Kurum içinde dolu kadroya sürekli görevlendirme mümkün mü?

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "vekalet görevi ve aylık verilmesinin şartları" başlıklı 86'ncı maddesine göre; memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabilir. Bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekalet asıldır.

99 seri numaralı Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği'ne göre; "Asilde aranan şartlara sahip vekil memur bulunamadığı takdirde, hizmetin aksamadan yürütülebilmesi bakımından herhangi bir şekilde boşalmış veya boş bulunan bir görevin öncelikle varsa yardımcıları yoksa asilde aranan şartlara en yakın personel tarafından tedviren gördürülmesi mümkün görülmektedir"

"Tedvir" müessesesi ile "Vekalet" müessesinin birbirine karıştırılmaması gerekir. Asilde aranan şartlara sahip vekil memur bulunamadığı takdirde, hizmetin aksamadan yürütülebilmesi bakımından herhangi bir şekilde boşalmış veya zaten boş bulunan bir görevin öncelikle varsa ilgili kadronun yardımcıları yoksa asilde aranan şartlara en yakın personel tarafından tedviren gördürülmesi mümkündür.

Bir görevin tedviren gördürülebilmesi için iki şart aranmaktadır. Birincisi, öncelikle ilgili kadronun boş olması, ikincisi kadronun boş olması durumunda görevin öncelikle vekil veya yardımcılar vasıtası ile gördürülmesi gerekir.

Dolu kadrolara sürekli bir biçimde vekaleten görevlendirme yapılamayacağı gibi harcama yetkililiğini de vekaleten görevlendirilen yerine asıl kadroda bulunanın kullanması gerekir. Bu kişiler görevden alınmadığı ve bu kadrolar boş olmadığı sürece yetkinin vekaleten görevlendirilen kişilerce kullanılması mümkün değildir. Şüphesiz 657 sayılı Kanun memuriyette kadroyu esas almıştır.
Bir görevin tedviren yürütülmesi istisnai bir durum olup, 657 sayılı Kanunda belirtilen şartları haiz personel bulunmadığı koşullarda uygulanabilmektedir.

Kadrolarının dolu olması nedeniyle, bu kadrolara vekaleten atanma şartları oluşmadığından hem birim yöneticiliğinin hem de harcama yetkilisi görevinin "yetkisiz" kamu görevlisi tarafından yürütülmesi izahtan varestedir.

Sayıştay Denetim Raporlarında aynı minvalde bulgulara yer verilmiştir.

Danıştay 2. Dairesinin kararında (T: 05.11.2010, E: 2008/2083, K: 2010/4219); 657 sayılı Kanunun 86'ncı maddesine göre, vekalet aylığına ve vekalet edilen kadronun zam ve tazminatlarına hak kazanılabilmesi için, söz konusu hükümde öngörülen biçimde BOŞALMIŞ OLAN KADROYA vekaleten atamanın yapılması gerektiği şeklinde hüküm kurulmuştur.

Danıştay 5. Dairenin kararında ise (T: 27.02.2006, E: 2004/5066, K: 2006/751); hukuki statü bakımından boş olan bir kadro üzerinden idarenin tasarrufta bulunabileceği ve söz konusu idari kadro için gerekli koşulları taşıyan personelin varlığı halinde, bu personelle kadroyu doldurma konusunda takdir hakkının bulunduğu yönünde hüküm verilmiştir.