Eğitmen olarak çalışan Bilgisayar Öğretmeninin sözleşme feshi hukuka uygun bulundu
Danıştay 12. Dairesi, Belediye Başkanlığı bünyesinde 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca tam zamanlı sözleşmeli personel statüsünde eğitmen olarak görev yapan davacının, 31/12/2019 tarihinde sona erecek sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin işlemi hukuka uygun buldu.
![Eğitmen olarak çalışan Bilgisayar Öğretmeninin sözleşme feshi hukuka uygun bulundu](http://www.memurlar.net/common/news/images/1127057/egitmen-olarak-calisan-bilgisayar-ogretmeninin-sozlesme-feshi-hukuka-uygun-bulundu.jpg)
İlk derece mahkemesi davayı reddetmiş ama istinaf bozmuştur.
Davacı programcı olarak çalışmaya başlamış şartlarının tutmadığı anlaşılınca
eğitmen yapılmış
Teknik Eğitim Fakültesi Elektronik ve Bilgisayar Eğitimi Bölümünden 16/07/2010 tarihinde mezun olan davacının, 2015 yılından 2017 yılına kadar davalı idare bünyesinde sözleşmeli programcı unvanında Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde çalışmakta iken sözleşmeli personel pozisyon unvanları ile asgari niteliklerini gösterir cetvelde programcı olabilmek için gerekli şartları taşımadığı anlaşılan davacının, 09/02/2017 tarihinden itibaren sözleşmeli eğitmen olarak aynı birimde sözleşme imzalayarak çalışmaya devam etmiştir.
Mesleği ile ilgili alanda çalıştırılmamış
Sözleşmeli eğitmen olarak görev yapan davacının Bilgisayar Eğitimi Bölümü Bilgisayar Öğretmenliği mezunu olduğu ancak mezun olduğu alanla ilgili bir birimde çalıştırılmadığı, Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü'nde eğitim alanında uzman niteliğini de taşımamaktadır.
Danıştay: Takdir hakkı
Davacının hizmetine ihtiyaç kalmadığının davalı idarece somut bilgi ve belgelerle ortaya konduğu, sözleşmeli personel istihdamının belirli bir süre ile sınırlandırıldığı ve bu süre sonunda idarenin kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda, sözleşmeli personel çalıştırma, personelin sözleşmesini yenilememe konusunda takdir yetkisinin bulunduğu ve bu konuda idarenin yargı kararı ile zorlanamayacağı da gözönüne alındığında, davacının sözleşmesinin yenilenip yenilenmemesi konusunda takdir hakkına sahip olan davalı idarece, bu yetkinin kadro ve ihtiyaç durumu değerlendirerek kullanıldığı dikkate alındığında, davacının sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2021/5217
Karar No: 2024/3926
İSTEMİN KONUSU: ... Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin... tarih ve E:..., K:...... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
... ili, ... Belediye Başkanlığı bünyesinde 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun
49. maddesi uyarınca tam zamanlı sözleşmeli personel statüsünde eğitmen olarak
görev yapan davacının, 31/12/2019 tarihinde sona erecek sözleşmesinin yenilenmeyeceğine
ilişkin ... Noterliği'nin ... tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bildirilen
işleminin iptali ve işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal haklarının yasal
faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
... İdare Mahkemesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; 5393 sayılı
Kanun'un 49. maddesinin 3. fıkrasında maddesinde, hangi personelin tam zamanlı
yıllık hizmet sözleşmesi ile çalıştırılabileceğinin örnek kabilinden sayıldığı,
ancak söz konusu personelin uzman ve teknik personel olması gerektiğinin vurgulandığı,
bu itibarla sadece uzman ve teknik personel niteliği taşıyanların 5393 sayılı
Kanun'un 49. Maddesinin üçüncü fıkrasında maddesi kapsamında tam zamanlı hizmet
sözleşmesi ile çalıştırılmasının hukuken mümkün olduğu, sözleşmeli eğitmen olarak
görev yapan davacının Bilgisayar Eğitimi Bölümü Bilgisayar Öğretmenliği mezunu
olduğu ancak mezun olduğu alanla ilgili bir birimde çalıştırılmadığı, Kültür
ve Sosyal İşler Müdürlüğü'nde eğitim alanında uzman niteliğini de taşımadığı,
davalı idarede halen sözleşmeli olarak iki eğitmenin çalışmakta olduğu görüldüğünden,
sözleşmenin yenilenmemesi konusunda idarenin haiz olduğu takdir yetkisi çerçevesinde,
davacının hizmetine ihtiyaç duyulmadığı nedeniyle tesis edilen, eğitim alanında
uzman niteliğini taşımayan davacının sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin dava
konusu işlemde kamu yararı, hizmet gerekleri ve hukuka aykırılık bulunmadığı;
öte yandan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davacının tazminat
isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; davalı idarede eğitmen
kadrosunda hizmet sözleşmesi imzalayarak görev yapan davacının, 31/12/2019 tarihinde
sona eren sözleşmesinin anılan Ek 6. madde uyarınca hizmetinin gerektirdiği
pozisyona ihtiyaç kalmadığı, davacının bilgisayar öğretmenliği mezunu olduğu
ancak çalışmaya başladığı tarihten bu yana Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde
eğitmen olarak görevlendirildiği, yani mezuniyetine uygun alanda çalışmadığı
gerekçeleriyle yenilenmemesine yönelik işlem tesis edilmiş ise de; hangi personelin
hangi birimde çalışacağını belirleme yetkisi davalı idarede olmasına rağmen
davacının uzmanlık alanı ile çalıştığı birimin uyumsuz olduğu belirtilerek davacının
inisiyatifinde olmayan bir konunun işleme gerekçe oluşturamayacağı, davacının
uzmanlığına uygun bir birimde görevlendirilebileceğinin açık olduğu, diğer yandan
görevlendirildiği Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde başarısız ya da yetersiz
olduğu, kendisinden istifade edilemediğine ilişkin davalı idare tarafından somut
bir tespit yapılmadığı gibi davacının hizmetine ihtiyaç duyulmadığı hususunun
somut olarak ortaya konmadığı ve sözleşmenin yenilenmemesinin dayanağı olarak
gösterilen diğer sebeplere ilişkin olarak da davalı idarece hukuken kabul edilebilir
somut tespit ve gerekçenin dosyaya sunulmadığı; öte yandan, davalı idare tarafından
eğitmen olarak sadece iki kişinin sözleşmesinin yenilendiği ve bunlardan birinin
bilgisayar eğitmeni olduğu gerekçesiyle bilgi işlem biriminden sorumlu olması
nedeniyle sözleşmesinin yenilendiği ileri sürülmekte ise de, davacının da bilgisayar
öğretmenliği mezunu olup mezuniyetine uygun bilgi işlem biriminde görevlendirilebilmesi
mümkün iken davalı idarenin bilgisayar eğitmeni için sözleşme yenileme konusunda
takdir yetkisini hangi gerekçelerle diğer eğitmenden yana kullandığını da somut
bilgi ve belgelerle ortaya koyamadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne,
İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline ve
işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının dava açma tarihi olan 20/01/2020
tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine
karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Belediyenin ekonomik sıkıntı içerisinde bulunduğu, ...'ın büyükşehir olması
ile gelir kaynaklarında azalma olduğu, geçmiş döneme ilişkin maaş borçlarının
bulunduğu, davacının ekonomist kadrosunda çalışmak üzere sınavsız olarak işe
alındığı, çöp toplama, zabıta, imar, defin, mezarlık, şehir içi trafik, ruhsat
düzenleme, sağlık, kentsel altyapı ve yolların yapımı gibi zaruri hizmetlere
öncelik vermek gerektiği, davacının hizmetine ihtiyaç kalmadığı, davacı ile
birlikte başka sözleşmeli personellerin de sözleşmesinin yenilenmediği, dava
konusu işlem tesis edilirken içinde bulunulan ekemomik sıkıntı, elzem işlerin
yerine getirilmesi ve kamunun ihtiyaçları gözetilerek hareket edildiği, dava
konusu işlemin mevzuata ve hukuka uygun olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi
kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dosya kapsamında davacının başarısız veya yetersiz olduğuna ya da hizmetine ihtiyaç kalmadığına yönelik idarece yapılmış somut bir tespit bulunmadığı, sözleşme yenilememe işleminin haklı bir nedene dayanmadığı, Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan Bölge İdare
Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten
ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin
durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
... ili, ... Belediye Başkanlığı bünyesinde 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun
49. maddesi uyarınca tam zamanlı sözleşmeli personel statüsünde eğitmen olarak
görev yapan davacının, 31/12/2019 tarihinde sona erecek sözleşmesinin yenilenmeyeceğine
ilişkin ... Noterliği'nin... tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bildirilen
işleminin iptali ve işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal ve diğer özlük haklarının
ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı
anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesinde; "Belediye ve bağlı kuruluşlarında,
norm kadroya uygun olarak çevre, sağlık, veterinerlik, teknik, hukuk, ekonomi,
bilişim ve iletişim, planlama, araştırma ve geliştirme, eğitim ve danışmanlık
alanlarında avukat, mimar, mühendis, şehir ve bölge plancısı, çözümleyici ve
programcı, tabip, uzman tabip, ebe, hemşire, veteriner, kimyager, teknisyen
ve tekniker gibi uzman ve teknik personel yıllık sözleşme ile çalıştırılabilir...",
"...Bu personel hakkında bu Kanunla düzenlenmeyen hususlarda vize şartı
aranmaksızın 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (B) fıkrasına
göre istihdam edilenler hakkındaki hükümler uygulanır." hükmüne yer verilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (B) bendinde; "Sözleşmeli
personel: Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli
projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart
olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine
ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, Bakanlar Kurulunca belirlenen
esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının
görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı
olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti
görevlileridir" şeklinde tanımlanmıştır.
06/06/1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan
Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar'ın 1. maddesinde; bu Esaslar'ın
14/07/1965 tarih ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (B)
fıkrası hükmü uyarınca kamu idare, kurum ve kuruluşlarında mali yılla sınırlı
olarak sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileri
hakkında uygulanacağı belirtilmiş; "Sözleşmenin Feshi" başlıklı Ek
6. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde ise; "Hizmetinin gerektirdiği
pozisyona ihtiyaç kalmaması" halinde, personelin sözleşmesinin tek taraflı
feshedileceği düzenlenmiştir.
Anılan Esaslara bağlı 4 sayılı Sözleşmeli Personel Pozisyon Unvanları İle Asgari
Nitelikleri Gösterir Cetvelde, ''Çözümleyici Sistem Programcısı'' unvanına atanabilmek
için Yükseköğretim kurumlarından en az lisans düzeyinde mezun olmak ve istihdam
edileceği bilgi işlem birimlerindeki programlama dili ile diğer programlama
dillerinden en az iki tanesini bildiğini belgelemek ve en az D düzeyinde YDS
veya dengi yabancı dil bilgisine sahip olmak. gerektiği şartına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca, sözleşmeli personel çalıştırma,
personelin sözleşmesini yenilememe konusunda belediyelerin takdir yetkisinin
bulunduğu, idarenin bu konuda yargı kararı ile zorlanamayacağı, diğer bir ifadeyle
idari işlem niteliğinde yargı kararı verilemeyeceği açık olmakla birlikte, idarelerin
bu takdir yetkisinin de mutlak ve sınırsız olmayıp kamu yararı ve hizmet gerekleriyle
sınırlı olduğu ve takdire dayanan işlemlerin sebep ve maksat yönünden yargı
denetimine tabi bulunduğu hususları idare hukukunun bilinen ilkelerindedir.
Dosyada yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; ... Üniversitesi ... Teknik
Eğitim Fakültesi Elektronik ve Bilgisayar Eğitimi Bölümünden 16/07/2010 tarihinde
mezun olan davacının, 2015 yılından 2017 yılına kadar davalı idare bünyesinde
sözleşmeli programcı unvanında Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde çalışmakta
iken sözleşmeli personel pozisyon unvanları ile asgari niteliklerini gösterir
cetvelde programcı olabilmek için gerekli şartları taşımadığı anlaşılan davacının,
09/02/2017 tarihinden itibaren sözleşmeli eğitmen olarak aynı birimde sözleşme
imzalayarak çalışmaya devam ettiği, 2019 yılında davacı ile birlikte eğitmen
kadrosunda görev yapan 6 sözleşmeli personelden 4 tanesi ile hizmetlerine ihtiyaç
kalmadığından bahisle 2020 yılında sözleşme yenilenmemesine karar verilerek
davacının kadrosunun... tarih ve ... sayılı Belediye Meclis kararı ile iptal
edildiği, 2020 yılında yeni bir eğitmen ile sözleşme imzalanmadığı, sözleşmesi
yenilenen personellerden Y. Y' nın bilgisayar ve bilişim teknolojileri öğretmeni
olarak 01/01/2017 tarihinden itibaren Destek Hizmetleri Müdürlüğü Bilgi İşlem
Müdürlüğünde tek sözleşmeli eğitmen olarak, sözleşmesi yenilenen diğer personel
olan A. H. M. in ise beden eğitimi ve spor eğitmeni olarak 06/03/2014 tarihinden
itibaren Kültür ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğünde spor biriminden sorumlu tek
personel olarak görev yaptığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının sözleşmeli programcı unvanı ile göreve başladığı 2015
yılından sözleşmeli eğitmen olarak görev yaptığı ve sözleşmesinin yenilenmemesine
karar verildiği 31/12/2019 tarihine kadar davalı belediyede uzmanlık alanında
ve eğitimine paralel olmayan işlerde görevlendirildiği, davacının kadrosunun
iptali üzerine 2020 yılında davacı yerine yeni bir sözleşmeli eğitmen ile sözleşme
imzalanmadığı, davacının hizmetine ihtiyaç kalmadığının davalı idarece somut
bilgi ve belgelerle ortaya konduğu, sözleşmeli personel istihdamının belirli
bir süre ile sınırlandırıldığı ve bu süre sonunda idarenin kamu yararı ve hizmet
gerekleri doğrultusunda, sözleşmeli personel çalıştırma, personelin sözleşmesini
yenilememe konusunda takdir yetkisinin bulunduğu ve bu konuda idarenin yargı
kararı ile zorlanamayacağı da gözönüne alındığında, davacının sözleşmesinin
yenilenip yenilenmemesi konusunda takdir hakkına sahip olan davalı idarece,
bu yetkinin kadro ve ihtiyaç durumu değerlendirerek kullanıldığı dikkate alındığında,
davacının sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık
bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan
istinaf başvurusunun kabulü, idare mahkemesi kararının kaldırılması, dava konusu
işlemin iptali ve işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının dava açma
tarihi olan 20/01/2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte
davacıya ödenmesi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki
isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin
kabulüne,
2. Davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun
yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulü, idare mahkemesi kararının kaldırılması,
dava konusu işlemin iptali ve işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının
dava açma tarihi olan 20/01/2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle
birlikte davacıya ödenmesi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi
.... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan...TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davalı
idareye iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge idare Mahkemesi ... İdari
Dava Dairesine gönderilmesine, kesin olarak, 09/10/2024 tarihinde oyçokluğuyla
karar verildi.
(X) KARŞI OY:
Davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun
yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulü, idare mahkemesi kararının kaldırılması,
dava konusu işlemin iptali ve işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının
dava açma tarihi olan 20/01/2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle
birlikte davacıya ödenmesi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi
... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının hukuka
ve usule uygun olduğundan onanması gerektiği görüşüyle, aksi yöndeki Dairemiz
kararına katılmıyorum.