Le Pen'in 2027 seçim planları mahkeme kararıyla tehlikede

Paris Ceza Mahkemesi, geçen yıl görülmeye başlanan ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un bir önceki seçimlerde de en büyük rakibi olan Fransız siyasetçi Le Pen'in yargılandığı davada kararını açıkladı.

Mahkeme, 2027'deki cumhurbaşkanı seçimleri için yeniden adaylığını duyuran Le Pen ve beraberindeki 8 Avrupa Parlamentosu (AP) üyesini, yolsuzluktan suçlu buldu.

Paris Ceza Mahkemesi, Paris Savcılığının yargı makamının itirazları ve temyiz sürecinin sonuçlanmasını beklemek yerine aşırı sağcı lider hakkında 5 yıl boyunca seçimlerden men yasağının derhal uygulanması talebini kabul etti.

Paris Ceza Mahkemesi, Le Pen hakkında 5 yıl siyasi men yasağının derhal uygulanmasına, 2 yılı ertelenmiş 2 yılı elektronik kelepçe ile gözetim altında geçirilmek üzere 4 yıl hapis cezası ve 100 bin avro para cezası verilmesine karar verdi.

Aşırı sağcı siyasetçi Le Pen, hakkında verilen kararının okunmasını beklemeden mahkeme salonunu terk etti.

Mahkemenin kararı, Le Pen'in cezasını hapishanede çekmeyeceği anlamına gelirken Le Pen'in avukatları kararı temyize götüreceklerini açıkladı.

Öte yandan mahkemenin siyasi men yasağı temyiz süreci boyunca yürürlükte olacak.

Le Pen ve AP milletvekillerinin yanı sıra mahkeme aşırı sağcı siyasetçinin partisi Ulusal Birlik'e (RN) de 1 milyonu kesinleşmiş 2 milyon avro para cezası verilmesine karar verdi.

Kararın açıklanmasının ardından RN'nin Paris Genel merkezinde Le Pen'in etrafında kriz masası toplandı.

Ayrıca Le Pen bugün yerel saatle 20.00'de Fransız kanalı TF1'in yayınına katılacak.

- Karara tepkiler

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda mahkeme kararına tepki göstererek Le Pen'e destek verdi. Orban, Fransızca yayımladığı paylaşımında "Je suis Marine (Ben Marine'im)" ifadelerini kullandı.

Le Pen'in partisi RN Genel Sekreteri Jordan Bardella, duruşma sonrası sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, mahkemenin kararına tepki gösterdi. Bardella "Bugün adil olmayan bir şekilde mahkum edilen sadece Marine Le Pen değildir, mahkum edilen Fransız demokrasisidir." dedi.

İtalya Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Le Pen'e destek verdi. Salvini, paylaşımında, "Seçmenlerin kanaatinden korkanlar genellikle mahkemelerin yargılamasında güvence bulurlar. Paris'te Marine Le Pen'i mahkum ettiler ve onu siyasi hayattan dışlamak istiyorlar." ifadelerini kullandı.

Öte yandan dava sürecinin başından bu yana suçsuz olduğunu savunan Le Pen'in kararı temyize götürmesi bekleniyor.

- Cezası temyiz sürecini beklemeden infaz edilirse aday olamayacak

Bazı Fransız hukukçular, Anayasa Mahkemesinin yakın zamanda verdiği yerel bir siyasetçinin temyiz yollarını tüketmeden cezaya çarptırılmasını onayan kararının, AB fonlarını zimmetine geçirmekle yargılanan ve temyiz yoluna gittiği takdirde davasının sonuçlanması yıllar alabilecek Le Pen için de uygulanabileceğini düşünüyor.

Yargıçların Anayasa Mahkemesinin kararından hareketle temyiz sürecinin sonuçlanmasını beklemeden cezanın infazına hükmetmesi halinde aşırı sağcı Le Pen, 2027 cumhurbaşkanı seçimlerinde yarışamayacak.

Öte yandan, bazı hukukçular ise Anayasa Mahkemesinin verdiği kararın yerel yetkililerle sınırlı olabileceğini ve Le Pen'in davasına uygulanamayacağını savunuyor.

Anayasa Mahkemesi, Ceza Mahkemesinin 2024'te kamu fonlarını zimmetine geçirmekten yargılanan Fransız kolonisi Mayotte'un eski yerel seçilmişi Rachadi Saindou'nun temyiz sürecinin sonuçlanmasını beklemeden görevden alınmasına ilişkin verdiği kararın yasalara uygun olduğuna hükmetmişti.

- Olay

Le Pen'in AP milletvekilli olduğu dönemde 2 kişiye hayali danışmanlık hizmetleri nedeniyle AP fonlarıyla maaş ödediği iddia ediliyor.

Fransa'da Marine Le Pen'in de aralarında bulunduğu, eski adıyla Ulusal Cephe Partisinden seçilmiş bazı AP milletvekilleri hakkında 2004-2016 yıllarında AP'de "hayali istihdam" oluşturdukları iddiasıyla 2015'te soruşturma açılmıştı.

Paris savcılığı, Le Pen ve babası Jean-Marie Le Pen dahil partinin bazı AP üyeleri hakkında AB'ye ait fonları kötüye kullandıkları ve "suçu gizledikleri" gerekçesiyle dava açılmasını istemişti.

2018'de isim değişikliğine giderek Ulusal Birlik (RN) ismini alan oluşumun önde gelen ismi ve eski cumhurbaşkanı adayı Le Pen ile babası Jean-Marie Le Pen ve Louis Aliot ile Bruno Gollnisch gibi isimlerin aralarında bulunduğu 27 partilinin AB fonlarını kötüye kullanmaktan yargılandıkları dava, Eylül 2024'te Paris Ceza Mahkemesinde görülmeye başlanmıştı.