Memurun Amirine Saygısızlık Fiili

657 sayılı Kanun ve Danıştay Kararları birlikte değerlendirildiğinde, memurun amirine saygısızlık fiilinin görev sırasında sözle veya hal ve hareketi ile gerçekleşmesi halinde disiplin cezası uygulanır.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 09 Ocak 2025 00:10, Son Güncelleme : 30 Aralık 2024 09:39
Memurun Amirine Saygısızlık Fiili

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125'inci maddesinin birinci fıkrasının "kınama" başlıklı (B) bendinin (c) alt bendinde "görev sırasında amire hal ve hareketi ile saygısız davranmak"; "aylıktan kesme" başlıklı (C) bendinin (e) alt bendinde "görev sırasında amirine sözle saygısızlık etmek" hükümleri çerçevesinde memurun görev sırasında amirine saygısızlık yapmasının meydana geliş biçimlerine göre disiplin cezası farklılaştırılmış ve hal ve hareketleri ile yapılan saygısızlığa kınama, söz ile yapılan saygısızlığa aylıktan kesme cezası öngörülmüştür.

Danıştay Onikinci Dairesinin (T: 13.02.2023, E: 2021/1589, K: 2023/513) kararında; öncelikle, memurun görev sırasında sözle saygısızlık etmek suçunu işlediğine dair kişinin beyanı dışında somut bilgi veya belgenin bulunup bulunmadığı ile söz konusu fiili işlediği hususunun kabul edilebilir, somut, şüpheden uzak yeterli delillerle ortaya konulup konulamadığı önem arz etmekte olup, sadece bir kişinin beyanı üzerine disiplin cezası verilememektedir denilmiştir.

Danıştay Onikinci Dairesinin (T: 03.06.2021, E: 2021/1541, K: 2021/3452) kararında; bu nedenle davacının amirine görevi sırasında sözle saygısızlık ettiği fiilini işlediğinden bahisle aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına esas alınan nitelikte disiplin suçu oluşturan bir eylemi bulunduğu hususunun, herhangi bir şüpheye yer bırakmayacak biçimde kanıtlanmadığından bahisle dava konusu işlemin iptaline karar verilmişse de, davacının sözle sataştığı esnada yanında, olayın tarafı olan kurum 2. müdürü ile tanığı olan . bulunmakta olup, olayın doğrudan tanığı olan . tarafından da davacının disiplin cezasına konu eylemi işlediği belirtilmektedir. Bu durumda; davacının kurum 2. müdürüne sözle saygısızlık ettiğine ilişkin eyleminin olayı gören tanık ifadesi ile sübuta erdiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir denilmiştir.

Danıştay Onikinci Dairesinin (T: 29.09.2015, E: 2011/9785, K: 2015/48687) kararında; "... olarak görev yapan davacı tarafından 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (e) alt bendi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin . sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada; çalıştığı okulun müdürü tarafından göreve başlamasının gerektiğine ilişkin yazının tebliğ edilmesinden sonra, davacı tarafından, anılan tebligat yazısının buruşturularak, müdüre doğru atıldığı, ayrıca, ... şeklinde cümleler sarf edildiğinin sabit olduğu, davacının bu eyleminin de, görev sırasında amirine sözle saygısızlık etmek fiili kapsamında olduğu, bir diğer ifade ile dava konusu disiplin cezası verilmesine dayanak alınan eylemin sabit olduğu ." belirtilmiştir.

Danıştay Onikinci Dairesinin (T: 08.03.2021, E: 2020/4872, K: 2021/1058) kararında; " Dava konusu istem: Ankara İli, Etimesgut İlçesi, . Okulu'nda öğretmen olarak görev yapan davacının, görev sırasında amirine sözle saygısız davranmak suretiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125'inci maddesinin (C) bendinin (e) alt bendini ihlal ettiğinden bahisle 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin . tarih ve . sayılı işlem ile bu işleme yaptığı itirazın reddine ilişkin . tarih ve . sayılı İl Milli Eğitim Disiplin Kurulu kararının iptali ve bu nedenle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: . İdare Mahkemesince, Danıştay Onikinci Dairesinin 19/12/2017 tarih ve E:2014/8797, K:2017/7026 sayılı bozma kararına uyularak; dava konusu disiplin cezasına dayanak alınan disiplin soruşturma raporunda; davacının 23/02/2012 günü Anaokulu Müdürü N.C.'nin odasına girerek "Ben zaten ayrılacağım, bırakın bunları, kesin sesinizi" diyerek yumruğunu sert bir şekilde çenesinin yakın bir yerinden masaya vurduğu, sonrasında mutfağa giderek "ben bu okuldan gideceğim ama . Anaokulunu da dağıtacağım", şeklindeki ifadesi ile ilgili kınama cezası ile cezalandırılmasının, aynı gün yaşanan olay sırasında N.C.'nin önünden kağıt ve kalemi sertçe alarak yazdığı ücretsiz izin dilekçesini verirken "bana bak bunu hemen işleme koy, Müdüre Hanım" şeklindeki ifadesi ile ilgili olarak aylıktan kesme cezasının teklif edildiği; davacının 657 sayılı Kanun'un 125'inci maddesinin (B) bendinin (c) alt bendini ihlal ettiğinden bahisle kınama cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işleme yaptığı itirazın kabul edilerek bir alt ceza olan uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve bu cezaya karşı açılan kararın . Bölge İdare Mahkemesi ... Kurulunun . tarihli ve E:., K:. sayılı kararıyla onandığı, karar düzeltme isteminin ise . tarihli ve E:., K: . sayılı kararla reddedilerek anılan kararın kesinleştiğinin anlaşıldığı, ceza hukuku teorisindeki; aynı suçtan dolayı sanık aleyhine tekrar dava açılmaması kuralının yargılama hukukunun ana ilkelerinden olduğu, hiç kimsenin aynı suçtan dolayı ikinci kez yargılanamayacağı ana prensibine dayanan bu ilkenin "cezaların tekliği ilkesi" olarak adlandırıldığı, aynı eylem ve aynı kişi nedeniyle mükerrer yargılama ve cezalandırma yapılamayacağına ilişkin bu ilkenin disiplin hukuku alanında da geçerli olduğu, bu durumda, 23/02/2012 tarihinde okul müdürü N.C.'nin odasında yaşanan olay sırasında davacının gerçekleştirdiği iddia edilen fiililerin ayrı ayrı değerlendirilerek 2 ayrı disiplin cezası ile cezalandırıldığı, kişilere aynı fiil nedeniyle birden fazla ceza verilemeyeceği hususları birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle anılan işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle davacının maaşından yapılmış olan kesintinin dava tarihinden (13/11/2012) itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir.

Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile işlem nedeniyle davacının maaşından yapılmış olan kesintinin dava tarihinden (13/11/2012) itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolundaki ... İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı temyize konu kararının ONANMASINA"

Yukarıda yapılan açıklamalar bağlamında bahse konu disiplin cezalarının verilebilmesinde; disiplin cezasını gerektiren fiilin görev sırasında gerçekleşip gerçekleşmediği ve doğrudan amire karşı yapılıp yapılmadığı önemlidir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber