2003 Yılı Sayıştay Kararları
BELEDİYE MEMURUNA BİLET PARASI YARDIMI VERİLEBİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 6.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 10654
Kararın Tarihi : 16.12.2003
Sincan Belediyesi Saymanlığı 2001
Belediye bünyesinde çalışan memurlara otobüs bileti parası adı altında yardım yapılmasının; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ?Malî Hükümler? başlıklı 146'ncı maddesinde belirtilen ??. Bu kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenemez ve hiçbir yarar sağlanamaz?.? hükmü uyarınca mümkün bulunmadığına,
GELİŞTİRME ÖDENEĞİ KİMLERE VERİLMEZ?
Kararın Çeşidi : 6.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 10648
Kararın Tarihi : 04.12.2003
Karadeniz Teknik Üniversitesi Bütçe Dairesi Başkanlığı 2001
2914 sayılı Yüksek Öğretim Personel Kanununun 14'üncü maddesinde geliştirme ödeneği verilmesine ilişkin usul ve esasların Bakanlar Kurulu Kararı ile tespit edileceği belirtilmiş olup, Bakanlar Kurulunun geliştirme ödeneğinin ödenmesine dair 18.1.1995 tarih ve 95/6905 sayılı kararının 6'ncı maddesinde geliştirme ödeneğinin 2547 sayılı Kanunun 38'inci maddesine göre görevlendirilenlere ödenmeyeceği ifade edilmiştir.
Aynı Kanunun eğitim, öğretim ödeneğini düzenleyen Ek 1'inci maddesinde ise diğer kurum ve kuruluşlarda görevlendirilenlerden yükseköğretim kurumlarındaki kadro görevlerini yapmayan öğretim elemanlarına bu ödeneğin ödenmeyeceği belirtilmiştir.
Bu mevzuat hükümleri uyarınca 2547 sayılı Kanunun 38'inci maddesi uyarınca başka kurumlarda görevlendirilen öğretim elemanlarına geliştirme ödeneği ve eğitim öğretim ödeneği verilmesinin mümkün bulunmadığına,
KADROLU AVUKAT VARKEN, KURUM İŞLERİ SÖZLEŞME İLE BAŞKA BİR AVUKATA GÖRDÜRÜLEBİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26749
Kararın Tarihi : 11.11.2003
KONU: Hukuk Müşavirliği bünyesinde kadrolu avukatlar bulunduğu halde, hastane faturalarının tahsilinin sağlanması için dışarıdan bir avukatla sözleşme yapılarak avukatlık ücretinin kurum bütçesinden ödenmesinin mümkün olmadığı.
967 Sayılı ilâmın 1'inci maddesiyle; Hukuk Müşavirliği bünyesinde kadrolu avukatlar bulunduğu halde, hasta faturalarının tahsilinin sağlanması için dışardan bir avukatla sözleşme yapılarak avukatlık ücretinin. kurumun bütçesinden karşılanması sonucu yersiz ödenen ??????- liraya tazmin hükmü verilmiştir.
Dilekçiler ortak dilekçelerinde; kurumların görevleri yaparken yasalara ve kamu yararı ilkelerine öncelik vermelerinin esas olduğunu, üniversitenin kadrolu 3 avukatının iş yüklerinin çok fazla olduğunu, oysa hastanenin hukuki işlemlerinin büyük çaplara ulaştığı, kurum menfaati için hasta faturalarının takip edilmesi gerektiği, bu uygulama ile 120 milyar tahsilat sağlanmışken, avukatlara 4 milyar ödenmesi sonucu önemli bir tasarruf sağlandığı bu şekilde avukatlara ücret ödenmemesinin angarya anlamına geleceğini ve anayasaya aykırı olacağını, sözleşmeli avukata ödenen ücretin "hukuki hizmet" bedeli karşılığı olduğunu, yapılan sözleşme ve avukatlık yasası gereği ödenen vekalet ücretinin yasalara ve hukuka uygun olduğunu iddia ederek ödenen ?????.- lira serbest meslek makbuzu bedelinin sorumlulardan tazmine ilişkin kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Müşavirliğinde kadrolu avukatların işlerinin yoğun olması nedeniyle tahsil edilemeyen hasta faturalarının takibi ve tahsili için kurum dışından sözleşmeli avukat çalıştırılması yoluna gidildiği, üniversite yönetim kurulunun kararı üzerine Avukat ?????.. ile Hastane Başhekimi ??????. arasında "Avukatlık Hizmet Sözleşmesi" imzalandığı anlaşılmıştır. "Avukatlık Hizmet Sözleşmesinde avukata ödenecek ücret konusunda ise, takibi yapılan icra işlemleri tutarının ve kazanılan dava tutarının belli oranların alınarak hesaplanması esası getirilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 1'inci maddesinde, katma bütçeli kuruluşlara bağlı döner sermayeli kuruluşların kanun kapsamında olduğu belirtildikten sonra, "İstihdam şekilleri" başlıklı 4'üncü maddesinde; kamu hizmetlerinin memurlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler eliyle gördürüleceği, 5'inci maddesinde de; bu kanuna tabi kurumların, dördüncü maddede yazılı dört istihdam şekli dışında personel çalıştıramayacakları hükümlerine yer verilmiştir.
Kaldı ki, Döner Sermaye İşletmesi 1999 yılı bütçesi 1999 Mali Yılı Genel Bütçe Kanununa ekli R cetveline paralel hükümler içermekte olduğundan, Müşavir firma ve kişilere ödemeler ayrıntı kodunun (j)bendi ile kurumların temizlik işlerinin ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürülmesine ilişkin giderlerinden, 340-harcama kaleminin "Tarifeye bağlı ödemeler"'den, 390-harcama kaleminin."Diğer hizmet alımları" ayrıntı kodunun (ı) bendinde "Özel kanunları uyarınca ödenecek avukatlık ücretleri" yapılacak ödemelerden oluştuğu görülmekle, hizmet sözleşmesi dayanarak avukatlık ücreti ödemesine R cetvelinde yer verilmediği anlaşılmaktadır.
1999 Mali Yıl Bütçe Kanunun 49'uncu maddesi ile 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan "Sözleşmeli personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar" (R.G.28.06.1978-16-330) hükümleri karşısında, konunun sözleşmeli personel mevzuatı çerçevesinde de düşünülmesinin mümkün olamayacağı değerlendirilmektedir.
Rektörlük Hukuk Müşavirliğinde görevli kadrolu avukatlar bulunduğu halde kurum dışından avukat ?????.ile mevzuata aykırı olarak "Avukatlık Hizmet Sözleşmesi" yapılması ve mevzuata aykırı bu sözleşmeye dayanarak ücret de ödenmesi mümkün değildir.
Bu itibarla, dilekçi iddialarının reddi ile 967 sayılı ilâmın 1'inci maddesiyle verilen ????.. -lira tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi.
YARDIMCI DOÇENTE SÖZLEŞME İLE EK ÜCRET ÖDENEBİLİRMİ?
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26677
Kararın Tarihi : 08.10.2003
KONU: Üniversite öğrencilerine yönelik olarak hafta sonlarında düzenlenen çeşitli kültür ve spor faaliyetlerinin yürütülmesinde görev alan üniversite öğretim üyeleri ile öğretim görevlilerine, kendileri ile yapılan hizmet sözleşmeleri ile, 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun 11'inci maddesinde ek dersler için öngörülen esaslar çerçevesinde belirlenen tutarlar üzerinden ücret ödenmesinin mümkün olmadığı.
1052 sayılı ilâmın 1'inci maddesiyle; üniversite öğrencilerine yönelik olarak hafta sonlan düzenlenen çeşitli kültür ve spor faaliyetlerinin yürütülmesinde görev alan üniversite öğretim üyeleri İle öğretim görevlilerine, kendileri ile yapılan hizmet sözleşmelerine istinaden bu görevleri karşılığı ücret ödenmesi nedeni ile ??????- liraya tazmin hükmolunmuştur.
Rapor dosyası ve eklerinin incelenmesinde, üniversite öğrencilerine yönelik spor ye kültür faaliyetlerinin (dans, voleybol, tenis, basketbol, taekvvondo, karate, step, masa tenisi, güreş, satranç, müzik vb, alanlarda) yaygınlaştırılması ve çalışmaların daha başarılı olmasına amacına yönelik olarak Cumartesi ve Pazar günleri (lüzumu halinde hafta içinde) kurslar düzenlendiği, kadrolu çalıştırıcı olmaması nedeni ile bu faaliyetlerde hizmet akdi yapılmak sureti ile Üniversitede görevli kadrolu öğretim (Yrd.Doçent, Dr. Öğretim Görevlisi unvanlı) elemanlarından yararlanıldığı ve yapılan çalışmalar karşılığı bu kişilere sözleşme gereği ücret ödendiği anlaşılmaktadır.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Özlük Hakları" başlıklı 62'nci maddesinde: "Üniversite öğretim elemanları ve üst kuruluşlar ile üniversitedeki memur ve diğer görevlilerin özlük hakları için bu Kanun, Kanunda belirtilmeyen hususlar için Üniversite Personel Kanunu, Üniversite Personel Kanununda bulunmayan hususlar İçin ise genel hükümler uygulanır" denilmektedir.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Çalışma Esasları" başlıklı
36'ncı maddesi b,c,d ve e fıkralarında;
"b. Yardımcı doçentler üniversite ve bağlı birimlerinde sadece devamlı
statüde çalıştırılırlar,
c. Devamlı statüde bulunan öğretim üyeleri ile aylıklı öğretim yardımcıları
en az Devlet memurları için kabul edilmiş olan haftalık çalışma süresi kadar
bir süre eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, uygulama ve yönetim görevleriyle
üniversite organlarınca verilen diğer görevleri yapmakla yükümlüdürler.
d. Öğretim üyelerinin haftalık ders yükü en az on saattir. Öğretim üyelerinin
yaptıktan ve yaptırdıkları uygulama, yönettikleri seminer ve doktora çalışmalarının
ne ölçüde ders yükünden sayılacağı Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenir.
e. Üniversite ve bağlı kuruluşlarında, öğretim yardımcılarından, kadrolu öğretim
görevlileri ile okutmanlar için haftalık ders yükü on iki saatten az olmamak
üzere Yükseköğretim Kurulunca tespit edilir? denilmektedir.
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu'nun 4,5,10,11,12, 13,14 ve diğer ilgili maddelerinde üniversite öğretim elemanlarına hangi ödemelerin yapılacağı belirlenmiştir.
Bu hükümler ve genel hükümler; çerçevesinde, üniversitelerde kadrolu olarak görev yapan öğretim elemanlarına söz konusu çalışmalar için sözleşme karşılığı ek ücret ödenebileceğine dair bir hükme yer verilmemiştir.
Diğer taraftan söz konusu ödemelerin bir saatlik brüt tutarı 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu'nun "Ek ders ücreti" başlıklı 11'inci maddesine atıfla tespit edilmiş olmakla birlikte yapılan ödemelerin bu madde hükmü kapsamında ek ders ücreti olarak da kabulü mümkün bulunmamaktadır.
Gerek 124 Sayılı Yükseköğretim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumlarının İdari Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin, gerekse 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun ilgili maddeleri gereğince üniversite idari teşkilatı içerisinde yer alan Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığının öğrencilere yönelik olarak kültür ve spor faaliyetleri düzenlemesi bu birimin görevlen arasında yer almaktadır. Ancak, söz konusu faaliyetlerde "üniversitede görevli kadrolu öğretim elemanlarına görev verilmesinde hukuken bir engel bulunmamakla beraber bu kişilere, sözleşme yapılmak sureti İle 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu'nun 11'inci maddesinde ek dersler için öngörülen esaslar çerçevesinde belirlenen tutar üzerinden ücret ödenmesi mümkün bulunmamaktadır.Bu sebeple 1052 sayılı ilâmın 1'inci maddesiyle ?????..- liraya ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi.
ALNINDA MASTER YAPANA EK DERSLER %25 FAZLA ÖDENİR
Kararın Çeşidi : 3.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 20
Kararın Tarihi : 19.09.2003
Denizli Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü 2001
657 sayılı Kanunun ?Ders ve Konferans Ücretleri? başlıklı 176'ncı maddesinin (c) bendinde ek ders ücretlerinin, alanlarında master derecesi almış alan öğretmenlere %25 fazlasıyla ödeneceği belirtilmiş olup bu hüküm ders verilen alan ile master yapılan alanın aynı olması halinde uygulanabilecektir.
Bu itibarla, ilköğretim okulunda sınıf öğretmeni olan ve biyoloji dalında master
yapan öğretmene kendi sınıfında yaptığı ek dersler için ücretin %25 zamlı ödenmesinin
mümkün olmadığına,
İKİNCİ ÖĞRETİMİN EK DERS ÜCRETİ
Kararın Çeşidi : 6.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 10606
Kararın Tarihi : 08.07.2003
Uludağ Üniversitesi Bütçe Dairesi Başkanlığı 2001
2914 sayılı Kanunun 11'inci maddesine 486 sayılı KHK ile eklenen ibare sonucu, normal örgün öğretim için 20 olan azami ücretli ders yükü sınırı ikinci öğretimde görev almak koşuluyla 30 saate çıkarıldığından, bu sürenin ikinci öğretim için 10 saatle sınırlanamayacağı; ikinci öğrenimde ders verecek öğretim elemanları ilgili üniversite yönetim kurulu kararıyla tespit edildiğinden, haftalık ders programında yer alması, fiilen yapılması ve toplam 30 saati aşmaması kaydıyla, zorunlu ders yükü doldurduktan sonra ikinci öğretimde verilen dersler için ek ders ücretinin, 94/5593 sayılı B.K.K. uyarınca örgün öğretim ders ücretinin 2 katı olarak ödenmesinde mevzuata aykırı bir husus bulunmadığına,
KISMİ STATÜDE GÖREV YAPAN PROFESÖRE MAKAM TAZMİNATI VERİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 6.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 10606
Kararın Tarihi : 08.07.2003
Uludağ Üniversitesi Bütçe Dairesi Başkanlığı 2001
2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun 36'ncı maddesi hükmü uyarınca, kısmı statüde
görev yapan profesörlere makam tazminatı ödenmesinin mümkün olmadığına,
ASLİ VE SÜREKLİ KADROLARDA İŞÇİ ÇALIŞTIRILABİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 5.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 10421
Kararın Tarihi : 17.06.2003
İzmit Büyükşehir Belediyesi Saymanlığı 2000
657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 4'üncü maddesi uyarınca aslî ve sürekli
kamu hizmetleri olan genel sekreterlik, genel sekreter yardımcılığı, daire başkanlığı,
şube müdürlüğü, doktor, mimar ve mühendislik görevlerinde, işçi kadrosunda bulunan
personelin çalıştırılması ve söz konusu personel için tek taraflı olarak belediye
başkanınca ücret belirlenmesi sonucu fazla ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine,
BİTİRME ÖDEVİ İÇİN SADECE EK DERS ÜCRETİ ÖDENİR...
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26529
Kararın Tarihi : 17.06.2003
KONU: 2914 sayılı Kanunun 11'inci maddesine göre bitirme ödevi ayrıca bir ders olmayıp, herhangi bir dersin bütünü içinde yer alması nedeniyle yıl içinde diğer faaliyetler kapsamında değerlendirilmesi ve bu çalışmalar için kanunda öngörülen ölçüler içinde sadece ek ders ücreti ödenmesi gerektiği için; Fen Fakültesinde normal ve ikinci öğretimde ders vermekle görevli öğretim elemanlarına yapılış ve içerik itibariyle bitirme ödevi ve benzeri çalışmalar kapsamında bulunan özel konu adı altındaki faaliyetler için sınav ücreti ödenmesinin mümkün olmadığı.
1116 sayılı ilâmın 9'uncu maddesi ile,
2914 sayılı Kanunun 11'inci maddesine göre özel konu (bitirme ödevi) ayrıca bir ders olmayıp, herhangi bir dersin bütünü içinde yer alması nedeniyle yıl içinde diğer faaliyetler kapsamında değerlendirilmesi ve bu çalışmalar için kanunda öngörülen ölçüler içinde sadece ek ders ücreti ödenmesi gerektiği, sınav ücreti ise her ders için ayrı ayrı yarı yıl ve yıl sonu sınavları karşılığı verilmesi gerektiğinden esasen bir dersin bütünü içinde yer alan ve ayrıca sınavının yapılması gerekmeyen çalışmalar için sınav ücreti ödenmesinin mümkün olmadığı; bu nedenle Fen Fakültesinde normal ve ikinci öğretimde ders vermekle görevli öğretim elemanlarına yapılış ve içerik itibariyle bitirme ödevi ve benzeri çalışmalar kapsamında bulunan özel konu adı altındaki faaliyetler için sınav ücreti ödenemeyeceği gerekçesiyle ???????..-liranın tazminine hükmolunmuştur.
2914 sayılı Kanunun 11'inci maddesinin ikinci fıkrasında öğretim elemanlarının teorik derslerle yaptırdıkları uygulama, yönettikleri tez, seminer, doktora çalışmalarının ve ara sınavların ne ölçüde ders yükünden sayılacağının YÖK tarafından tespit edileceği belirtilmiş; YÖK kendisine kanun ile verilen bu yetkiyi 07.05.1990 tarihinde karara bağladığı Ders Yükü Tespitinde Uyulacak Esasları düzenlemekle kullanmıştır.
Anılan Esasların 2'nci maddesinin a bendinde, eğitim-öğretim programında yer alan ve öğretim elemanları tarafından her hafta yürütülen teorik ders, pratik ders, seminer, uygulama, tıbbi ve cerrahi klinik uygulaması ve benzeri faaliyetler ile lisansüstü tez yönetmenin her bir saati bir saat yük olarak saptanırken ve b bendinde lisansüstü tez yönetme faaliyetinin bir saati her bir öğrenci için bir saat olarak tespit edilirken, bitirme ödevi, bitirme ödevi, bitirme projesi, diploma projesi ve benzeri çalışmaları yöneten öğretim elemanlarının öğrenci sayısına bakılmaksızın haftada 2 saat uygulamalı ders yükü yüklenmiş sayılacağı belirtilmekle bitirme ödevi benzeri çalışmalar için diğer derslerden ayrı bir düzenleme yapılmış olmaktadır.
Diğer yandan özel konu adlı derslere örnek olarak dilekçi tarafından ibraz edilen belgenin incelemesinden, Özel Konu ( 3.0,0) 3 ün kapsamında, öğrencilerin öğretim üyesi denetiminde literatür derleyecekleri, uygulamaya yönelik çalışma sonuçları hakkında bilgisayar teknikleri kullanılarak rapor hazırlayacakları ve sınıf ortamında sunum yaparak tartışacakları görülmektedir.
Buna göre, özel konu adlı çalışmaları, bitirme ödevi kapsamında olup, edinilen bilgi ve beceriler kullanılarak bir ödev hazırlanıp onun sunulması gibi hususları içermekte, dolayısıyla bu tür çalışmaları yöneten öğretim elemanlarına haftada iki saat ders yükü dışında ayrıca sınav ücreti ödenmesi mümkün olmamaktadır.
Dilekçi iddialarının reddi ile tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi.
TODAİE GENEL SEKRETERİNE MAKAM TAZMİNATI VERİLİR..
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26490
Kararın Tarihi : 03.06.2003
KONU: Faaliyetleri itibariyle üniversiteye benzeyen Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsünün, görev ve sorumlulukları itibariyle rektöre benzeyen Genel Müdürüne rektör gibi ödeme yapılmakta olup, görev ve sorumlulukları üniversite genel sekreterine benzeyen Enstitü Genel Sekreterine de üniversite genel sekreteri gibi makam tazminatı ödenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı.
Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü Saymanlığının 1999 yılı idare hesabının 7163 sayılı Kanunun 24'üncü maddesinde öngörülen komisyonca incelenmesi sonucunda düzenlenen 24.5.2001 tarihli raporun 6'ncı maddesiyle, TODAİE Genel Sekreteri ???????'e Devlet Personel Başkanlığından görüş, Genel Müdürlük Makamından onay alınarak, 657 sayılı Kanuna ekli (IV) sayılı Makam Tazminatı Cetvelinde Genel Sekreter veya TODAİE Genel Sekreteri unvanları yer almadığından makam tazminatının hiç ödenmemesi gerekirken, makam tazminatı olarak, cetvelin 7'nci sırasında ?Üniversite Genel Sekreteri? için belirlenen 2000 gösterge rakamı üzerinden ödemede bulunulmasının yersiz olduğu gerekçesi ile ödenen ??????..- liranın sorumlulardan takip ve tahsili gerektiğine karar verilmiştir.
657 sayılı Kanuna ekli makam tazminatları ile ilgili (IV) sayılı cetvelde TODAİE Genel Sekreteri unvanına yer verilmemiş, Üniversite Genel Sekreteri veya Genel Sekreter unvanına yer verilmiştir.
Maliye ve Gümrük Bakanlığının görüş istemesi üzerine Sayıştay Genel Kurulunun 10.06.1985 tarih ve 4502/2 sayılı kararı ile 7163 sayılı Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Kanunu ile Enstitüye, araştırma, inceleme, yardım, derleme ve yayın gibi görevler verildiği, bu görevleri itibariyle Enstitünün, üniversitelerle benzeştiği, Enstitü Genel Müdürünün görev ve sorumluluklarının rektörlere verilen görev ve sorumluluklara benzediği sonucuna varılarak Enstitü Genel Müdürüne rektörler, Genel Müdür Yardımcısına da rektör yardımcıları gibi ödeme yapılmasının uygun olacağına karar verilmiştir.
7163 sayılı Kanunun 11'inci maddesinde, Enstitü Genel Sekreterinin, Genel Müdürün teklifi üzerine İcra Komitesi tarafından tayin edileceği ve vazifesini aynı şekilde son verileceği; Genel Sekreterin, Enstitünün sorumlu tahakkuk memurluğunu yapacağı, gerekli hesapların ve demirbaş kayıtlarının tutulmasından, daire işlerinin teşkilatlandırılmasından, öğrenci kayıtlarının ve başka dosyalarına tutulmasından, idare ve büro personelin çalışmasından sorumlu olduğu; 12'nci maddesinde, Enstitünün idari personeli, imtihanla ve Genel Sekreterin teklifi üzerine Genel Müdür tarafından tayin edileceği belirtilmiştir. Enstitü Genel Sekreterinin Enstitü Genel Müdürü ile ilişkileri ile görev ve sorumlulukları 124 sayılı Yükseköğretim Üst Kuruluşları ile Yükseköğretim Kurumlarının İdari Teşkilatı Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname'nin 26 ve 27'nci maddesinde üniversite genel sekreterinin rektör ile ilişkileri ile görev ve sorumluluklarına benzemektedir.
Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü, faaliyetleri itibariyle üniversitelere
benzemekte, Enstitü Genel Müdürüne, görev ve sorumlulukları rektörlere benzediğinden
rektörler gibi ödeme yapılmaktadır. Faaliyetleri itibariyle üniversiteye benzeyen
Enstitünün, görev ve sorumlulukları itibariyle rektörlere benzeyen Genel Müdürüne
rektörler gibi ödeme yapıldığından, görev ve sorumlulukları üniversite genel
sekreterinin görev ve sorumluluklarına benzeyen Enstitü Genel Sekreterine de
üniversite genel sekreterleri gibi makam tazminatı ödenmesinin haliyle kabulü
gerekmektedir. Bu nedenle 1999 yılı hesabının denetimiyle ilgili İnceleme Komisyon
Raporunun 6'ncı maddesinde yer alan ?????.- liraya ilişkin tazmin kararının
kaldırılmasına, karar verildi.
UZMANLIK ALAN DERSİ ADI ALTINDA TEORİK BİR DERS İHDAS EDİLEBİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : Genel Kurul Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 5061/1
Kararın Tarihi : 29.05.2003
KONU
Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen Ders Yükü Tespitinde Uyulacak Esaslar ve her üniversitenin yayımladığı lisansüstü eğitim ve öğretim yönetmeliklerinde, ders kredisini tamamlamış ve tez önerisi kabul edilmiş lisansüstü öğrencileri için ?uzmanlık alan dersi? adı altında teorik ders ihdas edilmesinin, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu ile Üniversitelerarası Kurulca yayımlanmış Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde yer alan hükümlere aykırı olup olmadığı ve bu mevzuat hükümleri ile verilen düzenleme yapma yetkisinin aşılıp aşılmadığı.
KONU İLE İLGİLİ MEVZUAT
2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun;
?Çalışma Esasları? başlıklı 36'ncı maddesinin (d) fıkrası:
Öğretim üyelerinin haftalık ders yükü en az on saattir. Öğretim üyelerinin yaptıkları ve yaptırdıkları uygulama, yönettikleri seminer ve doktora çalışmalarının ne ölçüde ders yükünden sayılacağı Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenir.
?Yönetmelikler? başlıklı 65'inci maddesi:
a. Aşağıdaki hususlar Yükseköğretim Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmeliklerle
düzenlenir:
?????..
(6) Haftalık ders yükü çalışma esasları,
?????..
b. Aşağıdaki hususlar Üniversitelerarası Kurul tarafından çıkarılacak yönetmeliklerle
düzenlenir:
(1) Lisansüstü öğretim esasları,
(2) Bu Kanunun uygulanması ile ilgili diğer akademik hususlar.
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun;
?Ek ders ücreti? başlıklı değişik 11'inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları:
2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 36'ncı maddesine göre haftalık okutulması mecburi ders yükü saati dışında, kısmi statüde bulunanlar dahil öğretim elemanlarına görev unvanlarına göre aşağıda belirlenen mecburi ve isteğe bağlı dersler ve diğer faaliyetler için bu ders ve faaliyetlerin haftalık ders programında yer alması ve fiilen yapılması şartıyla en çok yirmi saate kadar, ikinci öğretimde ise en çok on saate kadar ek ders ücreti ödenir. Ders yüklerinin tamamlanmasında öncelikle normal örgün öğretimde verilen ders ve faaliyetler dikkate alınır.
Öğretim elemanlarının teorik derslerle yaptırdıkları uygulama, yönettikleri tez, seminer ve doktora çalışmalarının ve ara sınavların ne ölçüde ders yükünden sayılacağı Yükseköğretim Kurulunca belirlenir. Ara sınavlar için Yükseköğretim Kurulunca öğrenci sayısı göz önünde bulundurulmak suretiyle tespit edilecek ders yükü beş saati, diğer faaliyetler için belirlenecek ders yükü ise bir saati geçemez. Teorik dersler dışındaki faaliyetlerin ders yükünün tamamlanmasından sonraki kısmı ek ders ücretinin hesabında dikkate alınır. Ancak mecburi ders yükünün tamamlanmasında ve ek ders ücretinin hesabında, teorik dersler dışındaki faaliyetlerin haftalık en fazla on saatlik kısmı dikkate alınır, kalan kısmı ise maaş karşılığı sayılır.
Yükseköğretim Yürütme Kurulunun 30.10.2001 tarih ve 2001.34.3121 sayılı kararı ile kabul edilen Ders Yükü Tespitinde Uyulacak Esaslar'ın;
?Öğretim Elemanlarının Ders Yükleri? başlıklı 1'inci maddesinin (a) bendi:
Maaş karşılığı haftalık normal ders yükü, öğretim üyeleri için 10 saat, öğretim görevlileri ve okutmanlar için 12 saattir. Bu normal ders yükünün dışında, bir öğretim elemanı, gerek kadrosunun bulunduğu, gerekse diğer yükseköğretim kurumlarında, güz ve bahar yarı yıllarında mecburi ve isteğe bağlı olarak, ek ders ücreti ödenmek kaydıyla ders verebilir. Mecburi ve isteğe bağlı bu dersler ile diğer faaliyetler için haftalık ders programında yer alması ve fiilen yapılması şartıyla öğretim elemanının toplam olarak okutabileceği ek ders yükü normal örgün öğretimde en çok 20 saat, ikinci öğretimde ise en çok 10 saattir. Buna göre öğretim elemanlarının toplam olarak okutabileceği ek ders yükü (saat/hafta) aşağıda belirtilmiştir.
..................................................
?Ders Yüklerinin Denklikleri? başlıklı ve Yürütme Kurulunun 29.1.2002 tarihli kararıyla değişik 2'nci maddesi:
Haftalık ders yükünün hesabında bilfiil, bizzat bulunmak ve yapmak şartıyla aşağıdaki denklikler esas alınır. Öğretim elemanının her türlü eğitim ve öğretim faaliyetleri teorik dersler ve diğer faaliyetler olmak üzere iki grupta toplanır.
a) Teorik Dersler: Haftalık ders programında yer alan, günü, saati ve yeri belirlenmiş, öğrenciye hitap eden, öğretim elemanının aktif olarak katıldığı eğitim?öğretim faaliyetleri olup her saati bir ders yüküne eşdeğerdir. Bu dersler önlisans, lisans ve lisansüstü düzeyde açılabilir. Benzer tez konularında çalışan lisansüstü öğrenciler için ilgili yönetmeliklere uygun olarak açılabilecek uzmanlık alan dersleri de yukarıdaki koşulları sağlamak kaydı ile bu kapsamda değerlendirilir. Uzmanlık alan dersleri Enstitü Yönetim Kurulunca tez danışmanının atandığı tarihte başlar ve Enstitü Yönetim Kurulu'nun öğrencinin mezuniyetine karar verdiği tarihe kadar devam eder. Bu dersler yarıyıl ve yaz tatillerinde de devam edebilir.
b) Diğer Faaliyetler: Teorik dersler dışındaki tüm eğitim?öğretim faaliyetlerini
kapsar.
1- ?????????
2- ?????????
3- Her bir yüksek lisans öğrencisi tez danışmanlığı (tezli yüksek lisans için),
dönem projesi danışmanlığı (tezsiz yüksek lisans için) ve doktora öğrencisi
tez danışmanlığı, her bir öğrenci için, 1 saat/hafta ders yüküdür. Ancak bir
öğretim üyesinin yüksek lisans ve doktora tez danışmanlıklarından kazanabileceği
azami ders yükü 10 saat/haftayı geçemez. Lisansüstü tez danışmanlığı, öğretim
elemanının öğrencinin danışmanlığına (ders ve tez dönemleri için) Enstitü Yönetim
Kurulunca atandığı tarihte başlar ve Enstitü Yönetim Kurulunun öğrencinin mezuniyetine
karar verdiği tarihe kadar devam eder.
?????????...
Üniversitelerarası Kurulun 2547 sayılı Kanunun 65'inci maddesi uyarınca hazırladığı Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinin;
?Ders Sınavları ve Değerlendirme? başlıklı 7'nci maddesi:
a) Bir lisansüstü dersin yarıyıl kredi değeri, bir yarıyıl devam eden bir dersin haftalık teorik ders saatinin tamamı ile haftalık uygulama veya laboratuvar saatinin yarısının toplamıdır.
b) Lisansüstü programlarla ilgili devam, ders sınavları, ders notları, derslerden başarılı sayılma koşulları, ders tekrarı ve diğer esaslar ilgili senato tarafından kabul edilen yönetmelikle belirlenir.
c) ?????????????
?Yüksek Lisans Programı? başlıklı 8'inci maddesinin (a) bendi:
Yüksek lisans programı, tezli ve tezsiz olmak üzere iki şekilde yürütülebilir. Bu programların hangi enstitü anabilim dallarında ve nasıl yürütüleceği ilgili senato tarafından kabul edilen yönetmelikle belirlenir.
?Tezli Yüksek Lisans Programı? bölümünün ?Amaç ve Kapsam? başlıklı 9'uncu maddesinin (a) bendi:
Tezli yüksek lisans programının amacı, öğrencinin bilimsel araştırma yaparak bilgilere erişme, bilgiyi değerlendirme ve yorumlama yeteneğini kazanmasını sağlamaktır. Bu program toplam yirmi bir krediden az olmamak koşuluyla en az yedi adet ders, bir seminer dersi ve tez çalışmasından oluşur. Seminer dersi ve tez çalışması kredisiz olup başarılı veya başarısız olarak değerlendirilir. Öğrenci, en geç üçüncü yarıyılın başından itibaren her yarıyıl tez çalışmasına kayıt yaptırmak zorundadır.
?Tez Danışmanı Atanması? başlıklı 11'inci maddesi:
a) Tezli yüksek lisans programında, enstitü anabilim dalı başkanlığı her öğrenci için bir tez konusu ve tez danışmanını en geç ikinci yarıyılın sonuna kadar ilgili enstitüye önerir. Tez danışmanı önerisi ilgili Enstitü Yönetim Kurulu onayı ile kesinleşir. Tez çalışmasının niteliğinin birden fazla tez danışmanı gerektirdiği durumlarda ikinci tez danışmanı atanır.
b) Tez danışmanı, öğretim üyeleri veya ilgili senatonun belirleyeceği niteliklere sahip öğretim görevlileri arasından seçilir.
ESAS YÖNÜNDEN İNCELEME
Konu ile ilgili mevzuat ve bu husustaki Daire kararı incelenerek gereği görüşüldü :
Üniversite öğretim elemanlarının maaş karşılığı ve ek ders olarak okutacakları derslere ilişkin temel hükümler, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununda yer almaktadır.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 36'ncı maddesinin (d) fıkrasında öğretim üyelerinin haftalık ders yükünün en az 10 saat olduğu, öğretim üyelerinin yaptıkları ve yaptırdıkları uygulama, yönettikleri seminer ve doktora çalışmalarının ne ölçüde ders yükünden sayılacağının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirleneceği; 65'inci maddesinde de, haftalık ders yükü çalışma esaslarının Yükseköğretim Kurulu tarafından ve lisansüstü öğretim esasları ile Kanunun uygulanmasına ilişkin diğer akademik hususların Üniversitelerarası Kurul tarafından çıkarılacak yönetmeliklerle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun değişik 11'inci maddesinin birinci fıkrasında, 2547 sayılı Kanununun 36'ncı maddesine göre haftalık okutulması mecburi ders yükü saati dışında, kısmi statüde bulunanlar dahil öğretim elemanlarına görev unvanlarına göre maddede belirlenen mecburi ve isteğe bağlı dersler ve diğer faaliyetler için bu ders ve faaliyetlerin haftalık ders programında yer alması ve fiilen yapılması şartıyla en çok yirmi saate kadar, ikinci öğretimde ise en çok on saate kadar ek ders ücreti ödeneceği, ders yüklerinin tamamlanmasında öncelikle normal örgün öğretimde verilen ders ve faaliyetlerin dikkate alınacağı ifade edilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasında da, 2547 sayılı Kanunun 36'ncı maddesinde olduğu gibi, öğretim elemanlarının teorik derslerle yaptırdıkları uygulama, yönettikleri tez, seminer ve doktora çalışmalarının ve ara sınavların ne ölçüde ders yükünden sayılacağı hususunun Yükseköğretim Kurulunca belirleneceği hükmü yer almıştır.
Görüleceği üzere, anılan Kanun hükümlerinde, maaş karşılığı olarak ve ek ders ücreti ödenmek suretiyle öğretim elemanlarının alabilecekleri ders yüklerinin genel sınırları çizilmiş, derslerin ve yapılacak ders dışı uygulamaların ne oranda ders yükünden sayılacağını belirleme yetkisi ise Yükseköğretim Kuruluna bırakılmıştır.
Bu yetkiye istinaden Yükseköğretim Kurulunca çıkarılan Ders Yükü Tespitinde Uyulacak Esasların 2'nci maddesinin (a) bendinde, teorik derslerin, haftalık ders programında yer alan, günü, saati ve yeri belirlenmiş, öğrenciye hitap eden, öğretim elemanının aktif olarak katıldığı eğitim?öğretim faaliyetleri olduğu ve her saatin bir ders yüküne eşdeğer bulunduğu, bu derslerin ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeyde açılabileceği, benzer tez konularında çalışan lisansüstü öğrenciler için ilgili yönetmeliklere uygun olarak açılabilecek uzmanlık alan derslerinin de yukarıdaki koşulları sağlamak kaydı ile bu kapsamda değerlendirileceği, uzmanlık alan derslerinin Enstitü Yönetim Kurulunca tez danışmanının atandığı tarihte başlayacağı, Enstitü Yönetim Kurulunun öğrencinin mezuniyetine karar verdiği tarihe kadar devam edeceği ve bu derslerin yarıyıl ve yaz tatillerinde de devam edebileceği belirtilmiştir. Aynı maddenin (b) bendinde ise teorik dersler dışında kalan diğer faaliyetler açıklanmış ve tez danışmanlığı da bu meyanda sayılarak tez danışmanlığının ders yükü her bir öğrenci için 1 saat/hafta olarak belirlenmiştir.
Bu hükümlere göre, uzmanlık alan dersi teorik bir ders olarak kabul edilmekte, tez danışmanlığı ise uzmanlık alan dersinden farklı olarak diğer faaliyetler arasında yer almaktadır.
Uzmanlık alan dersiyle tez danışmanlığı akademik açıdan birbirini tamamlayan faaliyetler olmakla birlikte, nitelikleri bakımından bunların aynı kapsamda değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu faaliyetler için ayrı ayrı ödeme yapılması durumunda bir mükerrerlikten de söz edilemez. Zira uzmanlık alan dersi, esas itibariyle tez konusuna ilişkin bilgi aktarımı olup, teorik derslerin okutulması sırasında verilemeyen veya sonradan ortaya çıkan bilgilerin tez hazırlama aşamasında öğrenciye aktarılması ihtiyacından ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla bu şekilde yeni bilgi aktarımının da teorik bir ders olarak mütalâa edilmesi gerekir.
Diğer taraftan Üniversitelerarası Kurul tarafından 2547 sayılı Kanunun 65'inci maddesi uyarınca hazırlanan Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinin 7'nci maddesinde, lisansüstü programlarla ilgili devam, ders sınavları, ders notları, derslerden başarılı sayılma koşulları, ders tekrarı ve diğer esasların; 8'inci maddesinde de, yüksek lisans programlarının hangi enstitü anabilim dallarında ve nasıl yürütüleceğinin ilgili senatolar tarafından kabul edilen yönetmeliklerle belirleneceği hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlerle verilen düzenleme yetkisine istinaden üniversite senatolarınca lisansüstü eğitim ve öğretimle ilgili yönetmelikler kabul edilmektedir. Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak düzenlendiği için bu yönetmeliklerde uzmanlık alan dersi ile ilgili hususlara yer verilmesinin mevzuata aykırı bir yönü bulunmamaktadır. Ayrıca bu dersle ilgili düzenlemelerin her üniversitenin kendi ihtiyaçlarına göre gerçekleştirilmesi de tabiîdir.
Bu itibarla, Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen Ders Yükü Tespitinde Uyulacak Esaslarda ve üniversitelerce hazırlanan lisansüstü eğitim ve öğretim yönetmeliklerinde uzmanlık alan dersi belirlenmesi, 2547 ve 2914 sayılı Kanunlara ve Üniversitelerarası Kurulca hazırlanan Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğine aykırılık teşkil etmediği gibi, bu mevzuat hükümleriyle verilen düzenleme yetkisinin aşılması anlamına da gelmemektedir.
SONUÇ
a) 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu hükümleri uyarınca Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen Ders Yükü Tespitinde Uyulacak Esaslarda, teorik dersler kapsamında uzmanlık alan dersine yer verilmesinin anılan kanun hükümlerine aykırılık teşkil etmediğine ve bu Kanunlarla verilen yetkinin aşılması olarak değerlendirilemeyeceğine,
b) Üniversitelerarası Kurulca hazırlanan Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde düzenlenmemiş uzmanlık alan dersine, anılan Yönetmeliğin verdiği yetki uyarınca üniversitelerce kabul edilen yönetmeliklerde yer verilmiş olmasında mevzuata aykırılık olmadığına,
Çoğunlukla karar verildi.
21.9.1999'DA GÖREVE BAŞLAYAN ÖĞRETMENE EĞİTİME HAZIRLIK ÖDENEĞİ VERİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26431
Kararın Tarihi : 20.05.2003
KONU: Bakanlar Kurulunca 15.9.1999 tarihinde ödenmesine karar verilen eğitime hazırlık ödeneğinin ödenebilmesi için eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfına dahil öğretmen unvanlı kadrolarda görevli olup, fiilen öğretmenlik yapılması gerekmekte ise de; öğretmenlerin atamalarının 21.9.1999 tarihinde yapıldığı ve Ekim ve Kasım aylarında öğretmenlik görevine fiilen başladıkları anlaşıldığından ve söz konusu ödeneğin öğretmenlerin fiilen yürüttükleri görevin gereği olarak öğretim yılı boyunca ortaya çıkabilecek şahsi ders araç ve gereç ihtiyaçlarının teminine katkıda bulunmak amacıyla ödendiğinden, söz konusu öğretmenlere eğitime hazırlık ödeneğinin verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı.
992 sayılı ilâmın 6'ncı maddesi ile, 99/13269 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 15.09.1999 tarihinde ödenmesine karar verilin ?Eğitime Hazırlık Ödeneğinin? Bakanlıkça ataması Eylül ayında yapılan ancak fiilen Eylül ayında görevde bulunmayan öğretmenlere de ödenmesi nedeniyle ??????. liraya tazmin hükmolunmuştur.
657 sayılı Devlet Memurları kanunun Ek 32'nci maddesinde (18/5/1994 -KHK- 527/11 md.değişik): ?Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfına dahil öğretmen unvanlı kadrolarda görevli olup fiilen öğretmenlik yapanlara (ilköğretim ve okul müdürleri ile yardımcıları, cezaevi okullarında çalışan öğretmenler, yönetici, eğitim uzmanı ve eğitim uzman yardımcıları dahil ilköğretim müfettişleri hariç) her öğretim yılında bir defaya mahsus olmak üzere ve öğretim yılının başladığı ay içinde Milli Eğitim Bakanı tarafından belirlenecek tarihte Bakanlar Kurulunca belirlenecek miktarda, öğretim yılına hazırlık ödeneği ödenir. Bu ödenek damga vergisi hariç diğer vergi ve kesintilere tabi tutulmaz.? hükmü bulunmaktadır.
99/13269 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında ise: ?Öğretmenlere her eğitim yılı başında ödenen eğitim yılına hazırlık ödeneğinin 15.09.1999 tarihinde ödenmesi, Milli Eğitim Bakanlığının 17.08.1999 tarihli ve 2155 sayılı yazısı üzerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 527 sayılı KHK ile yeniden düzenlenen Ek 32'nci Maddesine göre Bakanlar Kurulunca 20.08.1999 tarihinde kararlaştırılmış-tır.?denilmektedir.
Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesi sonucunda; söz konusu öğretmenlerin açıktan öğretmen olarak Milli Eğitim Bakanlığınca 21.09.1999 tarihinde atandıkları, okuldaki görevlerine Ekim ve Kasım aylarında başladıkları ve eğitime hazırlık ödeneğini söz konusu öğretmenler fiilen okuldaki görevlerine başladıktan sonra kendilerine ödendiği anlaşılmaktadır.
Bakanlar Kurulunca 15.09.1999 tarihinde ödenmesine karar verilen eğitime hazırlık
ödeneğinin ödenebilmesi için Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfına dahil öğretmen
unvanlı kadrolarda görevli olup; fiilen öğretmenlik yapmak gerektiği belirtilse
de, söz konusu öğretmenlerin atamaları 21.09.1999 tarihinde yapıldığı, ataması
yapılan öğretmenlerin aynı yıl içinde Ekim ve Kasım aylarında okullarındaki
öğretmenlik görevine fiilen başladıkları anlaşıldığından ve eğitime hazırlık
ödeneği öğretmenlerin fiilen yürüttükleri görevin gereği olarak öğretim yılı
boyunca ortaya çıkabilecek şahsi ders araç ve gereç ihtiyaçlarının teminine
katkıda bulunmak amacıyla ödenen ödenek olduğu düşünüldüğünde, söz konusu öğretmenlere
eğitime hazırlık ödeneğinin verilmesinde mevzuata aykırı bir husus bulunmadığından
dilekçi iddialarının kabulü ile, 992 sayılı ilamın 6'ncı maddesiyle ??????.-
liraya ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi.
BELEDİYE MECLİS BAŞKANI VE ÜYELERİNE ÖDENEK VERİLMESİ
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26365
Kararın Tarihi : 29.04.2003
KONU: Belediye meclis başkanı ve üyelerine en fazla ödenek ödenecek gün sayısı aşılmadan, birleşim sayısı ile ilgilendirilmeksizin Mayıs ve Kasım ayı toplantıları devam ettiği sürece her gün ödenek ödenmesinde ve meclisin toplantı süresi içinde izinsiz ve mazeretsiz gelmeyen üyelere, katılmadıkları birleşim sayısı kadar eksik ödenek verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı.
3360 sayılı Kanunla değişik İl Özel İdaresi Kanununun 119'uncu maddesine dayanılarak hazırlanan İl Genel Meclisinin Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmeliğin 7'nci maddesine göre İl genel meclisinin vali tarafından hazırlanacak gündemle toplanması gerektiği; Meclisin 1998 yılında 60 gün toplanmış gibi meclis üyelerine ödemede bulunulduğu; oysa sorumluların savunma ekinde gönderdikleri belgelerden meclisin 1998 yılında 9 gün toplandığının anlaşıldığı; ayrıca toplantılara bir kısım meclis üyelerinin de katılmadığının tespit edildiği; toplantılara, kendi istekleri veya görevli, izinli, hasta ya da raporlu olmaları nedeniyle katılmayan üyelere huzur ücreti (toplantı ödeneği) ödendiği gerekçeleriyle ?????...-liranın tazminine hükmolunmuştur.
İl Özel İdaresi Kanunun 119'uncu maddesine dayanılarak düzenlenen İl Genel Meclisinin Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmeliğin 3'üncü maddesinde ?. ?Birleşim: İl Genel Meclisinin belli bir gününde açılan toplantısını,
Oturum: Bir birleşimin ara ile bölünen kısımlardan her birini ifade eder.?
5'inci maddesinde "İl genel meclisi her yıl Mayıs ve Kasım aylarının ilk haftasında olağan olarak toplanır. Bu toplantıların süresi en çok 30 ar gündür.
Kasım ayı toplantısı dönem başı toplantısıdır.
Toplantı süresi sona erdiği halde konuların incelenmesi ve görüşülmesi neticelenmemiş ise il genel meclisi 10 günü geçmemek üzere toplantıyı uzatabilir ve valilikçe sebepleri İçişleri Bakanlığına bildirilir.
Toplantı, incelenecek ve görüşülecek konu kalmadığı taktirde meclis karan ile süresinden önce de sona erdirilebilir."
6'ncı maddesinde "İçişleri Bakanlığı veya valilikçe lüzum görüldüğü taktirde zaman ve süresi belirtilerek il genel meclisi olağanüstü toplantıya çağrılabilir.
Ayrıca il genel meclisi üyelerinin üçte ikisi gerekçeli olarak vali'den il genel meclisinin olağanüstü olarak toplanmasını isterlerse vali bu isteği görüşüyle birlikte İçişleri Bakanlığına bildirir. Uygun görülmesi halinde il genel meclisi olağanüstü toplanır.
Bu toplantıda, çağrıda belirtilen konulardan başka bir şey görüşülemez."
7'nci maddesinde "Toplantıların günü ve gündemi vali tarafından tespit edilir.
Toplantının gün, yer, saat ve gündemi toplantının yapılacağı günden en az 10 gün önce üyelere tebliğ edilir. Acele hallerde bu süre üç güne kadar indirilebilir. Üyelerin talebi üzerine yapılacak olağanüstü toplantının, İçişleri Bakanlığının uygun görüş yazısının valiliğe intikalinden itibaren 10 gün içinde yapılması zorunludur.
Olağanüstü toplantı çağrılarında, olağanüstü toplantının süresi de belirtilir."
15'inci maddesinde "Birleşime son verme yetkisi başkana aittir.
Birleşime son verilirken gelecek birleşimin günü ve saati başkan tarafından üyelere duyurulur ve meclis salonunun uygun bir yerine asılır."
19'uncu maddesinde "İl genel meclisince kanunların il özel idaresine görev olarak verdiği konularda ön incelemeye ihtiyaç duyulan hallerde ihtisas komisyonları kurulabilir.
Komisyonların üye sayısı 3 den az, 7 den çok olamaz. Komisyonların adı, sayısı, çalışma konusu ve süresi, üye sayısı her komisyon için ayrı ayrı olmak üzere meclisçe iş'ari oyla tespit edilir. Bir üye birden çok komisyonda görev alabilir.
???????.
Komisyon başkanı çalışmaları sonunda düzenleyeceği raporu il genel meclis başkanlığına sunar.
Komisyonlar, valilikçe temin edilecek yerlerde çalışırlar. Komisyon başkanınca üyelerine, toplantıların zamanı ve yeri duyurulur.
Komisyonun çalışmaları il genel meclisinin toplantı dönemleriyle sınırlıdır. Komisyona havale edilen işlerin hangi tarihlerde bitirileceği meclisçe belirlenir..........."
Hükümleri yer almaktadır.
İl Özel İdaresi Kanununun 111, 114, 115 ve 116'ncı maddeleri ile İl Genel Meclisinin Çalışma Esas ve Usulleri Hakkındaki Yönetmeliğin yukarıda yer verilen maddeleri birlikte değerlendirildiğinde; il genel meclisinin dönem başı Kasım ayı kabul edilmek üzere yılda iki kez Kasım ve Mayıs aylarında toplanacağı, bu toplantıların her birinin en çok 30 gün sürebileceği, toplantı süresi yani 30 gün sona erdiği halde konuların görüşülmesi bitirilememiş ise, meclisin, toplantı süresini 10 gün daha uzatıp nedenlerinin valilikçe İçişleri Bakanlığına bildirileceği;
İl genel meclisinin bu olağan Kasım ayı toplantısı ve Mayıs ayı toplantısı dışında, İçişleri Bakanlığının veya valiliğin gerek görmesi üzerine zaman ve süresi belirtilmek suretiyle toplantıya çağrılabileceği gibi, meclis üyelerinin üçte ikisinin gerekçeli olarak valilikten olağanüstü toplantı istemesi üzerine valinin görüşü ile birlikte İçişleri Bakanlığına ilettiği bu isteğin anılan Bakanlıkça uygun görülmesi halinde de olağanüstü toplantının gerçekleşebileceği;
Meclis toplantısının günü ve gündeminin vali tarafından tespit edileceği, toplantının gün, yer, saat ve gündeminin toplantının yapılacağı günden 10 gün önce, acil durumlarda ise 3 gün önce üyelere duyurulacağı;
Toplantı süresinin Bakanlığa bildirilmek suretiyle 10 gün uzatılabileceği gibi, görüşülecek konu kalmadığında yine meclis kararı ile süresinden önce bitirebileceği;
İlgili yönetmeliğin 7'nci maddesinde yer alan, toplantıların günü ve gündeminin vali tarafından tespit edileceği ve toplantının gün, yer, saat ve gündeminin en az 10 gün önce üyelere tebliğ edileceği hükmünden hareketle, toplantı ifadesiyle bir gün içinde yapılan toplantının anlaşılmaması gerektiği, tam tersine gerek Kanunun 111'inci maddesinde gerek ilgili Yönetmeliğin 5'inci maddesinde toplantı sürelerinin en çok 30 ar gün olacağının vurgulandığı; dolayısı ile toplantı ibaresi tekil olarak kullanıldığında bunun bir gün ile sınırlı olmayıp Mayıs ya da Kasım ayında yapılan en fazla 30 gün süren bir süreci işaret ettiği, çoğul olarak kullanıldığında ise Mayıs ve Kasım aylarında her biri en fazla 30 gün sürecek olan iki ayrı süreci işaret ettiği;
Nitekim, Yönetmeliğin tanımlar başlıklı 3'üncü maddesinde, il genel meclisinin belli bir gününde açılan toplantısının "Birleşim", bir birleşimin ara ile bölünen kısımlardan her birinin "oturum" olarak tanımlandığı;
Anlaşılmaktadır.
Bu bakımdan, Kanunun 111'inci maddesi ve Yönetmeliğin 5'inci maddesine göre toplantı ile kastedilen Kasım ya da Mayıs ayındaki birleşimlerin tamamı olduğuna ve Kanunun 111'inci maddesinin son fıkrasında toplantıların başlama ve bitiş tarihlerinin İçişleri Bakanlığına bildirileceği belirtildiğine göre, 116'ncı maddedeki "il genel meclisinin başkan ve üyelerine toplantıların devamı süresince her gün için 400 gösterge rakamının Bütçe Kanunlarında Devlet memurları maaşı için her yıl belirlenen katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarı aşmamak üzere ödenek verilir" hükmü uyarınca toplantı süresince her gün için bu ödeneğin kesintisiz ödenmesi, başka bir ifade ile yasa koyucu tarafından birleşim başına ödenmesi gereken huzur ücreti yerine ödenek olarak nitelendirilen bu ödemenin, toplantı süreci içindeki birleşim sayısı ile ilgilendirilmeksizin yasada belirtilen ifade ile toplantının devamı süresince ödenmesi gerekmektedir.
İl genel meclisi üyelerinin ödeneği Kanunun 116'ncı maddesinde, il daimi encümeni üyelerinin ödeneği de 140'ıncı madde de belirtilmekle birlikte ihtisas komisyonlarında görev alacak meclis üyelerine bu görevleri nedeniyle ödenecek ilave bir ücret konusunda kanunda ve yönetmelikte herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bunun nedeni de, ilgili Yönetmeliğin 19'uncu maddesinde belirtildiği üzere, komisyonların çalışma sürelerinin il genel meclisinin toplantı dönemleriyle sınırlı olması ve komisyona havale edilen işlerin hangi tarihte bitirileceğinin meclisce belirlenmesidir. Kanunun 116'ncı maddesinde meclis üyelerine toplantının devamı süresince her gün için ödenek ödenmesi hükmü bulunduğuna göre, süreyle sınırlı olarak çalışan komisyonlarda görevli meclis üyelerine ayrı bir ödeme yapılmasına gerek olmadığının düşünüldüğü anlaşılmaktadır.
Diğer yandan, İl Özel İdaresi Kanununun 109'uncu maddesinde, ?Meclisi umumi azası istifa eder veya cinayetle ve muhilli şeref ve haysiyat bir fiilden dolayı cünha ile mahkum olur veyahut meclisi umuminin bir senelik içtima müddetinin nısfından ziyade müddet bila mazereti meşrua meclise devam etmemiş bulunursa azalıktan sakıt olur.?
143'üncü maddesinde ?Sırayla üç defa aktolunan içtimalarda bila mazereti meşrua isbatı vücut etmeyen aza (encümen azası) kanunen müstafi addolunur.?
125'inci maddesinde ?İl Genel Meclisi ? 3-Kanunen kendisine verilen görevleri süresi içinde yapmaktan çekinir ve bu hal il genel meclisine ait işleri sekteye veya geciktirmeye uğratırsa Vali durumu gerekçesiyle birlikte derhal İçişleri Bakanlığına bildirmeğe mecburdur.
İçişleri Bakanlığının iş'arı üzerine Danıştay'ın kararı ile fesholunur ve bu gibi yerlerde yeniden seçim yapılır?..?
İl Genel Meclisinin Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmeliğin, Toplantı Yeter Sayısı başlıklı 10'uncu maddesinde ?İl genel meclisi üye tam sayısının yarısından bir fazlası hazır bulunmadıkça görüşmelere başlayamaz. Üye tam sayısına vali dahildir.
Yarısından bir fazlasının hesabında üye tam sayısının yarısı kesirli ise bu kesirli sayıya bir ilave etmek suretiyle bulunacak kesirli sayı tama yükseltilir.
Toplantı yeter sayısının sağlanamaması üzerine vali tarafından toplantı ertesi güne ertelenir. Ertesi gün de toplantı yeter sayısı sağlanamadığı taktirde tekrar üç gün sonraya tehir edilir ve üç gün sonraki toplantının günü ve saati üyelere tebliğ edilir ve mutad vasıtalarla ilân edilir.
Bu toplantı da çoğunluk sağlanamazsa İl Özel İdaresi Kanununun 125'inci maddesine göre işlem yapılır.?
Yönetmeliğin, Mecliste Düzen Sağlanması başlıklı 12'nci maddesinde ?İl genel meclisi görüşmeleri sırasında söz alan üyelerin konu dışına çıkmaları, kişiliğe dokunur söz söylemeleri, konuşan kişilerin sözünü kesmeleri ve meclisin düzenini bozacak davranışta bulunmaları yasaktır.
Yukarıda belirtilen hallere aykırı davranışta bulunan üyeler başkanlıkça uyarılır. İki defa uyarılan üye yine davranışlarında ısrar ederse başkan tarafından meclisten çıkarılır ve üç güne kadar meclise devamı yasaklanabilir. Yasaklandığı günler için ödenek verilmez?
Hükümleri yer almaktadır.
Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde gerek İl Özel İdaresi Kanununda gerek İl Genel Meclisinin Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelikte, meclisin, encümeninin çalışması ve meclise, encümene devamın sağlanması için gerekli tedbirlerin alınmış olduğu; bu çerçevede mutlak çoğunlukla toplanması gereken meclisin, üç kez üst üste çoğunluk sağlanamaması nedeniyle toplanamadığı durumda yargı kararıyla fesh edilebileceğinin; encümenin üç toplantısına yasal bir sebep göstermeksizin katılmayan encümen üyesinin istifa etmiş sayılacağının; yine meclisin bir yıllık toplantı süresinin yarısından çok süreyle meclise devam etmeyen üyenin üyeliğinin düşeceği hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlerde üyelikten düşme, meclisin feshi gibi tedbirler düzenlenmekle birlikte devamsızlık durumunda ödeneğin kesileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmemekte; sadece ilgili Yönetmeliğin 12'nci maddesinde sayılan fiillerde bulunarak meclisin düzenini bozan üyelere, meclis başkanınca, üç güne kadar meclise devamı yasaklama ve bu günler için ödenek kesilmesi cezası verilebileceğinden bahsedilmektedir.
Rapor dosyasında mevcut gündem ve tutanakların incelenmesinden, İl genel meclisinin Mayıs 1998 toplantısının 01.05.1998 tarihinde başlayıp 09.06.1998 tarihine kadar sürdüğü, 5 birleşim yapıldığı; Kasım 1998 toplantısının 02.11.1998 tarihinde başlayıp 11.12.1998 tarihine kadar sürdüğü, 4 birleşim yapıldığı; bu suretle Mayıs ve Kasım ayı toplantıları için 60 gün üzerinden ödenek ödendiği; önceden mazeret beyan ederek izin talep eden ve meclisce izinli sayılmalarına karar verilen meclis üyeleri dışında, 08.05.1998 tarihli birleşime izinsiz ve mazeretsiz katılmayan 4 meclis üyesine ise 59 ar gün üzerinden ödenek ödendiği anlaşılmaktadır.
Meclis başkan ve üyelerine, yasaya göre en fazla ödenek ödenecek gün sayısı
aşılmadan, birleşim sayısı ile ilgilendirilmeksizin Mayıs ve Kasım toplantısı
devam ettiği sürece her gün için ödenek ödenmesinde, meclisin toplantı süresi
içinde izinsiz ve mazeretsiz gelmeyen üyelere ise katılmadıkları birleşim sayısı
kadar eksik ödenek verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığından dilekçi iddialarının
kabulü ile tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi.
ÜÇTEN FAZLA BELLETİCİ ÖĞRETMEN GÖREVLENDİRİLEBİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 5.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 10410
Kararın Tarihi : 22.04.2003
Bolu Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü 2001
Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen ve Yöneticilerin Ders ve Ek Ders Saatlerine
İlişkin Esasların 13'üncü maddesinin son fıkrasında; ?Ancak, bir günde 3'ten
fazla belletici görevlendirilemez ve bunlara ayda ödenecek ek ders ücreti 48
saati geçemez.? denilmektedir. Bu hükümler uyarınca Fen Lisesi öğrencilerinin
yeme, yatma, dinlenme, eğitim, öğretim ve benzeri hizmetlerinin yürütülmesi
için, bir günde üçten fazla belletici öğretmen görevlendirilerek ek ders ücreti
ödenmesinin mümkün olmadığına,
GÜMRÜK PERSONELİNE FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ ÖDENMESİ
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26326
Kararın Tarihi : 21.04.2003
KONU: Tasfiye İşleri Döner Sermaye İşletme Şube Müdürlüğü personeli, 178 sayılı Maliye ve Gümrük Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 17'inci maddesinde belirtilen gümrük işlerini yürütmek durumunda olduklarından, 1615 sayılı Gümrük Kanununun 164 ve 165'inci maddelerine istinaden fazla çalışma ücreti ödenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı.
İlâmın 1'inci maddesinde, 1615 sayılı Gümrük Kanununa göre sadece gümrük personeli ve gümrük saymanına verilmesi gereken fazla çalışma ücretinin, Antalya Tasfiye İşleri Döner Sermaye İşletme Şube Müdürlüğü personeline de ödenmiş olması nedeniyle tazmin hükmolunmuştur.
1615 sayılı Kanunu'nun ?Çalışma Ücreti ?başlıklı 164'üncü maddesinde;
Yolcuların ve nakil vasıtalarının giriş ve çıkışlarına ait işlem müstesna, yük alıp vermek ile her türlü gümrük işlemlerinin normal çalışma saati içinde yapılması lazımdır.
Ancak bu saatler dışında veya tatil zamanlarında iş yapılması yazılı olarak istenildiği takdirde bu istek, işin yapılacağı gümrük amirince yerinde görülürse, gerekli tedbirler alınarak ve ücret verilmek şartıyla kabul edilir.
Bu şekilde kanuni çalışma saatleri dışında iş görecek memurların çalışma ücretleri iş sahiplerince ödenir. Bu memurlar ayrıca kanuni yolluğa müstehak iseler bu dahil iş sahiplerince ödenir.
Memurlar, (Gümrüklerdeki sorumlu saymanlar dahil) bu suretle kendilerine verilecek işleri yapmakla görevlidirler.
Başmüdür, müdür veya vekilleri normal mesai dışı çalışmaları tanzim ve kontrol ederler. Bunlar ve devamlı surette vazife görenler 165'inci maddenin son fıkrası hükmünden yararlanırlar? denilmektedirler.
Aynı kanunun ?Çalışma Ücreti Dağıtımı? başlıklı 165'inci maddesinde; ?yukarıdaki maddeye göre çalışacak memurlara ödenecek ücretin miktarı ve bunun tahsil ve dağıtım şekli Bakanlıkça tespit olunur.
Ancak emanete alınan bu ücretlerden %20'si Bakanlık adına merkezdeki hesaba aktarılır ve geri kalanı da hak sahiplerine ödenir.
Bu suretle fazla çalışma ücretlerinden merkezde toplanmış olan paralar Bakanlıkça tespit edilecek usullere göre, yukarıdaki madde ile kanuni çalışma ücretleri dışındaki mesaiyi tanzim ve kontrol ile mükellef tutulan amirlerle daimi vazife gören ve çalışmalarda üstün gayretleri görülen gümrük ve gümrük muhafaza memurlarına dağıtılır.? hükmü bulunmaktadır.
178 sayılı Maliye ve Gümrük Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 17'nci maddesi ile Gümrük Kanunun ilgili maddelerinde belirtildiği şekilde tasfiye edilecek hale gelmiş eşyanın, ilgili kanun, tüzük ve yönetmelikler uyarınca tasfiye işlerini yapmak, tasfiye edilecek eşyanın depolanması, taşınması ve satılması hizmetlerini yürütmek amacıyla Tasfiye Dairesi Başkanlığı kurulmuş ve 16.5.1984 tarih ve 3007 sayılı Kanun ile de söz konusu daire başkanlığı Tasfiye İşleri Döner Sermaye İşletmeleri Genel Müdürlüğüne dönüştürülmüştür. 2.7.1993 tarih ve 484 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile gümrük idareleri Başbakanlığa bağlı Gümrük Müsteşarlığı olarak yeniden teşkilatlanmış, ancak TASİŞ Genel Müdürlüğü gümrüklü alan işletmeciliği ve tasfiye hizmetlerini yürütmesine rağmen Maliye Bakanlığı bünyesinde bırakılmıştır.
1615 sayılı Gümrük Kanununun 164'üncü maddesi, gümrük işlemlerinin normal çalışma saati içinde bitirilemediğinde, birim amirlerince uygun görülmesi ve çalışma ücretinin iş sahipleri tarafından karşılanması şartıyla, normal çalışma saatleri dışında ve tatil günlerinde memurlara fazla çalışma yapma yükümlülüğü getirmiştir. 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 17'nci maddesi ile gümrük denetimine tabi her türlü eşya için sundurmalar, antrepolar, ambarlar, açık sahalar ve bu mahiyette depolar işletmek görevi verilmiş olan Tasfiye İşleri Döner Sermaye İşletmeleri Genel Müdürlüğü sayılan görevlerini Gümrük Müsteşarlığı ile koordineli olarak yürütebilmek amacıyla personeline fazla çalışma yaptırma ihtiyacı hissetmiş olup, bu amaçla, Tasfiye İşleri Döner Sermaye İşletmeleri Genel Müdürlüğü personelinin fazla çalışma yapmasına ve fazla çalışma yapacak memurların ücreti, tahsili ve dağıtımı hususunda, 1615 sayılı Kanunun 165'inci maddesine istinaden Maliye Bakanının 12.5.1998 tarih ve 998/57 sayılı yazı ile onay verdiği görülmektedir.
Tasiş Genel Müdürlüğünün Maliye Bakanlığı bünyesinde bırakılmış olması, gümrük idareleriyle gümrük işlemlerini yürütmelerini ortadan kaldırmamaktadır. 1615 sayılı Kanunun 164'üncü maddesine istinaden mükelleflerin mesai saatleri dışında veya tatil zamanlarında iş yapılması taleplerinin karşılanması, ancak fazla çalışma ücreti verilmesi halinde mümkün olabilecektir. Zaten, 164'üncü maddesinin 4'üncü paragrafı, memurlar (gümrüklerdeki sorumlu saymanlar dahil) bu suretle kendilerine verilen işleri yapmakla görevlidirler, hükmünü getirmektedir. Buradaki ?memurlar? ifadesinden sadece gümrüklerde çalışan ve kadrosu gümrük teşkilatında olanları anlamamak gerekmektedir. Bu kapsama, gümrük işlemlerini yürütmekle görevli olan diğer kamu personelinin de dahil edilmesi gerekir.
Yukarıda belirtilen çerçeve içerisinde, Antalya Tasfiye İşleri Döner Sermaye İşletme Şube Müdürlüğü personeli 178 sayılı KHK.'nin 17'nci maddesinde belirtilen gümrük işlemlerini yürütmek durumunda olduklarından, 1615 sayılı Kanunun 164'üncü ve 165'inci maddelerine istinaden fazla çalışma ücreti ödenmesinde mevzuata aykırılık olmadığından dilekçi iddialarının kabulü ile ilâmın 1'inci maddesi ile verilen tazmin hükmünün kaldırılmasına, karar verildi.
ÜNİVERSİTEDE DERSE GİREN ÖĞRETMENİN EK DERS ÜCRETİ
Kararın Çeşidi : 8.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 5234
Kararın Tarihi : 17.04.2003
Sakarya Üniversitesi Bütçe Dairesi Başkanlığı 2000
2000 Mali Yılı Bütçe Kanunu eki K-Cetvelinin (c) fıkrasında, Milli Eğitim Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu arasında düzenlenen protokol gereği, derse giren öğretmenlere 657 sayılı Kanunun 176'ncı maddesi çerçevesinde ilgili üniversiteler tarafından ek ders ücreti ödeneceği belirtilmiştir.
657 sayılı Kanunun 176'ncı maddesinde ise, kendilerine ek ders görevi verilenlere ders saati başına gündüz öğretimi için 100 gösterge rakamının aylık katsayısı ile çarpımından oluşan miktar üzerinden ek ders ücreti ödeneceği hükmü mevcuttur.
Bu hükümlere göre ?okul deneyimi? dersine giren öğretmenlere 100 gösterge rakamının esas alınması gerektiği halde, öğretim görevlileri için belirlenen 160 gösterge rakamının esas alınması sonucu fazla ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine,
BİTİRME ÖDEVİ İÇİN SINAV ÜCRETİ ÖDENMEZ
Kararın Çeşidi : 8.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 5268
Kararın Tarihi : 17.04.2003
Gaziantep Üniversitesi Bütçe Dairesi Başkanlığı 2000
2914 sayılı Yüksek Öğretim Personel Kanununun 11'inci maddesi uyarınca bitirme ödevi ayrıca bir ders olmayıp, herhangi bir dersin bütünü içinde yer alması dolayısıyla yıl içerisinde diğer faaliyetler kapsamında değerlendirilecek ve bu çalışma için kanunda öngörülen ölçüler içerisinde yalnızca ek ders ücreti ödenecektir. Bu açıklamalar doğrultusunda, bitirme ödevi çalışması için sınav ücreti ödenmesinin mümkün olmadığına,
BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISINA VERİLEN ÖDENEK
Kararın Çeşidi : 7.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 9152
Kararın Tarihi : 25.03.2003
Yalova Belediyesi Saymanlığı 1999
Belediye Başkan Yardımcısına verilen ödenek, hizmet karşılığında yapılan bir ödeme olup, bu ödemenin yapılabilmesi söz konusu hizmetin bilfiil yapılmasına, bir başka deyişle görev başında bulunulmasına bağlıdır. Dolayısıyla, başkan vekilliği yapılan dönemde, belediye başkan yardımcılığı görevini fiilen yerine getirmeyen ilgiliye aynı dönem için hem başkan ödeneği hem de başkan yardımcısı ödeneği verilmesinin mümkün olmadığına,
İKİNCİ GÖREVE, ÜCRETİ
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 26167
Kararın Tarihi : 04.03.2003
KONU: Sağlık Müdürlüğünde görevli Dr. ........., 657 sayılı Kanunun 88'inci maddesi hükmü uyarınca Sivas Belediyesinde tabiplik görevini ikinci görev olarak yapmakta olduğundan kendisine 657 sayılı Kanunun 175'inci maddesi hükmüne göre yalnızca ikinci görev ücreti ödenmesi mümkün olup, 146'ncı maddesinin 2'nci fıkrası hükmüne göre ayrıca bir ücret ödenmesinin mümkün olmadığı.
657 Sayılı Kanunun "İstihdam Şekilleri" başlıklı değişik 4'üncü maddesinde;
"Kamu hizmetleri; memurlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler eliyle gördürülür.
A) Memur:
Mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenler, bu Kanunun uygulanmasında memur sayılır.
Aynı Kanunun, 146'ncı maddesinin değişik 2'nci fıkrasında;
"Memurlara kanun, tüzük ve yönetmeliklerin ve amirlerin tayin ettiği görevler karşılığında bu Kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenemez, hiçbir yarar sağlanamaz."
"İkinci Görev Verilecek Memurlar ve Görevler" başlıklı değişik 88'inci maddesinde; "Bu Kanuna tabi kurumlarda çalışan Devlet memurlarına esas görevlerinin yanında;
A) Özel kanunlarla veya özel kanunların verdiği yetkiye dayanılarak memurlara gördürülmesi öngörülen sürekli hizmetler,
B) Mesleki bilgisi ile ilgili olarak, hizmet olanakları elverişli bulunmak ve atamaya yetkili amir tarafından uygun görülmek şartıyla;
1) 87'nci maddede yazılı kurumların tabiplikleri, diş tabiplikleri, eczacılıkları, kimyagerlikleri, veterinerlikleri, avukatlıkları ile Adli Tıp Kurumu Uzmanlıkları,
İkinci görev olarak verilebilir.?
"Vekalet, İkinci Görev Aylık ve Ücretleri ile Diğer Ödemeler" başlıklı 175'inci maddenin değişik ikinci fıkrasında; ?88'inci maddeye göre ikinci görev verilen memurlara, bu görevleri karşılığında aylık ödenebilmesi için boş bir kadroya ait görevin ikinci görev olarak yürütülmesi gerekir. Bu şekilde görevlendirilenlere, görevlendirildikleri kadro derecesinin ilk kademe aylığının üçte ikisi ödenir. Ancak, baştabiplik ve baştabip yardımcılığı hizmetlerinin ikinci görev olarak yürütülmesi halinde kadro şartı aranmaz ve bu hizmeti yürütenlere almakta oldukları aylığın üçte ikisi ikinci görev aylığı olarak ödenir.? hükümleri yer almaktadır.
Sivas Sağlık Müdürlüğünde görevli Dr. ????., 657 Sayılı Kanunun 88'inci maddesi hükmü uyarınca Sivas Belediyesinde tabiplik görevini ikinci görev olarak yapmakta olduğundan kendisine 657 sayılı Kanunun 175'inci maddesi hükmüne göre yalnızca ikinci görev ücreti ödenmesi mümkün olup, 146'ncı maddenin 2'nci fıkrası hükmüne göre ayrıca bir ücret ödenmesine imkan görülmemektedir.
İlgilinin belediye ile sözleşme yapmasına bir engel bulunmamakla beraber, memurluk sıfatı nedeniyle belirtilen sözleşmeye dayanarak ilgili şahsa ikinci görev ücretinin yanında her ne ad altında olursa olsun başkaca bir ücretin ödenmesi mümkün değildir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, 1266 nolu ilâmın 1'inci maddesi ile ??????..-
liraya ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi.
MÜLKİ İDARE HİZMETLERİ TAZMİŞNATI VEKİLE DE ÖDENİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 8.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 5239
Kararın Tarihi : 25.02.2003
Isparta Uluborlu Mal Müdürlüğü 2000
Kaymakamlık görevini vekaleten yürüten personele mülki idare hizmetleri tazminatı ödenebilmesi için, 2424 sayılı Mülki İdare Hizmetleri Tazminat Kanununun 1'inci maddesi ve 99 seri no'lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği hükümleri uyarınca kaymakamda aranan şartlara haiz olması gerekmekte olup, bu şartların başında ise Mülki İdare Hizmetleri Sınıfına dahil olmak bulunmaktadır.
Bu nedenle, kaymakamlık görevini vekaleten yürüten milli eğitim müdürüne ve mal müdürüne mülki idare hizmetleri tazminatı ödenmesinin mümkün olmadığına,
TEMSİL TAZMİNATINDAN YAPILAN MAHSUPLAR
Kararın Çeşidi : 7.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 9127
Kararın Tarihi : 04.02.2003
Trabzon Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü 2000
Tayın bedelinin, 2000/457 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 4'üncü maddesinin 1'inci fıkrasında, temsil tazminatından mahsup işlemine tabi tutulmayacak ödemeler kapsamında olması nedeniyle, tayın bedelinin temsil tazminatından mahsup edilmemesinde mevzuata aykırılık bulunmadığına,
POLİS KOLEJİNDE GÖREV YAPANLARA VERİLEN EK DERS ÜCRETİ
Kararın Çeşidi : Temyiz Kurulu Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 25997
Kararın Tarihi : 06.01.2003
KONU: Polis Kolejinde görev yapan ve emniyet hizmetleri sınıfı mensubu olan okul müdürü, müdür yardımcısı ve şube müdürlerine yaptıkları idarî görevler karşılığında 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslara aykırı olarak ek ders ücreti ödenmesinin mümkün olmadığı.
İlâmın 1'inci maddesi ile Polis Kolejinde görev yapan ve Emniyet Hizmetleri Sınıfı mensubu olan okul müdürü, müdür yardımcısı ve şube müdürlerine yaptıkları idari görevler karşılığında 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslara aykırı olarak ek ders ücreti ödenmesi nedeniyle ?????.. liraya tazmin hüküm verilmiştir.
87/12002 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile çıkarılan ? Emniyet Genel Müdürlüğüne Bağlı Her Derecedeki Eğitim ve Öğretim Kurumları ile Hizmetiçi Eğitimlerde Aylık Karşılığı ve Ücretle Okutulacak Ders Saatlerinin Sayısı, Ders Görevi Alacakların Nitelikleri ve Diğer Hususların Tespitine Dair Esaslar ? ın Tanımlar başlıklı 3'üncü maddesinin (ı) bendinde:
ı)Ders Niteliğinde Egzersiz Görevi: Polis Kolejinde eğitim ve öğretim faaliyetini yürütenlere, okulun ders araç ve gereçlerinin korunması, bakımı, öğretime hazır halde bulundurulması karşılığı olarak verilen haftalık ücretli ek ders saatlerini,
Aynı Esasların Ders Niteliğinde Egzersiz Görevi başlıklı 6'ncı maddesinde:
?Zorunlu ve isteğe bağlı ek ders görevleri dışında Polis Kolejlerinde görevli,
a)Yabancı dil öğretmenlerine haftada (10) saat,
b)Yabancı dil dersi dışındaki dersleri yabancı dille okutan öğretmenlere haftada (8) saat,
c)Diğer öğretmenlere (4) saat,
daha ders niteliğinde egzersiz görevi verilir ve ücret ödenir? denilmektedir.
Rapor dosyasında mevcut ek ders ücret çizelgesi, açıklama ve ek ders ücret bordrosunun incelenmesinde; okul müdürü, müdür yardımcıları ve şube müdürlerine ders niteliğinde yönetim görevi karşılığı haftada 12 saat ek ders ücreti, okul müdürü ve müdür yardımcısına ilave olarak haftada 10 saat daha ders niteliğinde egzersiz görevi ücreti ödendiği görülmektedir.
86/10340 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen ve Yöneticilerinin Ücretli Ders Saatlerine Dair Esasların 3'üncü maddesinde; okul müdürü, müdür yardımcısı ve şube müdürlerinin haftada 12 saat zorunlu ders niteliğinde yönetim görevi karşılığı ek ders ücreti ödeneceği, aynı Esasların 15'inci maddesinde de okul müdür ve müdür başyardımcılarına zorunlu ders niteliğinde yönetim görevi dışında haftada 10 saat daha ders niteliğinde egzersiz görevi ücreti ödeneceği düzenlendiği halde, 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslarda ders niteliğinde egzersiz görevi düzenlenmesine rağmen ders niteliğinde egzersiz görevi verilecekler arasında okul müdürü ve müdür yardımcısı sayılmamış, zorunlu ders niteliğinde yönetim görevi ise hiç düzenlenmemiştir. 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esasalarda okul müdür ve müdür yardımcıları ile şube müdürlerine zorunlu ders niteliğinde yönetim görevi ve okul müdür ve müdür yardımcılarına ders niteliğinde egzersiz görevi verileceğine dair herhangi bir düzenleme olmadığından söz konusu kişilere yapılan ödemelerde 86/10340 sayılı B.K.K. Esaslardaki düzenlemelerin esas alındığı anlaşılmaktadır. Ancak 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esasların tamamı incelendiğinde bahse konu ek ders ücretlerinin sayılan görevlilere ödeneceğine dair bir düzenleme bulunmadığı gibi 86/10340 sayılı B.K.K. Esaslara atıf yapan bir madde yada açıklama yer almamaktadır.
Polis Koleji Yönetmeliğinin 117'nci maddesinde ?Bu Yönetmelikte yer almayan hususlarda, bu Yönetmelik hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla Milli Eğitim Bakanlığı'nca çıkarılan orta öğretim ile ilgili diğer yönetmeliklerin hükümleri uygulanır? denilmekte ise de, Polis Koleji Yönetmeliği kapsam maddesinden de anlaşılacağı üzere Yönetmelik ek ders ücretleri ile ilgili düzenleme içermediğinden 117'nci maddeden hareketle 86/10340 sayılı B.K.K. Esaslardaki düzenlemelerin Polis Kolejindeki yöneticiler için de uygulanacağı düşünülemez.
Dilekçi 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslardaki bazı maddelere göre Polis Kolejindeki yöneticilere ek ders ücretini verileceğini belirtmekte ise de, bahsetmiş olduğu maddeler yöneticilere ek ders ücreti ödeneceğine dair bir düzenleme getirmediği gibi yöneticilere ödenen ek ders ücreti 86/10340 sayılı B.K.K. Esaslardaki zorunlu ders niteliğinde yönetim görevi ve ders niteliğinde egzersiz görevi ücreti olduğu açıkça anlaşıldığından yöneticilere yapılan ek ders ücret ödemesinin dayanağının 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslardaki diğer maddelerde olduğunu ileri sürmenin geçerliliği bulunmamaktadır.
Yukarıdaki mevzuat hükmü ve açıklamalardan da anlaşılacağı üzere Polis Kolejinde Emniyet Hizmetleri Sınıfında olup da idari görev yapan okul müdürü, müdür yardımcısı ve şube müdürlerine 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslarda ek ders ücreti ödeneceğine dair bir düzenleme olmadığı gibi söz konusu ödemeyle ilgili 86/10340 sayılı B.K.K. Esaslara atıf yapan herhangi bir madde de bulunmadığından 87/12002 sayılı B.K.K. ile çıkarılan Esaslarda okul yöneticileri için 86/10340 sayılı B.K.K. Esaslara paralel bir düzenleme yapılmadığı sürece okul müdürü ve müdür yardımcısına haftada 22 saat, şube müdürüne haftada 12 saat ek ders ücreti ödenmesi mümkün değildir.
Bu nedenle dilekçi iddialarının reddi ile 1304 sayılı ilâmın 1'inci maddesiyle
verilen ?????. liraya ilişkin tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi.
TEDVİREN GÖREV YÜRÜTENE ÖZEL HİZMET TAZMİNATI FARKI ÖDENİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 7.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 9095
Kararın Tarihi : 07.01.2003
Erzincan Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü 2000
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve yan ödeme kararnamelerinde, asilin atanmasındaki şartlara ve prosedüre uyulmadan bakanlık veya valilik oluru ile birinci dereceli müdürlük kadrolarını tedviren yürüten personele, tedvir dolayısıyla herhangi bir tazminat ve yan ödeme farkının ödenmesini öngören bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, Bayındırlık İl Müdürlüğü kadrosuna tedviren atanan personele ilave özel hizmet tazminatı ödenmesinin mümkün olmadığına,
YETİŞTİRME VE İMTİHANA HAZIRLAMA KURSUNDA GÖREVLİ ÖĞRETMENE EK DERS ÜCRETİ ÖDENİR Mİ?
Kararın Çeşidi : 7.Daire Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 9095
Kararın Tarihi : 07.01.2003
Erzincan Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü 2000
98/12120 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen
ve Yöneticilerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Esasların ?Yetiştirme,
Okuma-Yazma ve Uyum Kursları? başlıklı 8'inci maddesinde sayılan kurs ve faaliyetler
kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayan ?yetiştirme ve imtihanlara hazırlama?
kursunda görevli öğretmene, bu esaslara göre ek ders ücreti verilmesi sonucu
yersiz ödenen tutarın sorumlulara ödettirilmesine,
ÖZEL HESAPTAN, SAĞLIK BAKANLIĞINDA GÖREVLİ MEMURLARA EK ÖDEME VERİLEBİLİR Mİ?
Kararın Çeşidi : Genel Kurul Kararı
Kararın Konusu: Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Kararın Numarası : 5051/1
Kararın Tarihi : 13.01.2003
KONU
3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi gereğince Sağlık Bakanlığı bütçesinde açılan özel tertiplere ödenek kaydedilen ve parası T.C. Ziraat Bankasında Sağlık Bakanlığı adına açılmış özel hesaplara aktarılan gelirlerden, Bakanlık Merkez Teşkilatında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan personele "sosyal yardım ödeneği" adı altında ek ödeme yapılıp yapılamayacağı hususunda Maliye Bakanlığının görüş istemi.
KONU İLE İLGİLİ MEVZUAT
Anayasanın 128'inci maddesi:
Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür.
Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Üst kademe yöneticilerinin yetiştirilme usul ve esasları, kanunla özel olarak düzenlenir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun;
Değişik 2'nci maddesinin birinci fıkrası:
Bu Kanun, Devlet memurlarının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmelerini, ilerleme ve yükselmelerini, ödev, hak, yüküm ve sorumluluklarını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenler.
Değişik 87'nci maddesinin birinci fıkrası:
Memurlara;
a) Bu Kanuna tabi kurumlarda,
b) Sermayesinin tamamı Devlet tarafından verilmek suretiyle kurulan iktisadi kurumlar ile sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait bankalarda,
c) Özel kanunlarla veya özel kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlarda,
ç) Yukarıdaki bentlerde yazılı idare, kuruluş ve bankalar tarafından sermayelerinin yarısından fazlasına katılmak suretiyle kurulan kuruluşlarla bunların aynı oranda katılmaları ile vücut bulan kurumlarda,
İkinci görev verilemez; bu kurumlardan her ne ad ile olursa olsun para ödenemez ve yarar sağlanamaz.
Değişik 146'ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları:
Bu kanunun birinci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren memurlar aylık, ücret, ödenek, hizmetle ilgili her çeşit ödeme ve bunların şekil ve şartları bakımından bu Kanundaki hükümlere, aynı maddenin ikinci fıkrası kapsamına giren memurlar özel kanunlardaki hükümlere tabidir.
Memurlara kanun, tüzük ve yönetmeliklerin ve amirlerin tayin ettiği görevler karşılığında bu Kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenemez, hiçbir yarar sağlanamaz. (Gençlik ve spor hizmetleri uygulamasında fiilen görevlendirilecekler hariç.)
3418 sayılı Eğitim, Gençlik, Spor ve Sağlık Hizmetleri Vergisinin İhdası ile 3074 sayılı Akaryakıt Tüketim Vergisi Kanunu, 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu, 1318 sayılı Finansman Kanunu, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ve 492 sayılı Harçlar Kanununda Değişiklikler Yapılması ve Bu Kanunlara Bazı Hükümler Eklenmesine Dair Kanunun 3558 ve 4684 sayılı kanunlarla değişik 39'uncu maddesi:
Bu Kanunun 8, 10 ve 22 nci maddelerine göre Maliye ve Gümrük Bakanlığı Merkez Saymanlığında ayrı bir hesaba yatırılan eğitim, gençlik, spor ve sağlık hizmetleri vergisi, akaryakıt tüketim vergisi ve ek taşıt alım vergisi payları hakkında aşağıdaki işlem yapılır.
a) Merkez Saymanlığına yatırılan paylar onbeş gün içinde, Maliye Bakanlığınca bir yandan bütçeye gelir, diğer yandan %16'sı dağılımı Başbakan onayı ile belirlenmek suretiyle Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlükleri bütçelerinde, %52'si Milli Eğitim Bakanlığı Bütçesinde, %32'si ise Sağlık Bakanlığı Bütçesinde açılacak özel tertiplere ödenek kaydedilir ve parası Merkez Saymanlığınca aynı süre içinde T.C. Ziraat Bankasında anılan Bakanlıklar adına açılacak özel hesaplara yatırılır. Bu kaynaktan yapılacak harcamalar 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa ve 832 sayılı Sayıştay Kanununun 30-37 nci maddelerinde yer alan vize hükümlerine tabi değildir. Bu ödeneklerden yılı içinde harcanmayan miktarlar ertesi yıl bütçelerine devren gelir ve ödenek kaydolunur.
b) (Mülga)
Yukarıdaki hükümlere göre yapılacak harcamalardan yatırım niteliğinde olanlar yıllık programla ilişkisinin kurulması maksadı ile Devlet Planlama Teşkilatına bildirilir.
Bakanlar Kurulu, bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine göre, ilgili kurumların alacakları payları, kendi içinde 20 puana kadar artırmaya veya indirmeye yetkilidir.
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun;
17'nci maddesi:
1. ...........................................................
2. Bu Kanuna ekli (III) sayılı listede yer alan mallar üzerinden tahsil edilen özel tüketim vergisi hâsılatından;
a) ...........................................................
b) % 18 oranında hesaplanarak Maliye Bakanlığı merkez saymanlığına yatırılan paylar onbeş gün içinde, Maliye Bakanlığınca bir yandan bütçeye gelir, diğer yandan % 16'sı dağılımı Başbakan onayı ile belirlenmek suretiyle Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü bütçelerinde, % 52'si Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinde, % 32'si ise Sağlık Bakanlığı bütçesinde açılacak özel tertiplere ödenek kaydedilir ve parası merkez saymanlığınca aynı süre içinde bir kamu bankasında anılan kurumlar adına açılacak özel hesaplara yatırılır. Bu kaynaktan yapılacak harcamalar 1050 sayılı Muhasebei Umumiye Kanunu ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa ve 832 sayılı Sayıştay Kanununun 30 ilâ 37 nci maddelerinde yer alan vize ve tescil hükümleri ile 180 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 32 nci maddesi hükümlerine tâbi değildir. Bu ödeneklerden yılı içerisinde harcanmayan miktarlar ertesi yıl bütçelerine devren gelir ve ödenek kaydolunur. Bu hükümlere göre yapılacak harcamalardan yatırım niteliğinde olanlar yıllık programla ilişkisi kurulmak üzere yılı içerisinde Devlet Plânlama Teşkilâtı Müsteşarlığına bildirilir.
c) ............................................................
d) ............................................................
e) ............................................................
3. Bu Kanuna ekli (II) sayılı listede yer alan mallar üzerinden tahsil edilen özel tüketim vergisi hâsılatından % 28 oranında hesaplanarak Maliye Bakanlığı merkez saymanlığına yatırılan paylar onbeş gün içinde, Maliye Bakanlığınca bir yandan bütçeye özel gelir, diğer yandan bu maddenin (2) numaralı fıkrasının (b) bendinde sayılan kurumların bütçelerinde açılacak özel tertiplere aynı hükümler çerçevesinde ödenek kaydedilir. Bu kaynağın paylaşımı ve yapılan harcamalar da anılan bent hükmüne tâbidir.
4. Bakanlar Kurulu, bu madde uyarınca özel tüketim vergisi hâsılatından verilecek paylara ilişkin oranları topluca veya ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye, (2) numaralı fıkranın (b) bendi ile (3) numaralı fıkrada belirtilen kurumların alacakları payları kendi içinde yirmi puana kadar artırmaya veya indirmeye yetkilidir.
18'inci maddesinin (7) numaralı bendi:
24.3.1988 tarihli ve 3418 sayılı Kanunun 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 39 uncu maddeleri,
...............................................................
Yürürlükten kaldırılmıştır.
8.1.2003 tarih ve 2003/5142 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı:
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin (2) ve (3) numaralı fıkralarında yer alan özel tüketim vergisi hasılatından ayrılacak paylara ilişkin oranların 1/1/2003 tarihinden itibaren % 0 (sıfır) olarak belirlenmesi; Maliye Bakanlığı'nın 6/1/2003 tarihli ve 000395 sayılı yazısı üzerine, adı geçen Kanunun 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasına göre, Bakanlar Kurulunca 8/1/2003 tarihinde kararlaştırılmıştır.
ESAS YÖNÜNDEN İNCELEME
Konu ile ilgili mevzuat ve bu husustaki Daire kararı incelenerek gereği görüşüldü :
Maliye Bakanlığının konuya ilişkin yazısıyla, 3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi gereğince Sağlık Bakanlığı bütçesinde açılan özel tertiplere ödenek kaydedilen ve parası T.C. Ziraat Bankasında Sağlık Bakanlığı adına açılmış özel hesaplara aktarılan gelirlerden, Bakanlık Merkez Teşkilatında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan personele "sosyal yardım ödeneği" adı altında ek ödeme yapılıp yapılamayacağı hususunda görüş talebinde bulunulmuştur.
3418 sayılı Kanunun 3558 ve 4684 sayılı Kanunlarla değiştirilen 39'uncu maddesinde, Maliye ve Gümrük Bakanlığı Merkez Saymanlığında ayrı bir hesaba yatırılan eğitim, gençlik, spor ve sağlık hizmetleri vergisi, akaryakıt tüketim vergisi ve ek taşıt alım vergisi paylarının onbeş gün içinde, Maliye Bakanlığınca bir yandan bütçeye gelir, diğer yandan %16'sı dağılımı Başbakan onayı ile belirlenmek suretiyle Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlükleri bütçelerinde, %52'si Milli Eğitim Bakanlığı Bütçesinde, %32'si ise Sağlık Bakanlığı Bütçesinde açılacak özel tertiplere ödenek kaydedileceği ve parasının Merkez Saymanlığınca aynı süre içinde T.C. Ziraat Bankasında anılan Bakanlıklar adına açılacak özel hesaplara yatırılacağı, bu kaynaktan yapılacak harcamaların 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa ve 832 sayılı Sayıştay Kanununun 30-37 nci maddelerinde yer alan vize hükümlerine tabi olmadığı, bu ödeneklerden yılı içinde harcanmayan miktarların ertesi yıl bütçelerine devren gelir ve ödenek kaydolunacağı, bu hükümlere göre yapılacak harcamalardan yatırım niteliğinde olanların yıllık programla ilişkisinin kurulması maksadı ile Devlet Planlama Teşkilatına bildirileceği ve Bakanlar Kurulunun, ilgili kurumların alacakları payları, kendi içinde 20 puana kadar artırmaya veya indirmeye yetkili olduğu belirtilmiştir.
Bu madde, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 18'inci maddesiyle 1.8.2002 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmış ve bahse konu kurumlara özel tüketim vergisi hasılatından pay ayrılması aynı Kanunun 17'nci maddesiyle öngörülmüştür. 8.1.2003 tarih ve 2003/5149 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla da kurum paylarına ilişkin oranlar 1/1/2003 tarihinden itibaren % 0 (sıfır) olarak belirlenmiştir. Ancak Maliye Bakanlığınca 3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi çerçevesinde görüş talebinde bulunulmuş olup, Sağlık Bakanlığındaki ödemelerin de yine bu madde uyarınca Bakanlığa tahsis edilen kaynaktan yapıldığı anlaşılmıştır.
Anayasanın 128'inci maddesinde ?Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir.? denilmiş olup, bu hükümle memurların tabi olacakları hukuki statünün, objektif biçimde, kanunla önceden belli edilmesi esası getirilmiş ve bu meyanda memurların malî haklarının da kanunla düzenlenmesi öngörülmüştür. Dolayısıyla, Anayasanın 128'inci maddesine göre, bir kanun hükmüne istinat etmeden memurlara herhangi bir ödeme yapılmasına imkân yoktur.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 2'nci maddesinde, Devlet memurlarının hizmet şartları, nitelikleri, atanma ve yetiştirilmeleri, ilerleme ve yükselmeleri, ödev, hak, yüküm ve sorumlulukları, aylıkları ve ödenekleri ve diğer özlük işlerinin bu Kanunla düzenleneceği ifade edilmiştir.
Aynı Kanunun malî hükümlerin kapsamını belirleyen 146'ncı maddesinde de, 1'inci maddenin birinci fıkrası kapsamına giren memurların aylık, ücret, ödenek, hizmetle ilgili her çeşit ödeme ve bunların şekil ve şartları bakımından bu Kanundaki hükümlere tabi olduğu ve bunlara kanun, tüzük ve yönetmeliklerin ve amirlerin tayin ettiği görevler karşılığında bu Kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenemeyeceği, hiçbir yarar sağlanamayacağı hükme bağlanmıştır.
Yine 657 sayılı Kanunun 87'nci maddesinde, memurlara gerek bu Kanuna tabi kurumlarda gerekse diğer kamu kurum ve kuruluşlarında (aynı maddede belirtilen istisnalar dışında) ikinci görev verilemeyeceği; bu kurumlardan her ne ad ile olursa olsun para ödenemeyeceği ve yarar sağlanamayacağı hükmü getirilmiştir.
Bütün bu hükümlerden de anlaşılacağı üzere, memurlara yapılacak ödemelerin dayanağını esas itibariyle 657 sayılı Kanunda yer alan hükümler oluşturmaktadır. Bunun dışında herhangi bir ödemenin yapılabilmesi için de, Anayasanın yukarıda açıklanan 128'inci maddesi uyarınca mutlaka bir kanun hükmüne ihtiyaç bulunmaktadır. Oysa, 3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi uyarınca Sağlık Bakanlığına ayrılan vergi paylarından memurlara ödeme yapılabileceğine dair bir kanun hükmü mevcut değildir.
Diğer taraftan, 3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi gereğince yapılacak harcamaların, 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa ve 832 sayılı Sayıştay Kanununun 30-37'nci maddelerinde yer alan vize hükümlerine tabi tutulmamış olması, memurlara kanunlarda öngörülmeyen bir ödemenin yapılabilmesine imkân sağlamaz. Çünkü sözü edilen istisna hükümleri, herhangi bir harcamanın yapılabilmesine dayanak teşkil etmemekte, sadece harcama yapılırken mezkûr kanunlarda öngörülen usul ve şartlara uyulma zorunluluğunu ortadan kaldırmaktadır. Harcamanın yapılıp yapılamayacağı ise kuşkusuz o harcamanın yapılmasına cevaz veren bir hükmün mevcut olup olmadığına bağlıdır ki, yukarıda izah edildiği üzere, Sağlık Bakanlığındaki bahse konu ödemelerin böyle bir dayanağı yoktur.
Bu itibarla, 3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi uyarınca Sağlık Bakanlığına tahsis edilen kaynaktan, anılan Bakanlıkta çalışan memurlara herhangi bir ödeme yapılmasına imkân bulunmamaktadır.
SONUÇ
3418 sayılı Kanunun 39'uncu maddesi gereğince Sağlık Bakanlığı bütçesinde açılan
özel tertiplere ödenek kaydedilen ve parası T.C. Ziraat Bankasında Sağlık Bakanlığı
adına açılmış özel hesaplara aktarılan gelirlerden, Bakanlık Merkez Teşkilatında
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan personele "sosyal
yardım ödeneği" adı altında ek ödeme yapılmasının mümkün bulunmadığına,
gerekçeye ilişkin azınlık düşünceleri saklı kalmak kaydıyla, oybirliği ile karar
verildi.