyor.